Merhaba,
Kızlar birkaç gündür siteye giriyorum ani işlerim çıktığından yazamadan çıkıyorum.
Vakit ayırıp yorumlarınız için sağolun, kendimi yalnız hissetmememi sağladınız.
Bildiğiniz üzere eşimle ayrılık kararı almıştım. O gün akşam eve geldiğinde kararımı açıkladığımda yine her zamanki gibi oralı olmadı. Umursamaz takılınca burnunun dibine kadar gittim ve beni dinlemesi gerektiğini söyledim. Neler konuştuğumuzu yazmama gerek yok sanırım. Size anlattıklarımın hepsini anlattım. Eşim önce sakin sakin dinlesede, beni hala umursamaz gibi dinlediği için sesimi yükseltmiş olmamdan gerek, çılgınca bağırıp çağırdı. Ne istiyorsam yapabilirmişim. Ben ertesi gün dayımlara geçmeyi planlarken o akşam bavulumu hazırladım tam odanın kapısından koridora çıkacakken annem aradı. Kardeşim annemlerle konuşmuş, durumu izah etmiş. Annem olayları benden bir kez daha dinledikten sonra, bunların hepsini eşimin ailesine anlatmamı tavsiye etti. İlerde herhangi bir şey olursa, olaylara sebebiyet verenin oğulları olduğunu bilsinler dedi. Ve eşinin bu hareketlerini kahrını çekmek zorunda değilsin dedi. Bende anneme artık ilerisinin olmadığını evden şuan gitmek üzere olduğumu söyledim. O sıra babam aldı telefonu. Bizi bekle kızım dedi (10 gün sonra gelecekler). Evlilikte mutlaka tartışmaların olacağını söyledi. Ama her şeyin saygı çerçevesi içerisinde olması gerekir dedi. Evlenmek hak ise ayrılmakta hak, sana kapımız sonsuza kadar açık bunu biliyorsun dedi. Olmuyorsa, sana davranması gerektiği gibi davranmıyorsa orda kalmana öncelikle ben izin vermem, çıkıp geleceksin dedi. Ve babamda annem gibi öncelikle bu konuyu eşimin ailesi ile paylaşmamı istedi. Böylece eşinide son bir kez uyarmış olursun, eşinin ailesinide hiçe saymamış olursun dedi. Eğer aynı hareketler tekrarlanırsa, kesinlikle bize haber vereceksin ve biz bu işe el atacağız dedi. Babam beni sakinleştirmeye çalıştı telefonda.
Nihayetinde babamın sözünü dinledim ve gitmedim bir yere. Ertesi gün eşimin ailesine her şeyi anlatmaya karar vermiştim. Pazar günü, yani ailemle konuştuğumun ertesi günü babalar günüydü, kayınpederimi öyle bir günde üzmek istemedim erteledim.
Pazartesi günü yeni bir olay patlak verdi. Sabah işe gelecekken servisi kaçırdım. Eşimde otobüse bindiğinde haber ver dedi (tabi soğuk konuşuyoruz birbirimize). Tam 20 dakika bekledim. Eşim o sıra binip binmediğimi öğrenmek için 2 kere aradı. 2. arayışında ‘hala binmedin mi!! sen gerizekalısın, sen bilmem nesin sen şusun sen nasıl servisi kaçırırsında iki saat birde otobüsü beklersin’ tarzında hakaretlere başladı. Oysa evden çıkarken gayet sakin bir şekilde otobüse bindiğimde ona haber vermemi istemişti. Sesimi çıkarmadım yüzüne kapadım telefonu. Tekrar aradı. Açtım telefonu tonlarca hakaret küfür. Sonra kapadım suratına tekrar hiç ses etmeden. Bindim otobüse. Ardından defalarca üst üste aradı açmadım. Meşgule attım sürekli. En sonunda açtım sesimi daha çıkarmadan ‘akşam evde ağzını burnunu dağıtacağım, sen nasıl telefonu açmazsın’ diye bağırdı.
Otobüsten iner inmez kayınpederimi aradım. Kayınpederim telefonu açar açmaz ağlamamdan anladı bir şeylerin ters gittiğini. Anlattım durumu, ben artık çekemiyorum, bana hakaret yağdırıyor insan gibi davranmıyor dedim. Adamcağız telefonda benle birlikte ağladı. Sana bunu nasıl yapar dedi. Acaba stresli mi birşeyemi canı sIkkIn diyerek benim olaya daha sakin bakmamı istedi. Evlendiğimizden beri böyle olduğunu fakat son zamanlarda hakarete başladığını söyledim. Kızım sen üzülme sakın ben kendisiyle konuşacağım diyerek kapadı telefonu. Adamcağız eşime ulaşamayınca kalkmış eşimin iş yerine kadar gitmiş. Kayınpederim aradı sonra beni. Ben oğluma seni çok sevdiğimizi, seni birdaha üzerse karşısında bizim olacağımızı söyledi m dedi. Eşimde ‘’servisi kaçırdığı gün ağzımdan bir hakaret kaçtı’ demiş. Dedimki o ilk hakareti değildi, defalarca yaptı aynı şeyleri. Bundan sonra eğer yaparsa bizi arayacaksın dedi, daha önce neden aramadın dedi. Onları üzmek istemediğimi ama artık tek başına eşimle mücadele edemediğimi ve ayrılmak istediğimi söyledim. Kayınpederim telefonda ağladı. Koskoca adam oğlunun terbiyesizliği yüzünden gelininin karşısında göz yaşı döktü. Eşimde hala utanmadan adamım diye ortalıkta geziyor.
Daha sonra görümcem aradı. Kayınpederim görümceme söylemiş olayı. Görümcemde ‘sakın kendini ezdirme, hakkını savun’ tarzında konuştu. Dedim ki hakkımı savununca ne oluyor? Yine kavga çıkıyor. İnsan hakkını savunabilse dahi kavga çıkarsa durmak ister mi? Sussam yine aynı. Her ev içinde tartışmaların olabileceğini, fakat son zamanlarda saygısızlığın cizgisini aştığını söyledim. Evlendikten bir ay sonra benimle nişanlıyken başkaları ile konuştuğunuda açık açık söylemesemde duyurdum. Ona defalarca şans tanıdığımı ve ayrılmak istediğimi söyledim. Görümcem şehir dışından geldi dün akşam, bu akşam bize gelecek konuşacağız. Kayınvalidem ise olan bitenlerden tamamen habersiz. Eşim ise şu an iki kanatlı meleği oynuyor.
Son durum bu arkadaşlar. Kendimi futbol topu gibi hissediyorum artık. Yuvarlanıyorum sürekli. Bakalım nereye kadar..