Sen sürekli başımıza kak, bir de bize aynısını söyle. Biz hiç böyle bir şey söylemiyoruz sen sürekli söylerken haklısın!
Bir de insanların belli dönemleri olur bazen sıkıntılı, bir şeylerin art arda geldiği, ya da tamamen senin negatif enerjinden şuan bunlar!
Bir mantıklı ne söylersem söyleyim üste çıkma çabandan saçmalıyorsun.
Sana göre hiç bir şey insanlık hali değil, bilerek yapıyoruz, kötülüğümüzden.
Aynı evde benim evim senin evin yapıyorsun ufak bir şeye sinirlenerek kimse sana buna dair bir şey söylemeden kendini kurarak öfkeyle, "bizim evimiz" de işine gelince oluyor.
İleride evlendiğimde de bu sıkıntılar olacak sanırım, yardım etmek isteyeceksin en ufak şeyde -o ufak şeyi de yanlış algılayarak- o kadar şey yaptım ettim diye sıralamaya başlayacaksın. Yardım etme dicem üzüleceksin yine kızacaksın.
Yahu ben anlamıyorum büyüklük demek bu mu, bu saatten sonra değişmez niye? Düşünmemek değişmemek mi, anlamamak mı. Ben kendimi bildim bileli böyle zaten.
Her şeyi sen söylüyorsun sen yapıyorsun sen başlatıyorsun ben de sana göre bakışına göre konuşuyorum ama sanki her şeyi ben söylemişim gibi davranıyorsun. Bu nasıl bir haklı olma hırsıdır.
Allah senin için en uygununu hayırlısını nasip etti belki de ama sen -benim bildiğim- 23 yıldır isyan etmekten, arada öfkelenmekten bıkmadın olmuş bitmiş bir şey için...
Hayır çok çok büyük bir durum da yok.
Anne twittere girersen ben çıkarım. Normal hayatta en masum sözüme, davranışıma, kendi görüşlerime bir sürü kötü anlam yüklerken twitter mi? Hayatta rahat olamam.
Niye bir şeyde benim istediğim gibi olmuyor. Niye isteyince bırakamıyorum.
Yine sen kazandın bakalım ne olacak bundan sonra
Umarım nefretimi değil de sevgimi kazanırsın.
Arkadaşlar, "hayaaat benii nedeenn yoruyosssssunnn" diye tweet atan genç kızımızın tek sorunu da Nişantaşı Makas'ın istediği saç rengi tonunu tutturamaması arkadaşlar.