Beraber giderken, aynı yere çıkan iki yoldan rastgele birine girsem ve orada taşa takılsan suçlusu benim..
Bir şeyini önemsesek, ilgilensek kötü olmanı istiyoruz, önemsemesek umurumuzda değilmişsin gibi algılıyorsun.
Kaldı ki ben gerçekçiyim, ne düşünüyorsam o.. Ama dengemizi şaşırtıyorsun. Ne yapalım?
Her şeye sinir, öfke. Her şeyi kötü düşün. Biz zaten 7/24 sana fesatlık yapıyoruz, sürekli alttan alta bir şeyler düşünüyoruz, asıl sen her şeyde bir mana arıyorsun.
Sürekli senin istediğin gibi olamayız değil mi, sürekli senin fikirlerine mi uyamayız, ama kendi fikirlerimizin ne önemi var, sen daima doğrusun sen daima haklısın. Tersini savunursak yandık, kavga gürültü. Kesin inadına yapıyoruz, sen kötü ol diye. Asıl inadına yapan sensin, sürekli muhalefet oluyorsun, sürekli suçlu psikolojisindesin..
Başkaları da sırf sen annesin diye bana yükleniyor, beni kötü biliyorlar.. Neyin ne olduğunu bilmiyorlar.
Anne baba olmak her şeyi bilmek, her daim haklı olmak anlamına gelmiyor...
Benim nasıl paramparça olduğumu, zorlandığımı, yorulduğumu bilmiyorlar. Beni nasıl haksız yere devamlı suçladığını.
Psikolojik şiddet uyguluyorsun resmen bana.
Ve gerçekten ruh sağlığımı bozarsan bir gün elbet üzülürsün ama "işte ben haklıydım, bu da kanıtı" diye düşünmeden de edemezsin.
Sana benzemek istemiyorum.
Çoooook yoruldum...