Seni oğlundan ayırmaya kiyamiyorum. Bu yüzden bosanamiyorum. Balkona çıkıp ağladığını, beni de oğlunu da çok sevdigini biliyorum. En büyük korkunun bizi kaybetmek olduğunu da biliyorum. Aylardır vicdanımla hareket ediyorum ama tukendim ben. Benden geriye hiçbir sey kalmadı. Neden bunu yapıyorsun bana? Ben vicdansız değilim. Lanet bagimliligindan kurtulmaya çalıştığını biliyorum. Cabani goruyorum. Ama zorlandığını, başaramadığını da goruyorum. Bu ne büyük bir imtihandir ki ne gidebiliyorum ne de layigiyla kalıp destek olabiliyorum.
Ben çok acı cekiyorum anlamıyor musun. Suratına yastığı fırlatıp odaları ayırırken de acı cekiyorum. Ogluna sarılıp "ben seni kaybedemem. Benden sakin nefret etme" dediğinde de acı cekiyorum. En çok da sana karşı hissiz olmaya çabalarken aci cekiyorum. Çünkü ben bir hayal kırıklığını daha kaldıramam. Oğlumun sağlıkli bir anneye ihtiyacı var. Oğlumun bana ihtiyacı var. Ne olur kötü bir adam ol. Benim vicdanimi susturacak kadar kotu biri ol ki gidebileyim. Kalmayı beceremiyorum çünkü. Ben o değilim. Ben kurtarıcın ya da bataktan cekip çıkaran meleğin değilim. Olamam. Birak da gideyim. Sevme beni lutfen. Ben uyurken ozur diliyor basımı oksuyorsun. Yapma! Çünkü ben aylardır uyumuyorum. Sebebi de sensin. Sevme beni lutfen.