- 6 Nisan 2017
- 1.964
- 2.406
- 133
- Konu Sahibi lostradamus
-
- #41
Maksat içinden geleni anlatmak değil mi? Bende bu konuda içimden gelenleri söylemek istedim bir mahsuru mu var?
Maksat içinden geleni anlatmak değil mi? Bende bu konuda içimden gelenleri söylemek istedim bir mahsuru mu var?Bu tarz konular ne amaçla açılıyor artık anlamıyorum.
Mutsuzsanız açılın biz ne diyelim?
Başınız örtülü olduğu için sizden beklenmeyecek şeyler vardır evet. Ve bu garipsenecek birşey değil. İnsanları suçlamayın boş yere. Abartanlar vardır belki ama misalen, başı kapalı birinin içki içmesini yadırgar her kim olsa.
Dans kursuna gidip kadın erkek karışık dans etmesini yadırgar.
Dar ve kısa giyinmesini yadırgar.
Aşırı makyajını yadırgar.
Çünkü bunlar "örtünün manasına" ters.
Kimse kimseye karışamaz elbette ama başında taşıdığı örtü ile uygun bir yaşam tarzı olmayan herkes de eleştirilmeyi göze almalı.
Sizin içiniz başka söylüyor dışınız başka anlaşılan.
İkisinden birini seçeceksiniz ancak o zaman rahatlarsınız.
30 yasina gelip tesetture giren kisiye gec kaldin bunca zamandir aklin nerdeydi demiyor kimse ayni sekilde basini acmak isteyenede denemez insanlarin dusunceleri degisebilir cok isteyerek tesetture girmis olsaniz bile olabilir..tabiki bazi seylere engel tesettur degildir denemez zaten amac da bu degil mi kendini birtakim seylerden soyutlamak zorunda tesetture girmis kadin..acik bir kadin icin karma spor salonuna gitmemek tercih oluyor ama tesetturlu bir kadin icin zorunluluk durumunda.. isteyerek severek tesetturde olan kisilere gore zaten bu durum normal oyuzden bunu bir engel olarakda gormuyorlar haliye..siz kendinizi dinleyin biraz gecici bir bunalma halide olabilir eger devam ediyorsa ve basinizi acma fikri daha huzurlu mutlu edicekse tabiki boyle yapin..Ben bu kararı verdiğimde, yeni değil 5-6 yıl önce 20yaşındayken karar verdim. Hani yapmasaydın her aklına geleni diyenler için söylüyorum. Çok yönlü düşünmeyerek karar vermişim. Keşke bir büyüğüm detaylı olarak anlatıp karar senin deseydi. Demek ki ben düşünemedim. Veya bu kısıtlamalara dikkat ederek yaşadığım sürede,zamanla bu kısıtlamanın beni sıkacağını düşünmedim. O zamanlar benim fedakarlık olarak düşündüğüm şeyler şu an değil. Her istediğinizi yaparsınız istediğiniz kursa gidersiniz, engel değil diyenler var. Maalesef ki engel. Şu an mağdur edebiyatı yaptığımı ve itici olduğumu düşünen arkadaşlar var. Ben kimseden gaz istemiyorum.
İyi de açık olanlar da don sütyen çıkmıyordur değil mi. Af buyurun ama. Açıkların da sınırı var. Uğraştığı şeyler var, saçı başı var vakit alan...Evde bir misafir var diyelim veya aniden birileri geldi. Hemen toparlanıp uzun giyinme zorunluluğu oluyor. Önceden bu beni hiç rahatsız etmezdi ama şu an neden bu kadar yoruluyorum bilmiyorum. Yatılı misafiriniz varsa veya siz gittiyseniz evde erkekler olduğu için gece yarısı tuvalete kalkarken bile başınızı örtüp uzun giyinmek zorundasınız. Odamda bir ferace bulunmak zorunda. Önceden bunları mecburiyet bir zorunluluk ya da rahatsız olduğum bir davranış gibi hiç hissetmedim ama bi Kaç gündür böyle düşünüyorum
Maksat içinden geleni anlatmak değil mi? Bende bu konuda içimden gelenleri söylemek istedim bir mahsuru mu var?
Neden kapandınız ? Eğer Allah'ın emri diye kapandıysanız nefsi düşünmeyi bırakın kapalılarda gayet pratik giyinebilir. Özellikle ferace kurtarıcıdır. Siz kapalılığın sizi kısıtlandığı düşünüyorsunuz , aslında sizi kısıtlamaz hanımlara özel klüplerde, lokallerde, kırslarda istediğiniz eğitimi alabilirsiniz. Ama siz çevre baskısıyla kapandıysanız farz olmasının sizin için çok önemi yoksa içinizden ne geliyorsa onu yapın. Doğru cevabı kalbiniz biliyor aslında , nefsinizle başa çıkmalısınızArtık çok yoruldum sürekli giyeceğim şeyleri önceden hazırlamaktan. Bir tişört bir pantolon giyip dışarı çıktığım günleri özlüyorum.
Çok ayrıntıya girmeden anlatayım.
Ne çok kapalı, ne de açık giyiniyorum. Saçım kapalı. Ve tüm giyimimi başımın kapalı olmasına uydurmaktan yoruldum.
Basit basit giyinip çıkamamaktan yoruldum. Aynı zamanda çalışıyorum meslek sahibiyim.
Basit giyinmekten kastım, belli bir emek ve vaktin harcamadan sadece giyinip evden çıkmak istiyorum.
Eskisi gibi rengarenk şıkır şıkır giyinmek istiyorum. Giyim tarzımdan dolayı kısıtladığım veya katılmakta rahat edemediğim ama yapmak istediğim şeyleri yapmak istiyorum. Belki de bunları düşünmemin asıl sebebi zamanın verdiği yorgunluk.
Kısıtlama diyorum çünkü maalesef bu giyim tarzım bazı şeylere engel oluyor bunu ben yaşayan biri olarak kabul ediyor, ve görüyorum. Yıllar önce yarım bıraktığım dans kursuna geri dönmek istiyorum mesela.
Hiç denemediğim spor dallarına başlamak istiyorum. Bekarken çok fazla sosyal sürekli farklı kurslara giden ve hiç yerinde durmayan biriydim ve şu an tam tersi bir hayat yaşıyorum. Tabi çocuğumun olması, kendime vakit ayıramama sebeplerimin başında geliyor ama bazı şeylerden yoruldum galiba.
Giyim kuşamının belirli bir kalıba, belirli bir topluluğa atfedilmesinden de yoruldum. İnsanların sadece başım örtülü olduğu için “ aslında ben senin böyle düşündüğünü bilmiyordum” dediğinde, neden diye sorduğumda “başın kapalı olduğu için.” demeleri artık canımı sıkmaya başladı. Hatta en çok canımı sıkan sebep bu. Sadece dış görünüşümle yargılanmak, bir kefeye konulmak da yordu beni. Herşey üst üste ve kafam çok karışık.
Bu arada eşim bu konuda bana destek her zaman ne istiyorsan onu giy, onu yap benim için problem değil diyor. Ama bilirsiniz ki aile ve çevre baskısı var. Biraz bundan çekiniyorum.
Hani şöyle çoluk çocuğa karışıp, dizini kırıp evde oturan, hiç bir şey yapmayan, hiç bir şey öğrenmek istemeyen biri de değilim. Sürekli bir yerlere gidip bir şeyler öğrenmek ya da gezmek isterim. Sanırım hayatın benim için pratik olmamasından yoruldum. Veya hayatı kendime ben zorlaştırıyorum. Bu saç ve giyim konusunu iyice düşünmeye başladım. İlk defa bu kadar beynimi meşgul ediyor. Sizden fikirlerinizi istiyorum. Sizce ben ne istediğimi mi bilmiyorum? Kafam mı karışık? Şu an ne durumdayım ve söylediklerim anlaşılıyor mu?
Ben su mesajinizdan aklinizdaki seyi anladim. Kesinlikle haklisiniz. Bazi seyler insanin kafasinda sonradan oturuyor. Dini ve inanclarimizi da mantigimiza uyduramazsak neden uyguladigimizi sorgular hale geliyoruz. Dolayisiyla inandiklarimizi sorgulama ihtiyaci her zaman hissediyoruz. Esas sorun bunlarin bize cok erken cocukluk doneminde zorla ogretilmeye calisilmasi. Sorgulamadan,mantigimiza oturtmadan,sebep ve sonuclari dusunmeden ogrenmeye zorlaniyoruz. Maalesef sistemimiz bu sekilde. Sonrasinda insan fikirlerini degistiriyor elbette. Bu da sadece okuyan,dusunen,arastiran insanlarda olan bir degisim. Demek ki siz de bu degisimi yasiyorsunuz. İnsanlarin inanclari kendi istekleriyle getirdikleri noktadan memnun degilsiniz,ki ben de memnun degilim.önceden mantıklı olan şeyler artık mantıksız geliyor bana.
Giyim değil aslında konu, fikir olarak da kafamda çok şeyin yeri değişeli uzun zaman oldu
Tamam da tişört veya pijamayla oturup kalkmak gece yarısı tuvalete kalkmakla. Gece giyinip öyle tuvalete gitmek ya da aniden eve gelen birine karşı hazırlıklı olmak aynı şey mi? Evde günlük hayatımda don külotla oturmuyor ki kimse anlatmak istediğim bu. Önceden bunlar beni zerre kadar rahatsız etmiyordu ama kapıya kargo bile geldiğinde ben eşofmanla kapıyı açmıyorum. Hızlı bir şekilde üzerineydi bir şey çekip öyle açıyorum. Veya aniden biri geldiğinde. Birinden kastım erkek sadece. Kıyaslamalarınız uyumsuz.İyi de açık olanlar da don sütyen çıkmıyordur değil mi. Af buyurun ama. Açıkların da sınırı var. Uğraştığı şeyler var, saçı başı var vakit alan...
Verdiğiniz örnekler enteresan, sonuçta her gün yatılı misafir ağırlamıyoruz.
Siz bıkmışsınız bahane arıyorsunuz
Bahaneye gerek yok olmuyorsa olmuyordur.
Ben de.Basit basit giyinip çıkamamaktan yoruldum.
Ne demek istediğimi anladığınız için sevindim. Bazı şeyler yasak olduğu için çok açıkça konuşamıyorum. Sorgulama kısmında dediklerinizi yaşıyorumBen su mesajinizdan aklinizdaki seyi anladim. Kesinlikle haklisiniz. Bazi seyler insanin kafasinda sonradan oturuyor. Dini ve inanclarimizi da mantigimiza uyduramazsak neden uyguladigimizi sorgular hale geliyoruz. Dolayisiyla inandiklarimizi sorgulama ihtiyaci her zaman hissediyoruz. Esas sorun bunlarin bize cok erken cocukluk doneminde zorla ogretilmeye calisilmasi. Sorgulamadan,mantigimiza oturtmadan,sebep ve sonuclari dusunmeden ogrenmeye zorlaniyoruz. Maalesef sistemimiz bu sekilde. Sonrasinda insan fikirlerini degistiriyor elbette. Bu da sadece okuyan,dusunen,arastiran insanlarda olan bir degisim. Demek ki siz de bu degisimi yasiyorsunuz. İnsanlarin inanclari kendi istekleriyle getirdikleri noktadan memnun degilsiniz,ki ben de memnun degilim.
Bence kalbinizin ve beyninizin sesini dinleyin. Topluma ayak uydurma zorunlulugunuz yok bu noktada.
Son yillarda sizin gibi dusunen cok insanla karsilastim ve bunun icin mutluyum. İnsanlar uyanmaya basladi. Sorgulamaya,dusunmeye basladi ,ne mutlu.Ne demek istediğimi anladığınız için sevindim. Bazı şeyler yasak olduğu için çok açıkça konuşamıyorum. Sorgulama kısmında dediklerinizi yaşıyorum
Son yillarda sizin gibi dusunen cok insanla karsilastim ve bunun icin mutluyum. İnsanlar uyanmaya basladi. Sorgulamaya,dusunmeye basladi ,ne mutlu.
Hah iste buDüşününce mantıklı gelmeyen şeyler bana artık saçma gelmeye başladı belki yadırganacak ama. Mesela herhangi birinin kolu. Benim için sadece bir uzuvdan ibaret. Benimki biraz da felsefi boyutu aslında sadece uygulamak değil. 5-6 yıl geçirdim bu şekilde. 5-6 yıl daha geçirebilirim, yine aynı şekilde taşırım. Sadece bazı şeylerin zamanında ayıp, günah diye öğretilmesinin zararını yaşıyorum kendi adıma. Benim de kızım var ve ona hiç bir şeyin ayıp ya da günah olduğunu öğretmiyorum. Bu yanlış veya doğru diyorum. Annemden böyle mi gördüm? Hayır. Evet kendi isteğimle bu kararı verdim ama temelinde öğrendiğim, çevre ve ailemden gördüğüm şeyler var. Belli bir yaştan sonra tüm öğrendiklerimi yıkmaya çalışıyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?