Hayat çok pahalı

Hayat pahalı maalesef.
Ben ihtiyacım olmayan hiçbirşeyi almıyorum uzun zamandır,tabak,çanak,mutfak eşyası evdeki kırılıp iş göremez hale gelince alırım.
Elektroniktede durum aynı,Telefonumu 2012de almıstım,geçen ay bozuldu diye yenisini aldım,son çikan modelinden aynı markanın,bozulmasaydı kullanırdım daha. Bu aldığımıda gittiği yere kadar kullanırım,bozulmadığı,kullanılamaz hale gelmediği sürece kullanırım. Yenisi muhakkak çıkar ama sırf daha yenisi olsun diye gidip almam.
Giyim ,çanta ve ayakkabı konusunda kaliteli alırım ama uzun zaman kullanırım, hakkını veririm. Dolabımda giymeyeceğim/giyemeyeceğim 2 parça var şu an onlarda bilerek küçük aldığım giysiler (diyetteyim 5kg fazlam var,kendimi kamçılamak adına aldım )bunların dışında hepsini kullanabiliyorum,bu anlamdada rahatım. İsraf etmediğimi düşünüyorum.
Kızıma alacağım zamanda indirim takip ederim,kumaş kalitesine bakarım birde uygunsa alırım zira çok çabuk büyüyor çocuklar,tabi üzerine birşey dökülse lekesi çıkmasa maalesef kullanılamaz hale geliyor doğal olarak. Ayakkabısını kaliteli alırım mümkün mertebe,tabi bir kaç yere bakar öyle alırım,ilk bulduğum yerden almam.
Mutfak konusunda da tüketebileceğim kadar alırım. Biz 3 kişiyiz zaten,dolayısıyla kilolarca almam. Salata mı yapacağım 2şer salatalık,domates alırım. Dolapta bekleyen bozulan yiyeceklere çok üzülüyorum bu sebeple israf etmemeye gayret ederim zaten adim başı market,ne lazımsa alabiliyorum hemen.
Bilemiyorum,gelirle de alakalı muhakkak geçim konusu ama pahalılık konusuda göz ardı edilemez bir gerçek,dolayısıyla ayağını yorganına göre uzatmak gerekiyor.
 
Ya ben de arsaya yatirim yapmak istiyorum fakat bu arsanin gideri olup olmadigi nasil anlasilir mesela? Bu konuda fikrim yok maalesef..


O kısım biraz zahmetli aslında ama belediyede çalışan bir tanıdık işleri kolaylaştırabiliyor tabi arsa alacağınız yerdeki insanlarla muhabbet ve oranın gelişimini takip etmek de şart.

Belediyedeki tanıdık size oranın imar durumunu söyler, çevrede yapılmış ve projesi olan Avm, okul, hastane gibi yerlerden haberdar da olabilirsiniz bu vesileyle ki bunlar düşündüğünüz yerin büyük balık olduğunun habercisidir üstelik alacağınız yerde devlet payı var mı diye bakmış da olursunuz ki hazine payı dediğimiz bu kısım ihale usulüyle verildiğinden bazen en az satın alım kadar parayı da buraya gömmek zorunda kalabilirsiniz, önden haberdar olursanız almaktan vazgeçmeniz yerinde olabilir çünkü mal sahibi de olsanız o kısmı satın almadan orayı bir daire ya da dükkana dönüştürmek ya da birine satmak ciddi sıkıntı ve size arsayı satan adam büyük ihtimalle bunu söylemeyecektir.

Çevre arsalara bakarak son yıllarda alım satım bedellerini öğrenmek de sizin müstakbel kârınızı ortaya koyacaktır ki bunun için eş dost tavsiyesinden ziyade bulunduğunuz ya da sık geliş gidişiniz olan yerleri öneririm, gelişimine bizzat tanık olduğunuz yerler her zaman daha fazla kazandırır.

En sonunda arsayı almaya kesin karar verdiğinizde, mal sahibinden satın almadan tapu fotokopisi ya da fotokopi vermek istemezse tapunun resmini kesinlikle alıyorsunuz, belediyeye gidip pafta numaralarını karşılaştırarak bir sahtecilik olmadığından emin oluyorsunuz, ardından imar durumu nedir, iskan izni var mı, metrekaresi ne kadar olursa olsun bahçeli nizam esas olduğu için inşaat yapılması halinde ne kadarını kullanmanıza izin var, öğreniyorsunuz, bunları mal sahibinden öğrenmek, öğrenseniz de doğruluğundan emin olmak neredeyse mümkün değil, ben imzalı mühürlü belge üzerinde arsanın resmi durumunu görmeden kuruş vermedim kimseye, vermem isterse dünyanın merkezi olsun.

Örnek vereyim, 222 metrekare bir arsanın izni 201 metrekarelik bir inşaat olabiliyor, 635 metrekarelik bir arsayı siz bütün alıyorsunuz, tapuda ikiye bölünmüş çıkıyor, artık arsa kısmına inşaat izni verilmiyor, bu da arsanın üçte birinin atıl olması demek yani oraya ev yapma niyetiniz varsa yüzlerce metrekarelik bir indirim yaptırabilirsiniz mal sahibine, indirmek zorunda çünkü işin aslını öğrenmiş olacaksınız resmiyette, inkar ya da reddedemez.

Karmaşık anlatmış olabilirim ama işin içine girince işler kolaylaşıyor, ben çok keyif alıyorum bunları araştırıp bulmaktan mesela, hazine aramak gibi, oyun gibi geliyor, getirisi büyük olunca da keyif ikiye katlanıyor tabi, kesinlikle size de tavsiye ederim.
 
Evet eskiden lcv güzel bir markaydı ama şimdi değil, çünkü kaliteyi düşürdüler zamanla ondan. Bide bir ev bir arabayı beğenmiyormusun az şeymi?
 


Maddeye mana yüklemem. Yani alınca mutlu olmam, zaten mutluyum, aldığım her şey işime yarayacağı için alınmıştır.

Evliyiz ama ayrı yaşıyoruz eşimle, seneye ev düzecek gibiyiz ve şimdiden biraz düşünüp bazı kararlar verdim. Koltuk takımı yok. İki tane çift kişilik kanepe tamamdır. Yemek takımı yok. Düz masif ağaçtan masa, iki tahta sandalye, bir bank var. Halı yok. Minik halıcıklar var anneler bıdı bıdı etmesin diye. Aşırı perde yok. Yemek takımı yok, şuan yaşadığım evdekileri götürücem. Belki annemin zuladan alırım biraz da. Küçük ev aleti yok, ne lazım olursa onu alıcam. Misafir için kesinlikle hiç bir şey yok.


Ki aslında ilk planım her şeyi ikinci el almaktı ama kendi evimiz, taşınmayacaklar, mantığıyla yeni almaya ikna ettim kendimi. Başka bir şehirde yaşayacak olsak o evin kapısını çeker, diğer şehirde eşyalı ev tutarım, eşya ayak bağı bence insana.

Hayatın pahalılığı biraz da neye ne kadar ödediğinizle ilgili sanırım.

Aldığım şeyin kalitelisini doğru zamanda almayı seviyorum. Ağustos ortasında kış alışverişimiz biter misal.

Modayı takip etme huyum yok, belirli bir tarzım var kendimi öyle seviyorum. Bir de kimin ne düşündüğünü hiiiç takmıyorum. Her sene yeni şeyler alma huyum hiç yoktur, iş arkadaşlarım gösteriş olsun diye her sene çeşit çeşit çizme alıyor. Ben çekiyorum tank gibi dağcı botunu, gidiyorum işe. Dağ köyünde öğretmenim, kime neyi ispatlıyoruz?

Kaliteli ürüne mantıklı para vermeyi makul buluyorum. Şu günlerde kovaladığım bir mont var, kış fiyatı 1200lerden aşağı inmiyordu. Şimdi 800e de var, düzgün bir araştırmayla 526ya buldum. Evet belki 1200e yeter gücüm ama yarısına alabileceğim bir şeye o parayı vermek beni rahatsız ediyor.

Arabamız yok, gerek duymuyoruz. Zaten ayrı yaşıyoruz, bir araya gelince de araba kiralıyoruz. Hesapladık arabanız olduğunda sadece kapıda dursa bile yıllık 3500-4000 civarı gideri var. Bizim için kiralama çok çok daha ucuza geliyor, üstelik vergisi, bakımı vs hiçbir sorumluluğumuz yok.

Dışarda yeme alışkanlığı da çok para harcatıyor, biz yemek ve mutfak masrafından asla kısmayız ama dışarıda çok sık yemeyiz, hem sağlıksız hem de gereksiz pahalı.


Hayat çok mu pahalı? Belki çok ucuz değil ama anlaşılmaz pahalı da değil.

Çok şükür ki elimi uzattığım pek çok şeyi alabilecek gücüm var. Ama bu güç de elimi gördüğüm her şeye uzatmamaktan geliyor.

Size tavsiyem eşya seçimlerinizde makul ve mantıklı olun. Tıkış tıkış, gösteriş merakı yüzünden alakasız döşenmiş bir ev yerine minimal, sade ve huzurlu bir düzeniniz olsun.

Şimdiden mutluluklar.
 

Hemen yazdiklarinizin ekran goruntusunu aliyorum. Gercekten cok guzel bilgiler. Tesekkur ederim. ♡
 
olabıldıgınce kısmak gerek
cok mecburı seylerı alırım ben mesela cebımde param olsa bıle
car cur etmem
ceyız alısverısınde begenırsın almak ıstersın sadece kullanacagın seylerı almanı onerırım :)
mutluluklar sımdıden
 
Herkesin standartı farklı bazısı makyaj malzemesine verir bazısı gıdaya ama genel olarak bu suriyeliler geldiktan sonra gıda fiyatları acaip arttı diyebilirim eskiden 50 tl harcıyorsak gıdaya şimdi daha fazla tabi birde 6 öğün giyen çocuğun varsa artık sen düşün masrafları ergenlikte olan çocuğun masraflarıda bir hayli artıyor
 
gercekten hayat cok pahali. arabami degistirmek istiyorum, suan kullandigim arac 3 yillik, uzerine en az 30 bin tl koymam lazim ki suan bindigim gibi bir arac alabileyim. yani anlayacaginiz benim 3 yil once aldigim aracimin suanki yeni modeli neredeyse benimkinin uzerine 30 bin tl eklenmis hali! bu nasil bir pahaliliktir, enflasyondur, doviz kurudur arkadas, bu hic mi dusmeyecek! gercekten artik insanlarin borcsuz birsey sahibi olabilmesi pek mumkun gorunmuyor. hadi suan cocugumuz yok, biraz da olsa birikim yapabiliyoruz. herkes cocuk olunca masraflarin ciddi anlamda arttigini soyluyor ki oyle de olacaktir eminim. Allah herkese guc, kuvvet, iyi isler, bol ve hayirli kazanclar nasip eder insallah ne diyim...
 
Canim ben istanbula atandim sevdigim insan burada diye 4 senedir buradayim cok olmasa da zorlandim istedgimi aldim ama her istedgmi degil evlenince bir de cocukla cdden zor yani geciniliyor ama birikim sıkınti...ay bebislerin masrafi coook aman saglik olsunda ne yapalim ama sıkıntisz olan pek yoktur sukur bu gune de
 
Ayağını yorganına göre uzat atasözüne uygun davranırsak sorun çözülür aslında.

Diğer arkadaşlar da buna vurgu yapmışlar.
Gelir ne kadarsa gider de ona göre orantılı olmalı.

Eğer gelir az ise gideri kontrol edebilmek elimizde. Onun tüyolarını da gayet güzel vermişler.

Ben de bir şeyi beğendiysem elime alırım, beni sıkıntıya sokmayacaksa onu almak, alırım. Ama o dönem harcamalarıma dikkat etmem gerekiyorsa "bunu almazsam olmaz" dediğim şeyi alırım. Dün bardak gördüm 500 ml, ne zamandır istiyordum, yazın iyi oluyor büyük bardak. Sonra kasaya giderken geri döndüm, evde var zaten 1 tane, onu kullanıyorum, en kötüsü küçükleri 2 kere doldurup içerim. Bu bardak olmazsa olmaz bir şey değil benim için. Tam olarak olmasa da onun görevini görecek başka şeyler var evde dedim. Almadım.

Yine benzer şekilde bayram öncesi bayağı indirime girmiş bir etek beğendim, her zaman aldığım tasarımcının eteği. Değişik bir modeli var yani. Rengi düz siyah.
Ama dedim ki evde siyah etek mi yok, boşver. İlla da almam gereken bir şey değil. Zaten yazın kaç kere sıra gelecek buna, en fazla 7-8 kere giyebileceğim dedim, sonra hava soğuyacak dedim, almadım.

Sadece özendiğim için bir şeyi beğeniyorsam mutlaka soruyorum kendime: Bunu kullanır mıyım? Mesela instagramda gördüm, güzel bir pudra, bronzer özelliği de var, hem de mineralliymiş, organikmiş vs vs. E iyi de ben fondöten ve pudradan nefret ederim, mutlaka yüzümü ovuştururum, bir yere bulaştırırım, bir kısmını silerim, yama yama gözükür, e o zaman neden alayım?

Almadan önce sorduğum en kritik soru budur: Bunu alsam kullanır mıyım ve evde bunun yerini tutacak/işini görecek başka bir şeyim var mı?
 
evlendikten sonra hele birde çocuklar olunca birinin okul taksidi birinin bakıcı kreş parası biri barbi evi ister biri araba garajı.
market pazar ateş pahası elektri su doğalgazı söylemiyorum bile. ev kredisi araba kredisi arabanın vergisi trafik sigortası benzini gazı illallah ettiriyor.
 
Evet yeni bir aileye girdim. O yüzden kendime bir bakıyorsam şimdi iki bakıyorum :) Napim kayın valide hergün bir yere götürüyor gelinim bu diye. Bende kıyafet bakım ahhh ahhh zormuş bu işler :)
 
JessicaJoy bir sey daha sormak istiyorum. Sence Arnavutköy arsa almak icin mantikli bir yer mi?


Tecrübelerim yakınımdaki alanlar için geçerli o nedenle Arnavutköy hakkında fikir veremeyeceğim ama önceki mesajımda yazdığım gibi metropol merkezi de olsa imar ve iskanına bakılmayan bir yer ciddi risktir buna karşın mütevazı bir yerde izinli ruhsatlı ve çevresinde kamuya açık alanlar bulunan ya da bulunacak arsalar altın değerindedir o nedenle yerleşkeden ziyade arsanın kendisi ve çevresi bize daha sağlıklı bilgi verecektir.

Yani İstanbulun göbeğinde bir yer alırsınız, binlerce lira kâr etmeyi umarsınız ama yan tarafta inşaat mafyasıyla muhatap tipler vardır ve sizi yok pahasına malınızı elden çıkarmaya zorlarlar, maalesef bunları yaşayanları biliyoruz.

Bunlar biraz bilgi ve tecrübe, biraz da kısmet işi.

Örnek vereyim.

Sanayi bölgesine yakın, fazla yerleşim olmayan, ottan ağaçtan seçilmeyen bir yer aldım, çoğu güldü bana paramı gömdüm diye ama ben ileride yakın çevreye kurslar, park vs büyük marketlerin geleceğini biliyordum, önceki mesajımda bahsettiğim misliyle kâr eden arsam buydu, bir diğeri de turistlerin dolduğu bir yerdi, yakınlarında iki tane okul vardı, yine kâr etti ama ilki kadar değil.
 
Şu hayat şartlarında herkesin geliri aşağı yukarı denk olsa, ekonomi de gelire endeksli olsa ve arada uçurumlar olmasa hayat daha bir yaşanır standartlarda olsa o zaman geçinilir.

Sen asgari ücret maaş alıyorsan makyaj malzemesi alıp yüz liraları dökmek tabiki koyar adama, yarın öbürgün kendi şartlarında biri ile evlendiğinde makyaj yapmayı da unutacaksın çünkü makyaj malzemesine vereceğin para şimdikinden kat kat daha fazla koyacak. Malum geçim derdine düşeceksin.

Sene 2016 ama biz İleri değilde daha çok geri geri gidiyormuşuz gibi geliyor bana.
 
Allah evlenene yardım edermiş. İnşallah sorunsuz hallederiz. Bende eşimde şuan eşyalarımız minimal düzeyde alıyoruz :) ama en beğendiğimizi. Yani kısıtlama yapmıyoruz. Ama gereksiz bişeyde almıyoruz.
 
Evet yeni bir aileye girdim. O yüzden kendime bir bakıyorsam şimdi iki bakıyorum :) Napim kayın valide hergün bir yere götürüyor gelinim bu diye. Bende kıyafet bakım ahhh ahhh zormuş bu işler :)

düğün alışverişine de çıkarırlar kızı bildiğim kadarıyla. beni kayınvalidemler çıkarmayınca kendi annem çıkarmıştı git istediğini al sen yeni gelinsin diye. durumları iyiyse alışveriş yaptırt
 

Himm tamam simdi daha iyi anladim gercekten. Tesekkur ederim tekrar
 

Evime beğendiğim bir eviye vardı, mutfağımı yapan adam 700 küsür istedi. Aynı modeli internette aradım buldum 500'e, başka şehirden getirttim, kargo da ücretsiz.

İnternette araştırma yapmam yarım saatimi aldı sadece, karşılığında 200 küsür karım oldu.
Markası belli şeyleri alırken mutlaka internetten araştırırım. Fritöz aynı marka, aynı model, o esnada bir markette uygundu, iş çıkışı oraya gidip aldım mesela.
Türkiye standartlarına göre gayet iyi bir gelirim var ama ona rağmen aldığımın hesabını bilirim.
Kış mevsiminde mis gibi taze kilosu 10 tl'ye hamsi dururken kilosu 30 tl'lik balık almam mesela. Sonuçta bir akşam yemeği, maksat karın doyurmak, dengeli beslenmek. Aynı akşam yemeğini 15 tl'ye mal etmek varken neden kat kat fazlasını vereyim?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…