Hiç bir geliri olmayan ve çalışmayan kadınlar

Öncelikle belirteyim zor şartlarda okuyup mesleğini eline alan biriyim. Kadınların imkan dahilinde kesinlikle kendi ekonomik özgürlüklerini ellerinde tutması gerektiği savunan biriyim fakat bu yazdığını biraz anlamsız buldum. Çocuğu olmuyor falan. Gerek var mı bu kadar detaya? Onun hakkında böyle düşünüyorsan arkadaşım demen de bence doğru değil.
 
O işler hiç belli olmuyor valla. Çalışma hayatındaki kadınların evlilikleri de pırıl pırıl sayılmaz. Ben tam tersini gözlemledim.
 
Şikayet eden, kendini sürekli kader kurbanı gösteren kadınlar lütfen benden uzak olsun. Benim annem öyledir. Elinde bir mesleği varken sadece maddiyat için kendini aldatan, şiddet uygulayan adamı ısrarla boşamadı. Ama psikolojik olarak tam bir enkaza döndü.,Zaten babam öldükten sonra da senelerin verdiği o baskı ile ne yapacağını şaşırdı, güç zehirlenmesi yaşıyor.
Bana temizliğe bir kadın geliyordu. Kendini döven müteahhit kocasını 2 çocuğuna rağmen boşamış, evlere temizliğe geliyordu. İsteyen bulur bir yolunu.
 
Çok afedersiniz annenize laf ediyorsunuz ama hatırladığım kadarı ile sizin de maddi durumunuz yerinde olmasına rağmen çalışmayan,size bıçak çeken,dikkatsizliği yüzünden arabanızı pert eden eşinizle hala birliktesiniz.
 
Kendin yazmışsın zaten. Bil bak ne yok. Ben kader kurbanı rolü yapmıyorum. Gayet mutlu mesut yaşıyorum
 
girlinred samimiyetle soruyorum yukarda yazdığım ne sizi rahatsız etti de beğenmediniz acaba
 
Küçük çocuklarınız olduğu için ite kaka sürdürdüğünüz evliliğinizde mutlu olmanız ne sevindirici
Eee ne mutlu o zaman size
Ben annemden nefret ediyorum. Ölse cenazesine gitmem. Bunun sebebi babamı çekmiş olması değil. Bana annelik yapmamış olması. Bunu aradan geçen 1 senede, saatlerce, günlerce düşündükten, onlarca insanla konuştuktan sonra idrak ettim. Ben 10 yaşındaydım kardeşim doğduğunda. Annem sadece en küçük kardeşimiz onun çocuğu gibi davrandı. Belki de içinde bulunduğu psikolojik çıkmazda küçük kardeşime sığınmayı seçti. Ben 10 yaşında kardeşimi parka götürüyorum. Halbuki kendim çocuğum daha. 13 yaşında basketbol kursuna yazıldım. Bahçelievler’den Ulus’a kendim gidip geliyordum. Bir kere zaten motosiklet çarptı. Sonra bu kadar sevgisiz bir ortamda yaşarken 18 yaşında erkek arkadaşım oldu. Onda sevgiyi aradım. Annem erkek arkadaşım olduğunu duyunca “o çocuk sana bakmaz. Çok yakışıklı” dedi. Erkek arkadaşım Aydınlıydı. Beni görmeye Ankara’ya geldi. Annem o gün beni tehdit etti. “Bekaretin bozuldu mu. Bozulduysa babana söyleyeceğim. Doktora kontrole götüreceğiz seni” dedi. Sonra ben 20 yaşında ilk evliliğimi yaptım. İnsan hasta olunca başında kim bekler? Kim çorba yapar. Annesi di mi? Benim ilk kocam hep başımda durdu. Annem yine yoktu hiçbir zaman. Çünkü onun kendi problemleri vardı. Daha sayamadığım çok şey var. O yüzden annemden nefret ediyorum. Benim bir anneye en çok ihtiyaç duyduğum bir zamanda, 42 yaşında zar zor tüp bebekle evlat sahibi olduğumda bana sırt çevirdi. Varlık içinde yokluk çektirdi. Beni 5 kuruşa muhtaç etti.
Ben bunları artık çözdüm. Çözdüğüm günde artık benim annem yok demeye başladım.
 
Benim etrafımda olanlara genelde evlatları bakıyor. Doğrusu da o bence, ana baba çocuva binbir emekle bakıyor, evlat da karşılığinda anne babaya yaşliliklarında rahatlık sunmalı. Bu dediklerim normal, sevgi dolu aileler tabi annem kötü, babam kötü derseniz işler değişir.
 
Çocuk dışında ev hanımlığında bir şey yok valla o biraz da kadınların abartması. Bi kadını en çok çocuk zorlar onun dışında sanmıyorum bulaşığı makineye dizdi, çamaşırı makineye attı diye birinin incilerinin döküleceğini
 
Calismak isteyen calisir Evden bir seyler üretip satar Gene para kazanir ama bazi istisnalar var ki ruh hastasi kocalar calisma calisan kadin söyle böyle diyen

Orda da aslinda yapilacak benim acimdan belli ama her insan ayni sartlarda degil herkese git bosan diyemiyorsun Maalesef
 
Ben yıllarca çalıştıktan sonra pandemide sağlık sorunlarım sebebiyle bıraktım. İki senedir yavaş yavaş mesleğe dönüyorum ama çalışmadığm dönemde de sizin gibi düşünmedim zira anne olan bir kadın evde de çalışıyor. Anneme gelince yıllarca köyün terziliğini yapmış hayrına tabiki... kendi maaşı hiç olmamış ama babam çalışırken annem iyi biriktirmiş gayet rahatlar çok şükür... kiralar annemde valla bazen düşünüyorum onca yıl çalıştık ama onlar kadar rahat emeklilik yaşar mıyız acaba.. velhasıl kelam en büyük problem hayat zor ekonomik şartlar zorlayıcı bırakın siz eskileri siz, biz yaşlanınca bir maaşla nasıl geçiririz onu düşünün... zira bizim eskiler gibi birikimle evler,arsalar biriktirme şansımız yok... alım gücü malesef çok düşük...
 
Çalışmayı düşünse ne yapacak ki? Tecrübe olmadan kimse en basit bir işe bile almıyor üstüne belli bir yaştan sonra.egitimi,belli bir mesleği yoksa ne yapacak zaten.100 defa düşünmüşlerdir onlar da bunu.
 
Ben de atanamasaydim hiçbir iş yapamazdım.hiçbir yer almıyor tecrübe olmayınca.alanlar da günde 15 saat çaliştıran abuk sabuk yerler olurdu.bizde kira geliri de yok.hâlâ ailemle yaşayan 30 küsür yaşında eline erkek eli değmemiş, ya da abuk sabuk insanlarla yarım yamalak birşeyler yaşamış, psikolojisi daha da bozulmuş biri olurdum.şimdi eskiden olduğu gibi kimse kolundan tutup evinin hanımı da yapmazdı.ya da daha şanslıysam kendimden çok daha düşük seviye bir hanzoyla evlenip 2,3 çocukla ömür tüketirdim.Kaldı ki dediğin gibi bu olasılıkları en kötüsü yaşayan milyonlarca insan var.hâlâ düşünürüm ara ara verilmiş sadakam varmış.yoksa ben diğer insanlar gibi aman kısmet cart curt boşver deyip yaşayamadım da.intiharedeceğime o kadar eminim ki.26 yaşında atandım, ama son zamanlar da o kadar kötü durumdaydim ki biraz daha devam etse gerçekten intihar falan ederdim yani bazı kişiler gibi.hâla allah ya da tanrı her neyse hâlime acıdı derim.
 
Son düzenleme:
Asgari ücretli 12 saat.bir de neredeyse hergün parasız fazla mesai.
 
32 yaşındayım 2 senedir benim de çocuğum olmuyor.kısmet o işler.hem evlenmenin hiçbir şeyle alakası yok ne güzellik ve çirkinlik, ne kariyer, ne işsizlik, ne kısa boy, ne uzun boy, ne engellilik. Hiçbir şeyle.Tamamen koca bir KISMET. Kendinizi bir konuda da olsa üstün görmek istiyorsunuz anladığım kadarıyla ama böyle birşey yok yani.hepimiz bize ne kadar nimet verilmişse onunla yaşayıp gitmek zorundayız.bak seni çok iyi anlıyorum.ben ortalamadan oldukça güzel bir kadınım.zamanında ben de çok debelendim kendimi üstün gördüm, insanlara tepeden baktım, amiyane tabirle kudurup durdum ama sonra bir sakin kafayla baktım etrafıma.eee dünya kadar(tepki çekeceğim şimdi de ne yapayım yani) çirkin, eciz bücüş, engelli, kilolu, aşırı zayıf kişilerin benden çok daha iyi hayatlar yaşayabildiğini, hem maddi hem manevi çok iyi eşler, partnerlerle birlikte olduklarını gördüm.bir konuda insanlardan üstünsen bile bu daha iyi bir hayat yaşayacağını ya da elindekinin senin çabanla, yeteneğinle, güzelliğinle olduğunu göstermiyor yani.bizim gibiler için acı gerçekler ama kabullenmektir başka şansımız yok maalesef.ben aşina inanıyorum bazı konularda resmen kuklayız. Bizim önümüze ne atılırsa onunla yaşayıp gidiyoruz işte.sonra da ben yaptım sanıp havalaniyoruz işte.elde edemeyince de kahroluyoruz.
 
Son düzenleme:
Konudan ve yorumunuzdan bağımsız, profil resminize bayıldım.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…