Hiç bir geliri olmayan ve çalışmayan kadınlar

Nesil farki var. Bizim nesil calismasa da cebinde parasi var, kocalari -genelde- maddi olarak magdur etmiyor. Kadinin da bir hayati, harcamasi olduğunun farkinda.

Eski nesil kadinlarin hayati yoktu. Cocuk ve ev isi disinda maksimum altin gunu vardi, sahsi harcaması yoktu. Adamlar da buna gore para vermiyordu. O dönemde ekonomik siddet diye bir kavram yoktu bile.

Benim anneannem 40li yillarda dogmus ama aşırı dişli bir kadindi. O yillarda bile insaat muhendisi olan dedem maaşını anneannemin eline verirdi, anneannem dedeme para verirdi resmen altinda arabasi vardi, fiti fiti gezerdi. Dedem anneanneme para vermese eve giremezdi herhalde

Buna karsilik yaşıtı olan babaannem evden dogru duzgun çıkmazmis. Dedem kısıtladigi icin degil, beraber o yillarda yurtdisina bile gitmisler ama babaannemde kadinin kendi hayati oldugu bilgisi yokmus, oyle gormemis büyümemiş. Hayati dedemin onu cikartmasi haricinde evde veya komsularda gecmis. Dedem öldüğünde fatura yatırmayi bile bilmiyormus, bir kere bile kendisi yatirmamis. Simdi bu kadinin bakis açısıyla anneanneminki bir olamaz.

Annelerimizde daha yumusadi bu olay, okuyup meslek edindiler, belki calistilar belki calismadilar ama yine de bizim nesil kadar maddi ozgurluk pesinde olmadilar cunku yine o kavram yoktu calismayan kesim icin.

Biz daha bilincli, daha ozgurlukcu, daha bagimsiziz.
Bizim cocuklarimiz bizden de bilincli olacak.

Ay yazinin sonu sizin mesajla cok alakasiz oldu kusura bakmayin, oyle gelismis akış
 
Çünkü mükemmel bi dünyada yaşamıyoruz insanlar nelere şahit oluyor. benden para saklanmasını ekonomik şiddet algılarım eşim para kıskansa boşanırım. annem 4 çocuğa baktı 26 yaşında 2 çocukla boşandı meslek sahibi oldu. Tekrar evlendi üvey babamın maddi durumu iyi olmasına rağmen işini bırakmadı.bizim evde tatlı tuzlu eksik olmazdı tertemiz olurdu eve gelir 3 4 çeşit yemek yapardı. Sosyaldi aynı zamanda her şeye yetiyordu nasıl beceriyordu bilmiyorum ama teyzem ev hanımı onun evi her zaman daha pis o her zaman daha yorgun ve üşengeçti. Sadece 2 sene küçük kardeşim doğunca evdeydi onun dışında çalışıyordu. başımızda oturup ödev yaptırıyordu. Arkadaşımın anneannesi boşandı kız kardeşi ile kiraya çıktı. Eşimin teyzesi kocası askerdi rütbeli aldatıldı boşanıyor mal rejmi yüzünden hak talep edemedi. Davaları devam ediyor alacağı var mı belli değil. Tanıdığım çok zengin bi adam var markası tüm avmlerde var bu adamın 3 kadınla beraber otel kayıtlarına kadar mahkemeye delil sunuldu yüz sene dava sürdü aldığı tazminat 800 bin tl ev bile alamadı. Al bu kadınlar köpek gibi pişmandır hayatını kocasına bıraktığına. Bi kadının çalışıp parasını kazanması dünyanın en iyi şeyidir çünkü bu kolay elde edilmedi. ailemden gelirim var malım var. Kocam iyi bi adam boşanma kararı aldık direkt evi arabayı bana bıraktı zaten ikisi de benim üstüme. Nafakaya kadar anlaştık asgari ücretten. Sonra barıştık. Yaşanacak senaryoyu görmüş oldum. Şahsıma ait birikimim var. Ailem gerçekten arkamda boşanıyorum desem çalışmıcam desem çalışma der evlerine gitsem prenses gibi yaşarım ki gitmeme gerek yok. Babaanne dedem bile sağ oldukça arkandayız der. Bi çok kadından şanslıyım ve bunun bilincindeyim. Ama 18 yaşımdan beri mağazacılıkta çalıştım sonra mesleğimi yaptım. Bu sene işsiz kaldım bebek doğurdum. Şuan çalışmayı düşünmüyorum ama mutlaka döneceğim işe. Dünyam altüst olsa hiç iş bulamasam gider mağazada çalışırım yani. Hayatta insanın başına her şey geliyor. ev hanımıyım kocam çalışıyor. Dün yemek yapamadım bebeğim asla durmadı. işten geldi yemek yaptı. Çalışırken de hiçbir zaman saçını süpürge eden bi kadın olmadım. Bu şartlara rağmen geleceğimi ne kocama ne de babama bırakırım valla
 
Bu herkes için böyle değildir. Ama bu şartlarda ve zihniyette erkeklerle birlikte olanlar için kesinlikle alınması gereken bir önlemdir.
 
Vayy be o yıllarda inşaat mühendisi.sayili üniversiteye girebilecek puanı almış.o yıllarda üniversite kazanan insanlara hayranım.
 
Son kısım halka sesleniş
 
Vayy be o yıllarda inşaat mühendisi.sayili üniversiteye girebilecek puanı almış.
Benim bir dedem insaat muhendisi, digeri de TCDDde yoneticiymis (ben onu hic gormedim). Anneannem kiz sanat okulu mezunu.

Muhendis olan dedem cok zor sartlarda büyüyüp okumus, onunla cok gurur duyuyorum. Yattigi yerde rahat etsin insallah.
 
Çalışan insanın ev hanımlarınin üzerine bir güzelliği var oda daimi sosyalleşebilmek.
Yani evden çıkabiliyor olmak is yerinde de olsa bir sıcak çayini kahvesini icebiliyor olmak.
Ama işte onlarada sorduğumuzda bizim çocuğumuzda gözümüzün önünde büyüyor aklımız çocukta kalmıyor. (0-6 yaş grubu icin)
Her iki tarafinda artilari eksileri var aslında.
 

çünkü kadının çalışması sadece para kazanması anlamına gelmiyor. kendini ve varsa evlatlarını mental ve fiziksel olarak hiçbir erkeğe gerek duymadan güvence altına alması anlamına da geliyor. sosyal anlamda eşinin adı ve soyadı olmadan bir statüye yerleştirmesi anlamına geliyor. toplumsal görünürlüğü artar. karar alma gücü gelişir. ister istemez iş hayatıyla beraber sosyal bağlantılar edinir. hayatta kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülük, hayatınızı ve benliğinizi bir erkeğin insafına bırakmaktır. çalışmadığınız her an bunu kendinize yapıyorsunuz.
 
Kesinlikle katılıyorum. Ben geçen ay 3 hafta raporluydum evde zaman geçmek bilmedi. (Çocuğum yok) bi an önce işe dönmek istedim çünkü burda en azından farklı farklı yüzler görüyorum. İş hayatı kişinin kendini geliştirmesine yardımcı oluyor bence.
Ve evet dediğiniz gibi ev hanımlığının belki tek artısı çocuğuyla istediği gibi bolca zaman geçirebilmesi. Gerçi onu bile yapmayan da var
 
O da evden getirmedi çocuğu.senin de ona mi para vermen lâzim.mantikli düşündüğün zaman haksızsın ama evlenirken çalışmadığını biliyorsa erkekler o zaman haklısın.
 
Tembellik bu net
Bir kadın el emeği pazarına katılıyorum, 60 lı yaşlarda bile ablalar var, çoğu emekli ama üretmeye devam ediyorlar, örgü örüp satıyorlar, yiyecek yapıp satıyorlar, takıcılar var hepsi gayret ediyor. Çalışmayı sevmeyene ne yapsan boş anlamazlar
 
Herşey göründüğü gibi olmuyor, bu durumda “sınanmadığım günahın masumu değilim” diyorum.

Hayat çalışmaya iteledi. Şükür bir çok şeyi alabiliyorum, 2004 den beri aktif çalışıyorum, şimdi sorguluyorum neden diye. Ev / temizlik vs de genelde ben yapıyorum. Oğlana servisçilik de yapıyorum. Yorgunum. Ev var , araba var , oğlan özel okulda… alım yapıyoruz ama çocuk için birikim de yapmamız lazım. Hayat geçiyor. Para var yetiyor ama çok da artmıyor. Küçülmeye gidip minimal mi yaşamak lazım bilmiyorum.

5 sene önce çalışmak lazım derdim. Şimdi ne için diyorum. Evde olsam daha mı iyi olurdu acep
 
Koskoca insana niye ben bakayım arkadaş.hatta bu kadar romantik, subjektif biriyle de birlikte olmak istemiyorum.liseli kızlar gibi beni çok seviyor bana çok iyi bakiyor, yanında olmam yetiyor falan diyecek değilim.sen ona sevgi, ilgi, cinsellik veriyorsan o da sana veriyor demektir.eee çocuk da tek başına yapilmiyor.evden getirmedik diyor kadinlar ama sen evden getirmediysen o da evden getirmedi.şimdi kocanız ev erkeği olmak istese kaçınız kabul edeceksiniz?ya da en baştan evlenmeyi kabul edecek misiniz.Eee simdi biz vicdansız, sevmiyor, hayat arkadaşına bakamıyor mu oluyoruz? bence erkekler de olmuyor.görev paylaşımı yapamayıp herseyi kadına yıkmak farklı bir tartışma konusu.
 
Son düzenleme:
İşte o yumuşaklık benim annemde yoktu. Anne dediğin sonsuz şefkat demektir. Çocuğunun eline kıymık batsa canı yanmaktır. Benim annem ne bana ne çocuklarıma acımıyor. Beter olsun diyor. Yaptığım somut bir şey var mı? Yok. Babam öldükten sonra kafamda telefon parçalayan ablamla anlaşamadığım için hakkımı istemek.
Benim annem köyde 3 kız kardeşin içinde tek okuyandı. İlkokul öğretmeniydi. Babam parayı bulunca emekli oldu. 40 yaşında yoktu. Sonra eve kapandı. Müstakil evde kadında almadı. Sadece ev işi ve yemek yaptı. Kendini geliştirmek namına hiç bir şey yapmadı. Bizim zorumuzda yurtdışına bir kaç kere çıktı. Çünkü aç gözlüydü. Bir öğretmen maaşına neden yetinsin. Hep dedi “cefasını ben çektim, sefasını başka kadın süremez” Bizden de kendisine müteşekkir olmamızı istedi. O boşansaymış babamın başka çocukları olurmuş. Servet filan da hayal olurmuş. Babam öldü ben annemin ağzından bir kere “kocamdan bana 3 çocuk kaldı” dediğini duymadım. “Kocamdan bana mal mülk kaldı. Hiç birini sattırmam” dedi. Bu arada kazanılan parada bana yollamıyor. Hak etmiyormuşum ben.
Benim en büyük pişmanlığım bir mesleğim olmaması. Babam istemedi. “Gerek yok ezilmene” dedi. Ezecek biri varsa babam kendisi yapıyordu zaten yeterince.
Şimdi ki aklım olsa 18 yaşında annem beni tehdit ettiğinde evden kaçardım. Bir yolunu bulur yine başımın çaresine bakardım.
 
Koca bugün para verir üstüne bir de kredi kartı verir evet ama yarın size es kaza gelin getirmeyeceğinin bir garantisi yok. Sevgisinin bitmeyeceğinin, sıkılmayacağının, karakterinin 180 derece değişmeyeceğinin ya da direkt sizin ona karşı sevginizin bitmeyeceğinin bir garantisi yok. Böyle bir durumda ne olacak? Ya sizi aldatan, sizden sıkılan ya da sizin artık sevmediğiniz bir adamın parasına muhtaç şekilde yaşayacaksınız ya da kendi paranızı kazanıyorsanız kendisine saygısı olan bir insan gibi boşanacaksınız. Elde meslek yok, iş yok ise tek tabanca dahi olsanız bir yere sığamazsınız bu dünyada ne koca yanına bir yerden sonra ne de aile yanına. Evet herkesin koşulları, yaşam şartları bir değil ancak içinde bulunduğu durumdan hoşnut olanlara bu sözüm, benim keyfim niye sizi bozuyor diyenlere :) yarını düşünmeden bugünün sefasını toz pembe gözlüklerle sürenlere
 
Aynen..komşumun çocuğu ilkokulda ikili öğretim..yarım gün kadın almış,25 bin veriyormuş..etüte gönderen de o civarda veriyor..servis desen en ucuzu 3-4 bin..öyle bir dönemdeyiz ki,ilkokul çağındaki çocuğu olanlar için kadının evde olması daha iyi sanki..kadın en kötü 60 bin falan almalı ki çalışsın,anca kurtarıyor çünkü..En önemlisi Allah hayırlı eş versin,ay bazı ev hanımları görüyorum,prensesler gibi yaşıyorlar vallahi..Bu işler nasip işi biraz da..ama ev hanımı da olsan muhakkak bir şekilde emekliliği de çözmesi gerek. Herkesin yaşlılıkta bir emekli maaşı olmalı.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…