- Konu Sahibi justtmarried
-
- #61
İşte böyle böyle evlilikten soğuyorum. Tövbe tövbe... Bir de torun isterler bunlar, bu modeller hep böyle. Rahat bırakmıyorsun ki be kadın nasıl olacak o torun
Allahtan eşin çok ana kuzusu değil. Ya bir de anasını korusaydı. Toptan delirirdin. Yine arada bir de olsa destek çıkıyor. Bu da birşeydir neticede
Benim babam ana kuzusuydu. Kadının başlıca hobisi annemle babamı birbirine takmaktı.Her olayın içindeydi, hiç çekirdek aile olamadık sayesinde. Yani ölene kadar...
Evlenmesem de biliyorum bu tür sorunları. Çocukluk kolay unutulmuyor.
Eşim anakuzusu değil çok şükür. Hatta dün sabahki çemkirmesinin dışında çok olgun davrandığını bile söyleyebilirim. Uyku sersemi oluşuna bağlıyorum o tepkisinide.
Ama sonra konuyu hiç açmadı, ne o bana bişey dedi ne ben ona.
Bugün konuştuğumuzdada tamamıyle benim haklı olduğumu kardeşiylede konuşacağını, annesinede çıtlattığını söylüyor.
Ama yinede tartışmaktan alıkoyamıyoruz kendimizi.
Ben aşağıda durmicam diyince annemin sana ihtiyacı var şuanda tepki koyman hoş olmaz diyor.
Ama en azından bana haklısın diyor ya. O bile yeter. Dediğin gibi ya o benim annem istediği gibi girerde çıkarda deseydi. Allah korusun ya yaşayacağımız kavgları düşünemiyorum bile.
İşte bunlar hep yakın oturmanın acıları. Biz de 7 senenin sonunda gide gide yan binaya taşınmıştıkOrada da sürdü işkenceleri...
Yani şu an evin ayrı sayılmaz onlardan. Bir ev gibi yaşıyorsunuz. Yeme içme aynı, yatmadan yatmaya eve gidiyorsunuz gibi herhalde.
Annem hep söyler, ne kadar uzak o kadar tatlı olur diye. Demek ki haklıydı.
Hem bazı insanlara çok fazla iyilik de yaramaz. O yüzden biraz tavrınızı koyun. Çünkü ses çıkarmadıkça mazallah kadın aranızda yatmaya falan da kalkar bu gidişle:26:
Yani yukarıdaki son cümle şaka tabi de yine de bu davranışlarının artarak devam edeceğini bil istedim...
Normalde birlikte yemiyorduk bu olaydan sonra birlikte yedik. ama artık onuda bulamazlar. Ben böyleyim, sabrederim sabrederim ama sabrım bir taştımı gözüm hiçbişeyi görmez.
Şimdi o gözümün döndüğü zamandayım işte. Öyle bi mesafe koyucam ki ne olduğunu şaşıracaklar.
Çok düşüncesizler , yatakodasına siz içerdeyken izinsiz girmek ne demek.Çok değil bikaçgün önce aranızdaydım, evimin benden habersiz kullanılması hususundaki rahatsızlıklarımla. Ama artık pes dedirttiler.
En başından beri,hem iyilikleri kötülüklerinden baskın diye, hem huzursuzluk olmasın, saygı sevgi çerçevesinde görüşelim diye rahatsız olduğum herşeye ılımlı yaklaşmaya tatlı dille uyarmaya çalıştım. Hatta çoğu zaman sadece belli etmeye çalıştım ama anlaşılan aksine onlar beni tamamen yok sayacaklar...
Berbat bir pazar geöirdim sayelerinde.
Kaynım vefat etmişti bildiğiniz üzre.Eltim mobilyalarını istemedi.Kendi aldıklarını vakıfa vermiş kayınvalidemlerin aldıklarını alın naparsanız yapın demiş.Bunun üzerine onlarda bi fakir aile buldular eşyası olmayan pazar günü eşyaları oraya taşıyacaklardı.
Biz uyuyoruz eşimle (hayretki bu pazar zile basıp kahvaltıya çağırmadılar sabahın 9unda, zaten inmeyecektim bu kez), ben uyandım ama tekrar yattım ev soğuk diye öğleni geçmiş saat. Kamyon sesine kalktı eşim, evlenecek olan kaynım buzdolabıyla tv yi biz kullanırız demiş.Ben yatıyorum tabi. Yatak odasının kapısı açıldı, kayınvalidem ''getir getir buraya buraya'' diyo yatak odasını gösteriyo.
''neyi getiriyosunuz'' dedim.Sandıkla televizyonu dedi. Nezamana kadar duracak onlar dedim, evlenene kadar dedi.
Buarada kaynım daha nişanlı bile değil.
''oldu, başka? '' dedim kayınvalidem çıktı gerisingeri şaşırmış bi şekilde. Arkasından eşim girdi nasıl cevap veriyosun öyle diye bana kızdı.
Arkasından eşimin teyzesi ''tamam tamam burda boş oda var tamam tamam'' kızgın bir yüz ifadesiyle benim kullanmadığım odayı gösteriyo. Ben hala yataktayım buarada he !
Bende ''o eşyaları bu eve koymicaksınız'' dye bağırdım eşime. O bana ben ona. Aşada yine bi dünya insan varmış tabi. 2 teyze, yenge, 2 gelin çocuklar falan. Bi curcuna koptu. Hiç inmedim aşağıya. Kimseyle yüz yüze gelmedim.
Eşimle kahvaltıyıda yaptık evimizde gün boyunca o konudan hiç söz etmedik. Çünkü oda bişeylerin farkına varmıştı.
benim evime benim yatak odama benim olmayan bi eşyayı bana sormadan nasıl koymaya karar verilebiliyo. Orası benim evim ya, benim evime bi eşya konulurken alınırken önce bana sorulması gerek! Kaldıki ben daha yatarken emrivakiyle sokuverecekleridi yani !
Okadar sinirlendim ki anlatamam. Neden mi sinirlendim.
Birincisi eltim benden nefret eder, bide kulağına gidecek ki ''justmarried senin televizyonunu odasına koymuş'' oda sağda solda benim eşyamı evlerine koydular diye anlatacak.
İkincisi ben yeni gelin sayılırım hala, evimin görüntüsüne mobilyasına aksesuarına özen gösteririm, mobilyamla alakası olmayan bir sandık kocama bir televizyonun yatakodamda ne işi var.
Kullanmadığım odayada konsun istemedim çünkü ben oraya bazalarıızı koydum kendimce bi düzene soktum misafir geldiği zaman yatırıyordum ama oraya koymuşlar üstünede bide çarşaf örtmüşler.
Depomu benim evim ya!
Ama en çokkk sinirlendiğim şey sabah karşılaştığım o manzaraydı. Evimin içinde bir sürü insan pazar sabahı (sabah diyorum çünkü hala yataktaydım) onu oraya koy bunu buraya diye karar veriyorlar. Delirdim delirdim.
Akşam sakince eşimle konuştuğumuzda hakverdi. Annem o sırada düşünemedi, odaya girmesi doğru eğildi dedi.
Bende benim anlayışlı davranmama karşın girdikleri rahatlıktan artık çokkkk rahatsız olduğumu dile gitridm. Çok uzatmadan konuyu kapattık.
Ama ban tak dedi artık arkadaşlar. Hala bir yanım kadın zor günler geçiriyor yanında bulun derken, diğer yanım sen iyi niyetli davrandıkça senin düzeninn içine s.....tılar diyor.
Bi düşünsenize ya, pazar günü bi sesle başınızı kaldırıyosunuz ki sizin yatak odanıza depo niyetine bişeyler sokuşturmaya çalışıyolar hemde siz yataktayken !
1 aydır işten gidince evime çıkmadan aşağıda yiyip içip orada oturuyordum, insanlar var ayrımcılık yapmış gibi olmayayım diye. ama şuan hiç içimden gelmiyor. Mesafeni koyki justmarried anlasınlar diyorum. Yoksa açık açık '' evime girmenizi istemiyorum,sizinle yemek istemiyorum'' dersem daha sert ve kırıcı olacak.
Çok sinirliyim, çalışan için pazar nekadar kıymetlidir bilirsiniz.Berbat, moral bozukluğuyla bir pazar geçirdim. Şimdi ben gittiğim gibi evime çıksam yemeğe inmesem eşim zaten yemek saati işte oluyor, misafirlerin yanınada inmesem çok mu ayıp bişey yapmış olurum.
Eh en doğrusu da o olur. Ama hemen yelkenleri suya indirme he. Yoksa hiç kurtulamazsın bak. Hep de böyle sinir harbi yaşarsın, olan evliliğine olur. Yıpranırsınız.
Her gün gitme, zaten fazla muhabbet iyi değildir. Arada bir uğrarsın, eşin hepten kesme demiş ya. O yüzden uğra, bir saat falan kal, evine çık. Saatlerce oturma yani. Herkes evini bilsin yani
canım ben zaten haftadan haftaya anca görüyodum kayınvalidemi. bu olaydan önce. ama bu rahatlıklarının sık görüşmekle falan alakası yok.
az görüşürkende böyleler. sert olucaksın yüz vermiceksin. noluyo nereye hop diceksin. ozaman anlicaklar.
eşim ben halledicem diyo ama, hadi bakalım.
canım ben zaten haftadan haftaya anca görüyodum kayınvalidemi. bu olaydan önce. ama bu rahatlıklarının sık görüşmekle falan alakası yok.
az görüşürkende böyleler. sert olucaksın yüz vermiceksin. noluyo nereye hop diceksin. ozaman anlicaklar.
eşim ben halledicem diyo ama, hadi bakalım.
ya elektrikli şofbenler ucuz sanırım valla eşinle alın bi tane kafanız rahat eder öyle banyodan baksır falan toplamazsın en azından
Hayır eşim benden yana. sen sonuna kadar haklısın diyor. Girmeleri doğru değil diyor. Ben anneme çıtlattım diyor. Ama neymiş annesinin bana ihtiyacı varmış mesafe koymicakmışım.
Yani hem haklıyım hemde gerginlik yaşıyorum.
Dur bakalım belki halleder. Bekleyip görelim.
Olmazsa açık açık uyarırsın. Bazen bazı şeyleri direk olarak söylemek gerekiyor.
Herkes verilen mesajı anlamayabiliyor maalesef.
Dün akşam eve gittim, yine bir ev dolusu insan aşağıda seslerden ve kapının önündeki ayakkabılardan yola çıkarak tahmin ettim bunu.
Doğru evime çıktım. Hiç kapıdan bile uğramadım.
Herkesin dikkatini çektiğine eminim. 1 aydır ceketimi çıkarmadan oraya giren ben, kapıdan bile bakmadım çünkü.
Kayınvalidemde normalde yemek yemicen mi diye sorardı, oda hiç uğramadı.Çıkmadı yukarı.
Yani tepkimi anladıklarına eminim.
Eşimde uğramadınmı aşağıya dedi, uğramadım dedim. Aferin dedi. (Kızdığı için)
Neticede bukadar! İnmedim diye kavgada etmedik.
Tepkimide belli ettim ya çok iyi hissediyorum şuan. Umarım daha büyük tepki vermek zorunda bırakmazlar.
Takip eden günlerdede bu şekilde devam edicem.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?