Kardeşimden NEFRET ediyorum

WhatsApp mesajlarına bak ya ağır ergen.
Karşıma alıp 2 tane çakasım geldi bu ne ya?
Ne demek para verin işime bakayım?
Bence aileniz parasını kessin,sosyal medyada takılmasını,telefonla uğraşmasını falan kısıtlasın.
Bak bakalım kalıyo mu o zaman psikolojik bozuluk falan.
Psikolojisi falan bozuk değil bunun dikkat çekmeye çalışıyor aklınca.
 
Bu çocuğa teşhis koyulmadı mı ?
Şizoid çünkü. Söylemediler mi hiç böyle bir şey ? Hiç mi şizoid kb denip bunun üzerinden bir tedavi uygulanmadı ?
Mutlaka eştanılı rahatsızlıklarıda vardır.
 
çok üzüldüm size ve ailenize allah sabır versin kardeşinizi de ıslah etsin inşallah
 
Para vermeyi birakin. Umursamayin bir sure burnu surtsun
 

Est. niye zırvalamak olarak göreyim? Bizler ailemizin genellikle önüne geçen, onların hayatını/kaderini kopyalama zincirini kıran, sorgulayan-kabul etmeyen çocuklar oluyoruz; aklımız, bilgimiz, hayata bakışımız yetiştiğimiz çevreyi çabuk solluyor, onların üstüne çıkıyor ve ev içinde çatışmalar başlıyor, muhatap bulamıyoruz kendimize. Bunu fark edemeyip kendi doğrularını cahilce dikte etmeye başladıkları noktada bizler de aklımızla kendimizi deşe deşe hastalığa savruluyoruz. Ne onlar gibi olabiliyoruz ne de onları yok sayarak kendi planımızı oluşturabiliyoruz.

Ben bunu çok düşündüm, biz kendimize alan açmak için çabaladıkça, onları da yıkıp geçmeden bunu yapmaya çalıştıkça batıyoruz. Çünkü böyle çocuklarız, hep beraber bir ideale kavuşalım diyor, onları da salamıyoruz kolay kolay, salamadığımız için de biz hastalanıyoruz.

Ama salmak gerekiyor bir noktada; mesela babanın ne düşüneceğini boş vermen ve kendi iyileşmene odaklanman gerekiyor, intihar düşüncen mi var, anlat doktoruna. Bırak üzerine çalışsın ve seni rahatlatsın doktorun. Babanı sal, o öyle görmüş onun doğrusu katıymış, değişmezmiş. Geç oradan. Sülalede benim de salıp geçtiğim çok insan oldu. Bak annem geldi özür diledi değişti ama bunun da çok sorgusunu yaşadım ben mesela; yani "Ha birinin hayatının içine sıç, sonra sadece özür dile ve bitsin bu kadar mı?" diye de öfkelendim bakma sen. :) Ancak önünde sonunda anlıyorsun ki bu senin hayatın ve ancak sen bunun için çabaladığında bir şeyler değişebilir. İnan annen baban da dahil kimseden hiçbir şey beklememek ve kendi yoluna bakmak en temizi en güzeli. Sen kendi sağlığına odaklan, sen babanın çok önünde bir çocuksun, ona takılıp kendini hasta etme.
 
Evet, öyle görmüşler, kendilerince doğruları var en azından babamın öyle. Yetiştiği çevreyi düşününce anlıyorum zaten, babamın kardeşinin de kızında psikotik depresyon tarzı bir şey var, kıza zaten bu yaşına kadar yapmadıkları baskı kalmadı, bir de şimdi hasta diye mutsuz diye kızı suçluyorlar. Mutlu olmak onun seçimi gibisinden davranıyorlar. Benimkiler hiç o kadar olmadı ama işte kafa yapısı benzer, bizimkilere özellikle babama göre de bu hastalığı yönetmek yüzde yüz hastanın elinde. Pes etmezsen hastalanmazsın, istersen iyi olursun, istersen de kendi kendini hasta edersin gibi bakıyorlar olaya, sanki biz çok keyif alıyoruz depresyona girmekten :) babamın annesi babası inanılmaz cahil insanlardı zaten, o ailede okumuş, adam gibi bir üniversite bitirmiş tek kişi de babam. O yüzden normal aslında, o aileden böyle çıkması :) ya kardeşleri gibi olsaydı diye düşünürüm hep. Annem de her şeyin pozitif olmakla olumlu düşünmekle düzeleceğine inanan birisi mesela :) yapacak bir şey yok.

Evet genellikle bizim gibi insanlar aile üyelerinden daha farklı oluyor. Bazı konularda babamın dünya görüşüyle benimki çok çelişir mesela. Annemle yine bir nebze uyuşuyor ama onla da yaşanıyor. Zaten hep böyle değil mi, nerede farklı insan varsa onlara oluyor böyle şeyler.

İntihar düşüncesini paylaşamamak beni inanılmaz rahatsız ediyor. Söylediğim zamanlarda da sanki birkaç hafta önce varmış da geçmiş gibi ya da hafiflemiş gibi, hiç plan yapmıyormuşum gibi anlatmak zorunda kalıyorum halbuki durumu bir bilse, her gün çok şiddetli değil bu düşünce ama bazen inanılmaz şiddetleniyor ve çok zor kontrol ediyorum, düşünmediğim hiçbir gün yok ama bazen inanılmaz şiddetleniyor. Daha uç boyutta, buradan paylaşamayacağım somut şeyler de yaşanıyor, mesela haftaya kontrolüm var günlerdir kara kara düşünüyorum anlatsam mı, anlatırsam nasıl kıvırsam diye :) anlatamayınca kadın hastalığın gidişi için normal şeyler yaşıyorum sanıyor, ciddiyetini anlamıyor. hem üzülmesinler kafasıyla yapıyorum bir taraftan da kendimi düşünüyorum, çünkü hala ister istemez bazı noktalarda aileden bağımsız davranamıyorum yaşım gereği. İster istemez bu intihardır bilmem nedir bunlar kulaklarına gittiğinde sürekli onların baskısı olacak (ilk sefer öyle oldu), yaşantımız tamamen ayrı olmadığı için baskılarına, öfkelerine, üzüntülerine şahit olacağım hatta her zamanki gibi kendimi bırakıp onları sakinleştirmeye çalışacağım, annemin "ben de iyi değilim, kaç yaşıma geldim, diken üstünde yaşamak istemiyorum" diye ağlamasını, babamın "ben koskoca evi geçindiriyorum, ne kadar zorlanıyorum biliyor musun, ben intihar mı ediyorum" söylemlerini dinlemek zorunda kalacağım :) biraz da kendimi düşündüğüm için gizliyorum aslında. Doktora bunu defalarca açıkladım, "bakın lütfen gizli kalsın ben daha kötü etkileniyorum, kaç yaşında insanım aramızda halledelim" diye, ama genelde ağır bir durum olunca gizlemiyor ya da şartlar koyuyor. Bakalım nasıl olacak bu hafta, umarım bir yolunu bulurum :)

O kadar şey yaşandıktan sonra özür çare olmuyor, çok haklısınız. Ama en azından şimdi daha iyisiniz, buna da şükür.

Dediklerinizin her kelimesinde haklısınız. Tavsiyeleriniz için, ciddiye aldığınız için çok teşekkürler :)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…