Kendimi öldürmüşüm

Evlilik zaten zor.bambaşka kültürden dillerini bile bilmediğiniz insanların içinde cok daha zor.dibine kadar yalnızlığı yaşar insan böyle bir tabloda.sevgi de yetmez bazen...

Ben de sevgi anlayış olduktan sonra herseye katlanılır diye düşünüyorum. Tamam buraya geldin kolay değil anlıyorum seni dese belki sorunlar daha kolay gelecek.
 

Aslında böyle bir karşılaştırma yapabilmek için iki ülkede de aynı süre yaşamanız gerekir. Belki mısırda çevreniz daha samimi insanlarla dolu olacaktı ve ülkenin durumu daha tolere edilebilir olacaktı.

Ülke dışında karakter de farklılık oluşturur. Disiplinli, hukukla, kurallarla yetişmiş biri kuralların gri olduğu ülkelerde zorluk yaşar tam tersi örnekler de var, avrupanın kurallarına, düzenine,medeniyetine adapte olamayan göçmenler mesela. Sadece gelişmişlik açısından değerlendiriyorsanız medeniyetin kalbi doyurmadığı dönemler oluyor.

Demek istediğim sizin karakteriniz burdaki diğer üyelerden çok farklı, belki ön yargıyla ya da ön kabulle bu iki ülkeyi örnek verdiniz ama bunlar göreceli. Bazı insanlar yurtdışında yaşayamaz, bazı insanlar çok düzenli ülkede bunalıma girer, bazıları için de sadece medeniyet gereklidir. Her durumda ülkemin bir önemi yok.
 

Evet böyle konularda sonuç aynen dediğiniz gibi oluyor.

Eşimle mutluyum, daha fazla anlayış ve daha fazla bağımsız olabilmek için destek bekliyorum. Bağımlı kaldıkça daha çok kendime kızıyorum.
 
Ben de sevgi anlayış olduktan sonra herseye katlanılır diye düşünüyorum. Tamam buraya geldin kolay değil anlıyorum seni dese belki sorunlar daha kolay gelecek.
bazen sevgi olsa da katlanılmıyor. ama çözüm yollarını denemelisiniz büyük bir problem yok bence.ülke değiştirmek olabilir kendi evinizi kurmak olabilir.çözüleceğini düşünüyorum.
 

Konuşsak bir şekilde hep ben suçlu çıkıyorum. Ona göre her sey mükemmel ben nankörüm. Içimden gelmiyor artık ama konuşmadan da nasıl düzelir ki.
 

Çok haklısınız, ben de acı kıyaslamayı ya da yarıştırmayı doğru bulmuyorum ama elimde değil daha kötü şartta olanlara haksızlık etmekten çekiniyorum ki ben bulunduğum durumun sorumlusuyum.
 
katılıyorum size gerçekten.o kadar şeyi yazıyorsunuz dert paylaşıyorsunuz ülkeyi neden paylaşmak istemiyorsunuz anlamadım açıkçası.birde eğer eşinizden ilgi bekliyorsanız bu yalnızlıktan kaynaklanıyor.kültür çatışması yaşıyorsunuz belliki .ama bu ayrılmak için bir sebep değil.orda yaşamayı kendiniz seçtiniz.dolayısılığıyla yalnızlığıda seçmiş oluyorsunuz.bunun zaman içerisinde düzeleceğini sanmıyorum
 

Çocuğumuz yok.

Aslında planımız burda birikim yapıp türkiyede ev almak ve temelli olmasa da yılın birkaç ayını orada geçirebilmek, iş imkanı daha fazla ve biraz sabredip türkiyede aynı sürede elde edeceğimizden daha fazla kazancımız oluyor. MissCherryBlossom da bir mesajında bahsetmiş. Temel motivasyonlarımızdan biri buydu.
 

Sevgili konu sahibesi ülke tam da yazdığınız sebeplerden dolayı fark ediyor ve önemli bence. Adapte olunacak kültür var, olunamayacak hep farklı kalınacak ve iş, eş gibi sebeplerden tahammül etme şeklinde yaşayacağınız kültürler var. Misal bizim insanları alın, Portekize götürün dil farkı da olmasın mesela gayet yaşarlar. Ama Suriyeli mülteciler İsveç'e gittiklerinde oraya gitmeyi ekonomik sebeplerden çok isteseler de mutlu olamadılar. Çünkü Suriyeliler de bizler gibi, arkadaşlık, akrabalık, komşuluk alışkanlıkları olan ve bu tip insan ilişkilerini arayan sıcakkanlı insanlar. Sonuç olarak gazeteye 'İsveçliler asosyal burda çok sıkılıyoruz' şeklinde bir söylem geldi mültecilerden

Ülkenin inanın önemi var ben 6 yılda şunu anladım ki, insanın kimyasının uyacağı kültürler var, yılkar geçse de uymayacağı kültürler var.

Şimdi siz diyelim ki Norveç'tesiniz eee kültür aslında çok çok farklı mutlu olamadınız buna sebep. Ne iki lafın beli kırılıyor, ne muhabbet var. Dünya kadar paranız olsa da yalnız hissettiğiniz için mutsuz olursunuz inanın.
Ama İspanya'da mutlu değilseniz bu kültüre değil, muhtemelen evliliğinize sebeptir. Siz neyden mutsuzsunuz tam olarak, orda sıkılmaktan mı yoksa orda sıkılırken kocanızın destek olmamasından mı? İnsanlar bunu anlamaya çalışıyor. Bunu bir yerde okumuştum, iş eş neyse artık olmadan orda yaşamak istemeyeceğiniz bir ülkeye gitmeyin diye. Ben çok hak verdim o yüzden ilk mesajımda sordum.
 
Son düzenleme:
Sayfaları çok hızlı okudum gözümden kaçmış olabilir kusura bakmayın ama eşinizin ailesi ile beraber mi yaşıyorsunuz?
Ben çok milletli/dinli/dilli bir ülkede yaşıyorum, içlerinden bir milletin yaşamına çok benzettim anlattığınız profili. O milletten evli iki Türk arkadaşım var biri çok mutlu biri çok mutsuz. Ben sadece temizlik anlayışlarından ve toplu yaşamayı çok sevdiklerinden dolayı kesinlikle öyle bir evlilik yapamazdım ve çok mutsuz olurdum. Sanırım karakterinize ve denk geldiğiniz aileye göre değişiyor. Benim nişanlım da yabancı, İspanyol ama kültür farkı çok yaşamıyoruz sıcakkanlı bir millet olduğu için sanırım.
 


Evet güzel söylüyorsunuz ama sırf milletleri aynı diye toplu olarak insanları aynı kalıba sokuyorsunuz. Akdeniz ülkeleriyle iklimimiz benzer diye yabancılık çekilmeyeceği ön kabulü var. Yunanistana, ispanyaya, italyaya sadece tatile gittiklerinde aynı biz, burda da yaşarız diyen çok fazla insan olabilir ama tatil için bulunmakla ve uzun süreli yaşamanın ayrı olmasının yanında burda hepimizi ayıran karakterlerimiz de var. Ayrıca bu ülkelerde bile kabaca kuzeyi güneyi doğusu batısı o kadar fark ediyor ki.

Türk halkı sıcakkanlıdır, misafirperverdir, cesaretlidir, merhametlidir vs. gibi birçok ön kabulumuz var ama insanlardan haz etmeyen, yalnızlığı bireyselliği seven ve bize kültürel olarak "uzakiskandinav ülkelerinde gayet huzurlu olan ve kendini bulan Türkler de var.

Aynı ülkeden olmamıza rağmen sizin bulunduğunuz yerdeki adaptasyonunuz ile aynı yerde benimki ve başka türklerinki çok çok farklı olacak. Destek olmaya çalıştığınızı biliyorum. Ama ülke ve ırklar üzerinden kalıplaşmış düşüncelerin tartışılmasını istemiyorum.

[/QUOTE]


Evet güzel söylüyorsunuz ama sırf milletleri aynı diye toplu olarak insanları aynı kalıba sokuyorsunuz.

Akdeniz ülkeleriyle iklimimiz benzer diye yabancılık çekilmeyeceği ön kabulü var. Yunanistana, ispanyaya, italyaya sadece tatile gittiklerinde aynı biz, burda da yaşarız diyen çok fazla insan olabilir ama tatil için bulunmakla ve uzun süreli yaşamanın ayrı olmasının yanında burda hepimizi ayıran karakterlerimiz de var. Ayrıca bu ülkelerde bile kabaca kuzeyi güneyi doğusu batısı o kadar fark ediyor ki.

Türk halkı sıcakkanlıdır, misafirperverdir, cesaretlidir, merhametlidir vs. gibi birçok ön kabulumuz var ama insanlardan haz etmeyen, yalnızlığı bireyselliği seven ve bize kültürel olarak "uzak" olan iskandinav ülkelerinde gayet huzurlu olan ve kendini bulan Türkler de var.

Aynı ülkeden olmamıza rağmen sizin bulunduğunuz yerdeki adaptasyonunuz ile aynı yerde benimki ve başka türklerinki çok çok farklı olacak. Destek olmaya çalıştığınızı biliyorum. Ama ülke ve ırklar üzerinden kalıplaşmış düşüncelerin tartışılmasını istemiyorum.

Canımı asıl sıkan eşimin bana göre yeterince destek olmaması.
 
Insanlar tepki gosterecekler, irkcilik yapacaklar diye esinin nereli oldugu soylemek istemedigini dusunuyorum. Haklisin da..

Kimisi hindistana laf etmis, kimisi misir a.
Her turk erkegi ile evlenen cok mutlu, cok huzurlu sanirim oyuzden sira diger ulke erkeklerine dil uzatmaya gelmis

Hindistanli, endonezyali, koreli vs. esi olup inanilmaz mutlu olan insanlar taniyorum. Malesef esi turk olup oldurulen, siddet goren kadinlari da biliyoruz.. Her yerin iyisi de var, kotusu de var. Biz de mukemmel degiliz. Oyuzden diger irklari kucumsemekten vazgecmelisiniz.

Benim esim Misir'li... Bugune kadar iyi ki evlenmisim demedigim bir gun bile yok. Esimin bana gosterdigi sevgi, saygi, dusuncelerime ve isteklerime verdigi deger turkiye de cevremdeki tanidigim hicbir kadina esleri tarafindan gosterilmiyor/verilmiyor. Insanlarin esimin irki hakkindaki dusunceleri zerre kadar umrumda degil. Zira ben cok mutluyum.
 


Eee zaten kültür denilen şey de toplumsal bir kalıp. Ülkemizde 80milyon insan var, her insanın huyunun suyunun aynı olması tabi ki mümkün değil. Ama paylaştığımız da çok şey var, kültür de o ortak noktalara deniyor. Misal bayramda yaşlı biri size elini uzattığında bu ne diye bakmazsınız, çünkü ne olduğunu bilirsiniz. Ya da komşu beraber oturalım diye kapınızı çalmaya geldiğinde bu ne yapıyor böyle deli mi ne demezsiniz. Bu davranışı Almanya'da yapamazsınız mesela çünkü komşu gezmesi diye bir şey kültürde yok, insanlar böyle bir şeyin ne olduğunu bilmiyor eee toplum davranış kurallarına aykırı. Öte yandan ben sokağa çıksam, Türk halk müziği sevmeyen, dinlemeyen birine 'han sarhoş hancı sarhoş' desem neyden bahsettiğimi bilir. Ama Çinli birine han veya hancının kim olduğunu, neyi simgelediğini tek tek açıklasanız bile aynı kültürden olduğunuz biriyle olan o paylaşım olmaz.

Ne demek istediğimi bir türlü anlatamadım sanırsam. Zaten yukarda da dedim, insanın kimyasının uyacağı yer ver, uymayacağı yer var. Daha rezerve, mesafeli, insan ilişkisi aramayan bir Türk tabi ki İsveç'te kendini bulur. Ama yazın düğünlere gitmeyi seven bir Türk İsveç'te mutlu olamaz. Size söylemek istediğim şey de buydu, kocanızdan bağımsız olarak olduğunuz yerle kimyanız var mı yok mu ölçün biçin diye. Orayı seviyorsanız durun, sevmiyorsanız bence kaçın. Sevgiler.
 
Emojine bayıldım.
 
eşinizle dil için bir arada olduğunuz ülkede yaşama imkanınız var mı bir süreliğine de olsa?

cunku problem ülke veya eşiniz de değil sadece.
hayatınızda köklü bir değişiklik olmuş, çalışan, kendi ayakları üzerinde duran, tek başına seyahat eden, farklı ülkelerde yaşayan bir kadın, şu an evde kaynanasıgillerle (ne demekse o da) akşam kocası işten gelse diye bekliyor.

kendinize gelip hayatınızı elinize aldığınızda daha doğru karar vermiş olursunuz.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…