Sanırım benimki çok birikmişlikten kaynaklanıyor. Yani bu kıvama geldiğimin farkında bile değildim. Sanırım sessiz kalmaktan sıkıldığımı fark ettim ve kendimi değiştirmeye başladım. Ki gerçekten pasif olmak çok kötü birşey ben karşımda ki insan üzülmesin kırılmasın diye çok empati yapan biriydim,ama artık arkadaşlarımı bile seçecek,görüşmek istemediğim insanlarla görüşmeyi kesecek kıvama geldim. Bikere adım atman yeterli olacaktır,sende zaten adımını atmışsın hocayı şikayet ederek:) bundan sonra devamı gelecektir. Ve gelsin de.Sonra zaten hayat felsefen gibi olucak kibirli olmak :))
evet hocayı şikayet ettim ama dilekçemi de verdim ama mudur isleme sokmadi. Hoca benden özür diledi ve teknik bir hata olmuş yanlış anlaşılma olmuş denip konunun üzeri kapatıldı.
Yine de inanılmaz mutlu oldum. Çünkü benim de sesim çıkıyormuş diye kendime güvenim geldi. Şükürler olsun diye çok dua ettim okuldan ayrılırken.
astoria , psikolog bana ne derse onu yapıyorum. Hala kendi kararlarımı kendim veremiyorum. Başım çok sıkıştığında mail atıyorum ben çok zor durumdayım diye hemen bana ne yapacağımi söylüyor. Ben de onun dediğini yapıp hayatımı yoluna sokuyorum. Bazen çok zorlaniyorum.
Mesela haftaya cuma temizlikçi gelecek. Bana hic is yapmamami diğer odaya geçip ayaklarımı uzatıp kitap okumami söyledi. Şimdi bunu yapmak benim için çok zor. Kadın orda benim evimi temizleyecek çok zorlanacak ama ben ona cay bile dökmeyeceğim. Kendi çayını kendi demleyecek. Şimdiden kendimi hazırlıyorum elimi sürmeyeceğim hicbir işe. Hepsini kendi yapmalı diye. Sonuçta para ödüyorsun ve kendini ödüllendirmek için eve yardımcı alıyorsun o yüzden kendine eziyet edip kovasını değiştirme dedi.
Böyle işte
Aynen katılıyorum, kibirle hakkını savunma karıştırılıyor, hatta doktorun tavsiyelerinde özgüven, kendini savunma ve kibir kavramları tamamıyla birbirine karışmış.Kibir degil, kibir hic dogru bi sey degil.. Gereken yerde hakkini savunabilmek baska bi sey, kibirli olmak gerekmiyor..
Kesinlikle..Aynen katılıyorum, kibirle hakkını savunma karıştırılıyor, hatta doktorun tavsiyelerinde özgüven, kendini savunma ve kibir kavramları tamamıyla birbirine karışmış.
Herkes ayni sekilde gosteremez ki ama duygularini.. Ben de cok sarilma opme islerine girmeyen biriyim mesela : ) canim cicim diye konusamam kolay kolay.. Kazık gibi hissederim kendimi o konularda.. Ama yine de içten bulurlar sagolsunlar..Ben de tam tersi yönünde uyarı alıyorum. Çok fazla kibirli olduğum, bu sebepten de sevgimi , duygularımı gosteremedigim söyleniyor herkes tarafından...
Buna rağmen sizin yaşadığınız durumları yasayabiliyorum. Kirmamak için hakkımı savunmadigim çok zaman oluyor. Dolayısıyla bu durumun kibirle bir alakası yok gördüğünüz gibi.
Kibir değil de kendinizi onemsemeniz gerekiyor belli ki. Zarar gördüğünüz noktada karsinizdaki kişiye empati kurmayı bırakmalısınız belki de.
Astoria bana da bir el atsan :) duygularını gösterme ozurluyum ben de. Eşime sarılıp öpmem. Keza aileme de sevgimi pek gostermem. Gerçekten kibir kaynaklı mi bu? Yoksa duygu engelli olabilir miyim :)
Herkes ayni sekilde gosteremez ki ama duygularini.. Ben de cok sarilma opme islerine girmeyen biriyim mesela : ) canim cicim diye konusamam kolay kolay.. Kazık gibi hissederim kendimi o konularda.. Ama yine de içten bulurlar sagolsunlar..
Ben de tam tersi yönünde uyarı alıyorum. Çok fazla kibirli olduğum, bu sebepten de sevgimi , duygularımı gosteremedigim söyleniyor herkes tarafından...
Buna rağmen sizin yaşadığınız durumları yasayabiliyorum. Kirmamak için hakkımı savunmadigim çok zaman oluyor. Dolayısıyla bu durumun kibirle bir alakası yok gördüğünüz gibi.
Kibir değil de kendinizi onemsemeniz gerekiyor belli ki. Zarar gördüğünüz noktada karsinizdaki kişiye empati kurmayı bırakmalısınız belki de.
Astoria bana da bir el atsan :) duygularını gösterme ozurluyum ben de. Eşime sarılıp öpmem. Keza aileme de sevgimi pek gostermem. Gerçekten kibir kaynaklı mi bu? Yoksa duygu engelli olabilir miyim :)
Bravo gercekten tam psikolog cevabiBunun da kibirle alakası yok ki. :) Kibrin kısaca tanımını yapacak olursam kibir kişinin meziyetlerini abartılı bir biçimde algılayarak kendini olduğundan ve çevresinden daha üstün görmesi, insanları kafasında uyarladığı belli şartlara göre kategorize ederek ona göre iletişim kurmaya çalışması (-ki genelde kimse şartlarına uymadığı için yalnız kalırlar), bir tür büyüklenmecilik. Narsisizmin özellikleri arasında yer alır. Kibirli insanlarda duygulanım ve düşünce çeşitliliği sınırlıdır evet ama bu genelde sosyalleşememelerinden kaynaklı olur, insanlar ondan uzak dururlar çünkü. Sizinki bir kişilik özelliği de olabilir, insanlar çeşit çeşit. Normal insan-anormal insan algısı yapmaktan ziyade kişinin toplumdaki algısı, sağlıklı/sağlıksız düşünce ve duygulanımını incelemek gerekiyor. Bu sizin kişilik özelliğiniz olabileceği gibi durumdan rahatsızlık duyuyorsanız, biraz daha sosyal açıdan canlı olmak istiyorsanız iyi bir ruh sağlığı uzmanından psikoterapi alabilirsiniz elbette. Terapi yapmaya başladığımda kendim de psikoterapi almayı düşünüyorum mesela, çünkü danışanlarıma iyi hizmet sunabilmek için kendim de ruh sağlığımı dengede tutmalı, kendi içime dönmeyi, empati yapma konusunda ustalaşmayı öğrenmeliyim. Ay ben gene mi çok uzattım yahu ehehe, çenem düştü. :)
O özur dilediginde siz de "xx hanim tekrar gelmeyin ama cumartesi gunu evimi temizlerin sorun hallolmus olur. (Cumartesi derken extra bi gun calismis olur demek istedim). Sıkıysa bi daha temizlemesin :)yaa bu aklıma gelmedi. Ben kendim temizledim evi. Keske söyleseydim de gelip tekrar temizleseydi. Özür diledi önemli değil dedim. Off çok kızdım şimdi kendime
Bunun da kibirle alakası yok ki. :) Kibrin kısaca tanımını yapacak olursam kibir kişinin meziyetlerini abartılı bir biçimde algılayarak kendini olduğundan ve çevresinden daha üstün görmesi, insanları kafasında uyarladığı belli şartlara göre kategorize ederek ona göre iletişim kurmaya çalışması (-ki genelde kimse şartlarına uymadığı için yalnız kalırlar), bir tür büyüklenmecilik. Narsisizmin özellikleri arasında yer alır. Kibirli insanlarda duygulanım ve düşünce çeşitliliği sınırlıdır evet ama bu genelde sosyalleşememelerinden kaynaklı olur, insanlar ondan uzak dururlar çünkü. Sizinki bir kişilik özelliği de olabilir, insanlar çeşit çeşit. Normal insan-anormal insan algısı yapmaktan ziyade kişinin toplumdaki algısı, sağlıklı/sağlıksız düşünce ve duygulanımını incelemek gerekiyor. Bu sizin kişilik özelliğiniz olabileceği gibi durumdan rahatsızlık duyuyorsanız, biraz daha sosyal açıdan canlı olmak istiyorsanız iyi bir ruh sağlığı uzmanından psikoterapi alabilirsiniz elbette. Terapi yapmaya başladığımda kendim de psikoterapi almayı düşünüyorum mesela, çünkü danışanlarıma iyi hizmet sunabilmek için kendim de ruh sağlığımı dengede tutmalı, kendi içime dönmeyi, empati yapma konusunda ustalaşmayı öğrenmeliyim. Ay ben gene mi çok uzattım yahu ehehe, çenem düştü. :)
Ben de diyorum kibirle alakası yok diye ama anlamıyorlar yahu :)
Yok yok uzatmadiniz yazılarını okumaktan keyif aldığım nadir üyelerden birisiniz efem :)
Doktorlar beni kendi halime birakti. Son on yıldır şahsıma yöneltilen duygu durum bozukluğu, OKB, anksiyete, panik bozukluk teshislerinden sonra ben de onlari kendi haline biraktim :) sosyal hayata uyum sağlama hususunda çok zorluk çekmiyor olsam da genel olarak insan sevmedigimden ötürü hislerimi göstermekte zorlaniyorsam demek ki :)
Beni rahatsız ettiği nokta şu ki, hayatıma giren her insanin buna eşim de dahil hep veren taraf olduklarini, hiç verici bir insan olmadığimi belirtmeleri. Halbuki ben eylemler ile verici oldugumu düşünüyorum. Duymak istiyorlar. Ne hissettiğimi, kendilerinin benim için ne kadar önemli olduklarını vs. He bir de son üç yıldır gülmüyor olabilirim. Bu da bir sorun mesela. Doktor akraba bulduğunda tüm organlarını anlatan teyze gibi oldum sanırım.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?