- 21 Nisan 2011
- 6.178
- 7.098
- 398
selincim ne zamandır sorcam sorcam unutuyom şimdi üni deyince aklıma geldi
sen hemşire değil miydin canım
geçenlerde laborantım yazmıştın merak ettim nerden çıkardıysam
canım ben laborantım:)))
fakat hemşirelik 3. sınıfta terkim yani ikinci ünimi yarım bıraktım
hemşirelik okurken okulumu 3. sınıftan terk ettim çalışmaya başladım:))) hazır atanmışken diye:)))
ama ünvanım tıbbi laborant:))
peki canım paranoyakla şizofren arasında fark nedir biliyor musun bi arkadaşım paranoyakla evlenmişti de 1 ay sonra ayrıldı. anlattıkları aynı şizofren gibiydi.
bi de şizofren kalıtsal mı babadan çocuğa geçer mi?
eşimin iş yerinde bi arkadaşı vardı kız arıyordu. teyzemin kızı vardı. eşim istemedi babası şizo diye ben kızdım. ama çocuğu görünce sonradan vazgeçtim.
yakınları için çok zor bir durumburada delibocuk ve zsa var dr olarak ama naçizane bilgimi paylaşayım. eksikliklerim vardır elbette. seyyah da o kadınla ilgili yazmış bişeyler, ekleyim dedim.
psikiyatrik bozukluklar sınıflandırılırken psikotik bozukluk, nevrotik boz. ve duygulanım bozuklugu olarak sınıflandırılır.
psikotik bozukluk: gerçekliği algılama yetisinin bozulmasıdır. kişi gerçeğe değil, beyninde oluşturdugu şeye inanır. şizofren ve sanrılı bozukluk, şizoaffektif diye alt tipleri vardır. ancak bunu şizofreni olarak bilmeniz yeterlidir. kişinin düşüncesinin dogru olmadıgına kesinlikle ikna edemezsiniz. bu bozukluğu olanlarla düşüncesinin yanlış oldugunu anlatmaya ve kesinlikle tartışmaya girmemek gerekir. öyle bir saptanırlar ki o düşünce. sokakta deli denilen tipler bunlardır. sosyal ve iş yaşamından kopmuşlardır. öz bakımları oldukça düşüktür, sigarayı yemek gibi yerler resmen. hastalık kroniktir (diyabet gibi), tamamen iyileşme, düzelme söz konusu değildir, hasta ilaç tedavisiyle remisyona girer ve belirtiler biraz söner ancak belli zamanlarda tekrar alevlenir. ilaç uyumunu rededederler, ilaç almayı istemeyenlerde belli dönemlerde iyileşme de nadir görülür.
bir şizofren çok rahat adam öldürebilir. bu arada cezai ehliyeti de yok. senden şüphelenir ve senin ona zarar vereceğini düşündüğü için senden önce seni öldürmek isteyebilir. korkak olan çok şiz. da vardır. şizofreninin en yaygın türü olan paranoid şiz. kişi takip edildiğini düşündüğü için sürekli arkasına bakar ve korkudan aylarca, yıllarca evden dışarı çıkmaz, hatta açlıktan ölse bile kapı dışarı çıkmaz. bazı şiz.lar çevresindekilerin sürekli kendisi hakkında konuştugunu, kendisini çekemediğini düşünür. kimisi tüm erkeklerin onunla ilişkiye girmek istediğini, ya da yüksek mevkideki birinin kendisine aşık oldugunu falan anlatır. bir hasta biliyorum eşinin ve ağabeyinin ilişkisi olduguna inanıyor ve çocuklarının ağabeyinden oldugunu söylüyor. çocuklarının dogdugu yıllarda kendileri antalyada, ağabeyi rizede oturuyormuş ve her gun geliyor gidiyor, eşimle beraber olup uçakla geri dönüyor diye düşünüyordu ve kucağınnda cocugunun zıplama hareketini de cocuğun gözü önünde ilişkiye girdiklerinden çocuk kucagımda zıplıyordu diye anlatıyor ve adam bu şüpheyle karısını öldürüyor 10 yıl önce. adam hastaneye yattıgında diyor ki karım yaşıyor olabilir ben kafasından vurdum ve kaçtım, o kalkmıştır ve ayrıca ben tabutun içinde görmedim, bana numara yapuyorlar, halen birlikte oluyorlar.
bir başka adam karısının sürekli oldugunu aldattıgını düşünüyor, iki üniversitede okuyan oğlu olan, tesettürlü naif bir kadın. adam karım yaşlı, güzel de değil ama bununki telefon ve net sapıklığı diyorki kadın netten anlamıyor. bunu da gelen faturalara bağlıyor, konuşulan numaraları görüp beni aldatıyor falan diyor.
bir başka kadın (hemşire) evli dr.un kendisine aşık oldugunu, evlenmek istediği falan söylüyor, ama dr. bunu tanımıyor dahi başka servislerde çalışıyor.
bir kadın ise çamaşır makinesinin kablolarını kesiyor, makinede kafa yıkıyorlarmış diye, aynı kadın dondurucuya mum yakıp koyuyor.
bir başka kadın kapının girişine çarşaf germiş, karşı komşu adam şeyi çıkarıp, bana gösteriyor diye, komşularına balta ile saldırmış.
bir şiz. erkek ise hamile oldugunu söylüyor.
bir erkek dr. hasta ise tübitakın kendisiyle uydu ile bağlantı iletişime geçtiğini söylüyor. bu dr. sağlık ocagında ağacın tepesine çıkıp beklermiş.
bazıları ise tv den kendisine mesaj geldiğini (sunucu öksürüyorsa msj veriyordur, reklamlardan anlam çıkarırır), bir başkası ise davranışlarının başkası dAVRANIŞLARININ başkası tarafındnan yönetildiğini söyler.
benim bu verdiğim örnekler hastaneye yatışı gerektiren ağır tablolar. ancak hafif olanı evde ayaktan tedavi görenler bile bakımı gerçekten yıpratıcı. öz bakımı çok düşük, banyo yapmak istemezler, günde 4 paket sigara versen çok rahat bitirir, iletişime geçmekten hoşlanmaya bilirler.
şizofren hastalar tüm bunları elinde olmadan yaparlar tabiki. onunla ilgilenen için çok zor oldugundan evliliği sonlandırmak için bir geçerli bir nedendir.
yukarıda saydıklarım şiz.ların hezeyanları, ayrıca konuşma ve insanlarla ilişki kurma fakirleşmiştir, yüz ifadeleri donuktur, yakınları ölse çok umurlarında olmaz, kendi dünyalarındadır ve içten gülmezler, vurdumduymaz ve ilgisiz, donuk,çekingen görünürler. bilişsel yetilerinde belirgin azalma vardır. çok belirgin toplumdan çekilme, ilgisizlik görülür.
şizofrenin türlerine gelince paranoid, katatonik (günlerce aynı yerde kalkmadan kolunu dahi oynatmadan durular, çok sık bir tablo değil), rezidüel... gibi türleri var. ancak şiz. dendiğinde ilk akla gelen paranoid tiptir.
şiz. genetik geçişi olan bir hastalıktır, ancak kesin gececeği anlamına gelmez. bildiğim kadarıyla % 15 geçiş riski var. ana ve babanın ikisinde olursa %35-45 kadar geçiş var. iki kardeşin şiz. olanı çok fazladır, bu da genetik yönünü gösteriyor.
ailesinde şiz. olanlarda diğer psikiyatrik bozuklukların görülme riski de normal populasyona göre fazladır.
daha sonra o kadının hastalıgı ile ilgili yazarım. henüz okumadım yazdıklarınızı.
akşama ne yemek yapsam acep
aklıma hiçbirşey gelmiyor canım çorba istedi
değişik birşey yapmak istiyorum
farmasi
nasılsın duygularını alalım:26:
ben bu akşam
konserve taze fasulye
pirinç pilavı
şehriye çorbası,
birde mantı yapıcam inş.
mercimek çorbası
portakallı kereviz( çok sosyetik oldu haha)
pirinç pilavı
sarımsaklı köfte yapmaya karar verdim
zeytin sarımsaklı köfte normal köfte mi yoksa şu sarımsak soslu bulgur köftesi mi
ama pilav yapacağına göre galiba normal köfte olmalı
zeytin sarımsaklı köfte normal köfte mi yoksa şu sarımsak soslu bulgur köftesi mi
ama pilav yapacağına göre galiba normal köfte olmalı
benim gördüğüm 2 şizofren var ikisi de eşlerini kıskanıyorlardı kafadaan aldatma senaryoları kuruyorlardı.burada delibocuk ve zsa var dr olarak ama naçizane bilgimi paylaşayım. eksikliklerim vardır elbette. seyyah da o kadınla ilgili yazmış bişeyler, ekleyim dedim.
psikiyatrik bozukluklar sınıflandırılırken psikotik bozukluk, nevrotik boz. ve duygulanım bozuklugu olarak sınıflandırılır.
psikotik bozukluk: gerçekliği algılama yetisinin bozulmasıdır. kişi gerçeğe değil, beyninde oluşturdugu şeye inanır. şizofren ve sanrılı bozukluk, şizoaffektif diye alt tipleri vardır. ancak bunu şizofreni olarak bilmeniz yeterlidir. kişinin düşüncesinin dogru olmadıgına kesinlikle ikna edemezsiniz. bu bozukluğu olanlarla düşüncesinin yanlış oldugunu anlatmaya ve kesinlikle tartışmaya girmemek gerekir. öyle bir saptanırlar ki o düşünce. sokakta deli denilen tipler bunlardır. sosyal ve iş yaşamından kopmuşlardır. öz bakımları oldukça düşüktür, sigarayı yemek gibi yerler resmen. hastalık kroniktir (diyabet gibi), tamamen iyileşme, düzelme söz konusu değildir, hasta ilaç tedavisiyle remisyona girer ve belirtiler biraz söner ancak belli zamanlarda tekrar alevlenir. ilaç uyumunu rededederler, ilaç almayı istemeyenlerde belli dönemlerde iyileşme de nadir görülür.
bir şizofren çok rahat adam öldürebilir. bu arada cezai ehliyeti de yok. senden şüphelenir ve senin ona zarar vereceğini düşündüğü için senden önce seni öldürmek isteyebilir. korkak olan çok şiz. da vardır. şizofreninin en yaygın türü olan paranoid şiz. kişi takip edildiğini düşündüğü için sürekli arkasına bakar ve korkudan aylarca, yıllarca evden dışarı çıkmaz, hatta açlıktan ölse bile kapı dışarı çıkmaz. bazı şiz.lar çevresindekilerin sürekli kendisi hakkında konuştugunu, kendisini çekemediğini düşünür. kimisi tüm erkeklerin onunla ilişkiye girmek istediğini, ya da yüksek mevkideki birinin kendisine aşık oldugunu falan anlatır. bir hasta biliyorum eşinin ve ağabeyinin ilişkisi olduguna inanıyor ve çocuklarının ağabeyinden oldugunu söylüyor. çocuklarının dogdugu yıllarda kendileri antalyada, ağabeyi rizede oturuyormuş ve her gun geliyor gidiyor, eşimle beraber olup uçakla geri dönüyor diye düşünüyordu ve kucağınnda cocugunun zıplama hareketini de cocuğun gözü önünde ilişkiye girdiklerinden çocuk kucagımda zıplıyordu diye anlatıyor ve adam bu şüpheyle karısını öldürüyor 10 yıl önce. adam hastaneye yattıgında diyor ki karım yaşıyor olabilir ben kafasından vurdum ve kaçtım, o kalkmıştır ve ayrıca ben tabutun içinde görmedim, bana numara yapuyorlar, halen birlikte oluyorlar.
bir başka adam karısının sürekli oldugunu aldattıgını düşünüyor, iki üniversitede okuyan oğlu olan, tesettürlü naif bir kadın. adam karım yaşlı, güzel de değil ama bununki telefon ve net sapıklığı diyorki kadın netten anlamıyor. bunu da gelen faturalara bağlıyor, konuşulan numaraları görüp beni aldatıyor falan diyor.
bir başka kadın (hemşire) evli dr.un kendisine aşık oldugunu, evlenmek istediği falan söylüyor, ama dr. bunu tanımıyor dahi başka servislerde çalışıyor.
bir kadın ise çamaşır makinesinin kablolarını kesiyor, makinede kafa yıkıyorlarmış diye, aynı kadın dondurucuya mum yakıp koyuyor.
bir başka kadın kapının girişine çarşaf germiş, karşı komşu adam şeyi çıkarıp, bana gösteriyor diye, komşularına balta ile saldırmış.
bir şiz. erkek ise hamile oldugunu söylüyor.
bir erkek dr. hasta ise tübitakın kendisiyle uydu ile bağlantı iletişime geçtiğini söylüyor. bu dr. sağlık ocagında ağacın tepesine çıkıp beklermiş.
bazıları ise tv den kendisine mesaj geldiğini (sunucu öksürüyorsa msj veriyordur, reklamlardan anlam çıkarırır), bir başkası ise davranışlarının başkası dAVRANIŞLARININ başkası tarafındnan yönetildiğini söyler.
benim bu verdiğim örnekler hastaneye yatışı gerektiren ağır tablolar. ancak hafif olanı evde ayaktan tedavi görenler bile bakımı gerçekten yıpratıcı. öz bakımı çok düşük, banyo yapmak istemezler, günde 4 paket sigara versen çok rahat bitirir, iletişime geçmekten hoşlanmaya bilirler.
şizofren hastalar tüm bunları elinde olmadan yaparlar tabiki. onunla ilgilenen için çok zor oldugundan evliliği sonlandırmak için bir geçerli bir nedendir.
yukarıda saydıklarım şiz.ların hezeyanları, ayrıca konuşma ve insanlarla ilişki kurma fakirleşmiştir, yüz ifadeleri donuktur, yakınları ölse çok umurlarında olmaz, kendi dünyalarındadır ve içten gülmezler, vurdumduymaz ve ilgisiz, donuk,çekingen görünürler. bilişsel yetilerinde belirgin azalma vardır. çok belirgin toplumdan çekilme, ilgisizlik görülür.
şizofrenin türlerine gelince paranoid, katatonik (günlerce aynı yerde kalkmadan kolunu dahi oynatmadan durular, çok sık bir tablo değil), rezidüel... gibi türleri var. ancak şiz. dendiğinde ilk akla gelen paranoid tiptir.
şiz. genetik geçişi olan bir hastalıktır, ancak kesin gececeği anlamına gelmez. bildiğim kadarıyla % 15 geçiş riski var. ana ve babanın ikisinde olursa %35-45 kadar geçiş var. iki kardeşin şiz. olanı çok fazladır, bu da genetik yönünü gösteriyor.
ailesinde şiz. olanlarda diğer psikiyatrik bozuklukların görülme riski de normal populasyona göre fazladır.
daha sonra o kadının hastalıgı ile ilgili yazarım. henüz okumadım yazdıklarınızı.
karanfilcim ben derece yapmadım ki :44: keşke yapabilseydim ama çok isterdim
abim derece yapmıştı diye anlatmıştım onla karıştırdın belki
canım hamdolsun çok şükür iyiyim gittim geldim
acı hemen hemen hiç olmadı diyebilirim
özellikle genital hiç acımadı
acı sadece birkaç defa ilginçtir ki alt bacaklarımın bileğine doğru yerlerde oldu hemşire hanım yağsız bölgelerde acı olur dedi
bir de hangi dozda çalıştığını sordum en son 20 ama size 19 ile başladık dedi ağrı eşiğiniz baya yüksek dedi isterseniz düşürelim mi dedi hayır dedim
inşaallah sonuçları da iyi olur
ilk izlenimlerim böyle
yok bulgur köftesi canım
komşum geçen tatlı vermişti tabağı kaldı bende ona koyarım diye düşündüm
boş çevirmek istemedim
evett kızlar yarına malum günüm var beni de bi telaşe sardı.
3 çeşit diye bi kuralımız var asla geçemem keserler artık
3 çeşit olması da sıkıntı. güzel olsun insan daha bi çok istiyor.
sirkecinin mercimek köfteden yapcam sanırım onunki güzel oluyordu. tarif alalım tatlım
artı kurabiye.
bir de börek yapmak istiyorum ama nasıl bi börek yapmalıyım bilemedim çok kararsızım.
el açması desem çok mu iddalı olur.
yarına ıslak kurabiyeden vazgeçip sanki kokostar kurabiye yapcam ama o beyaz çikolatayı nasıl bulcam nasıl eritcem üstüne nasıl dökcem bilmiyorum..
alternatif üzerine bişey de önerebilirsiniz.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?