Kirli Çıkılar )))


söylediklerini ben okumadım
gerçi ben böyle roman falan daha çok severim
6.sınıfta başlamıştım roman okumaya, şu an 8.sınıflarım bile masal okuyor nerdeyse
çok azının elinde roman var
ben de ortaokulda en çok "huzur sokağı"ndan etkilenmiş ve beğenmiştim
lisede de sürekli agatha cristi okurdum, hoşuma giderdi
üniversitede içim dışım klasikler olmuştu, ama zorla okuyordum çoğunu açıkcası

daha sonra eşimle tanıştım, tasavvuf konusunda bilgisiz ve de bağnazdım
bana sürekli tasavvufi kitaplar hediye ederdi
böylece de fikir kitapları okumaya başlamış oldum.
 
sevimsiz eşine başarılar umarım geçer sınavlarını

bizde de eşimin kitap masrafı çok oluyor ben de eskiden alırdım(ders anlamında) ama arrtık internetten kaçak köçek pdf lerini indiriyorum

selin geçmiş olsun o nasıl komşu öyle yolda yapsa hani derler ya yayla komşusu mu olacağız ama aynı sitedesiniz ister istemez karşılaşılır ne biçim davranmışlar
 
Gül Devrine Seyahat kitabından alıntı(Kitap Peygamber Efendimiz A.s a kadar uzanan aşıkları sırasıyla küçük hikayeler şeklinde anlatıyor.)

SENİN İSTİFA ETTİRDİĞİNİ BİZ DE ETTİRDİK
Bir zaman sonra, mana aleminde Kainatın Efendisi'nin Sultan Abdülhamid'e olan sevgisine şahit olacaktım.
1913 yılıydı.İstanbul'da Devleti Aliye'nin yıkılış çatırtıları duyuluyordu.Son dönemin en dirayetli padişahının tahttan indirilmesinden sonra karışıklıklar bir türlü dinmemişti.Herkes, dirayetli sultanın değerini anlamış, ancak iş işten geçmişti.
Sabah namazı vaktiydi, Sultanahmet Camii'ne gitmiştim.Camide yaşlı bir adamdan başka kimse yoktu. Derken yaşlı adamın yanına orta boylu, vakur duruşlu, sakallı bir kişi gelip oturdu.Gelenin İstiklal şairimiz Mehmet Akif olduğunu görünce heyecanım bir kat daha arttı. Mehmed Akif yanına yaklaştığı yaşlı adamın ağlamakta olduğunu gördü.Sanırım bu manzara ona çok dokunmuştu. Yaşlı adama,
-Hergün sizi burada ağlarken görüyorum.Nedir bunun sebebi, diye sordu.
Adam:
-Derdimi tazeleme, git, diye cevap verdi.
Akif ısrar etti:
-ALLAH'ın rahmetinden bu kadar ümit kesilir mi?
Gözyaşları içinde konuşmaya başladı:
-Evladım, ben İkinci Abülhamid Han zamanında binbaşıydım.Ailem çok zengindi ve ben bir subaydım, kışladan ayrılamıyordum, ancak bir gün anne ve babamın ardarda vefat haberlerini aldım. Ailede benden başka da işlerimizi, evirip çevirecek kimse yoktu. Çiftlikler, dükkanlar, mağazalar ortada kalmıştı. Hemen Sadarete bir dilekçe ile müracat edip istifa etmek istediğimi bildirdim.Sadaretten gelen cevap olumsuzdu. İstifam kabul edilmemişti. Ben ikinci, ardından üçüncü bir müracatta daha bulundum, ama her defasında aynı cevapla karşılaştım.
Bunun üzerine Sultan Abdülhamid'e, bizzat müracata karar verdim.Bu arzumu Sadarete bildirdim. İsteğim kabul olundu ve Mabeyne alındım. Durumumu hünkara bizzat anlattım. Elimden geldiğince mazeretimin meşruluğunu ispata çalıştım. Hünkar, istifa talebimden hoşlanmamıştı. Yüz ifadesinden bunu anlamak hiç de zor değildi.İsteksiz bir halde elinin tersiyle işaret etti: 'Git seni istifa ettirdik!' dedi.
Ben sevinerek huzurdan ayrıldım, eve döndüm. O gece bir rüya gördüm.Rüyamda Osmanlı ordusu; tabur tabur, bölük bölük geliyor ve Rasulü Ekrem Efendimize tekmil veriyordu. Bu ordu idi ki kısa bir müddet sonra cihana karşı kavga verecekti. Ve bu ordunun teftişini bizzat ALLAH'IN Rasulü(SallALLAHu aleyhi vesellem) yapıyordu. Habib-i Ekrem, yanında dört büyük halifeyle beraber önünden geçen bölük ve taburları teftiş ederken, Abdülhamid de O'ndan bir adım geride, edep ve terbiye içinde, boynu bükük bir halde bekliyordu. Derken benim taburum geçmeye başladı.Ancak tabur dağınıktı.Başlarında kumandanları yoktu. Rasulü Kibriya Efendimiz bunu görünce Abdülhamid Cennetmekana dönerek:
-Bu birliğin kumandanı nerede diye, sordu. O da:
-Talebi üzerine istifa ettirdik efendim, cevabını verdi.
İşte o esnada ALLAH Rasulü beni bir ömür boyu ağlatan şu sözü söyledi. 'Senin istifa ettirdiğini, biz de istifa ettirdik.'
Söyle, bunu duyduktan sonra ben ağlamayayım da kim ağlasın?
Yaşlı adam ağlamasına, inlemesine devam etti. Mehmed Akif'in de elinden bir şey gelmiyordu. Onun ağlamakta hakkı vardı. Efendimizin (SallALLAHu aleyhi vesellem) istifa ettirdiği birisi olmak, çok acı bir olaydı zira. Kabul edildiği müjdesi gelmeden belli ki inlemesi dinmeyecekti.

Bu anlatılanları dinledikten sonra, Kainatın Efendisi'nin Sultan Abdülhamid'e çok fazla değer verdiğini ve sevdiğini anlamıştım.İçimde ona karşı derin bir saygı vardı. Şimdi bu saygım bir kat daha artmıştı. O'nun yıkılmakta olan Osmanlı Devleti'ni otuz üç yıl ayakta tutabilmek için gösterdiği çabanın sırrını galiba çözmüştüm.
Abdülhamid'de derin bir peygamber sevgisi vardı.Demek bu sevgisine karşılık da alabiliyordu. Kim bilir, daha nice yiğitlerin, nice ince yüreklilerin Peygamber sevgisine şahit olacaktım.
Hayal dünyamda, zaman yolculuğuna devam ettim.
 
Son düzenleme:

ben de lisede hep ahmet günbay yıldız şule yüksel şenler okuyanlardan oldum Allah onlardan razı olsun namaza da onların sayesinde başladım.

üniversitede İlim yayma cemiyetinin evlerinde kalmıştım ve kitap kampanyaları olurdu "oku senin olsun kampanyaları" o sayede ilahiyat ta y. lisans yapan kapasitesi yüksek bi ablanın (bizle ilgilenen görevli) önerdiği kitapları okuma şansımız oldu.
martin lingis Hz. Muhammed'in hayatı
M. haşimi Müslüman Kadının şahsiyeti.
Fazaili Amal diye müthiş 3 kitabı okudum ve sahip oldum.
tabi ufak tefek de çok kitap okuyorduk.
ama iş hayatım kitap açısından hüsranla dolu hiç okuyamadım sanki bana bişeyler oldu.
 
böğre böğre ağlayasım var
ev bugun boşalacak

farmasi geçmiş olsun
ne yapmak gerekiyordu o durumda
arkadan çarpan muydu
 

benim eşim de kitaba baya para verenlerden.
internetten arıyo tavsiye kitapları alıyor tabi bazıları kötü çıkıyor.
geçen bi baktım bi kitap ğoşetiyle birlikte çöpün içinde..
içinde ahlaksız şeyler varmış okumaya devam etmemiş çöpe basmış
 

çok güldüm ya hanımağa mııı
evet evadan çok kazanıyorum itiraf edeyim
hatta eşimden de çok kazanıyorum
Allah bereketini verir inşallah
haaa burada serbest çalışan meyra var
hanımağa o da olabilir???

ya bu arada çok hızlısınız son sayfalara yaklaşıyorum
kendimi aştım hızlı okuma teknikleri felan kullanıyorum dermişim
yaklaştım okuyacağım inşallah..
 

bence selin bol bol kız dogurmalı
bizlere gelin lazım
 
amanınnn eşofman beni resmi kıyafetim siz pijamanızı giyin
günaydın hayırlı günler evim darma duman oğlum hasta çok gelemem
hepiciğinize sevgilier

geçmiş olsun canım.


farmasi; sen de kaza atlatmışsın geçmiş olsun.

derfat; gece niyeyse hep unuttum, siz de çocuğunuzla büyük badire atlatmışsınız, okurken eşinize de "iyi okudum" diyelim.

kitap dedin mi dayanamam. 4 yaşındaki oğlumun bile kütüphanesi var evde. şu anda da babasına alibabayla kırk haramileri okutuyor :) benim ilk etkilendiğim kitap ms 2150 idi. ben daha çok fantastik seri kitap seviyorum. yüzüklerin efendisi, açlık oyunları, taht oyunları gibi serilerin filmleri çekilmeden önce okumuş oluyorum. ramses gibi tarihi kurgu kitapları, ilyada-odessa gibi mitoloji kitapları, psikoloji dedin mi yalomun kitaplarını tek geçiyorum. araştırma olarak da hulki cevizoğlu, banu avar, soner yalçın kitapları ilk tercihim.

kitapların her zaman orjinallerini alıyorum ama mesela elif şafağın kendisinden hiç haz etmem, politik duruşu midemi bulandırıyor, yine de kitaplarını okurum ama ya internetten indirip okurum, ya da korsandan okurum, ona da para kazandırmam.
 
ben pek kitap aldığımı hatırlamam
ama eşim de kitaba verir para, acımaz
en son aidin salih'in gerçek tıp diye kitabını aldı
bilmem duydunuz mu
okuduğum kadarını uygulamaya başladım
başta çok aykırı bulsam da, gerçekten doğru bilgiler olduğuna kanaat getirdim
daha sağlıklı, zinde ve mutluyum
uyguladığım şeyler beslenme konusunda
eşim kitabı okuluna götürdü, orada okumak için
ama istedim, getirsin okuycam ben
bütün hastalıkların temelini yanlış beslenmeye bağlıyor
google da aratırken şu linki buldum az önce ama okumadım
merak eden olursa okusun
ama tavsiye ediyorum bu kitabı
http://www.kadinlarkulubu.com/genel...gercek-tipsagliginiz-icin-mutlaka-okuyun.html
 
ben de kitap alırım hatta internetten sipariş vermeye başladım son zamanlarda..
en son okuduklarım,
sinan akyüz incir kuşları..ağlamaktan özlerimde yaş kalmadı hala aklıma gelir yaşannalar sonuçta gerçek hikaye..
rick mofına 6 saniye

ayşe kuline de bayılırım 1 günlüktür oturur bitiririm
yaşar kemal en çok sevdiğim yazardır çok saygı duyarım önünde saygıyla eğilirim bulsam ellerini de öperim:)))
Atatürkün eşi Latife hanımla ilgili bulduğum tüm kitapları okudum ben karakterinden çok etkilendim..keşke tüm firstlady lerimiz onun kadar asil olabilseler..
aklıma gelenler bunlar şimdilk
 
sabah eşim uyuyordu, kahvaltıya menemen yaptım. yumurtasını da iyice karıştırdım, ben niyetliydim. çocugu aldım, onlar kahvaltı yapacak, eşim de uyanınca yapacak. mutfağa çocuk kucagımda girince baktım, bunlar menemeni yememiş, beğenmemişler duruyor, kendilerine yufkadan bireyler yapmışlar, anneyle hala yiyorlar yaptıklarını. ben de tavayı ortalarından çektim. siz bunu yemiyorsunuz dedim kaldırdım. anne ben yurmurtayı karışmış sevmiyorum, hala da menemen yemiyor dedi. ben de bu hafta kahvaltı da yemiştiniz dedim (kendileri yapmıştı)
çok moralim bozuldu, ben de ilk gittiğimde evlerinde bir şey yemeyeceğim, ekmek arası peynir yiyeceğim. çok üzüldüm. oğlum anne sütü alırken kilosu çok iyiydi, sütü bırakınca zayıfladı, bunun eti cıvımış, zayıflamış, çocuga bakamadıgıma dair şeyler söylüyorlar. 3 hafta önce gördüklerinden beri çok güzel yedirdim, oğlan serpildi. özel yemekler yaptım, kemik suyu, beyin, tavuk falan 10 çeşit olan sebze ve bakliyat corbaları falan. şimdi de çok kilo almış bu, obez yapacaksın çocugu falan filan. yedirme bu kadar. oğlan ateşlendi, ben hasta etmişim, falan ima etmeler, yaptıgımı begenmemeler
neyse sabahki hareketim belki fazla olabilir ama çok moralim bozuldu. yıllardır hep alttan al, tepeme bindiler, diğer eltime asla böyle yapamazlar.
 
bana kitap okuma alışkanlıgı kazandıran yaşar kemalin ince memetleridir.

orta okul bittiğinde ince memet okumaya başlamıştım.
neyse son yıllarda hep kadın yazar okudugumu gördüm. buket uzuner, ayşe kulin, elif şafak.
elif şafaka bit palas ile başladım, kurgusu çok iyi. en son iskender adlı kitabını okudum. aşkı da okudum, herkes begendi, ben begenmedim nedense.
ayşe kulin adı aylin, umut, veda, hayat (adı net hatırlamıyorum), türkan ffalan okumuştum.

kardeşim emrah serbesin kitabını verdi, güzeldi, eğlenceli

ben türk yazarları daha çok seviyorum
 

Allah bereket versin canım...
evet itiraf edeyim, ben de eva dan çok kazanıyorum... :)
ama seni bilmem... :))
 
ben en son Zülfü Livaneli nin Serenad ını okudum çok güzeldi tavsiye ederim
Ayşe Kulin kitapları da favorim olmuştu ama allright o son kitabı(giz anların yolcusu) ne öyle çok şaşırdım hiç beklemiyordum daha tarihsel bir şey olur herhalde diye düşünüyordum

sırada bekleyenler Sherlock serileri; bin muhteşem güneş (bunu çok tavsiye ettiler) ve Dan Brown un Kayıp sembol
 
senfat alınmakta haklısın
deneyimlerime göre söylüyorum k valideye çok yüz vermeyeceksin direk tepene biner bir de şakayla karışık lafını söylemekten geri kalmayacaksın ben kırmadn pat pat söylerim sıkıldığımda da gelip burda çekiştiriyor rahatlıyorum
 
Ben 2 cocuk annesiyim. Aksamlari bi yandan 4 yasindaki cocugumu ayagimda sallayip ona hikaye okurken, bi yandan 4 aylik bebegimi kucagimda emziriyorum,biyandanda esimle kahvemizi icip, dizimizi izliyoruz.yani cocuklarima karsi sorumluluKlarimi yerine getirmeye calisirken, esimlede kahvemi yudumlamak, takip ettigim diziyide kacirmamak istiyorum. sonuc; ev islerim hep ertesi gune kaliyor.

ilk cümle irite etti. bize biçilen sen kadınsın, sorgulamadan her işe koştur, evdeki paşa yaysın kendini kahve içsin, sen emzir (ki nasıl yoruyor o iş, bütün her yerin çekiliyor)
çocuk salla, ev işi yap, hamarat diye takdir edil, sorgulamadan çalış
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…