- 16 Mart 2018
- 88
- 106
- 8
- 32
- Konu Sahibi CorpseBride_
- #1
Hanımlar, çok canım sıkılıyor yine...
Kimseyle konuşmak istemiyorum. İçimdeki sıkıntıları bir türlü atamıyorum. Boşanma aşamasındayım, daha önceki konularımı da bilenler bilir, bir iki gün oldu yazalı. Odaklanamıyorum bir şeye. 15 gün oldu eşimle konuşmadım görüşmedim. Aramıyor ,yüzü de yok. İnsan nasıl böyle bir şey yapabilir. Resmen insanlık suçu işleyip bir de kendi aranmayı bekliyor..İğrenç yaratık. Polis bana dedi ki eşinizi arıyorum ama ulaşamıyorum, o numarasının doğru olduğuna emin misiniz... Bir de ben ararsam diye telefonu kapatmış. Nasıl pişkinlik diyeceğim ama yaptığı işleri insan evladı yapmaz zaten. Bütün bunların üstüne zaten arasa da konuşulmamalı zaten sesime yazık.
Kamu davası açıldığını öğrenirse ne tepki verecek onu da bilmiyorum. Henüz savcı bile incelememiş olabilir, çok yeni. Ama bu gerilim de canımı sıkıyor. Sonuna kadar arkasındayım davanın elbette. Ama aramasını istiyorum. Gururum iyice eziliyor. Bugüne kadar yaptıklarına öyle kapılmışım ki aptal gibi inanmışım, kendimi yemiş durmuşum. Kendime saygımı yitirene kadar bu psikolojiye nasıl kapıldım ben de bilmiyorum. Ben böyle değildim bunu biliyorum. İlk tokadı attığında,kolumu tuttuğunda direnmiştim örneğin, normal tepkiler veriyordum. Affettikten sonra ki hiç affedilmiyor gibi bir şey; kendi de affedilmek için olağanüstü çabalamadığından, asla eskisi gibi olmuyor ne ilişki ne siz. Eğer ki bir defa olsun şiddet olduysa derhal boşanın ,ayrılın buradan herkese sesleniyorum.Sonra öyle bir yüz göz olundu ki , ben de kötü sözler ettim sonra tekrar tekrar barışıldı 3 kez ailemin yanına geldim. Süreç kendimi kaybetme süreciymiş. İnsan kendi onuruna ağır gelen şeyleri nasıl yenilir yutulur hale getiririn ayaklı haliyim yani...
Ailesi beni suçladı utanmadan ben neden aileme söylüyormuşum , beni aç bıraksa da kayınpederim bakarmış beni dövse onlara gidermişim ama boşanmak diye birşey yokmuş kadın sabırlı olurmuş, erkeğin evde huzuru olmalıymış yoksa aldatırmış, sanki beni aç mı bırakmışmış, bir tokattan ne olurmuş, peki ben ne yapmışmışım, o suçsuz olsam vurmazmış.. Abisi ve babası sürekli bunu beslediler. Abisinin eşi bana topla valizlerini git ,ne olursa olsun terkedilmez gibi haddi olmayan şeyler... Bir tokattan pişmanlık krizleri geçiren eşimin egosu balon gibi şişmeye başladı. Tabi benim aptal tavırlarım, Yunus Emre tadında Fuzuli tadında aşkımın etkisi zaten malum... Suç benim ne yazık ki. Cahili ,yozu,yobazı 10 kmden tanıma cihazı icat etmeye ne gerek var, hep ortadaydı işte... Ama o annelik iç güdüsü müdür, gençlik midir,toyluk mudur ne denirse... Sırf eşim değil, ailesi de köle arıyor.
Babasını aradım evi terk ederken. Oğlun beni öldürüyordu ,ben ailemin evine dönüyorum artık hukukumuz bitti , senin çocuğun bence hiç iyi değil git başında dur dedim, sonradan kendini öldürme blöfleriyle uğraşmak istemememden esasen. bana Allah Allah çok iyi görünüyordunuz sen neredesin sakinleşince ara beni dedi. Ama ne eşim ne babası gece 11de otogarda otobüse mi bindi, cebinde parasız nasıl gitti , ne yedi ne içti düşünemediler. '' Erkekler''. Sonuçta beni öldürse bile suçlu benim. Kötü laflar ettim. (!)Kadının kanı bedava, doğumda da kanı akar, düğünden sonra da, kürtajda kanı akar ,ruhu kan ağlasın ve çok konuşursa her yerinden kan akıtırız ,mantıkları böyle bunların.
Kaç günde kıvranma başlar yine de istiyorum çok istiyorum aramasını. Yalvarmasını, ağlamasını. O kötü niyetlerinin başlarına dolanmasını... Ama bir yandan geri dönüşleri tazminat istemini görmeleriyle olur diyorum. Eşimin bana diye aldığı bilgisayarı getirmeye kalktım diye nasıl elimden alışı vardı göreceksiniz. İçinde derslerim var dedimse de onun parasıymış vermezmiş. Ev de onunmuş eşyaları o almış. Lojman dairesi de onun üstüneymiş. Ben gidermişim... Bir yeni ''erkeklik'' daha.
Zaten parasını öderdim çok lazımdıysa, o an tek niyetim ders çalışmaktı ve bunu yapacağını da düşünmemiştim. Pek çok para,mal meselesinde ahlaksızdı eşim ne yazık ki. Ve yine ne yazık ki cimri bir insandı, hatta fitre sadaka dahi vermezdi. Çok rahatsız olurdum. Beslediğim hayvanları bana sormadan sokağa atardı. Bu adam paradan başka bir şeyle aramaz galiba beni. Bir de beni şikayet etmişsin diye arayabilir...
Sizlere ne oldu ,dönüş yapıp ezilen gurunuzu rahatlattınız mı boşanma aşamasında ? Sizce içim soğur mu bir nebze...
Kimseyle konuşmak istemiyorum. İçimdeki sıkıntıları bir türlü atamıyorum. Boşanma aşamasındayım, daha önceki konularımı da bilenler bilir, bir iki gün oldu yazalı. Odaklanamıyorum bir şeye. 15 gün oldu eşimle konuşmadım görüşmedim. Aramıyor ,yüzü de yok. İnsan nasıl böyle bir şey yapabilir. Resmen insanlık suçu işleyip bir de kendi aranmayı bekliyor..İğrenç yaratık. Polis bana dedi ki eşinizi arıyorum ama ulaşamıyorum, o numarasının doğru olduğuna emin misiniz... Bir de ben ararsam diye telefonu kapatmış. Nasıl pişkinlik diyeceğim ama yaptığı işleri insan evladı yapmaz zaten. Bütün bunların üstüne zaten arasa da konuşulmamalı zaten sesime yazık.
Kamu davası açıldığını öğrenirse ne tepki verecek onu da bilmiyorum. Henüz savcı bile incelememiş olabilir, çok yeni. Ama bu gerilim de canımı sıkıyor. Sonuna kadar arkasındayım davanın elbette. Ama aramasını istiyorum. Gururum iyice eziliyor. Bugüne kadar yaptıklarına öyle kapılmışım ki aptal gibi inanmışım, kendimi yemiş durmuşum. Kendime saygımı yitirene kadar bu psikolojiye nasıl kapıldım ben de bilmiyorum. Ben böyle değildim bunu biliyorum. İlk tokadı attığında,kolumu tuttuğunda direnmiştim örneğin, normal tepkiler veriyordum. Affettikten sonra ki hiç affedilmiyor gibi bir şey; kendi de affedilmek için olağanüstü çabalamadığından, asla eskisi gibi olmuyor ne ilişki ne siz. Eğer ki bir defa olsun şiddet olduysa derhal boşanın ,ayrılın buradan herkese sesleniyorum.Sonra öyle bir yüz göz olundu ki , ben de kötü sözler ettim sonra tekrar tekrar barışıldı 3 kez ailemin yanına geldim. Süreç kendimi kaybetme süreciymiş. İnsan kendi onuruna ağır gelen şeyleri nasıl yenilir yutulur hale getiririn ayaklı haliyim yani...
Ailesi beni suçladı utanmadan ben neden aileme söylüyormuşum , beni aç bıraksa da kayınpederim bakarmış beni dövse onlara gidermişim ama boşanmak diye birşey yokmuş kadın sabırlı olurmuş, erkeğin evde huzuru olmalıymış yoksa aldatırmış, sanki beni aç mı bırakmışmış, bir tokattan ne olurmuş, peki ben ne yapmışmışım, o suçsuz olsam vurmazmış.. Abisi ve babası sürekli bunu beslediler. Abisinin eşi bana topla valizlerini git ,ne olursa olsun terkedilmez gibi haddi olmayan şeyler... Bir tokattan pişmanlık krizleri geçiren eşimin egosu balon gibi şişmeye başladı. Tabi benim aptal tavırlarım, Yunus Emre tadında Fuzuli tadında aşkımın etkisi zaten malum... Suç benim ne yazık ki. Cahili ,yozu,yobazı 10 kmden tanıma cihazı icat etmeye ne gerek var, hep ortadaydı işte... Ama o annelik iç güdüsü müdür, gençlik midir,toyluk mudur ne denirse... Sırf eşim değil, ailesi de köle arıyor.
Babasını aradım evi terk ederken. Oğlun beni öldürüyordu ,ben ailemin evine dönüyorum artık hukukumuz bitti , senin çocuğun bence hiç iyi değil git başında dur dedim, sonradan kendini öldürme blöfleriyle uğraşmak istemememden esasen. bana Allah Allah çok iyi görünüyordunuz sen neredesin sakinleşince ara beni dedi. Ama ne eşim ne babası gece 11de otogarda otobüse mi bindi, cebinde parasız nasıl gitti , ne yedi ne içti düşünemediler. '' Erkekler''. Sonuçta beni öldürse bile suçlu benim. Kötü laflar ettim. (!)Kadının kanı bedava, doğumda da kanı akar, düğünden sonra da, kürtajda kanı akar ,ruhu kan ağlasın ve çok konuşursa her yerinden kan akıtırız ,mantıkları böyle bunların.
Kaç günde kıvranma başlar yine de istiyorum çok istiyorum aramasını. Yalvarmasını, ağlamasını. O kötü niyetlerinin başlarına dolanmasını... Ama bir yandan geri dönüşleri tazminat istemini görmeleriyle olur diyorum. Eşimin bana diye aldığı bilgisayarı getirmeye kalktım diye nasıl elimden alışı vardı göreceksiniz. İçinde derslerim var dedimse de onun parasıymış vermezmiş. Ev de onunmuş eşyaları o almış. Lojman dairesi de onun üstüneymiş. Ben gidermişim... Bir yeni ''erkeklik'' daha.
Zaten parasını öderdim çok lazımdıysa, o an tek niyetim ders çalışmaktı ve bunu yapacağını da düşünmemiştim. Pek çok para,mal meselesinde ahlaksızdı eşim ne yazık ki. Ve yine ne yazık ki cimri bir insandı, hatta fitre sadaka dahi vermezdi. Çok rahatsız olurdum. Beslediğim hayvanları bana sormadan sokağa atardı. Bu adam paradan başka bir şeyle aramaz galiba beni. Bir de beni şikayet etmişsin diye arayabilir...
Sizlere ne oldu ,dönüş yapıp ezilen gurunuzu rahatlattınız mı boşanma aşamasında ? Sizce içim soğur mu bir nebze...