Kızıma karışma hakkım var mı?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bilakis tamamen aynı durum aslında:)
Bir üniversitenin köklü olması, önünüzü açacağı anlamına gelmiyor.
Belli başlı 3 5 üni hariç, diğerleri standart zaten.
Ama farklı şehirde yaşarken edinilen tecrübe, sizi denklerinizden 1 adım öne geçiriyor.
Ayrıca hayatında deneyimlemek istediği her şeyi de kontrol eden bir mekanizmayla karşı karşıya olacak.

Çalışma grubuyla beraberken neredesin telefonlarından tutun, kendi küçük çaplı çalışmak istediğinde de yine buna karışan, eğitimine odaklan daha ilk seneden ne stajı ne para kazanması vs lerle uğraşacak.

Aile yanında üni okumak, liseden farksızdır.
Üniversite ise sadece diploma değil hayata hazırlıktır.
Bunu idrak edemeyen ebeveynler bir şekilde müdaheleci oluyor, sonra ben iyiliğini istiyorum adı altında sınırlamalara başlıyor.
 
İnatlaşma vs yoksa ,istediği bölümse uzaktaki ve maddi anlamda gücüm yeterse ben gönderirdim.
Ikisi de denk olur o zaman kızım burada oku denir ama bilemedim bu durumda başka önemli kriterler de dikkate alınmalı bence.
 
Aynen öyle benimde inşallah kızım olacak ama çok korkuyorum artık ortam çok kötü oldu.
 
Ama bakın tek sebeb buysa ben ona dedim ki bizde gelelim o şehirde ev tutalım beraber orda yaşayalım
Hayır dedi
Hmm o zaman Ankara’da ev tutmak ya da İzmir’de ilk sene yanında olup sonrasında dönmek olabilir. Yani kızınız öğrencilik hayatını deneyimlemek istiyorsa haklı, maddiyat sıkıntı değilse imkan sunulabilinir. Ev tutulmasını istemiş, zenginseniz istemiştir ama durumunuz yokken yurt istemem ev tutulacak diyorsa şımarıklıktan başka bir şey değil.

Bu arada kızınızın sevgilisi olabilir mi? Sevgilimin kardeşi de bölümü her ilde olan bir bölüm olduğu halde Urfa yazacağım diye tutturmuştu, sonradan ortaya çıktı ki kız arkadaşı Urfa yazacakmış.
 
Kızim buyudugunde üniversiteyi yanimda okumasini istemem sanirim, ankarayi kazanip burda kalmis kendisi okumak istemisse ayri konu ama, baska sehirde okumasini universite ogrenciligi hayatinin tadina baska sehirde bakmasini isterim karşıda çikmam.
Universiteden sonraki is hayati icin eger evlenirse evlilik hayati icin onemli bir adim bence.
Her daim benim etegimin altinda olmasini istemem.
 
Kızınız belli hayaller kurarak üniversiteyi kazandı. Elbette siz onun iyiliğini rahatlığını düşünüyorsunuz. Ama nacizane fikrim 18 yaşında bir birey olarak kendi kararlarını kendi versin. Siz de yanlış bile yapsa arkasında olduğunu hissettirin. Lütfen bırakın sizin değil, kendi hayallerini yaşasın.
 
Bu kadar detaya gerek yoktu sanki.
Kadının zaten zor bir hayatı olmuş.
"eski konularınızı okudum, çocukluğu zor geçmiş" demeniz yeterliydi.
11 sayfa yorum yapan insanlar icin "çocukluğu zor gecmis"teki 'zor'un ne olduğu da önemli bence.
Kaldi ki konu sahibi uzaklaşmak istiyor olabilir diyen bir uyeye kendime ayna tuttugumda oyle bir sebep göremiyorum minvalinde bir sey demisti, demek ki bu yazdiklarini unuttu veya hesaba katmiyor.
 
Bence her öğrenci şehir dışında okumalı ama gerçekten gitmek istediği üniversite kendi bulunduğu şehirden aşağıdaysa gitmek saçma olur zira belli bölümlerde üniversite çok önemlidir. Bırakın gitsin. Lakin yok tek yaşıcam ev tutun emirleri olamaz kimse kusura bakmasın. Yani kiramı öde faturamı yememi harçlığımı öde sürekli para akışı olucak.Öyle sürekli baba anne para para para gönderin olmamalı çünkü kemdi ayaklarının üzerinde özgür bir birey olmuyor ailesinin üstünden rahat parayı düşünmeden bir düzen isteyip sizi cüzdan olarak görmesin. Belli bir miktar belirleyin idare etsin. Para akışında hakkınız gayet olur
 
kızım okusun isterim ama güvenli bir şekilde takiple
şu anki yeni nesil hiç birşey dedirtmiyor onlara kalsa hiçbirşeye karışmıycaz
ama ben kimimde karışmıycam sana diyorum kızıma ve güvenle yaşaması okuması için uğraşıyorum
 
Bence karismayin bolumun adi ayni olsada universiteden universiteye kalitesi degisiyor. Ozellikle buyuk sehirde okumak daha faydali
 
18 yasindaki insani takipte ne bileyim biraz salin
 
Bence ortayolu bulun. Ayrı eve tamam diyin ama Ankarada olsun misal Bahçeli veya 100.yıl. Tek olmasın, ev arkadaşlı olsun. İlk yıl evde dursun, eve çıkacak bölüm arkadaşı baksın.

Afganlar var, virüs var, bence İzmir iyi bir fikir değil çünkü uzak. Virüs kaparsa tek başına ne yapacak, ünvde kim kime dum duma.

İlle şehirdışı derse Eskişehir olsun, ara sıra eve gelip gidebilir bir durum olursa da siz yetişirsiniz.

İlk yıldan ev olmaz zaten, ilk yıl yurtta kalsın aynı zamanda ev arkadaşı bakınsın. Tek başına ev olmaz, çok maliyetli olur. İlk yıl yurt yapar, 2.yıl eve çıkar insanlar genelde öyle yapıyor. İlle de şehirdışı diyip sizi masrafa sokacaksa makul şekilde davranması gerekiyor, ilk yıldan ev hele ki tek başına ev olmaz.

Bu arada Ankara üniversitesini tebrik ediyorum matematik koydukları için. Ses fiziksel bir fenomen, meslek ne olursa olsun teknik bir meslek ve matematik olmalı içinde. Matematik olmayınca teknik bölümler bomboş oluyor.
 

Kızın yerinde olsam ben de kaçıp giderim. Yukardaki yorumumu geri alıyorum, bu aileden ne kadar uzak olursan o kadar iyi. Çocuk belli ki akıl ve ruh sağlığını korumaya çalışıyor. Yorumumu normal aile varsayarak yaptım, şimdi İzmire evet diyorum.
 
Hanımefendi kendisiyle aynı görüşte olmayan kimsenin fikirlerini hesaba katmıyor :) Boşuna yazıyorsunuz, insanlar boşuna güzel güzel bir şeyler anlatmaya çalışıyor burada. Yazık kıza üzüldüm.
 
Tam tersi köklü bir üniversite de alınan eğitimin her açıdan Anadolu'da okunan bir üniversite açısından daha faydalı olacağını düşünüyorum. İK müdürü olan bir arkadaşım diplomanın hangi üniversiteye ait olduğunun işe alımda önemli bir kriter olduğunu söyler hep.

Ama şu konu da haklısınız diplomada edindiğin mesleğe kattığın donanım (dil, yüksek lisans, master, artı alınan eğitimler) mesleki anlamda üniversite farketmeksizin bir kaç adım öne çıkarıyor.

Çocuğunuz yanınızda bile okusa bir kaç saat haber alamadığınızda yada geç saatte eve geldiğinde ararsınız, bu kısıtlama değil çocuğunun durumundan haber almak içindir. Çünkü gerçekten kötü bir zamanda ve içi karışmış bir ülkede yaşıyoruz. Biraz geciktiğinde eşinizi onu kısıtlamak yada engellemek için mi arıyorsunuz mesela?

Kızım bulunduğumuz şehirde okuyacak ve daha ilk seneden mesleğiyle ilgili bir işte çalışması, bunun ona teori kadar pratikte de faydası olacağı, işiyle ilgili çevre edinmesi anlamında artıları olacağı konusunda uyarıyorum şimdiden.

Ve üniversite hayatında kendisine katacağı donanımlarla yurt dışı kapılarını nasıl açacağı hakkında beyin fırtınaları yapıyoruz. Hatta mesleğini yurt dışında yapmak istemese bile dil, erasmus, master, yüksek lisans gibi sebeplerle bir süre yurt dışına çıkması gerektiği hakkında fikir veriyorum.

Kendisine güvenen bir birey olması, hayata hazırlanması, her girdiği ortamda kendisini rahatlıkla ifade edebilmesi için kendi çamaşırını yıkaması, marketini görmesi, evini temizlemesinin değil büyüdüğü aile ortamının daha önemli olduğunun idrakındayım üstelik.

He üniversiteyi bulunduğumuz şehirde okuyacak ama yazın work and travella yine yurt dışı planlanımız var.
 
Şu kısma yorum yapmak istedim
Ankara üniversitesi ve İzmir 9 Eylül arasında bir Anadolu üniversitesiyle denk tutulacak kadar fark var mı gerçekten?

Çocuk Kayseri, Malatya, Trabzon filan deseydi anneye hak vereceğim de
Ankara ile İzmir arasında mutlaka engellenmesi gerekecek kadar bi fark yoktur bence
 
Yanınızda daha güvenli olacak diye birşey yok. Son bir yıl içinde cinayetleriyle gündem olan bazı genç kızlar aileleriyle yaşıyordu mesela.

Üniversiteyi şehirdışında okumak iyidir. İnsana özgüven ve sorumluluk kazandırır. Yalnız hazırlıktan itibaren kendi evime çıkmış biri olarak ilk yıl ev tutma fikrini desteklemiyorum. Öyle olunca insan liseden arkadaşlarıyla şehir hayatını ve öğrenci evini deneyimlemeye odaklanıyor daha çok. Okula daha geç adapte oluyor ve daha geç sosyalleşiyor.

İlk yıl mümkünse okulun kendi yurdunda ya da okula yakın bir yurtta kalsın kızınız. Okul aktivitelerine klüplerine katılsın. Aynı bölümden arkadaşlar edinsin. Daha iyi olur onun için. Hem üniversite hayatına hem ev yönetmeye adapte olmak zorunda kalmaz. Maddi durumunuz iyiyse 2. Yıl ev tutarsınız zaten.
 
Hacettepe ya da Bilkent konservatuvarı olsa kesinlikle Ankara kızınızın geleceği için daha iyi olur derdim.

Ama Ankara Üniversitesi konservatuvarla Dokuz Eylül'ün belirgin bir farkı yok.

Dokuz Eylül Güzel Sanatlar da iyi bir fakültedir.
Müfredatını da kendine daha uygun buluyormuş madem İzmir'de okuması mantıklı.
 
Yok onu genelleme olarak yazdım.
Üniversite seçerken üniversitenin durumu kadar, bölümde eğitim anlamında artı olarak kattığı özellikleri baz almak gerekir diye düşünürüm hep.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…