Eşin nerede duruyor? Sana ve annene yapılan haksızlığı görüyor mu?
Anladığım kadarıyla kayınvalide hiç hayatta değildi. Böyle merasimlerde arayan soran, ince düşünen kadın oluyor. Kayınpederi yönlendiren olmadıysa düşünememiş olabilir.
Görümce sinir bozucu.
Eşiniz anlayışlı, sevildiğinizi hissettiriyorsa onun hatrı için ilk gün gidebilirsiniz, sonra da annenizin yana geçersiniz
Eğer bütün bu olaylar hiç yaşanmamış olsaydı gidin derdim. Çünkü anladığım kadarı ile ailenizin olduğu ilde yaşıyorsunuz ve eşiniz kendi ailesini bayramdan bayrama görüyor. Bu durumda kadın olsun erkek olsun bayramlarda fedakarlık yapmalı diye düşünüyorum.
Ama yaşanan olaylarda incitici. Annenizin tam o zaman konuyu açmasını gereksiz buldum ama olan olmuş. Düğün zamanı bir şey yapmak zorunda değiller ama düğün zamanı geleneklerden kopup da bayramda gelinden hizmet beklemek cidden çelişki ve saçma. Görümceniz de saçmalamış o bakımdan.
Sonuç olarak anane durumundna zor durumda olduğunuz için gitmeyebilirsiniz de eşiniz bunu büyütüp büyütüp sorun yapacak bir insan mı?
Onlar size yardım etmemiş olabilirler. Nikah günü alma meselesine gelince bunun ailesiyle ne alakası var eşiniz düşünmeliydi sizi evinizden alması gerektiğini değil mi o akıl edemediyse bunu ailesini niye suçluyorsunuz. Eşinize demediniz mi nikaha tek mi gideceğim ben diye?
Hem siz kendi aileniz ile aynı şehirdesiniz sürekli ama o başka şehirde sürekli gidemez size birşeyler yapılmış olabilir ama kurbanda o da orada olmak isteyebilir. Bayram tatili uzun 3. yada 4. gün gideceğinize ilk günü gidin kurban kesilsin 2. günü akşama doğru ya da 3. günü sabah çıkın gelin aynı şey 2 gün anneniz idare edebilir sonuçta. Eşiniz ilk gün kurban kesiminde orada olmak istiyor. Bu şartla gidin dönün.
Okurken bile nasıl üzüldüm adınıza, siz kimbilir neler hissettiniz. Gitmek istemiyorsanız gitmeyin derim. Sonuçta eşinize orta bir yol bulmaya çalışıp teklif de sunmuşsunuz. Umarım ki sonrasında işler iyice karışmaz , daha da moralinizi bozacak olaylar olmaz.
Kuaförden çıktığımızda eve gittik zaten. Ablası da bizimleydi. Bekledik bekledik kadın yok. Sonra öğrendik ki kuaföre dönmüş saçını yaptırıyormuş yeniden. Gelmiycem sizinle dedi. Nikahım saat 13.00'teydi. 12.20'de kuaförden çıktık, çok az bir zaman dilimi vardı. Eşim beni eve götürdü. O sırada aramış babası, eniştesi ve diğer akrabalarını. Gelini alalım demiş. Ama onlar biz salondayız, gelmiycez demişler. Ben tabi sonra öğrendim bunları.
Örneğin bizim arabamız olmadığı için gelin arabası olarak ablası ve eniştesinin arabasını düşünmüştü eşim. Ablası istemedi, araba bize lazım kiralayın dedi. Kiralamak istedik ama evlenirken epey harcama yaptığımız için gücümüz yetmedi. Erkek kardeşim sürdü arabamızı. Gelin arabam da babamın arabasıydı.
Uzattım kusura bakmayın. Ben o sözleri söyleyene kadar annemin buna takıldığını bilmiyordum çünkü kuaför, nikah vs. konuşamadık hiç. Gelini almaya en azından babası da gelseydi diye üzülmüş. O söyleyene kadar bilemezdim ki buna kırıldığını. Ben yansıtmadım bu olayı kimseye.
Tabi ki haklısınız. Ben zaten hak veriyorum ona. Babası onun, elbette görecek. Gitme demedim hiçbir zaman ben ona. Yalnızca anneannemin durumundan ötürü 3 ve 4. günler gitmeyi teklif ettim. Ama cidden annem idare edemez. Felçli bir insanın bakımı o kadar zor ki. Tek başına kaldıramaz, yatıramaz, tuvaletini yaptıramaz. Başka da kimsemiz yok bu duruma el atabilecek. Bu konuda anlayış bekledim ben en azından. Önceki olaylardan ötürü de fedakarlık yapmayı içime sindiremedim aslında.
Eşin ablana zaten tamam işte ben geleceğim demiş çok irdeleme sonra sen suçlu olursun ne olursa olsun eşinin babası annesi ablası onlar eşine ne derse desin ne yaparsa yapsın esin asla ama asla onları reddetmez gitmemezlik yapmaz kan bağı sonuçta sen de gitmezsin ömür biter boşver kırılırsa kırılsın baştan nasıl alıştirirsan öyle gider gitme bence de ben olsam bende gitmek istemezdim sonuçta ailenden biri rahatsız ve bakmak zorundasın zaten ya da şöyle yap illa ki gitmem gerekiyor diyosan il gibi git misafir gibi sonra geri dön kendi ailenin yanınaMerhaba kızlar,
Daha önce de bir konu açmıştım, sorun kaldığı yerden devam ediyor. Özet geçmek gerekirse bir buçuk aylık evliyim. Evlilik sürecinde eşimin ailesinden hiç destek görmedik. Arayıp sormadılar bile hazırlıklar esnasında "nasıl gidiyor, bir ihtiyaç var mı?" diye.
Nikaha da zaten misafir gibi geldiler ve o gün tartışma çıktı nikah salonunda. Annem "kızımı evden almaya bile gelmediniz, hiç arayıp sormadınız, ben kızımı 26 sene tek başıma büyüttüm ama yalnız evlendireceğimi hiç düşünmemiştim, keşke böyle olmasaydı." dedi. Bunun üzerine eşimin ablası annemin üstüne yürüdü. "Ne bekliyordunuz ki bizden? Ben terbiyemi bozup şu an sizin seviyenize düşmeyeceğim" gibi şeyler söyledi. Annem sessiz kaldı. Çok üzüldüm ben de doğal olarak ama sesimi çıkartmadım. Evlendikten sonra da bu konularla ilgili pek konuşmadık, yoksa tartışmaya dönüyordu.
Neyse sorun tabi ki bayram. Bayramda eşim babasına gitmemizi istiyor. Ablası da babası da bizden ayrı şehirlerde. Ablası gidemeyecekmiş babasına, kayınvalidesi gelmiş. Ben de gidemeyeceğimi söyledim. Anneannem felçli, annem ona bakıyor ve bayramda yardımcı bayan izinli. Anneme ben yardım edeceğim doğal olarak. Bunu öne sürdüm. 3. ve 4. günler gidebiliriz dedim. Eşim onu da kabul etmedi, kurban kesiminde babasına yardımcı olması gerektiğini söyledi. Arkandan ben gelirim öyleyse 3. gün dedim. Bu sefer de ben zaten döneceğim o gün gerek yok dedi.
Bu konu yüzünden günlerdir aramız bozuk. Bir şey yok gibi davranıyoruz ama kırgınız. En son ablası aradı. Ben de içerden duyuyorum konuşmalarını. Çok irdeledi "niye gelmiyormuş vs." diye. Eşim de "ben gideceğim işte tamam" dedi en son. Neymiş babası yalnızmış, misafirlerine kim hizmet edecekmiş falan da filan da.
Ben de bunun üzerine "biz evlenirken gelenek görenek sevmiyorlardı, bayram olunca birden gelenekçi oldular" dedim. İstemiyorum gitmek, beni evladı gibi görmeyen, sahiplenmeyen insanlar için annemi bırakıp bir yere gitmeyeceğim dedim. Ne yapacağım bilmiyorum gerçekten. Allah aşkına bir yol yordam gösterin.
Merhaba kızlar,
Daha önce de bir konu açmıştım, sorun kaldığı yerden devam ediyor. Özet geçmek gerekirse bir buçuk aylık evliyim. Evlilik sürecinde eşimin ailesinden hiç destek görmedik. Arayıp sormadılar bile hazırlıklar esnasında "nasıl gidiyor, bir ihtiyaç var mı?" diye.
Nikaha da zaten misafir gibi geldiler ve o gün tartışma çıktı nikah salonunda. Annem "kızımı evden almaya bile gelmediniz, hiç arayıp sormadınız, ben kızımı 26 sene tek başıma büyüttüm ama yalnız evlendireceğimi hiç düşünmemiştim, keşke böyle olmasaydı." dedi. Bunun üzerine eşimin ablası annemin üstüne yürüdü. "Ne bekliyordunuz ki bizden? Ben terbiyemi bozup şu an sizin seviyenize düşmeyeceğim" gibi şeyler söyledi. Annem sessiz kaldı. Çok üzüldüm ben de doğal olarak ama sesimi çıkartmadım. Evlendikten sonra da bu konularla ilgili pek konuşmadık, yoksa tartışmaya dönüyordu.
Neyse sorun tabi ki bayram. Bayramda eşim babasına gitmemizi istiyor. Ablası da babası da bizden ayrı şehirlerde. Ablası gidemeyecekmiş babasına, kayınvalidesi gelmiş. Ben de gidemeyeceğimi söyledim. Anneannem felçli, annem ona bakıyor ve bayramda yardımcı bayan izinli. Anneme ben yardım edeceğim doğal olarak. Bunu öne sürdüm. 3. ve 4. günler gidebiliriz dedim. Eşim onu da kabul etmedi, kurban kesiminde babasına yardımcı olması gerektiğini söyledi. Arkandan ben gelirim öyleyse 3. gün dedim. Bu sefer de ben zaten döneceğim o gün gerek yok dedi.
Bu konu yüzünden günlerdir aramız bozuk. Bir şey yok gibi davranıyoruz ama kırgınız. En son ablası aradı. Ben de içerden duyuyorum konuşmalarını. Çok irdeledi "niye gelmiyormuş vs." diye. Eşim de "ben gideceğim işte tamam" dedi en son. Neymiş babası yalnızmış, misafirlerine kim hizmet edecekmiş falan da filan da.
Ben de bunun üzerine "biz evlenirken gelenek görenek sevmiyorlardı, bayram olunca birden gelenekçi oldular" dedim. İstemiyorum gitmek, beni evladı gibi görmeyen, sahiplenmeyen insanlar için annemi bırakıp bir yere gitmeyeceğim dedim. Ne yapacağım bilmiyorum gerçekten. Allah aşkına bir yol yordam gösterin.
şu yazdığın metne bakarak konuşuyorum -eşini, görümceni, anneni, kaynatanı bilemem.
Şu metinden gayet aklı başında, vicdanlı, düzgün bir karakter görüyorum ben. Bence gayet dengeli davranmışsın, münasip bir teklifle gitmişsin adama, yok deidyse kendi bilir.
Bundan sonrasında yapabileceğin çok bir şey yok. Umarım eşini görümcen doldurmaz daha fazla da ne kadar düzgün bir kadınla evli olduğunu unutmaz.
Yoksa sana şu olaylarda kusur bulan b.k yesin, o kadar.
Gitmeyin... Gerçi ben sizin yerinizde olsam görümcenin o tavrından sonra nikahı kıymaz, kıysam da iptal ettirirdim. Hele de kocam sesini çıkarmadıysa. Keşke sessiz kalmasaymışsınız o anda. Resmen hevesli konumuna düşmüşsünüz.
Farkındayım insanın yazması ve yaşaması farklı oluyor. Ben hayatım boyunca hep çok keskin çizgileri olan, çok net bir kadın oldum. Bunu bütün samimiyetimle yazıyorum. Yani yaşamadığım şeyler hakkında çok yorum yapmam. En azından nikah sonrasında görümcenizden o olayın hesabını sormalı, tavrınızı çok net koymalıydınız. Ama tüm bunlardan bağımsız olarak anneniz ve anneannenizle ilgili durumdan dolayı kesinlikle gitmemeniz gerekiyor. Net tavrınızı koyun. Onun ailesi değerliyse sizin ki de değerli. Gidecekse buyursun tek başına gitsin.Burada konuları okurken ben de hep böyle idealist davranıyorum, yorumlarım da hep olması gerekeni içeriyor ama insan içinde olduğunda bir sürü bilinmeyeni oluyor denklemin ne yazık ki. Nikah henüz kıyılmıştı ve anlık gelişen bir şeyde şaşkın oluyor insan. Detaylı düşünemiyorsun. Eşim odada değildi o sırada. Sonrasında annemden özür diledi zaten. Bilmem hevesli konumuna mı düştüm ya da ne oldum. yorumunuz için teşekkür ederim.
Lafımı ortaya söyleyeceğim alınan alınsın
Bu konuya , yardım etmek zorunda değiller de yok anne laf sokunca laf yemesi normalmiş !! yorum yapanlar öyle geniş yazıyorlar sanırsın burası avrupa !
Ne demek düğün günü görüşmek ya !
Annen az bile söylemiş valla helal olsun ama görümcen
Anneni azarlarken sen niye sustun ..
Çok bilmiş Görümcecik çok biliyor ya alsın babasını annesini baksın madem
Düğün derneğe gelince ortadan sıvışan kaynana görümceler ne hikmetse bayram seyran geldimmi yanımıza gelsin hizmet hürmet etsin diye beklerler ..!
Çok beklerler
Ne ekersen onu biçersin ..
Farkındayım insanın yazması ve yaşaması farklı oluyor. Ben hayatım boyunca hep çok keskin çizgileri olan, çok net bir kadın oldum. Bunu bütün samimiyetimle yazıyorum. Yani yaşamadığım şeyler hakkında çok yorum yapmam. En azından nikah sonrasında görümcenizden o olayın hesabını sormalı, tavrınızı çok net koymalıydınız. Ama tüm bunlardan bağımsız olarak anneniz ve anneannenizle ilgili durumdan dolayı kesinlikle gitmemeniz gerekiyor. Net tavrınızı koyun. Onun ailesi değerliyse sizin ki de değerli. Gidecekse buyursun tek başına gitsin.
Konunuzu okudum, inanılmaz sinirlendim. Sizinle aynı durumdayım, nişandan nikâha kadar bir Allah'ın kulu annemi babamı arayıp da bir hatır sormadı. Adamlar kızını veriyor!!! Nikah hazırlığı var, haftalarca davetiye senin gelinlik benim o şu bu kırk parçaya bölünüyoruz, insan bir arar sorar ne yaptınız, nasıl gidiyor, bizde de şu şu hazırlıklar var, inşallah bekliyoruz sizleri buraya bilmem ne ( nikah bizimkinde, düğün eşimin memleketinde oldu ) Annem ne yapsın, " birşey istemeyeyim diye aramıyorlar herhalde" dedi artık düşünün. Bu insan kız annesi, kızını gurbete gelin edecek. Yine ben bunlar evime geldiğinde saygısızlık yapmadım ama benim yerimde başkası olsa suratlarına tükürmez. Resmen kendi kendimi gelin ettim! Assssla gitmeyin bayramda. 7 çocuklu dul mu alıyorlardı da oralı olmadılar size? Erkek evi olarak vazifelerini yerine getirselerdi siz de şimdi gelin olarak vazifenizi yerine getirirdiniz. Hiç umrunuzda olmasın. Eşinize de kavga etmeden bunu böyle açıklayın. Ne kendinizi ne de annenizi ezdirmeyin. Kimse kimseyi sevmek zorunda değil ama herkes vazifesini bilmek zorunda. Oğlunun koynuna kız sokmayı bilen, bunları da bilecek!
Merhaba kızlar,
Daha önce de bir konu açmıştım, sorun kaldığı yerden devam ediyor. Özet geçmek gerekirse bir buçuk aylık evliyim. Evlilik sürecinde eşimin ailesinden hiç destek görmedik. Arayıp sormadılar bile hazırlıklar esnasında "nasıl gidiyor, bir ihtiyaç var mı?" diye.
Nikaha da zaten misafir gibi geldiler ve o gün tartışma çıktı nikah salonunda. Annem "kızımı evden almaya bile gelmediniz, hiç arayıp sormadınız, ben kızımı 26 sene tek başıma büyüttüm ama yalnız evlendireceğimi hiç düşünmemiştim, keşke böyle olmasaydı." dedi. Bunun üzerine eşimin ablası annemin üstüne yürüdü. "Ne bekliyordunuz ki bizden? Ben terbiyemi bozup şu an sizin seviyenize düşmeyeceğim" gibi şeyler söyledi. Annem sessiz kaldı. Çok üzüldüm ben de doğal olarak ama sesimi çıkartmadım. Evlendikten sonra da bu konularla ilgili pek konuşmadık, yoksa tartışmaya dönüyordu.
Neyse sorun tabi ki bayram. Bayramda eşim babasına gitmemizi istiyor. Ablası da babası da bizden ayrı şehirlerde. Ablası gidemeyecekmiş babasına, kayınvalidesi gelmiş. Ben de gidemeyeceğimi söyledim. Anneannem felçli, annem ona bakıyor ve bayramda yardımcı bayan izinli. Anneme ben yardım edeceğim doğal olarak. Bunu öne sürdüm. 3. ve 4. günler gidebiliriz dedim. Eşim onu da kabul etmedi, kurban kesiminde babasına yardımcı olması gerektiğini söyledi. Arkandan ben gelirim öyleyse 3. gün dedim. Bu sefer de ben zaten döneceğim o gün gerek yok dedi.
Bu konu yüzünden günlerdir aramız bozuk. Bir şey yok gibi davranıyoruz ama kırgınız. En son ablası aradı. Ben de içerden duyuyorum konuşmalarını. Çok irdeledi "niye gelmiyormuş vs." diye. Eşim de "ben gideceğim işte tamam" dedi en son. Neymiş babası yalnızmış, misafirlerine kim hizmet edecekmiş falan da filan da.
Ben de bunun üzerine "biz evlenirken gelenek görenek sevmiyorlardı, bayram olunca birden gelenekçi oldular" dedim. İstemiyorum gitmek, beni evladı gibi görmeyen, sahiplenmeyen insanlar için annemi bırakıp bir yere gitmeyeceğim dedim. Ne yapacağım bilmiyorum gerçekten. Allah aşkına bir yol yordam gösterin.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?