KOCAMIN HİZMETÇİSİYİM

Ya bu evlilikte alınan mallar ortak kısmı pek öyle olmuyor. Bi arkadaşım boşanma aşamasında. Evi de evliyken almışlar. Ama adam şimdi ihtar çekmiş evimden çiksin diye. Yani mal kimin üzerineyse daha avantajlı o tarz durumlarda
Ha belki sonra satılacak yarıya bölünecek ama bu süreçte ev adamın üstüne olduğu için her çirkinliği yapıyor
İstediği kadar ihtar çeksin. Sonuç değişmez. He mesela adamın babasından miras kalmıştır, onu satıp üzerine de borç alıp ev almışlardır, yani evin parasının çoğunu kendisi vermiştir, belgelerle ispat ederse o zaman sonuç değişebilir.
 
evet işim rahat ben de öyle düşünüyorum. arkadaşlarımla bulumama izin vermiyorki nasıl buluşuyum akşamın bi yarısı ben gidiyorum diyip dışarı çıkamam ki o şekilde bi ilişkimiz yok. o her arkadaşlarıyla buluşmak istediğinde benden izin alır.
Çalışırken sıkıntı yok ama. Ona bir şey demiyor çünkü para lazım. Fakat arkadaşlarla çıkmak sorun öyle mi? Tam bir errrrrrrkek yaa. İşi bırakırsanız dışarıyı pencereden ancak görürsünüz zaten
 
yani eğer ben çalışmıyor olsam tabiki de yemeği temizliği ben yaparım. sonuçta adam hem işten gelecek hem yemek mi yapacak ben evde boş boş otururken. genel temizliklerde ya da misafir geleceği zaman ondan yardım isterim. onun dışında söylesem yemek hariç yapıyor ama 2 yıldır sürekli aynı şeyleri söylemek yoruyor.
Siz zaten çalışmamayı hiç düşünmeyin. ekonomik özgürlüğünuzu bırakmayın.Dunyanin binbir türlü halı var.

Kafa yapınız aynı dememin sebebi ;böyle zihniyette bir adamı seviyor oluşunuz .Şöyle dusunun ; bir adam var ve size diyor ki izin verirsen başka bir kadınla İmam nikahı yapmak istiyorum.Onu sevebilir msiiniz? Hayır.Yani umarım hayırdır.Cunku bu adamın kafası size çok terstir.Ve saygı duymazsınız sevemzsiniz.

Size kocanız hizmetcisi gibi davranıyor ama siz onu sevmeye devam edebiliyorsunuz.İste bu sizin de kafa yapınizın çok farklı olmadığını gösterir.Calismasaniz tabi ki ev işleri çoğunlukla size kalır.Bu iş bölümü olur.Ama sofradan tabağını almak ev işi değildir ,insanın kendi sorumluluğudur.Sizin durumunuz bu değil.Siz çalıştığınız halde eşinizin beklentisi tüm ev işi , yemek işini size ait görmesi.Burda sorun zihniyette.Disarda zman geçirmeyi size hak görmemesi.Ama kendi yapıyor.Cunku eşinize göre kadın başka erkek başka.

Sonuç olarak bebek yaparsaniz işiniz daha da fena olur.Sarpa sarar.Cunku işler 2 değil 4 katına falan çıkıyor.Zihin 10 kat daha fazla yoruluyor.Sayilari salladım ama hissettiğim bu.
 
Arabanın kimin üzerine olduğu önemli değil zaten. Evlilik içinde alınan mallar üzerinde çiftler eşit hakka sahip. Bir anlamı yok yani onun. Ağzınıza bir parmak bal çalmış sesiniz çıkmasın diye. Hem arabanın borcunu ödeyip hem evin hizmetçiliğini yapıyorsunuz çünkü. Bir de üstüne basit bir arkadaş görüşmesine bile izin yok adamdan. Altınların hesapta birikmemesi tek avantajınız öyleyse bu evlilikte. Şimdilik tadını çıkarın.
Araba adamın üstündeyse gider devreder. Kadının ruhu duymaz. Burada çok konu okuduk. Hatta adam arabayı başkasına, başkası da başkasına devrettiğini için mağdur olan kadın çok
 
Araba adamın üstündeyse gider devreder. Kadının ruhu duymaz. Burada çok konu okuduk. Hatta adam arabayı başkasına, başkası da başkasına devrettiğini için mağdur olan kadın çok
Tabii ki böyle şeyleri çok okuduk burada ama konu sahibinin hayatında işin o raddeye gelebileceğini hiç sanmıyorum. Kadın her şeye he diyor. Niye araları bozulsun ki? Bu adamın yaptığı şey kadının gönlünü eylemek.
 
İs paylasimi yapmak sizi rahatlatır..
Bulaşık Makinesini boşaltmak, çamaşırları aşmak.. ütü yapmak.. gibi gibi bir kağıda sıralayın yazın..
Sonra eşinize gösterin ve paylaşın işleri ,madem soylersen yaparım diyor ,işler güçler paylaşılmış olur sizde rahat edersiniz..
Ama ne olursa olsun taviz vermeyin ,ıslak çamaşırlar orda koksun ama asla siz asmayın..
Böyle böyle bir düzen oturtulur..
 
Birincil sorununuz izinsiz bir parka dahi gidememeniz.
Isiniz olmasa beter bir hayatiniz olur bence. Ayrica araba, altin vb kolay elden cikarilan yatirimlar, aniden lazim olsa satilir ucar gider
Arsa alin :)
Isinizi birakmayin ve borcunuz bitince evin masraflari ve evin islerini tekrar aranizda paylasin, bunu yaparken de ozgurlugunuzu geri alin.
Ve merak ettigim sey ehliyetiniz var mi? Arabayi kullandiriyor mu esiniz?
 
Neden kocanızı savunmaya başladınız? 'Çalışmasam her şeyin daha kötü olacağını düşünüyorum' diyen siz değil misiniz? Doğru düşündüğünüz tek nokta bu. İşi bırakırsanız her şey daha kötü olacak ama siz yine idare eder bunada bir kılıf bulursunuz. Sizde bu potansiyeli fazlası ile var.
Ben meseleyi anladım. Sorduğum soruya da cevabımı aldım. Takıldığı tek konu şu : iki işte birden çalışmamak. Yani dışarıda çalışmak istemiyor. Evdeki sorumluluğu kabul ediyor. Dışarıda çalışmada kendini daha hissedeceğini düşünüyor. Bu şekilde hem dışarıda hem içeride çalışınca kendini hizmetçi gibi görüyor. Çalışmasam her şey daha kötü olacak demesi de korkularından kaynaklanıyor. Çünkü eşini ev konusunda yönetemiyor. Vazifelendiremiyor. Her şeyi kendi yapmaya çalışıyor. İçten içe hayıflanıyor.
 
Merhaba hanımlar yaklaşık 2 yıldır evliyim. kocamla severek evlendik. ikimizde çalışıyoruz mesleklerimiz iyi. benim çalıştığım yer çok rahat genelde hep oturuyorum iş yoğunluğum falan nerdeyse hiç yok. sabah 9 akşam 6 çalışıyorum ve eve de 18.10 de geliyorum. kocamda 8.30-18.00 çalışıyor. o 18.45 gibi anca geliyor eve. onun çalıştığı iş hep ayakta durması gereken yorucu bir iş. neyse asıl konumuza gelecek olursak. evdeki tüm işleri ben yapıyorum. yemeği ben hazırlıyorum sofrayı ben kuruyum ben kaldırıyorum. bulaşığı ben yıkıyorum. açtığı soda şişesinin kapağını bile tezgahta bırakıyor ben çöpe atıyorum. çamaşır, ütü vs hepsi bende zaten. o sadece benim söylememle odaları toparlayıp robot süpürgeyi çalıştırıyor. zaten evde hiç durmadığımız için o kadar da dağılmıyor. zaten çalışmak istemiyorum ama borcumuz var diye çalışıyorum. borcumuzda eylülde bitecek. benim paramın tümü borca gidiyor sadece 1500 tl kalıyor bana. kocamın parasıyla da kira, faturalar, alışveriş vs yapıyoruz kalanını da altın yapıyoruz. bişey istediğimde falan parasını verir maddiyat olarak bi sorunumuz yok. ama borcumuz var diye de ben de bişey istemiyorum zaten. Borç bitince işi bırakmayı düşündüm ama bu sefer daha kötü olacak diye korkuyorum zaten evde herşeyi ben yapıyorum o arada benim söylememle yardım ediyor. işi bıraksam asla yardım etmez ve daha fazlasını bekler. şimdi sadece bir çeşit yemek ve salatayla akşam yemeği yiyoruz bişey demiyor. zaten ben akşamları genelde sadece salata yiyorum kocam olmasa onu da yemem. işi bıraksam dört dörtlük sofra bekler. ev işine asla elini sürmez. ve ben hizmetçi gibi de olmak istemiyorum. gerçi şimdide hizmetçi gibiyim ama....

Tek sorunumuz bu da değil. O 2 haftada bir ya da 10 günde bir arkadaşlarıyla buluşuyor. bir arkadaşının dükkanı var orda oturuyorlar. tüm arkadaşlarını tanıyorum hepsi çok iyi çocuklar o yüzden gitmesine laf etmiyorum.zaten buluşacağı zaman beni de annemlere bırakıyor o yüzden benim için de iyi oluyor.
benimse şuan yaşadığım şehirde olan sadece bir tane yakın arkadaşım var. geçen onunla buluşalım diye konuşmuştuk. genelde o arkadaşım benim evime geliyordu ve kocamda o geldiği zaman bizi yalnız bırakmak için yine kendi arkadaşlarının yanına gidiyordu. ama ben artık arkadaşımla evde buluşmak istemeiyorum yani tamam en yakın arkadaşım misafir gibi sunum, temizlik vs yapmıyorum. ne bulduysak beraber yapıp yiyoruz çay içip konuşuyoruz falan. ama ne alaka yani her zaman herzaman evde buluşmak?? zaten yaz günü evler sıcak. o yüzden dışarda parkta kamp sandalyeşerimizi de alıp buluşalım dedik. kocama da söyledim sen de gel biraz bizimle oturursun sonra arkdaşlarınla orda basket oynarsın diye. yok eve çağır evde oturun ben giderim dedi. ben de hayır sürekli evde oturuyoruz istemiyorum bunaldım sıkıldım dışarı çıkmak istiyorum dedim. ee her cumartesi dışardasın zaten dedi(cumartesi günleri kocamın akrabalarıyla gün sıramız var.sadece o) ben de dedim o senin akrabaların ve zaten hepsi yaşlı ne alaka onlarla mı dertleşiyim zaten gitmek istemiyorum bi cumartesi günüm var ondada güne gittiğim için kendime vakit ayıramıyorum falan dedim. o şekilde kavga ettik biraz.

biraz uzun oldu ama sorunum bu yani. kocamı çok seviyorum aşığım ona o da beni seviyor ama arada uykusunda boğasım geliyor bu yüzden. sizce normal mi bunlar? kocamın abisi kendi karısına daha kötü davranıyor. 3 çocukları var adam mutfaktan su bile almaya gitmiyor o derece. adamı da görseniz cahil falan değil. gayet güzel bi mesleği var çok iyi bir ünide mühendislik okumuş ve şuan devlette mühendis ve çalıştığı birimin müdürü. ama düşünceleri davranışları çok fazla ilkel geliyor bana. çok gelenekselci aileler. bizde gelenekselciyiz ama benim annemle babamın ilişkisi bu kadar değildi yani. bi saygı vardı kararlar falan ortak alınırdı. ben abisinden çok etkilendiğini düşünüyorum. ne yapmam lazım? boşan, abisiyle görüştürme falan demeyin onlar olmaz.
Haftada bir yapacağınız sosyal etkinlikte bile sizi kısıtlayan, arkadaşlarınızla sadece evde görüşmenize müsade eden, cumartesi günü sadece akraba ziyareti yaptıran adam mı iyi insan? İstediği okulu bitirsin, istediği mesleği yapsın bu kafa yapısıyla bir halt olmaz.
 
Eşiniz hayatınıza çökmüş ve farkında bile değilsiniz. Bunların hepsi de siz izin verdiğiniz için olmuş. İşinizde rahat olduğunuz bu tip adamlara söylenmemesi gerekir mesela.

İşten ayrılmak sizin için fazla lüks. Ruhunuza çöker bu kez ve ona da ok dediğiniz anda bittiğinizin resmidir. Çok seviyorum değil olay burada kafanızı kullanın artık biraz.
 
Verdiği para 1500 TL. Çalışan kadın kocasını verdiği bu paraya, kocam buna kocam para veriyor diyor.
Bizim okuldaki çocukların fabrikada çalışan velilerinin çocuklarına haftalık verdiği harçlık bu kadardır. Şaka gibi. Konu sahibi sıfır harcaması olduğu ve kusura bakmasın ot gibi yaşadığı için bu parayı yeterli görüyor.
 
Ayrıca insanları diplomaları ile etiketlemek ne kadar yanlış. Hani bir söz vardı ya, eşeklik baki kalır diye.

Bir insanın istediği kadar müthiş diplomaları olsun; görgü, nezaket, saygı, sevgi ve idrak konularında diplomaları olmadıktan sonra… öyle düşünün.
 
Okumak meslek sahibi olmak insana bunları aşılamıyor. Bir iş arkadaşım var, karısı çalışmıyor diye her şeyi onun yapmasını bekliyor. Çorabını bile kaldırmıyormuş bir de bunu marifet gibi anlatıyor. Elimin tersinde yapıştırcam bir gün kalacak öyle.
Evlenmişsiniz ama eş görev paylaşımınız dengesiz olmuş. Eşlerin ikisi de çalışsa da illa birinin işi daha yorucu olur ve daha az yorulanın bir tık fazla sorumluluk alması normaldir. Ama sizde durum bir tıkla kalmamış. Eşiniz sizin isteklerinize, alanınıza saygı duymuyor. Bu zamana kadar da onun istediği gibi bir hayat yaşadığınız için geçinmişsiniz. Ev dışında arkadaşınızla görüşmenize bile laf ediyor. Kıyaslama yapacaksanız daha iyi örneklerle kıyaslayın. Daha kötü eşlerle kıyaslayıp bu adama minnet etmeyin. Daha fazla sorumluluk verin, arkasını toplamayın. Kendisi gelmek istemiyorsa siz arkadaşınızla çıkın dışarı oturun. Yalnızca eşinizin evde olmadığı zamanlar değil kendiniz de plan yapıp çıkın. Evliliğiniz onun kurduğu bir evcilik oyunu gibi bir şey olmuş.
 
Hanımefendi iyi misiniz? Siz kocanızın hizmetçi olmuyorsunuz. Evlilik böyle bir şey. Ne bekliyorsunuz? İş yapmak istemiyorsanız kazancınızla eve yardımcı alacaksınız. Adam daha ne yapsın size. Çalışmasanız da bu işleri siz yapacaksınız. Kaldı ki eşiniz size göre daha yoğun ve yorucu tempoda çalışıyormuş. Sorumluluk almayacaksanız niye evlendiniz? Yarın öbür gün çocuğunuz olsa adamcağız kucağına almasa adamı boğarsınız siz. Adamın yerinde olsam bir kez daha düşünürüm. Çünkü siz bu kafayla bu adamı durduk yere boşarsınız. Kafaya taktığınız şeyler bir cevizin kabuğunu doldurmaz. Alın yardımcı evinize baksın madem.
Mesleklerin evdeki hallerle bir bağdaşımı yok. Örnek vermişsiniz mühendis diye. Ben de mühendisim. Ev yaşantımın mesleğim ile alakası yok. Evimde keyfim nasıl isterse öyle yaşarım. Ben kaldırır ben toplarım. Kocam da demez ki bu niye burda. Yardım istersem ikiletmez yapar. Bu adamdan yemek vs. Ya da mutfak işi niye bekleyeyim ben ? Benim gibi beceremez ki? İçime de sinmez. Herkesin bir fıtratı var. Erkeklerin de kendilerine has yapıları var. Önemli olan bunu lehinize nasıl çevirirsiniz buna bakmak. Yani adamı uykusunda boğmak değil. Hasta mısınız?
Kendi kocanıza göre hanımefendinin yaşantısını yorumlamışsınız “ soda kapağını bile kaldırmayan bir adamla evde size her an yardım eden insanı nasıl kıyaslayıp evlilik bu diyebiliyorsunuz 😄 Evlilşk her şeyi kadın yapsın gibi bir şey değil ayrıca . Sorumluluk bilinciyse ikisinde de olmalı .
 
O kadar rahat işte çalışmak neden zorunuza gidiyor anlamadım. Hani deseniz tüm gün ayaktayım, çok zorlanıyorum neyse.
Ayrıca eşinize iş vereceksiniz. Tamam yemek yapmasın, masayı kaldırır, bulaşıkları halleder. Evi o süpürür, siz sizlersiniz gibi bir sistem kurmanız lazımdı başından itibaren. Kendiliğinden yapmasını beklerseniz çok beklersiniz.
Ayrıca dışarıya çıkma kısmında da eşinizden izin almayacaksınız, haber vereceksiniz. Gönlünün olmasına gerek yok. Siz her şeye tamam diyerek eşinizin abisini eleştiriyorsunuz ama o adamlar da karıları ses çıkarmayı kendine hak görmediği için daha çok çığırından çıkıyor ya zaten.
Çalışırken eşinizden maddi olarak para isteyince veriri artı bir şey gibi söylemeniz enteresan. Borcu olduğu gibi sizden ödemek yerine fakelı bir formül bulabilirdiniz. Kocadan para istemek de sorun yok ama şu durumda isteyen konumunda olmanız gibi durum yok. Bu kafa yapısıyla evden işe, işten eve, hafta sonu eşin yaşlı akrabalarıyla günün dışında bir hayatınız da olmaz. Araya bir de çocuk eklenirse tamam zaten.
 
Son düzenleme:
Şimdi maaşınızla borç ödüyorsunuz, borç bitince para harcamayın eve ya da mesela sadece kendi telefon faturanızı ve su faturasını otomatik ödeyin. Hani size para kalsın, sınırlama getirin. Araba kullanmayı öğrenirseniz akşam da rahat çıkarsınız.
 
Back
X