- 25 Aralık 2020
- 6.332
- 22.813
- 298
- 41
- Konu Sahibi kivircik2005
-
- #41
yani amaç michelin yıldızlı bir resturantta çalışmak filan mı?
benim kuzenim lisede okudu gastronomiyle alakalı bölüm (meslek liselerinde bölümün adı ne diye geçiyor bilmiyorum)
baya da böyle kilolu hımbıl bir çocuk, öyle filinta gibi atik, pratik, hızlı bir delikanlı filan değil. 1 bardak suyu zor veren türden bir çocuktu çocukken de. herhangi bir spesiyeli vs de yoktu yani mutfağa çok ilgiliyim diyerek okumadı (eli mutfafa ondan çok çok daha yatkın olan belki 10 tane akranı kuzenim vardır, öyle diyim), kolay bölüm diye okudu bir de ilçede o bölüm varmış sanayi vs. olmayan, onu okudu.
neyse antalyada stajlarını yaptı okurken geçen sene bitirdi asla da işsiz kalmadı, ki benim memleketim turistik yer değil, ankara istanbul değil, sıradan anadoluda ilçe (ama büyük ilçe). işle alakalı bir şikayeti yok. mobbing filan görse çalışacak bir tip değil zaten. ama aşçı değil soğuk bölümünde bu çocuk.
hemen de ehliyet yaptı, geziyor da yani. anadoluda olduğu kadar konser monser.
ha köy işlerine, il kültür bilmem ne müdürlüğüne (nüfus müdürlüğü ya da hastane türü yerler hariç) bu tür bir devlet kurumuna girse (ki nasıl girecekse?) muhtemelen daha fazla "yatarak" çalışırdı, buna yok demiyorum ama 18 yaşında meslek sahibi ve anne baba evinden işe gidip geliyor bu çocuk, kirası yok, çalışma saatleri standart, üniversite okumayı zaten düşünmedi de düşünse de iyi bir yer kazanamazdı. yaşadığı yer de ucuz bir yer asgarinin bir tık üstü dediğiniz maaşla geçinir yani. yarısını kiraya vermeyecek çünkü. 10 sene sonra evlenecek olsa da zaten kendi yerini açmış olur, epey tecrübeli biri olarak.
ben turistik bölgede yaşıyorum. evet, eskiden mutfak personelinin canına okuyorlarmış da şimdiki 20likleri öyle eskisi gibi çalıştırmaya kaç kişinin otoritesi yeter bilmiyorum ertesi gün işi bırakır şimdikiler...o zamanlar öyle çalışanların da zaten kaçı okulludur o da ayrı konu. alaylı olan komilikten giren vs. kişilerin süreçleri farklı.
ben konu sahibini tanımıyorum, sadece muğla sormuştu bi konusunda o kadar biliyorum
ama hani türkçe öğretmeni olup atanmak için çalışması gerektiği kadar bu iş için de çalışsa (tamam biri masa başında diğeri mutfakta, ayrı kulvarlar) hayli hayli bir yere gelir, bu garanti en azından, atanmanın bir garantisi yok.
konuya cvp olarak:
memur ol baskısı çok yerde var, bizde de çoktur aslında
ancak durumuna göre başarısına göre
atanamayacaksa ya da torpili yoksa kimseye memur ol denmiyor şu anda benim çevremde
benim kendi kuzenlerimden mesela öğretmen olup da atanamayan yok
ya da amacı memur olmak olup da KPSS ile atanamamış kimse yok
ama yengelerimden filan bol bol var 10 sene olmuş evdeler, görüyorum ki bu kişilerin ya akademik altyapısı az ya da sınav becerisi yetersiz. bu da çoğu kez aşikar yani, belli. amaç atanmaksa boşa okumuşlar.