hayır müşteri her zaman haklı değildir ama hizmet sektöründe öyle davranman gerekir. senin yaptığın çıkışma mevcut sistem içinde yanlış olmuş üzgünüm ve iş yerleri bunu kabul etmezler. kurumsal değil de lokal bir yerse işyeri sahibine kalmış bir mesele ama ben kurumsal için konuşayım. yaklaşık 3 sene baristalık yaptım ve ilk başladığım yer en bilindik markanın en kalabalık şubelerinden biriydi. ilk işe girdiğimde çok kızıyordum insanların kabalığına, müşterisinden kuryesine sapıklığa. hadi bunları anlıyordum da işten çıkış saatinde metroda yan yana oturacağım insan bana niye ego yapıyordu mesela anlamıyordum bunu. hayır benim elimden yiyip içiyorsun yani demiyor musun tükürür bilmem ne.

bizim müdür agresif müşteri geldi mi çocuklar yeter ki gitsinler bizim işimiz aksın derdi. zaten o markada müşteri şikayet etti mi bittin 1 sene terfi alamazsın, şubeni değiştirirler, kovarlar vs. her koşulda özür dileriz diyeceksin yani şart bu.
neyse bir gün 3. ayım falan herhalde barın içinde 2 kişiydik (az eleman çok iş yani) ve diğer eleman sıradaki müşterilerden biriyle tartışmaya başladı. onlar tartışırken ben kasadaydım, kadının da sırası geldi önüme geçti. çocukla tartışırken elindeki yüzlük banknotları benim suratıma fırlatmasın mı.

dışarı çıktılar. ben hem kasa, hem bar yaparak sırayı tek başıma bitirmek zorunda kaldım. en son işim bitti hala dışarıda tartışıyorlar. sayım falan vardı herhalde müdürler yok ortada. ben de çömezim gittim yanlarına dedim ki hanımefendi arkadaşım hatalı ama siz de hatalısınız bütün suçu çalışana atmayın lütfen yeter artık tartışmanın sürdüğü diye konuştum, pattt şikayet etmişler beni. bana diyorlar ki kızım sen salak mısın sanane, ben de o acemilikle diyorum ki o benim ekip arkadaşım olduğu için korudum ben onu.

tek başıma koşturmaktan kan beynime sıçramış o esnada, yüzüme para fırlatılmış ben zaten üniversiteden yeni çıkmışım ağlayarak işe gidiyorum. o günden sonra anladım müdürümün ne demek istediğini ve bu yeter ki gitsinler felsefesini uyguladıkça benim işim güzel yürüdü, hem robot gibi çalışıp hem insanlarla ilgilenirken kendi yararıma davranmayı keşfettim. yeter ki gitsinler. salakta gülümse, kibar ol ve müşterinin sorununu çöz. kişisel algılama karşındakinin davranışını. yeter ki gitsin yani.

yine bir gün 2 kişiyiz barda bu sefer müdürümle beraber. kadının birinin siparişini almışım ödemesini yapacak, arkasındaki turist menüyle ilgili bir şeyler sorunca ingilizce beklemesini rica ettim. önümdeki kadın aniden çığlıklar atarak bağırmaya başladı. elini kolunu yüzüme sallıyor gözlerini belertmiş. müdür kadını dışarı çıkardı. manyak 30 dk ağladı dışarıda adama ben de camdan görüyorum, neymiş efendim ilk onunla ilgilenecekmişim. mskdkdjxjc sonra çözülüyor tabii dili. covid'den beri ilk kez dışarı çıkıyormuş, hiç insan görmemiş, gerginmiş zaten kocasından yeni ayrılmış, bana da ayıp olmuşmuş

haspama bak. ben içeride yine kapıya kadar sırayı hem bar hem kasa yaparak tek başıma bitirdim o sürede. gerginlik yaşamak sana daha çok iş demek yani. bazen de ne yaparsan yap olmuyor, türlü türlü insan var. küfür eden de çok mesela. daha anlatırdım da çok uzattım ana fikir bu. yeter ki gitsinler. sen kendini koruyacaksın çünkü büyük patronlar ve şirketler seni asla korumazlar.