öncelikle okuduğunuz için çok teşekkür ederim. aslında çıplak gözle bakıldığında pek birşey yokmuş gibi görünüyor. ben artık o kadar dolmuşumki... o numaraları gördüğümde, ben bile farkında değilim kişi listeme bakmıyorum bile görüşmüyorumki dedi.. söz vermişti çünkü önceden. ama yinede elimde değil, tepem atıyor bir andakonuşarak halledilmeyecek birşey yok gibi, ama oturup yüz yüze konuşmaya kaltığımızda, hayatım ben şu konuda üzüldüm vs vs diye olaya girince nasıl oluyor anlamıyorum suçlu ben oluyorum. işin içinden çıkamayınca, yazıklar olsun sana hiçbirşey demiyorum diyor.. öylemi hayatım, tamam şöyle şöyle yaparız bundan sonra dese bitip gidicek.. seviyorum onu aksine çok seviyorum, ayrılırsak üzülücem biliyorum ve o daha çok üzülücek, bunca şeye rağmen nasıl oluyor bilmiyorum ama onun bana ihtiyacı var. belki kızıcak burdaki birçok kişi hem bu kadar şikayetçisin hemde kıyamıyorsun diye... bilmiyorum işte nasıl bir sevgiyse içimdeki...
sizin adınıza çok sevindim, inşallah dediğin gibi bizde atlatabiliriz, birşeyleri hallederiz.. hayırlısı olsun elbette, hep öyle dua ettim... eğer hayırlıysa olsun...
Merhaba kk üyeleri,
Buraya yalnızca bir kaç konu açtım, neredeyse hepsi de nişanlımla ilgili problemlerdi. Şuanda o kadar üzgün ve stresliyim ki... Önceden sabah gözümü aşkla açardım, onun sevgisiyle. Artık mide ağrılarıyla, stresle gözümü açar oldum.
Birçok gelin kayınvalide kayınpederle anlaşamaz, yada hep bir 3. şahıs sorun çıkartır. Ama ben demekki nişanlımla anlaşamıyorum, birbirimizi severek nişanlanmış olmamıza rağmen...
Çok sorunlar atlattık, bir çok hatasını gördüm affettim. Hiçbirşey almadı, hep bekledim. Nişanlandık 4 5 ay oldu tek bir gün bir çiçek bile almadı. Seninle evlenicez ya diyip, sanki gerisi önemli değilmiş gibi... Ciddi bir ilişki yaşamış benim sevdiğim. İlk tanıştığımız gün anlatmıştı bana eski kız arkdaşını, ona ne süprizler yaptığını fakat kızın hiçbirzaman mutlu olmadığını... O kadar imrenmiştim ki ona... Acaba birgün benimde karşıma böyle biri çıkar mı diye düşündükten sonra, o benim oldu... Banada süprizler yapardı belki çiçek alırdı... Allahı var, yeme içme çok bol, hep bir tatlıyla geldi, nereye gittiyse ne meşhursa bol bol getirdi... Ama bana nişanlısı, dini nikahlı eşi, dahada ötesi sevgilisi olarak içinden gele gele benim haberim olmadan ne tek çöp aldı, ne süpriz yaptı. Çok şükür benim hiçbirşeye ihtiyacım yok, ama insan sevdiği adamdan değer görmek istiyor...
Eşyalarımızı alıyoruz, ailem yatak odamı aldı. Salon takımını nişanlım adlı. Zor beğeniyorum, aklımda bir model vardı, üretimi bile durmuş. Yaşadığım şehirde tek bir tane. Ona bayıldım resmen, ama nişanlım burnumdan getirdi yine. Beğenmedim değil ama satıcının tavırları hoşuma gitmedi dedi, sonra gitti hiç sevmediğim tarzda mobilyalara baktı, baksın ses etmem ama inat girdi işin içine. Sen onu beğendin, bende senin sevmediklerine bakarım gibi... Hatta ogün akşam bize yemeğe geldik, annem ben kayınvalidem sofrayı hazırlıyoruz, babamlar sohbet ediyorlar, çıkardı telefonunu okey oynamaya başladı çocuk gibi.. Hemde telefonu elinden bırak demem üzerine, sinir olduğumu bile bile...
En son dayanamadık, kavga ettik. Çok büyük kavga... Onlardaydık, kayınvalidemle börek yaptık. Malzeme eksikti, dışarı çıktık benimkiyle. Yol boyu laf soktu, suçladı. Bende cevap verince, hazırlan seni götürüp bırakıcam dedi... Tamam dedim, gözlerim doldu. Artık mücadele etmekten sorulmuştum. Kayınpederime sarıldım ben gidiyorum diye, ağladığımı görünce dayanamadı, kızdı nişanlıma birşeyler dedi. Dışarı çıktık, aradı kayınpederim, o giderse bende gidiyorum giyindim montumu dedi. Oturduk konuştuk, ağladı. Yine kıyamadım ona... hep tehdit ettiği ilişkimiz (kaybedersin, öldürücen bu aşkı, şu yüzüğü bana çıkarttırma), çıkardım verdim avcuna. Artık canıma tak etmişti... Sinir krizi geçirdi, koştu geri çevirdi... Döndük eve... O günden sonra ipler yavaş yavaş kopmaya başladı. Artık ne yaparsa mutlu olamıyorum...
Sevgililer günü için konser varmış, arkadaşları son 2 bilet alalımmı dediklerinde alın demiş. Sonra bana sordu, emri vaki yapıyorsun dedim. Bu bizim başbaşa geçireceğimiz ilk sevgililer günü (ben belki evlenme teklifi eder, yda bir süpriz hazırlar diye beklerken grup olarak plan yapılmış, planıda arkadaşı yapıyor) belki özel bir plan yaparız dedim, evet haklısın dedi. Arkadaşı aradı, abi biletleri aldınız mı dedi, aldık dedi arkadaşı. Hani 14 şubat ya belki özel birşeyler yaparız xxx le dedi (benden için), arkadaşıda amannn zaten hafta içine geliyor sevgililer günü xxx de napacaksa sanki (burda resmen benim duygularımı önemsiz kılıyor) dedi. ve nişanlım, güldü, xxx sesini duyuyor ama dedi. Abi ne demek o bu bizim için özel bir gün sen ne demek istiorsun gibilerinden savunamadı. Kalbime bir ok daha saplandı. Yolun ortasında bırakıp gider, arkadaşının bu şekilde laubali konuşmasına izin verir... Eve giricektik tam o sırada, kıyamet koptu yine. Ben anlayışsızmışım, o insan o şekilde konuşmuş bunun suçlusu nişanlım değilmiş. Grup halinde hiçbirşey yapamıyormuşuz!!! O gün bir mail yazdım ona. Açık açık, hangi gün bana bir dal çiçek getirdin, eski sevgiline yaptığın süprizleri anlatıyordun ama falan gibi up uzun bir mail... Bu sefer aramızdaki sorunu ailelere yansıtmamalıydık, annesi geldi şehir dışından o kavganın üzerine gittik onu aldık. Ailesiyle aynı şehirde değiliz bu arada... Ben gitmesem olmaz, kayınvalidem soracak mutlaka.. Ertesi gün nişanlım yarım gün çalışıyordu, kayınvalidem aradı kızım gel oturalım diye. Gittim, yemek yaptık beraber, nişanlım geldi elinde 2 buket çiçek, biri bana biri annesine. Seviyorum diye tatlıda almış... O çiçeği görünce canım dahada çok acıdıilla söylememmi gerekiyor bazı şeyleri, içinden gele gele almıyor işte... Sonra avm ye gidelim dedik, gezelim. Bugün tek taşada bakalım dedi, olur dedim.Bana kazak aldı, ilk kez alışverişe çıkıp bana birşey aldık yanii... Bohçaymış, bavulmuş, gelin alışerişiymiş yok hiçbirşey.. Gezdik, daha öncede bakmıştık zaten yüzüğe. Sonra yorulduk, eve dönücez. Yine lafta kaldı tabiki. Bu sefer utanmadan söyledim, hani yüzüğe bakıcaktık yine kaynadı gitti dedim. Aa evet falan dedi, gittik baktık. Neyse bi iki tane beğendik. Eve döndük...
Ertesi gün yine çıktık avm ye... Park ederken sorun çıktı, bi kız gelip bir dakika dedi, biz parkedicez sandık. Sonra başkası parkedicekmiş falan filan uzun hikaye... Bende inmiştim arabadan çoktan. Sorun çıkınca kıza sordum, madem başkası parkedicek neden gelip bizi durdurdunuz diye, nişanlım datdatdatt korna çalıyor. Ben orda laf konuşurken niye çalıyorsun dedim, milletin önünde küçük düşürdü resmen. Sonra sinirlendi. Geri dönüyoruz dedi tartışma çıktı. Yok dedim geldik buraya kadar anneni huzursuz etme gezelim falan. Tartışma bitmiyor tabi, annemide alıp gidiyorum ben al şu anahtarı dedi (araba bana ait de ). O kadar bozuldum ki... Herşeyi unuttum herşeyi, annemide alıp gidiyorum ne demek... Ben senin neyinim peki dedim... Sokak ortasında bırakıp gidicek... 1 değil 2 değil kaç defa yaptı... Kayınvalidem mağazaya götürdü beni, gel biraz bakalım oda sakinlesin kızım dedi. Gittik ben bir iki bişi denedim sonra aradık gel karar veremiyorum diye, geldi. Sarıldı falan... Ben seni çok seviyorum ama beni anla yapma şunu diyor.. Emri vaki cümleler kurmayacakmışım, hangi kadın telefonunda eski takıldığı kızlardan birini görüpte sil şunu demez? hayatım şunu silermisin mi der?... Alışveriş yaptık biraz, ama gözüm malda mülkte değilki mutlu olayım... Kırıldı içimdekiler bir kere. Yine baktık pırlantalara, yemek yerken durup bak takmayacaksan almayım dedi, ne diyosun ya dedim. ne aldında ben takmadım bugüne kadar...
Eve döndük... Yorgundum, kırgındım... El bebek gül bebek davransa ne yazar, birşeylere sahip olmak için hep mücadele ettim ben... Beni gerçekten sevmiyor sanırım... Aşık değil... Sevmesem neden evlenmek isteyim diyor... İçinden gele gele sadece benim için birşey yaptığını görmedim ben... Ayrıl gitsin o zaman diceksiniz... Bazen öyle masum duruyorki, annem bile söyledi, sen onu çocuğunmuş gibi ilgilenerek seviyorsun üzerine titriyorsun dedi. Ama inanın artık içimden gelmiyor birşeyler... Sanki 40 yıllık evliyim, içim geçmiş, yorulmuşum...
Tüm yorumlara açığım, bu yazdıklarım sadece aklıma gelenler. Sorun sevmez güler geçer bir yapım var benim ama artık iyi birşeylerde söylese batıyor. Lütfen kızlar birşey söyleyin, ne yapayım, zamana bırakayım diyorum içim içimi yiyor. Yazdım, çizdim mail attım herseferinde... Dahada anlamıyorsa nasıl ifade edeyim ben kendimi...
Çok uzun oldu biliyorum ama şimdiden çok teşekkür ederim okuduğunuz için...
önemli olan yazman ya da düzeltmen değil. önemli olan şu. bak şimdi şikayetlerin var nişanlından. varsayalım ki bu şikayetleriniz daha da çoğaldı ve nişanı bozmaya karar verdiniz. o zmn ne olacak? dini nikahıda bozacaksınız.
bu işler bu kadar kolay mı? sevgilisin kıy bi dini nikah, nişanlısın kıy, karını aldatıyon ama vicdanın da rahat değil!!! kıy bi dini nikah. iki taraf da rahatlasın, ooooohhhh ne ala memleket. nasıl olsa hesap soranı yok, en azından bu dünyada!!!!!!
Allahın nikahını bu kadar ucuzlatmaya kızıyorum ben. size göre siz şimdi onun eşisiniz öylemi?
ne diyim, Allah hidayet versin..
diğer dertleriniz için de inşallah en kısa sürede çözülür diyorum. sağlıcakla kalın....
Eski konularına baktım şimdi, 6 aydır birlikteyiz, 4 aydır nişanlıyız demişsin. İlişkiniz hizlı ilerlemiş. Sakıncası yoksa bir şey sormak istiyorum, nişanlın şu sürekli sürprizler yaptığı kız arkadaşından ne zaman ayrılmış? Yani eski ilişkisinin bitmesiyle sizin birlikteliğinizin başlaması arasında geçen süre ne kadar acaba?
Yazinizi okuyunca yanlis anlamayin ama bana biraz fazla istekleriniz varmis gibi geldi. Yani siz kücücük bebegin konusmasini istiyorsunuz gibi birsey bu, ya da altini islatmasin, aglamasin. Bir insani zorla degistiremezsiniz. Ya onu oldugu gibi kabul edip diger olumlu yanlariyla seveceksiniz, ya da olmuyorsa birakacaksiniz. Bir arkadasim vardi benim de, sürekli mutsuz sürekli mutsuz, cocuk süpriz yapmayi bilmiyor. Ve hikaye de aynisiydi, eski sevgilisine o kadar süpriz yapmis kiz kiymet bilmemis. Ben nedense inanamiyorum bu hikayeye, o kiz kiymet bilmedi diye afedersiniz ama "oduna" dönüsmenin bir mantigi var mi? Arkadasim sürekli sevgilisinden incelik bekliyordu, surda söyle diyebilirdi, surda söyle davranabilirdi vs, en sonunda kabullenmeyi ögrendi simdi daha mutlu.
Sizin konunuza gelince takildigim bir nokta oldu: mesela erkek arkadasi aramis xxx ne yapacaksa sevgililer gününde demis, nisanliniz da sadece gülmüs savunmamis.
Benim size tavsiyem, nisanlinizin hangi tür erkek modeli oldugunun ayrimina varin. Bircok erkek bu tarz özel gün muhabbetlerini sevmez hatta erkek arkadaslari ile de dalga gecerler. Bir de nadir bulunan erkek modeli vardir ki gercekten o güne önem verir ama arkadaslarina karsi savunmaya girismez, erkekligine zeval gelmesin diye. Bir de cok nadir bir erkek modeli vardir ki, bu da sizin dediginiz gibi " ya arkadasim ne diyorsun sen o gün bizim icin cok önemli " der.
Ya da mesela düt düt düt korna calmis sizi kücük düsürmüs vs.
Kadinlarin bir cogu nisanlilik döneminde ne tür bir erkege sahip olduklarini görürler ama sonra degistiririm der, sonunda mutsuz olurlar. Normalde nisanlilik döneminde ve evliligin ilk aylarinda kavgalar cogalir ancak bunlar gecici kavgalardir, sizinki daha cok genel bir mutsuzluk, beklentilerin karsilanmamasi gibi bir durum.
Size Erkekler Mars`tan Kadinlar Venüs`ten adli kitabi öneriyorum. Muhakkak bulun ve okuyun, faydali olacaktir diye düsünüyorum. Kavgalariniz da uygularsaniz azalacaktir.
Üzgünüm ama ben sana biraz rahat battığını düşündüm yazdığını okuyunca. Çünkü gerçek hayat filmlerdeki gibi değil. Erkekler hiçbir zaman imalı davranmayı sevmez. Evet, elbette kendiliğinden sürpriz yapan, olur olmaz anlarda hediyeye boğan da vardır ancak inan o bile tadında güzel. Sürekli her özel günü hatırlayan, seni sürprizlerle şaşırtan bir insan da bir süre sonra bunalma duygusu yaratıyor. Biz kadınlar olarak aşırı incelik ve sürpriz yapılmasına alışık değiliz bence. En büyük ihtiyacımız bu zannediyoruz ancak, gerçek problemler sevginin olmadığı, kabalık, saygısızlığın olduğu ortamda gün yüzüne çıkıyor. Bence seni gayet mutlu etme kapasitesine sahip bir nişanlın var ancak biraz öküz altında buzağı arıyorsun. Evleneceksiniz zaten, nişanlısınız, 14 Şubatta neden evlenme teklifi bekliyorsun mesela? Şekil şemal bu kadar mı önemli? Ben de evlenme teklifi almadım ama sevgilimin benim için katlandığı zorluklar benim için en önemli evlenme teklifiydi. Hatta etmesine ben engel oldum, bu kadar derdinin arasında bana sürpriz planlamakla yorulmasın diye. Hem 14 Şubat kadar gereksiz bir günü bu kadar önemsemeniz de saçma bence. Zorla romantik olunması gereken günler, anlar, insanlarda sadece hayal kırıklığı duygusu yaratır. Beklentilerinizi bu kadar gerçek dışı tutarsanız, mutsuz olmanız kaçınılmaz. Bir an durun ve düşünün, bu insan sizi seviyor mu? Evlilikten kaçıyor mu? Boşverin gelin bohçasını falan... Hevesleniyor olduğunuzu anlıyorum, ancak bir gün ne gelin bohçası ne nişan bilmemnesi bunların hepsi unutulacak. Önemli olan hayat boyu sizi sevip sayıp kollayacak bir eşiniz var mı, yok mu... Gerisi boş =)
selam bana kalırsa bu adam sni eskı kız arkadaşı kadar sevmıyor söledıklerıne bakılırsa adamın senın sevgınle yürüyor bu ılşki sana demişya yüzügü çıkarttırma bana dıye senımı korkutuyo yanı çıkarırsa çıkarsın aaaaa yeter be iyide sabır varmış sende dengesız bir adamı herşeye parlıyan her dakka dıdık dıdık tartışmaya meyıllı bi adamla ömür geçermi saygısıda yok bunun bence ilerde o sevgılerde bıter canım bu adamla mutlu olucagını sanmıyorum yanlış anlamada çocuk gibi yönetıcekmısın onu ömür boyu şuan böle yapıyorsa evlendıgınde tam bir odun olur çıkar bu adam kendı ılışkımden biliyorum tatlım karar senın hanı demişsin sabahları mutsuz uyanıyorum dıye daha şimdiden bunlar oluyosa yol yakınken dön canım u dönüşü yap hemde
evet gerçekten dışardan bakıldığında ufacık şeyler gibi ama yinede insanı çok inciten şeyler. Gerçekten bi yandan sevip bi yandan şikyet etmek çok garip ama bunda yargılanacak birşey yok ... bana çok normal geliyor. Bu iletişimsizlik varsa eğer çıkıp gidiceksin bir süre senin değerini anlasın... ve giderkende söyle bunları oturup konussak bikezde tamam hayatım neden şikyetçisin desen böyle sorun olmazdı diye. ßelki bu şekilde bazı şeyleri konusabilirsiniz. onun seni sewdiğinede eminsin bk sende seviyorsun. ayrıca daha önce nasıldı ? yani bu iş nişana kadar glmiş ...
şuan evli çiftler dicekleridr iyi düşün yada vazgeç diye çünkü onlarda belki bu duygularla evlendiler ama evlenince herşyin farklı olduğunu gördüler. onlarda hakLı tabi aama ha diyincede bitmiyor hiçbirşey
Hissettiklerini kismen o kadar iyi anlayabiliyorum ki...
Esim bitanedir ama gel görki ayni nisanlin gibi ne hediye alir ne sürpiz yapar.
tanisma, söz, nisan, nikah, dügün gecti ve ben esimden bir tek hediye alamamistim...
cok kafama takardim, ayni senin gibi simartilmak ve kadin oldugumu hissettirmesini isterdim.
Insani bunalima sürükleyecek tehlikeli düsünceler gercekten...
Özel günlerimizi hatirlar ama özel hic birsey yapmaz mesela. Normal bi gün gibi gelir gecer...
tartsiyorduk bazen cünkü bu huyu beni mutsuz ediyordu.
Evlendikten sonra Zamanla alistim ama, onun bana verdigi degeri maddi seylerle ölcmemeyi ögrendim.
Onun bana bi bakisi yeter sevgisini anlatmaya, önüme güller hediyeler sermesede.
Bazi insanlarin ruhunda yok romantiklik, bunu kabullenmek gerekiyor.
Onlarin sevgilerini gösterme bicimleri cok farkli, bunu gördügün an diger seylerin eksikligini hissetmiyorsun...
Bazı arkadaşlar ilişkinizdeki tek sorunun, nişanlının romantik olmaması, sana hediye almaması olduğu kanısındalar. Ama şunların da dikkate alınması gerekiyor; nişanlısı bu kıza sürekli "bak böyle yaparsan ayrılırım" tehditleri savuruyor, kendisine bir kerecik adıyla hitap edildiği zaman kavga çıkarıyor, eğer takmayacaksan tek taş almayalım diyor, otoparkta yaşadıkları sorunda chocolatemilk olayı konuşarak halletmeye çalışırken kendisi sürekli kornaya basarak kızı küçük düşürüyor, sonra da annemi alır giderim diyor, günaydın mesajını atan hep chocolatemilk olmasına rağmen bir kere atmadığında trip yapıyor, kızın beğendiği oda takımına sinirlenip gidip en beğenmeyeceği takımlara bakıyor. Yani hep karşı tarafın alttan almasını, fedakarlık yapmasını bekliyor, hatta hala chocolatemilk ona mektup yazmış mı diye posta kutusunu kontrol edip, bulamayınca yazmasını talep ediyor. Yani bu kızın yaptığı romantik davranışlardan mutlu olurken, kendisi aynı tavrı sergilemiyor. Lütfen yazdığım tüm bu olumsuzlukları bir bütün olarak değerlendirin. Herhalde bu ilişkide olumlu yönler çoğunlukta olsa, arkadaş bir çiçek alınmadı diye sabahları mutsuz uyanmaz.
Bir de arkadaşım, daha önce sormuştum ama belki gözünden kaçmıştır, bu konu aklıma takıldı, nişanlının eski kız arkadaşından ne zaman ayrıldığını biliyor musun? Yani siz tanışmadan kısa süre önce mi olmuş bu olay?(Tanıştığınız gün eski kız arkadaşından bahsetmiş ya sana, onun için sanki çok uzun zaman olmamış gibi geldi bana.)
Bende nişanlıyım bizdede buna benzer bir durum var şöyle ki; benimkide eskiden kız arkadaşına çok şey yapmış sürprizler fln ve bana bırak sürprizi birtek doğum günüm yada sevgililer günümde bile yanmda olmadı.evlilik teklifi bile etmedi artk ağzmla istedim.biz zaten evlenmeyecekmiyiz diyor bide ! gerek yok gibi görüyor yani.erkeklerin odunluğu işte yapacak birşy yok mlsf :S sende biraz alttan al canım bnce..çok üsteleme takmamaya çalış.bşka türlü ancak kendini üzersin.yazık olur yani..birde ben nazara çok inanırım dışarıdan ilişkiniz kıskananlar vaarsada bu gibi durumlar yaşanabilir bunun içinde dua edin bol bol..Allah kem gözden sakınsın..
ben sizin yazdıklarınızdan hep bi beklenti içinde olduğunuzu farkettim .devamlı süpriz olsun bişiler olsun ister gibi haliniz var bununda sebebi bence nişanlınızı artık eskisi kadar sevmiyo ve tahammmül edemiyo olmanız bence...
Nişanlın bezdirmiş seni bence.. Biraz geri çekil ilgisiz davran "neden böylesin" dediğinde de "içimden böylesi geliyor" de belki biraz tutuşurda seni kazanmaya çalışır tekrar..
Yalnız burdaki durum çok farklı, konu sahibi arkadaş evlenecekmiş hazırlığı falan yapılmış, nişanlıymış. Öyle alelade bir şey değil yani.. Nasıl kıy sevgiline dini nikah karını aldat tarzı bir şeyle mukayese edebilirsiniz , hem konu bu değil arkadaşın derdi başka bir şey niye bunu ikide bir söyleyerek konuyu başka yerlere çekiyorsunuz, tamam anladı herkes suç olduğunu, bu kadar üstelemeseniz.
yazdıklarını okuyunca kendimde seni gördüm...benim eşimi anlatıyor gibisin.. davranışlar aynı hemen hemen...degişiceni sanmıyorum..oldugu gibi kabul ediceksin onu...yada bitireceksin ben bitiremedim evlendim ..benim eşimde hemen hemen aynı hareketleri yapıyor,telde bana ulaşamasın kıyameti koparır kavga ederiz....ani tepkileri vardır saman alevi gibi parlar..yer ve mekan önemli degildir onun için sinirlendiginde hiç bir şeyi görmez gözü rezileder insanı..sonra gelir özür diler..bazen böyle davrandıgı zamanlarda canımdan bezdirir beni...aramızdaki tek fark ..çok incedir süprizler yapar çicekler alır..yüzüme bakım yapar,kaşkarımı alır saçlarım boyar çocukla ilgilenir bana yardım eder ev işlerinde özünde çok iyidir ama ...herkesin bir iyi birde kötü yanı var işte...
Eğer karakter olarak nişanlınıza güveniyorsanız, evlenilecek bir insan olduğunu düşünüyorsanız bazı beklentilerinizi azaltmalısınız.
İnanın söyledikçe erkeklerde ters tepiyor, karakteristik özellikleri bu.
Size olan sevgisini size alacaklarıyla kıyaslamayın.
Surpriz yapması, sizin için birşeyler yapması elbet guzel ama zaten evlendikten sonra bu durumlar giderek azalıyor :)
Kadınların bakış açısıda değişiyor zaten.
Önemli olan anlaşabilmek, sırt sırta verecek bir yarenle yola devam etmektir.
Bunu gözardı etmeyin.
Söyleyerek ne kendinizi yorun nede onu inada bindirin.
Ne hediyeler alan sürprizler yapan kişileri tanıyoruz, yapmadıkları kalmıyor eşlerine ve eşlerinin arkalarından.
Eski sevgilisini bir daha asla hatırlatmayın ona, ona yaptıklarıyla kendinizi kıyaslamayın.
Aldatıldığı için ayrılmış ondan, bu büyük bir yaradır onun için.
Yaralarını beraber sarmışsınız, tekrar anımsatmanın anlamı yok.
Çok iyi düşünün. Konuşun nişanlınızla; her kavganızda yüzüğü çıkarmakla tehdit etmesin.
Bir erkeğin en kötü özelliklerindendir ayrılığı kolayca ağzına alması.
Bu saydıklarınız elbette çok önemli ama daha önemli meselelerinizi gözardı etmeyin.
Bence sen tamamen eskiye endekslendiğin için bu kadar takıyorsun. Hatta şöyle diyeyim benim sevgilimin benden önce 7 aylık bi'ilişkisi olmuş ayrıl barış toplasan özünde 3 ay anca. Ama gel gör ki ilk kez birine öyle güvenmiş, beklemiş, kız öncesinde başkasıyla sevgiliymiş yine beklemiş falan ne yaparsa kabul etmiş. Ben onu tanıdığımda telefonu 2 dakika geç açmam bile kavga sebebiydi çünkü kız bunu en güvendiği anda aldatmıştı. Yani onun yükünü baya bi'çektim şuan 1 yılı geçti ilişkimiz ve biz başta buyüzden çok bocaladık. Sürekli aklımda o kız tepesine çıkmış yine başının üstünde gezdirmiş diye kıyasladım durdum. Ne zaman artık bu eskiden kurtuldum kafamda ozaman mutlu olmaya başladım.
Eğer kafanda sürekli eskiye yapmış bana yapmamış diye düşünürsen emin ol çok üzülürsün. Bak aslında adam yapıyor ama sen eskiye daha iyisini yapmış mantığıyla ilerliyorsun.
Kırılman gereken noktalar yok değil, haklısın da bazı yerlerde...
Bence sizin biraz durulmanız lazım, nefes almanız lazım. Bi'şeyler üstüste gelince olur arada böyle bi'kafanızı toparlayabilseniz iyi olur şuan inat yapar gibisiniz.
aslında bittiğini sende iyi biliyorsun.belki baskalarından duymak seni desteklemeleri hosuna gitcek,kendini daha iyi hissediceksin. kendini zoraki bi duruma mahküm etmissin..bence kendini sıkma ve bitir bu durumu...ilerde dul olmaktansa simdi ayrılmak daha iyi...simdiden böyle hissedersen yolun basındayken,nasıl bir ömür katlanabilirsin ki bu duruma... yazık etme kendine derim...Rabbim yardımcın olsun
Kendini bir çıkmazda gibi hissediyorsun, seni anlıyorum. Sevmişsin, evlilik yoluna girmişsin ama karşındaki insandan emin olamıyorsun. İlk birkaç ay her ilişkide güzel geçer, canım cicim zamanlarıdır, insanların aşktan gözü bir şey görmez. Ama sen yedi ay gibi bir sürede "acaba" sorusunu sormaya başlamışsın. Erkek arkadaşın çoğu zaman fevri davranıyor ve kendini çok önemli, çok değerli, vazgeçilmez görüyor -ki bunu sen de söylemişsin. Evet, insan sevdiğine kendini değerli hissettirmeli ama buna nasıl karşılık verildiği de önemli. En doğru verecek kişi yine sensin. Nasıl bir yol izlemen gerektiğini de yine sen bilirsin. Daha önce bir yorumunda söylemiştin, iyi zamanlarda herkes iyi. Önemli olan bir sorun olduğunda nasıl davrandığı ve hatta neleri sorun ettiği. Senin burada anlattıklarından, küçük şeylerden sorun çıkarabilen bir insan profili oluştu kafamda, bunları daha önceki yorumlarımda da belirtmiştim zaten. Elbette insanları olduğu gibi kabul etmek lazım ama, onları o halleriyle kabul ederken kendimizden kaybedeceksek bu adil olur mu? Eğer fedakarlık yapılacaksa, bu karşılıklı olmalı. Nişanlının sevdiğin yönlerini, sevmediğin yönlerini, kendi hislerini, her şeyi kafanda ölç tart. Evliliğinize daha birkaç ay var, ilişkinizin gidişatını, nişanlının davranışlarını iyi gözlemle. Diyeceğim o ki, çok iyi düşün.
ya yazınızdan bağımsız bir şey dikkatimi çekti sabahları kötü uyandığınız dile getirmişsiniz sürekli tartışmanızdan falan bahsetmişsiniz de çizelgenizde ise açık net büyük harflerle HUZURUM yazmışsınız, ne büyük bir çelişkidir bu!
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?