Öğretim tekniklerinden bahsediyorum ben. Zaten şiddet ve hakaret diye bir teknik yok. Bazı öğretmen paraf atar bazısı gülen yüzlü sticker verir kimisi başını okşar. Ödev yapılmadığında kimisi eksi verir kimisi çarpı atar. (Defter yırtmak bence de hoş değil. israf sonuçta.)Bunlardan hangisini kullanacağını öğretmen velisine soracak değil. Eğer öğretmeniniz size kapasitesizsin dediyse bu resim öğretmeninizin kapasitesizliğindendir. Ama siz bu olayı tüm öğretmenlere genellerseniz resim öğretmeninizi haklı çıkarır davranmış olursunuz. Hiç sevdiğiniz bir öğretmeniniz olmadı mı?
şiddet hiçbir şeye çözüm değil. burda anneler hep bu klişeyi söylemişler ama sonuna da eklemeyi unutmamışlar "çocuğumu gerekirse ben döverim."
siz dövünce çocukta iz bırakmayacağınızı mı düşünüyosunuz? amacınız çözümün parçası olmak değil, vurun abalıya mantığı.ne olursa olsun dayak dayaktır.
öğretmen dayak atıyorsa yapılacak şey bellidir. gidersiniz şikayetinizi edersiniz. ayrıca konu sahibinin toplantıda susması hata.
reele bir şey yapamıyoranız sanalda celallenmenizin gereği yok bence.
elbette oldu.. mesela babam ve annem.. ben eğitimci bir ailenin, bir süre eğitimcilik yapmış kızlarıyım.. neredeyse sıralarda doğdum diyebilirim.. ve ben defter yırtmanın israftan ziyade şiddet olduğunun bilincine vararak büyüdüm.. Zaten sorun öğretim teknikleri değil.. öğretmenlerin ceza verme teknikleri.. vurmayı, yırtmayı, bağırmayı, saç çekmeyi kendilerinde kutsal!! bir hak olarak görme olayı.. mesela bu defter yırtma, hakaret etme yurtdışında bir okulda olsa davalık olurdu bu öğretmen.. bizde mesleklere verilen önem insana verilse ne öğretmen, ne öğrenci ne de veli olarak bir sorun kalmaz zaten, yanılıyor muyum?
Sbs sonucu öğretmeni ne kadar etkiliyor?
db55
özel eğitim merkezi ve rehabilitasyon merkezinde de çalıştım. çocukların özel olduğunu öğretmenler, okul kabul ediyor ama aileler kabullenemiyor maalesef. çocuklarla beraber aileleride psikolojik destek almalı bilgilendirilmeli bence. çünkü hem snein verdiğin örnek, hem özel eğitim alıp siz benim çcocuğuma bişey öğretemiyorsunuz daha fazla ders vermezseniz değiştiricem okulunzu diye tehditler falan. hiç hoş olmayan şeyler. Ailelere de destek şart olmalı.
Öğretim tekniklerinden bahsediyorum ben. Zaten şiddet ve hakaret diye bir teknik yok. Bazı öğretmen paraf atar bazısı gülen yüzlü sticker verir kimisi başını okşar. Ödev yapılmadığında kimisi eksi verir kimisi çarpı atar. (Defter yırtmak bence de hoş değil. israf sonuçta.)Bunlardan hangisini kullanacağını öğretmen velisine soracak değil. Eğer öğretmeniniz size kapasitesizsin dediyse bu resim öğretmeninizin kapasitesizliğindendir. Ama siz bu olayı tüm öğretmenlere genellerseniz resim öğretmeninizi haklı çıkarır davranmış olursunuz. Hiç sevdiğiniz bir öğretmeniniz olmadı mı?
Şimdi size öğretim teknikleri anlatamam. Benim anlamam 4 senemi aldı zira. Teknikten kastım bu değil. Bazı konular sınıfta tartışılarak işlenir bazısı laboratuarda. Benim bahsettiklerimle çok alakasız oldu yorumunuz.
arkadaşınızın ne yapması gerekiyordu biliyor musunuz? sakin kalıp, çocuğu okulun rehberliğine sevketmek, idareyi ve aileyi bilgilendirmek. Ama ne yazık ki, gidip vurmuş. Müdür de boşver demiş. Ne güzel..Körler sağırlar birbirini ağırlar durumu. Madem bu öğretmenin pedagojik formasyonu böyle bir durumda nasıl davranacağını kestiremeyecek kadar yetersiz, dürtülerini kontrol edebilseydi bari. Gidip vurmasaydı. Hangi *normal* çocuk bunu yapar? Bu çocuğun durumu normal değil diye düşünebilseydi keşke. Yardım elini uzatamıyorsa, birilerinin uzatması için çaba harcayabilseydi.
eskiden öğrenci döven öğretmenleri duyardık
belki hala da vardır
ama şimdi daha çok öğretmene başkaldıran öğrenciler var
ezilen, aşağılanan, karakteri zedelenen öğrencilere çok yazık ama ya diğer öğretmenler? çocuğun olduğu gibi öğretmenin de psikolojisi var
tekra söylüyorum dayağa, hakarete karşıyım
ama disiplin cezası olsun
Hamileyim merdivenlerden iniyorum tutuna tutuna biri dusurmesin carpmasin diye. Cocuklar o halimi gore gore tam karsimdan geliyorlar, benim kenara cekilmemi bekliyorlar. Dayanamadim bi gun bagirdim. Ben mi kenara geceyim. Geldigimi gore gore bana carpacaksin dedim. Ogrenci yukari cikiyor ama bana nasil bakiyor. Orda dovecek beni yani.
Kızım ilköğretim 4. sınıfa gidiyor. Bugün sbs sınavı vardı okulda. 62 sorudan 15 tanesi yanlış diye öğretmeni kafasına vurmuş. Bu sadece benim kızıma atılan tokat değil,diğer 15 üstü yanlışı olanların geneline vurmuş. Ve daha öncesindede birkaç öğrenciye tokat atıyor ve diyormuşki : Hemen annenize babanıza yetiştirirsiniz. Eğer defterlerindeki yazılar çirkinse sayfayı yırttığını söylüyor. Bunu geçen sene toplantıdada dile getirdi sizler diyor hiçmi çocuklarınıza vurmuyorsunuz. Tabi toplantıda kimseden ses yok, ben konuşsam belki çocuğuma farklı davranıcak. Birde demişki seneye ben sizlerle beraber değilim farklı bir okula yada başka bir yeremi gidiyor bilmiyorum, sizden kurtuluyorum demiş.
Okulumuzun ismi ve yeri önemli değil müdür bile ilgisiz. Müdür bey, genel olarak diyorki, bana çocuklar için şikayete gelmeyin.
Ve öğretmenimizin yaptığı en büyük hata kendi sınıfını diğer sınıflarla kıyaslaması. Bence sınıfın yarısından çoğu sorularda hata yapıyorsa bu öğretmenin suçu.
Ama aidat ödemeye geldimi bizler en baş sırada yer alır ve öğretmenler gününde en iyi hediyeleri almak zorundayız...
İlk atandığımda ilköğretim okulu ile lise aynı kampüsteydi. Liseli bir öğrenci bana 'bayılıyorum hocam senin şu yürüyüşüne ' diye laf atmıştı öğrencilerimin önümde. O gün anlamıştım ülkedeki öğretmenin değerini.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?