Genceciksiniz. 33 yaş nedir ki? Zaten çağımızda çoğu kadın bu yaşta evleniyor. Lütfen ümitsizliğe kapılmayın… 45 yaşında bile hamile kalanlar var sağlıkla da doğuruyorlar. Zaten testlerinizi yaptırmışsınız bir sıkıntı çıkmamış. 4,5 aydır deniyoruz demişsiniz ki bu sürede gayet normal…. Emin olun çocuğunuz olucak doğal süreçle olmasa bile tüp bebek var tıp her gün gelişiyor kendinizi şu an boş yere üzmeyin… başarılarınızla gurur duyun. Mükemmel bir kadınsınız. Çocuğunuz da ileride sizinle gurur duyacağına eminim..33 yaşında çift anadal mezunuyum. Liseden beridir çalışıyorum, bilgisayar mühendisliği okurken de devam ettim, evlendikten sonra da. Hem kamuda hem özel sektörde çalıştım. Bir süre sonra kendi işimi kurdum. Siber güvenlik danışmanlığı veriyorum. Pandemide bile üç ayrı konunun baş denetçisi olabilmek için sayısız sınava girdim hepsini tam puanla geçtim. 3 yıldır evliyim ve bu son birkaç aya kadar hunharca çalışıyordum. Ta ki bebek fikri dank edene kadar. 4,5 aydır deniyoruz. Bu süreçte hormon testleri, kan idrar testleri, smear, hsg, hatta ilaçlı pelvik mr bile çektirdim. Ufak tefek pürüzler var ama gebe kalmaya hiçbir engel yok. Yine de halen gebe değilim. Yurtiçinde yurtdışında onlarca dev işler projeler yaptım yönetim, hayatımda onca değişiklik oldu, hiçbirşey ama hiçbirşey beni bu kadar heyecanla bekletmedi. Odaklanmamam gerektiğini çok iyi biliyorum fakat öyle tesiri altındayım ki bu konunun, çıkamıyorum. Eşimi çok sevmeme rağmen istemeden nişana kınaya düğüne kadar herşeyi geciktirdim. O çok istemesine rağmen çocuğu da. Şimdi öyle pişmanım ki. Keşke bu kadar iş hayatına eğitime kasmasaymışım da şu dünyada yüz aydınlığı bir çocuk isteyeymişim. Üstelik bu hayatın bana bir düşük dereceli skolyoz, bir kaç bel fıtığı, çok ekran başında durmaktan boyun fıtığı, boyun düzleşmesi ve bel kayması ve +15 kilo kötü hatırası oldu. Şimdi bu halde gebe kalmaya çalışıyorum. Kendi elimle kendimi getirdiğim halden utanıyorum. İnternetleri, medyayı, toplumu ve aileyi çok iyi okuduğumu düşünürdüm, şimdi kendimi iyi eğitimli tecrübeli bir çağzede olarak görüyorum. Belki bu çocuk istemi olmasa ihtiyarlayana kadar da uyanmazdım şu hayattan bir kam almaya. Çağ nelere prim veriyorsa onların peşinden koşuyor olurdum halen. Elbette okumak çalışmak kötüdür demiyorum hatta bence erkeklerden bile önce tüm kadınlar bir takım güvenceler edinmeli, fakat kendini de o dünyaya kaptırmamalı. Ben kaptırdım. Çok pişmanım. Şimdi çalışsam bile az çalışıyorum, eskisi kadar çok iş almıyorum. Keşke daha erken fark etseydim olması gereken sağlıklı düzeni. Aklıma arabaya atlayıp erkek gibi tüm Türkiye’yi boydan boya iş için taradığım günlerce gecelerce ekran başında uykusuz kaldığım yıllar geliyor, boğazım düğümleniyor. Şimdi yaşça bu kadar geç kalmamış, fiziksel olarak bu kadar yıpranmamış, mental olarak bu kadar yorulmamış olacaktım ki…
Üzülmeyin bende 34-35 yaşındayım szn gbi yıllarca çalıştım.ilk çocuğu hep erteledik kpss için.sonra çocuk olmadı.esiniz tahlil verdi mi.sonra iyi bi hastane ve direk tüp bebeğe girdik.bir çocuğumuz oldu şükür. 2.deneme yine başarısız oldu maddi manevi yıprandık. Sonra normal hamile kaldım 2.ye hamilyim .Darısı size olsun.hacamat yaptırabilirsiniz..eşiniz tahlil versin mutlaka onda sıkıntı çıkabilir.uzulmeyin kariyerde önemli çocuk olunca maddiyat dahada önemli oluyor.allah verirse 2 yıl arayla dogurursunuz çok geç dgl.33 yaşında çift anadal mezunuyum. Liseden beridir çalışıyorum, bilgisayar mühendisliği okurken de devam ettim, evlendikten sonra da. Hem kamuda hem özel sektörde çalıştım. Bir süre sonra kendi işimi kurdum. Siber güvenlik danışmanlığı veriyorum. Pandemide bile üç ayrı konunun baş denetçisi olabilmek için sayısız sınava girdim hepsini tam puanla geçtim. 3 yıldır evliyim ve bu son birkaç aya kadar hunharca çalışıyordum. Ta ki bebek fikri dank edene kadar. 4,5 aydır deniyoruz. Bu süreçte hormon testleri, kan idrar testleri, smear, hsg, hatta ilaçlı pelvik mr bile çektirdim. Ufak tefek pürüzler var ama gebe kalmaya hiçbir engel yok. Yine de halen gebe değilim. Yurtiçinde yurtdışında onlarca dev işler projeler yaptım yönetim, hayatımda onca değişiklik oldu, hiçbirşey ama hiçbirşey beni bu kadar heyecanla bekletmedi. Odaklanmamam gerektiğini çok iyi biliyorum fakat öyle tesiri altındayım ki bu konunun, çıkamıyorum. Eşimi çok sevmeme rağmen istemeden nişana kınaya düğüne kadar herşeyi geciktirdim. O çok istemesine rağmen çocuğu da. Şimdi öyle pişmanım ki. Keşke bu kadar iş hayatına eğitime kasmasaymışım da şu dünyada yüz aydınlığı bir çocuk isteyeymişim. Üstelik bu hayatın bana bir düşük dereceli skolyoz, bir kaç bel fıtığı, çok ekran başında durmaktan boyun fıtığı, boyun düzleşmesi ve bel kayması ve +15 kilo kötü hatırası oldu. Şimdi bu halde gebe kalmaya çalışıyorum. Kendi elimle kendimi getirdiğim halden utanıyorum. İnternetleri, medyayı, toplumu ve aileyi çok iyi okuduğumu düşünürdüm, şimdi kendimi iyi eğitimli tecrübeli bir çağzede olarak görüyorum. Belki bu çocuk istemi olmasa ihtiyarlayana kadar da uyanmazdım şu hayattan bir kam almaya. Çağ nelere prim veriyorsa onların peşinden koşuyor olurdum halen. Elbette okumak çalışmak kötüdür demiyorum hatta bence erkeklerden bile önce tüm kadınlar bir takım güvenceler edinmeli, fakat kendini de o dünyaya kaptırmamalı. Ben kaptırdım. Çok pişmanım. Şimdi çalışsam bile az çalışıyorum, eskisi kadar çok iş almıyorum. Keşke daha erken fark etseydim olması gereken sağlıklı düzeni. Aklıma arabaya atlayıp erkek gibi tüm Türkiye’yi boydan boya iş için taradığım günlerce gecelerce ekran başında uykusuz kaldığım yıllar geliyor, boğazım düğümleniyor. Şimdi yaşça bu kadar geç kalmamış, fiziksel olarak bu kadar yıpranmamış, mental olarak bu kadar yorulmamış olacaktım ki…
Yazı bitince bi daha baktım acaba yaş 33 değil de 43 müydü diye, üstünüzde hamile kalma stresi var o kadar çocuk doğurmak için en iyi yaştasınız33 yaşında çift anadal mezunuyum. Liseden beridir çalışıyorum, bilgisayar mühendisliği okurken de devam ettim, evlendikten sonra da. Hem kamuda hem özel sektörde çalıştım. Bir süre sonra kendi işimi kurdum. Siber güvenlik danışmanlığı veriyorum. Pandemide bile üç ayrı konunun baş denetçisi olabilmek için sayısız sınava girdim hepsini tam puanla geçtim. 3 yıldır evliyim ve bu son birkaç aya kadar hunharca çalışıyordum. Ta ki bebek fikri dank edene kadar. 4,5 aydır deniyoruz. Bu süreçte hormon testleri, kan idrar testleri, smear, hsg, hatta ilaçlı pelvik mr bile çektirdim. Ufak tefek pürüzler var ama gebe kalmaya hiçbir engel yok. Yine de halen gebe değilim. Yurtiçinde yurtdışında onlarca dev işler projeler yaptım yönetim, hayatımda onca değişiklik oldu, hiçbirşey ama hiçbirşey beni bu kadar heyecanla bekletmedi. Odaklanmamam gerektiğini çok iyi biliyorum fakat öyle tesiri altındayım ki bu konunun, çıkamıyorum. Eşimi çok sevmeme rağmen istemeden nişana kınaya düğüne kadar herşeyi geciktirdim. O çok istemesine rağmen çocuğu da. Şimdi öyle pişmanım ki. Keşke bu kadar iş hayatına eğitime kasmasaymışım da şu dünyada yüz aydınlığı bir çocuk isteyeymişim. Üstelik bu hayatın bana bir düşük dereceli skolyoz, bir kaç bel fıtığı, çok ekran başında durmaktan boyun fıtığı, boyun düzleşmesi ve bel kayması ve +15 kilo kötü hatırası oldu. Şimdi bu halde gebe kalmaya çalışıyorum. Kendi elimle kendimi getirdiğim halden utanıyorum. İnternetleri, medyayı, toplumu ve aileyi çok iyi okuduğumu düşünürdüm, şimdi kendimi iyi eğitimli tecrübeli bir çağzede olarak görüyorum. Belki bu çocuk istemi olmasa ihtiyarlayana kadar da uyanmazdım şu hayattan bir kam almaya. Çağ nelere prim veriyorsa onların peşinden koşuyor olurdum halen. Elbette okumak çalışmak kötüdür demiyorum hatta bence erkeklerden bile önce tüm kadınlar bir takım güvenceler edinmeli, fakat kendini de o dünyaya kaptırmamalı. Ben kaptırdım. Çok pişmanım. Şimdi çalışsam bile az çalışıyorum, eskisi kadar çok iş almıyorum. Keşke daha erken fark etseydim olması gereken sağlıklı düzeni. Aklıma arabaya atlayıp erkek gibi tüm Türkiye’yi boydan boya iş için taradığım günlerce gecelerce ekran başında uykusuz kaldığım yıllar geliyor, boğazım düğümleniyor. Şimdi yaşça bu kadar geç kalmamış, fiziksel olarak bu kadar yıpranmamış, mental olarak bu kadar yorulmamış olacaktım ki…
Bilmiyorum inanç sahibi misiniz elhamdülillah müslümanız sizin Allah'ın izniyle inşallah bir bebeginiz olacaksa onun günü vakti saati bellidir ve siz o saati ne ileri ne geri alamazsınız mesela acı bir örnek ama bir defalık tecavüzle hamile kalanda oluyor yıllarca tedavi olup bebek sahibi olamayan da33 yaşında çift anadal mezunuyum. Liseden beridir çalışıyorum, bilgisayar mühendisliği okurken de devam ettim, evlendikten sonra da. Hem kamuda hem özel sektörde çalıştım. Bir süre sonra kendi işimi kurdum. Siber güvenlik danışmanlığı veriyorum. Pandemide bile üç ayrı konunun baş denetçisi olabilmek için sayısız sınava girdim hepsini tam puanla geçtim. 3 yıldır evliyim ve bu son birkaç aya kadar hunharca çalışıyordum. Ta ki bebek fikri dank edene kadar. 4,5 aydır deniyoruz. Bu süreçte hormon testleri, kan idrar testleri, smear, hsg, hatta ilaçlı pelvik mr bile çektirdim. Ufak tefek pürüzler var ama gebe kalmaya hiçbir engel yok. Yine de halen gebe değilim. Yurtiçinde yurtdışında onlarca dev işler projeler yaptım yönetim, hayatımda onca değişiklik oldu, hiçbirşey ama hiçbirşey beni bu kadar heyecanla bekletmedi. Odaklanmamam gerektiğini çok iyi biliyorum fakat öyle tesiri altındayım ki bu konunun, çıkamıyorum. Eşimi çok sevmeme rağmen istemeden nişana kınaya düğüne kadar herşeyi geciktirdim. O çok istemesine rağmen çocuğu da. Şimdi öyle pişmanım ki. Keşke bu kadar iş hayatına eğitime kasmasaymışım da şu dünyada yüz aydınlığı bir çocuk isteyeymişim. Üstelik bu hayatın bana bir düşük dereceli skolyoz, bir kaç bel fıtığı, çok ekran başında durmaktan boyun fıtığı, boyun düzleşmesi ve bel kayması ve +15 kilo kötü hatırası oldu. Şimdi bu halde gebe kalmaya çalışıyorum. Kendi elimle kendimi getirdiğim halden utanıyorum. İnternetleri, medyayı, toplumu ve aileyi çok iyi okuduğumu düşünürdüm, şimdi kendimi iyi eğitimli tecrübeli bir çağzede olarak görüyorum. Belki bu çocuk istemi olmasa ihtiyarlayana kadar da uyanmazdım şu hayattan bir kam almaya. Çağ nelere prim veriyorsa onların peşinden koşuyor olurdum halen. Elbette okumak çalışmak kötüdür demiyorum hatta bence erkeklerden bile önce tüm kadınlar bir takım güvenceler edinmeli, fakat kendini de o dünyaya kaptırmamalı. Ben kaptırdım. Çok pişmanım. Şimdi çalışsam bile az çalışıyorum, eskisi kadar çok iş almıyorum. Keşke daha erken fark etseydim olması gereken sağlıklı düzeni. Aklıma arabaya atlayıp erkek gibi tüm Türkiye’yi boydan boya iş için taradığım günlerce gecelerce ekran başında uykusuz kaldığım yıllar geliyor, boğazım düğümleniyor. Şimdi yaşça bu kadar geç kalmamış, fiziksel olarak bu kadar yıpranmamış, mental olarak bu kadar yorulmamış olacaktım ki…
Dur ya ne oluyor ? Eğitimle, çalışmakla şu anki çocuk isteğinizin ne ilgisi var ki.ne demek istediğiniz bile tam anlaşılmıyor.sağlığınız bozulana kadar çalışığınız için pişman olmanız mantıklı ama bunun çocuk istemekle ne ilgisi var ? Bunları iatemeseydim de çocuk isteseydim diyorsunuz? Bu nasıl mantık.sanki ikisinden birini istek parça gibi allaha mı yolluyoruz.birini çalarsa, diğer şarkıyı çalamıyor mu? ikisinin ilgisi ne ?. Yaş açısından düşünüyorsanız, doğurganlığın en pik yaptığı dönemlerdesiniz.o konuda sorun yok.4,5 ay da yeni sayılır.ne oldu size durup dururken.ne bu stres ?.hastalık saymışsınız, sağlık sadece çocuk bakmak için mi var? Sizde aşırı hırs var.her şeyin kontrolünüz dahilinde olmasını istiyorsunuz. Bedeninizi kontrol edemeyince çıldırmışsınız.doğanın kanunlarını kabul etmek için biraz geç kalmışsınız sanki33 yaşında çift anadal mezunuyum. Liseden beridir çalışıyorum, bilgisayar mühendisliği okurken de devam ettim, evlendikten sonra da. Hem kamuda hem özel sektörde çalıştım. Bir süre sonra kendi işimi kurdum. Siber güvenlik danışmanlığı veriyorum. Pandemide bile üç ayrı konunun baş denetçisi olabilmek için sayısız sınava girdim hepsini tam puanla geçtim. 3 yıldır evliyim ve bu son birkaç aya kadar hunharca çalışıyordum. Ta ki bebek fikri dank edene kadar. 4,5 aydır deniyoruz. Bu süreçte hormon testleri, kan idrar testleri, smear, hsg, hatta ilaçlı pelvik mr bile çektirdim. Ufak tefek pürüzler var ama gebe kalmaya hiçbir engel yok. Yine de halen gebe değilim. Yurtiçinde yurtdışında onlarca dev işler projeler yaptım yönetim, hayatımda onca değişiklik oldu, hiçbirşey ama hiçbirşey beni bu kadar heyecanla bekletmedi. Odaklanmamam gerektiğini çok iyi biliyorum fakat öyle tesiri altındayım ki bu konunun, çıkamıyorum. Eşimi çok sevmeme rağmen istemeden nişana kınaya düğüne kadar herşeyi geciktirdim. O çok istemesine rağmen çocuğu da. Şimdi öyle pişmanım ki. Keşke bu kadar iş hayatına eğitime kasmasaymışım da şu dünyada yüz aydınlığı bir çocuk isteyeymişim. Üstelik bu hayatın bana bir düşük dereceli skolyoz, bir kaç bel fıtığı, çok ekran başında durmaktan boyun fıtığı, boyun düzleşmesi ve bel kayması ve +15 kilo kötü hatırası oldu. Şimdi bu halde gebe kalmaya çalışıyorum. Kendi elimle kendimi getirdiğim halden utanıyorum. İnternetleri, medyayı, toplumu ve aileyi çok iyi okuduğumu düşünürdüm, şimdi kendimi iyi eğitimli tecrübeli bir çağzede olarak görüyorum. Belki bu çocuk istemi olmasa ihtiyarlayana kadar da uyanmazdım şu hayattan bir kam almaya. Çağ nelere prim veriyorsa onların peşinden koşuyor olurdum halen. Elbette okumak çalışmak kötüdür demiyorum hatta bence erkeklerden bile önce tüm kadınlar bir takım güvenceler edinmeli, fakat kendini de o dünyaya kaptırmamalı. Ben kaptırdım. Çok pişmanım. Şimdi çalışsam bile az çalışıyorum, eskisi kadar çok iş almıyorum. Keşke daha erken fark etseydim olması gereken sağlıklı düzeni. Aklıma arabaya atlayıp erkek gibi tüm Türkiye’yi boydan boya iş için taradığım günlerce gecelerce ekran başında uykusuz kaldığım yıllar geliyor, boğazım düğümleniyor. Şimdi yaşça bu kadar geç kalmamış, fiziksel olarak bu kadar yıpranmamış, mental olarak bu kadar yorulmamış olacaktım ki…
Sabır gerektirmeyen de çok şimdi.moral vermek için gerçekleri çarpıtmayalım.Çocuk sahibi olmaya karar vermek sizin ilk adımınız olmuş. Çocuk yapmak ise proje yetiştirmek yada sınava hazırlanmak gibi bişey değil. Hadi yapalım demekle olmuyor. Sabır gerektiren bir süreç. Öncelikle bu süreçte çok sakin ve stresten uzak olmanız lazım, sonrasında ise birazda kader kısmet işi. Sizin için hayırlısını diliyorum.
Aklıma arabaya atlayıp erkek gibi tüm Türkiye’yi boydan boya iş için taradığım günlerce gecelerce ekran başında uykusuz kaldığım yıllar geliyor, boğazım düğümleniyor.
Bir de bütün bu tantana 4 ay içinAynı mesleği yapan biri olarak yazayım ki, öncelikle yazım biçiminiz hem yanlış mesajlar veriyor hem de çok itici. Ben de aynı işi yapıyorum, ben de kadınım ama ölesiye çalışıp kendini sağlıksız bir hale sokmanın ne çocukla ne aileyle ne kadın olmakla bir ilgisi yok, akılsızlıkla ilgisi var. İşkolik insanlar kadın da olabiliyor, erkek de çocuk istemeseniz ölene kadar mı çalışacaktınız yani?? Bu şekilde çalışmak büyük akılsızlık, bir noktadan sonra sağlığın elinden gider, sağlık olmayınca da zaten çalışamazsın. Ben de gayet başarılıyım ama tüm gün konsantre çalışırım, max saat 6-7de bırakırım ertesi güne de dinlenmiş kalkıp yine iyi çalışırım. Spor da yaparım, kendimi de dinlendiririm sağlam kafa sağlam vücutta bulunura çok inanırım. Çalıştığım zamanlara da hiç pişman değilim, çalışmadıklarım içimde kaldı ancak.
Burayı hiç anlamadım zaten, kadınlar arabaya binip gidemiyor mu, arabaya binip iş kovalayanlar sadece erkekler mi? Arabayla iş kovalayınca erkek mi olunuyor? Niye arabayla iş kovaladığınızı zaten hiç anlamadım, siz tesisatçı değilsiniz, şirket sahibisiniz. Business development denen bir şey var, bu işi yapan elemanları işe alıyorsunuz şirkete yeni iş bağlantılarını onlar kovalıyor.
Keşke hiç çalışmasaydınız bence de, bunca yıllık çalışmadan sonra elinize kalan tek şey mutsuzluk, tükenmişlik, sağlık problemleri ve de cehalet. Çocuk doğurdum doğurucam diye tüm koyduğunuz emeğe de çabaya da saydırmışsınız, kendinizi de gömmüşsünüz. Şurda yazma biçiminiz de, başardıklarınıza bakma biçiminiz de korkunç, diğer kadınlara ancak çalışmayı kötülemişsiniz. Çalışmak isteyen herkes çalışsın bence ama akıllıca, kariyer her şeyden önce bir maraton kendini tüketirsen pilin max 30da biter kalıverirsin.
Sizin sorununuz çocuk, aile falan değil işkolik olmak, kendini paralamak onun sonucunda da kendine zarar vermek. Benim etrafımda gördüğüm işkolikler de genelde çeşitli problemleri olan insanlar, çocukluk travması olanı tanıyorum, ailesi köylü olduğu için komplekse girip ölesiye para hırsına kapılanı da ...sağlıksız olduğunuzu kabul edin her şeyden önce.
Kadın olduğunuza şükredin bir şekilde çocuk mocuk aklınıza düşmüş, erkek olsaydınız düşüp bir köşede ölene kadar çalışırdınız.
Yaşın genç konu sahibesi, bu yaz uzunca bir tatile çık, kafanı düzelt çoccuktan öncce hayattan zevk almayı öğren. Madem çok paran var bolca yüz, gez, güneş al, spora başla omurganı düzelt .. 30 çok bir yaş değil sağlığını düzeltmeye bak her şeyden önce.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?