Merhaba. Benimde konu sahibiyle benzer bir problemim var anne ve aile sevgisi görmedim. Görmüyorum. Duygusal anlamda bir bağım yok annemle. Ve bu durum beni çok etkiliyor özellikle son zamanlarda.Ben de daha önce terapi aldım ve sadece son doktordan çok fayda gördüm. Hatta şimdi baktığımda bir tanesinin beni hiç anlamamış olduğunu bile düşünüyorum.
İnsan beyni geçmişteki problemleri çözebilen bir yetiye sahip. Geçmişte çok büyük travmalar yaşayan insanlar da tedavi ile normal tepkiler veren sağlıklı bireylere dönebiliyorlar istedikleri ve problemlerinin farkında oldukları takdirde. O yüzden bence denemeye değer.
Annem konusunda fikirlerimiz aynı .Onun ilişkisi nasıl anne babayla?
Derin yara zor dur dikiş tutmaz tampon yapsan kanaması durmaz en olmadık yerde sızlar sızısını bastıramazsınTeskkur ederim. Arkadaşlar konusunda çok şanslıyım. Muhteşem ilişkilerim var , etrafimda beni gerçekten cok seven iyi hissettiren insanlar var .
Ama sanırım şimdiki ilişkiler biraz daha yüzeysel kalıyor . Bu yara daha derinde.
Küçükken köyde yaşardık 4 kardeşiz annem tarla hayvanlar ve ev işleri arasında öyle Şapur şupur öpen koklayan biri olamadı ama sevgisini hep hissettik. Öpen seven kucaklayan hep babamdı ama annem küçük hareketler ile belli ederdi sevgisini. Mesela pazardan hepimizin en sevdiği farklı peynir hep sofrada olurdu. Hastayken yiyebildiğim tek şey daha burnum akmaya başlamadan hazır olurdu. Gece gelir yanımıza yatardı. İlla yani canım kızım filan demek gerekmiyor. Sonra biz ergen olduk ilçeye taşındık anne kız kahve saatlerimiz başladı. En dandik toz kahve ve süt tozu ile yapılan ama bizim okuldan gelmemiz beklenmiş olarak kahve içerdik.Şu dizilerde görünen anne- kız iliskisine hep ozenmistim küçüklüğümde ama annem asla sevgisini belli eden biri değil
Saç okşamak öpmek vs hiç yaptığı şeyler değil
Ama evlenip uzak bir yere gelin gidince bizim anne- kız ilişkimiz çok başka boyut kazandı
Anladım. Kız kardeş olsa farklı olurdu zaten. Bir nebze de olsa o sevgiyi tadardin. Erkekler daha içe kapanık oluyor. Uzulse de söylemez muhtemelen.Annem konusunda fikirlerimiz aynı .
Ama o erkek ve benim kadar rijit degil . Benim kadar umursamıyor onlarla ilişkisini, bu yüzden Sanırım etkisi benim kadar yıkıcı degil ve annem ona 1 yıla yakın baktı . Sonrasında da 6 yaşına kadar çok sevgi dolu bir akraba baktı .
Ben 2.5 yaşında kreşe başladım .
Hayır hayat boyu yuzlesebilecegimi sanmıyorum bu konuda konuşabilmek 25 yılımı aldı . Çakralar konusunda emin değilim açıkçasıAnladım. Kız kardeş olsa farklı olurdu zaten. Bir nebze de olsa o sevgiyi tadardin. Erkekler daha içe kapanık oluyor. Uzulse de söylemez muhtemelen.
Annenle yuzlestin mi? Bir de inanıyorsan eğer cakralarina baktır ve ona göre uygulama yaptır.
Bence yuzlesmelisin. En çok bu rahatlatir seni. Yani diğer konuda elbette fikirler farklı ama ben olsam her yolu denerdim sanırım.Hayır hayat boyu yuzlesebilecegimi sanmıyorum bu konuda konuşabilmek 25 yılımı aldı . Çakralar konusunda emin değilim açıkçası
Bence yüzleşmek çok da rahatlatmıyor neden neden diyorsunuz ben yüzleştikten sonra bile uzağım ve sürekli neden diyorum...Bence yuzlesmelisin. En çok bu rahatlatir seni. Yani diğer konuda elbette fikirler farklı ama ben olsam her yolu denerdim sanırım.
Şimdi neyseki hepsi düzeldi gibi . Ama bu sevgi açlığı geçmiyor. Sürekli bununla ilgili ataklar yasıyorum. Birini seviyorum sanıyorum (erkek ) sonra çok bağlanıyorum, çabalıyorum (prensiplerimi asla asmadan) ama olmuyor ve donup bakınca aslında onu sevmediğimi sadece hayatımda biri olmasını çok isteidigimi fark ediyorum. Böyle böyle ilişkilerimi mahvediyorum , insanların dengesini bozuyorum . Çünkü birden bir şey hissediyorum açıkça söylüyorum, etkileniyorlar, heyecanlanıyorlar, hayatımda olmak istiyorlar o an; sonrası gelmiyor tabi ; çünkü yok aslında iki taraftada yok . Ama o zamana kadar insanlar yapmayacakları şeyler yapıyorlar, suçlu hissediyorlar .
Ya da birini cidden sevince de çok ciddi sinir atakları geçiriyorum acayip derece güvensizlik içinde hissediyorum. Eskiden bana şefkat göstermiyorlar ondan derdim ama son yılda fark ettim ki alakası bile yok. Sorun tamamen bende.
Hiç kimseye küçümseyici yorum yapmam , Siz öyle anlamissaniz kendi çocukluk yaralarınıza odaklanin bence.Konu hakkında yorumum psikoloğa gitmelisin bence, iyi bir psikolog çözer bu durumu. Konudan bağımsız ayrılık acısı temalı konulara yaptığın eleştirel, küçümseyici ve suçlayıcı yorumlarının sebebini şimdi anlıyorum.
Psikiyatristim yapmayı düşünüp sonra vazgeçti .EMDR tavsiye ederim
Bu sözü yeme bozuklugu tedavimde çok duymuştum . Maalesef yüzde yüz doğru bir sözTerapide bir söz var
Annenin doyuramadığını ,dünya doyuramaz
Diye. Durumunuz tamamen buna bir örnek. Benim de iki tane kızım var, biri 7 ,biri 1 yaşında. 7 yaşında olanla bazen çok çatışıyoruz, bazen sinirlerime hakim olamıyorum, bağırıyorum, sert sözler söylüyorum sonra çok büyük pişmanlık yaşıyorum. Anne ile olan ilişki hayatin her anına yansıyor, her şeyi etkiliyor, o yüzden öfkemi kontrol altına almam gerektiğini biliyorum, çabalıyorum, inşallah daha sakin kalmayı başarabilirim.
Çok şahit oldum o tarz yazılarınıza bu forumda. Hatta aklımda aşırı güçlü bir karakter canlanmıştı. Ama sanırım sizde gayet insani haller olduğunun farkındasınız paylaşılan tüm sorunların, buradaki yazınızdan sonra bunu anladım. Dilerim bundan sonra insanları kırarken iki kez düşünürsünüz.Hiç kimseye küçümseyici yorum yapmam , Siz öyle anlamissaniz kendi çocukluk yaralarınıza odaklanin bence.
Ben anne hakkını asla ödeyemem benm babamda gosteremezdi korkuyla büyüdük gbi bişeyKüçükken köyde yaşardık 4 kardeşiz annem tarla hayvanlar ve ev işleri arasında öyle Şapur şupur öpen koklayan biri olamadı ama sevgisini hep hissettik. Öpen seven kucaklayan hep babamdı ama annem küçük hareketler ile belli ederdi sevgisini. Mesela pazardan hepimizin en sevdiği farklı peynir hep sofrada olurdu. Hastayken yiyebildiğim tek şey daha burnum akmaya başlamadan hazır olurdu. Gece gelir yanımıza yatardı. İlla yani canım kızım filan demek gerekmiyor. Sonra biz ergen olduk ilçeye taşındık anne kız kahve saatlerimiz başladı. En dandik toz kahve ve süt tozu ile yapılan ama bizim okuldan gelmemiz beklenmiş olarak kahve içerdik.
Sosyal medyadaki tv dizilerindeki anne kız profilleri 2000li yılların ilişkileri ben 80-90 kuşağında çocuktum bizim zamanımızda göstere göstere çocuk sevmiyorlardı ama herkes bilirdi sevildiğini kOllandığını. Şimdi de böyle göstere göstere sevgi yaşayanlar kesinlikle vitrine oynuyor gibi geliyor. Annem ile günde iki üç kez konuşuruz bazen yetmez bile. Hep aynı naptın ne yedin içtin vb ama bilirim sevdiğini..
Bir de şöyle bir şey var belki konu sahibinin annesi de kızım şöyle bir gün gelip içten sarılmadı benim için şunu yapmadı diye özeniyor olabilir ya da keşke zamanında çalışmak zorunda olmasaydım diye pişmanlık yaşıyor olabilir. Bir yerden birinin adım attım sevgi göstermesi gerekir ki en saf ve karşılıksız olan anne evlat sevgisi.. benim şansıma kardeşlerim vardı hem kedi köpek gibi dövüşür hem de akşam beraber uyuyalım diye ağlardık
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?