günlük =))
demin sevgilim durduk yere "i need you to lap" yazmış,göndermiş.
bende ingilizce ne arar tabii,yazdım google translate'ye.
çeviriye göre bana demiş ki: "Sana tur gerekir"
=))
sen ne anlarsın bu mesajdan?
ben bi poh anlamadım,yine de yüzüm düştü.Bugün biraz içmişti arkadaşlarıyla,acaba sapıtıp salak salak birşey mi yazdı diye düşündüm,ne alakaysa...Sonra aklıma geldi,suudi bi gruba tur rehberliği işi vardı,daha geçen bahsetmişti. "hee" dedim,"herhalde o iş oldu,hadi yine iyisin,turlara gelirsin benimle" demek istedi diye düşündüm,azıcık normale döndüm
meğerse
sana sarılmaya ihtiyacım var demiş,cümledeki lap tur değil de kucak anlamı taşıyomuş
her günümüz böyle yanlış anlamalarla,daha doğrusu anlayamamalarla geçiyor
başbaşayken sorun yok,türkçesi beden diliyle birleşince kuramayacağı cümle yok,maşallah
ama iş telefonla konuşmaya ve mesajlaşmaya gelince patlak veriyo
latin harflerine aşina değil,yazdıklarımı anlayamıyo...
ingilizcesi çok güzel ama yazarken bazen yanlış yazabiliyo
e o yanlış yazınca benim çeviri programlarım da çeviremiyo haliyle...ya da ben "geleceğim" yerine el alışkanlığıyla "gelicem" yazıyorum,bu sefer de o anlayamıyo...
bazen komik yanlış anlamalarımız oluyor,çok hoşuma gidiyor
ya da ne zaman yol soracak olsak "sen yabancısın,sen sor" diye dürtüklemelerim,ikimizi de turist sanan türklerin bağıra bağıra yol tarif etmelerini izlemek...bana kendi dilinden şarkılar söylemesi,çevirisini yapması,onun adını kendi alfabesiyle yazabilmem...
bunlar çok güzel şeyler,ama bi yerden sonra yetmiyor...
bilindik üç beş kelimeyle sevgimi anlatmak çok zor birşey benim için,onu ilk gördüğüm gün attığım bir tweet vardı mesela,çok isterdim onu göstereyim , ilk görüşte ne kadar hoşlandığımı görmüş olsun...
ama çok zor;esprili bi dille yazmıştım,anlatsam bile anlayacağını sanmıyorum.
bunu ona söylediğimde "üzülme" diyor,
"bak bi ayda ne kadar yeni kelime öğrendim.Zamanla herşeyi konuşacağım,merak etme"
öyle işte günlükcük
yine de mutlu muyum?
mutluyum...
e o zaman böyle şeyleri çok kafama takmamaya çalışayım di mi??
çünkü konuştukça çözülebilecek bir problem değil dil problemi,çocuk zaten elinden geleni yapıyo...
yani ben söylensem de,üzülsem de değişecek hiçbirşey yok...
hem seviyorum da sıpayı,daha ne...
Varsın birbirimizi anlamayalım...