Erkek kardeşim ve arkadaşları, kızlardan uzak duruyorlar.
Bağlanmaktan korkuyorlarmış. Hoşlandıkları bir kız olsa dahi,
üstelik karşılığı olduğunu bilseler bile, uzak duruyorlarmış.
Sevgililik çizgisine yaklaşmak istemiyorlar. Kızlar sadece
üzüntü ve dert getiriyormuş onlara. Neden üzülelim, neden kafamız
karışsın, neden bir de kız arkadaş sorunuyla uğraşalım ki diye düşünüyorlar.
Bir an aklıma geldi de... Acaba 'o' da mı bu sebeplerle benden uzaklaştı?
Bana bağlanmaktan mı korktu? Zaten gönül yarası olan biriydi. Bir daha
üzülmekten çekinmiş olabilir mi? Beni aslında gerçekten istediği halde bu
korkular yüzünden uzaklaşmış olabilme ihtimali var mıdır? Her zaman bahane
gözüyle bakardım bu meselelere ama kardeşimi dinleyince olabilitesi son derece
mümkün olan şeylermiş oysa diye düşünmeye başladım. Belki de bahane değildi.
Güvenemiyordu. Güvenseydi ben sonuna dek onun yanında olurdum.
Sadık, fedakar, elinden gelen her şeyi yapan biri olurdum onun için. Artık bunların
herhangi bir önemi olmasa bile eğer gerçekler benim sandığımdan farklıysa,
boşuna üzülmüş olurum bunca zaman. Hiçbir anlamı kalmadıktan sonra bunları
öğrenmenin de yararı yok gerçi. Sadece düşündüm işte. Umarım her şey sandığımdan
çok farklıdır. Daha önce düşündüğüm gibi olmadığına ihtimal vermemiştim.
Her şey belirsiz, her şey sır bizim için. Bu gece dolunay var. Kimine sinir, kimine
huzur veriyormuş. Bana huzur verdi. Sakinlik...
Her şeyin çok güzel olmasını diliyorum.
İyi geceler günlüğüm.