Sokak Köpeklerinden Korunmak

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

5199 satılı 2004 de çıktı (her madddesi mantıklı gelmiyor ama koruma kanunu olarak yasa yapıldı), o zamandan bu yana belediyeler ne yaptı ? Kısırlaştırma, tedavi ve barınak programları uygulandı mı ? Tabi ki hayır. Hayvanseverliğin aşırısını zararlı buluyorum ama şu an ki nüfus yoğunluğunun sebebi hayvanseverler değil. Mevcut şartlarda kısırlaştıma, besleme, tedavi her türlü bakım ultra pahalı, yani bir insanın kendi imkanlarıyla her ay üç beş hayvanı kısırlaştıması mümkün değil, kedilere 4.000 köpeklere kilosuna göre 6.000 liradan başlayarak fiyatlar veriliyor.
Devlet üzerine düşeni yaptı, sokak hayvanlarının rehabilitesi için yıllardır belediyelere her ay ekstra ödenek veriyor ama belediyeler ne yapıyor ? Paralar cukka hayvanları da toplayın ordan oraya atın aç sefil. Beylikdüzün de yaşıyorum ben, yasa çıktığından beri binlerce sokak köpeği İstanbul içinden toplanıp bölgemize atıldı abartmıyorum resmen binlerce. Beylikdüzü o zaman yeni yerleşimdi boş alan çoktu, gözümüzün önünde kamyonlar indirip atıp gidiyorlardı hayvanları. Bir hesap sorulacaksa belediyelere sorulacak. Vatandaş yetki verdiği adamları kontrolde edecek. Yıllardır hayvan besliyorum, bir derneğe, topluluğa dahil değilim olmamda orada da başka dümenler dönüyor. Ama net olan bir şey var vatandaş olarak ben ve benim gibiler barınaklara destek olmaya, devletle birlikte çalışmaya yıllardır gönüllüyüz ama buna da izin verilmiyor, barınaklar vatandaşlara açılsa devletinde işi kolaylaşır. Ama o zaman tabi bir kafese 50 köpek koyup aç susuz birbirlerini yemelerine göz yummaz kimse çalışmak zorunda kalırlar o da işlerine gelmiyor. İnsan kötü maalesef olan çocuklara ve hayvanlara oluyor. Kimse sorumluluk almak istemiyor ama ahkam kesmeye gelince toplatılsın bik bik bik.... Önce yetki verdiği adamları sorgulasın herkes, kapısına gidip hesap sorsun, zorlasın bu vatandaşın görevi. Sokakt aç susuz, soğukta barınaksız, itilip kakılan, dövülen, işkence göre göre dengesi bozulan hayvandan hesap sormak hangi insanlıkta var? Bu konu çok derin, çözümü de bu zihniyetlerle zor. Önce belediyeleri, sonra insanların hem duygularını hem ceplerini sömüren dernek vb oluşumları hizaya çekmeden, bu gariplerden nemalananlardan hesap sormadan da çözülmeyecek.
Bir de dipnot eklemek isterim, Avrupa'da sokak hayvanı sorunu yok diyenler Avrupa barınağı gördüler mi hiç. Üç hafta sahiplenilmeyen hayvan öldürülür. Avrupa'nın Amerika'nın bu konuda çok derin sabıkaları var. Canice yöntemlerle nüfusu kontrol altında tutuyorlar, cicili bicili yaptıkları barınaklarda insanların vicdanını pohpohlayıp ardından hayvan katlediyorlar o yüzden dünyanın hiç bir ülkesi bu konuda bana güzel gelmiyor. Sokak hayvanı kavramı bizde yüzyıllardır var, hayvan korumayı ilk başlatan, barınak ve yuva oluşturan, şehirdeki evcilleri ilk besleyen devlet Osmanlı'dır. Avrupa kıçını silemezken bizde hayvan cemiyetleri vardı. Ne zaman ki insanlar bu zavallılar üzerinden rant elde etmeyi keşfetti o zamandan beri yokuş aşağı gidiyoruz maalesef. Devlet ve vatandaş bu konuda birlikte çalışmalı, kanun zaten var mekanizma işletilirse bu sorunlar bitecek.
 
Son düzenleme:
Hayvanlari bende çok severim ama bı gün oğlumun toplantısına giderken okula 7/8 köpek sürü halinde üstüme doğru havladi isiricaklardi beni. O arada cama adamin biri çıktı o seslere bağırdı o arada kaçtım ama o günüm berbat geçti kendime gelemedim o gün korkudan dizlerimin bağı çözüldü. Kaldı ki küçücük bı çocuğu parcalamislar kendi çocuğumda olabilir yada başkasının çocuğu hiç farketmez. Buna acil çözüm bulunmalı belediye tarafından. Ama belediyeler hiç umursamıyor malesef
 
İri cins köpek sahibiyim. Otoriter davranırsanız tek köpekle sorun yaşamazsınız ama sürü halindeki köpekler için aynı şeyi diyemem. Ben bile yolumu değişiyorum çocuklar varsa yanımda. Uzak durmak en iyisi, çok tehlike arz ediyorlar. Tamamen pislik yuvası bir de. Çok ünlü tatil yörelerinden birinde yazlığı var ailemizin. Yazın sokakta köpek kakasından, yerlere dökülmüş yemlerden yürünmüyor. Çözüm şart. Köpek dediğin sahipsiz olmamalı kesinlikle.
 
Kesinlikle size katılıyorum. Hastalıklı bir hal almış bu durum. Köpeğine parti verip doğumgünü kutlaması yapan biri vardı geçen hafta. Köpek doğumgünü kutlamasından ne anlasın, orada stres olmuştu garibim, sesten ışıktan.
Bu parti verenlere ihtiyaç sahibi çocuk göster burunlarını kıvırıp görmezlikten gelirler. Merhametli olduklarını sanıyorlar sadece köpek besleyerek.
Bir de Avrupa'da diye başlayan klâsik lafları var. Avrupa'da sokakta bulunan hayvan 1 hafta bekletiliyor sahibi çıkacak ki diye, 1 hafta sonra uyutuluyor. Ínsan güvenliği esas alınıyor. Kulaktan dolma bilgillerle Hindistan' a çevirdiler ülkeyi.

Çok uzattim ama gecen hafta bir ortaokul öğrencisinin etrafını sarmıştı köpekler,. korkmama rağmen indim Arabadan çocuğu arabaya bindirdim. Köpekler yemeklerini almışım gibi arabaya saldırdılar. Çocuk hiç düşünmeden bindi arabaya, ben sapık mıyım, manyak mıyım, Organ mafyası mıyım hiç düşünmeden bindi kurtulmak için. Ne yapabilir di ki başka.
Kimsenin çocuklara bunu yaşatmaya hakkı yok. Çok isteyen alacak evinde besleyecek bütün sokak köpeklerini, her biri 100' er tane alsın evine beslesin. Onlara almayın diyen mi var?
 
İlk sayfayı okudum sadece, bazılarınız dümdüz saçmalıyor.
Sabah kızımla beraber 6.45 te,zifiri karanlıkta evden çıkıyoruz okula gitmek için. Apartmandan çıkıp arabaya binene kadar yüreğim ağzımda oluyor. Yürümemiz gereken mesafe kısa ama bir köpeğin bana koşmasıyla benim arabaya koşmam kıyaslanamaz bile. Benim hedefim daha uzakta kalıyor.
O saatte sokakta köpekler ve bizden başkası olmuyor. Aşırı tehlikeli. Hayvanlara zarar verilmesin zaten öyle bir isteğimiz yok da saçmasapan yok sevin yok dedesinden selam söyleyin gibi öneriler de vermeyin ya. Ortalıkta in cin top oynarken saldırgan bir köpeğe al bebişim mama demek de olmuyor.
Biz bahçe kapısından çıkmadan etrafı kolluyoruz köpek olmadığına emin olup koşarak arabaya geçiyoruz.
 
sadece ilk sayfayı okudum da köpekler yalnızca tarladan yürüyenlere saldırmıyor arkadaşlar.
Sabah 5.30 da evden çıkıp servise 750 m yol yürüyorum. Yolumu uzatıyorum çünkü 450 m sürecek yoldan yürürsem köpek sürüsüyle denk gelme ihtimalim var.
Mekan İstanbul anadolu yakasının en civcivli en fahiş semtlerinden biri. Kenar mahalle değil.
 
Şehir içinde fiziki olarak benden kat be kat güçlü ne yapacağı belli olmayan hayvanın gerekliliğini hiç bir şekilde anlamam mümkün değil. Hangi köpeğin ne yapacağını bilmemek mayın tarlasında yürümekten farksız. Önce insan hayatı. Öncelik insan hayatı… Yazacak ve söyleyecek çooooook şey var…
 
Düzgün ve insanî şartları yerine getiren barınaklar olmalı, hastalık ve ölüm kampı gibiler. Hayvan severler de doğal olarak göndermek istemiyor. Belediyeler gerçekten işini layıkıyla yapsa, inanın hiç bir sokak hayvanı gönüllüsü götürmeyin demez. Çünkü onların da artık gücü yetmiyor, tanıdığım birçok gönüllünün dağ gibi borcu var veteriner kliniklerine. Hayvanlar sağlıkla yaşasa, insanlar daha güvende olsa ne güzel olur.
Ancak beni üzen şey çok başka, bu ülkede çocukların canına kast eden bir dolu vaka oldu, olmakta. Asla bu kadar canhıraş itlaf, ceza vs istenmedi. Karşıdaki hayvan olunca gücünün yettiğince katliam savunur oldular.
Uyuşturucu tacirleri yakalansın, müebbet alsın diye örgütlenip bağıran, bu konuda sosyal mecralarda baskı kampanyası başlatan insan topluluğu görmedim şimdiye dek. Halbuki onlarda çocukları gençleri öldürüyor, üzerinden para kazanarak hemde.
Gelin kendimizi kandırmayalım, itlaf isteyenler çocuklara üzüldükleri için tepkili değiller. Şiddet ve katliam seviyorlar sadece. Güçleri sadece hayvana yetiyor, bu manyak fikirleri hayvan üzerinden dile getirince ceza falan almayacaklarını biliyorlar, o yüzden ısrarlılar. Mevzu çocukların güvenliği olsaydı nice olaylara kulağını tıkamazlardı.
 
Kesinlikle katılmıyorum. Çocuk gelin vakasında günlerce konuşuldu yazıldı. Yine aynı şekilde çocuk tecavüzlerinde günlerce gündem oldu. Cezalar bu sayede arttı. 6 yaşında evlendirilen kızın babası ve kocası şu an içerdeyse bu sayede içerde.
Hayvan yada insan bir çocuğun canına kast ediyorsa herkes ses çıkarıyor.
 
Yanınızda elektroşok cihazı bulundurmak mantıklı. Biber gazı da iş görür gibi fakat daha çok saldırmalarına da sebep olabilir mi bilemedim. Kesici delici bir alet bulundurmak da olabilir fakat günlük hayatta bu sizi sıkıntıya sokar.Bunlarla birlikte bazı dualar var onları üstünüzde taşımak da sizi koruyabilir. Tedbir bizden takdir Allahtan.

Dünyada varlıksal olarak insan hayatının üstünde hiçbir değer yoktur. Köpek taparların hepsinin Allah belasını versin her zaman derim. Bunun için önlem almayanların, almayanlara destek olanların, insan hayatını hiçe sayan tüm köpek taparlara sözüm.
 
Hayatımda gördüğüm en gaddar, en kötü kalpli insansınız. Kaderin cilvesiymiş.
Allah çocukları sizin gibilerden korusun. Hatta köpekleri de korusun, normal değilsiniz.
 
Başka başka ülkelerde yaşıyoruz anlaşılan.
 
9 yaşında bir yavru diri diri yenildi. çoğumuz evlat sahibiyiz.o çocuğun ailesinin yerine kendini koymak bile insanı kahrediyor. birbirimizi yemek yerine toplumsal bir infial yaratmalıyız. bu sorun doğru düzgün şekilde çözülmek zorunda. bu bir trajedi bir facia. tartışmaya açık değil bence
 
Başka başka ülkelerde yaşıyoruz anlaşılan.
Ben size uygulamalar şahane harika mı dedim?
Bir insan yavrusu öldürüldüyse katili kim olursa olsun tepki gösteriliyor diyorum. Köpek yiyince çocuğu masumlaştırmaya çalışanlardan olmayın isterseniz. Bir çocuk öldüyse insan da öldürse adalet diyoruz sokak köpekleri de öldürse. Ben de sokak köpekleri ölüme sebep olunca açlar yazık denmesinden rahatsızım mesela
 
Bende çok korkuyorum. İstanbuldayım yaşadığım semtte geniş ormanlık araziler var. Buraya köpekleri bırakıp bırakıp gidiyorlar. Köpek çeteleri burada da var. Bazen korkumdan sanaldan market alışverişi yapıyorum. Evden çalıştığıma şükreder oldum. Ama hayat kalitem çok etkileniyor. Burada tek olan köpekler bile tehlikeli. Arabaların ardından koşup havlıyorlar. Köpek çeteleri zaten herkese havlıyor. Saldırmaları an meselesi. Cimere pazartesi yazacağım. Bazıları kabul etmek istemiyor ama saldırgan, saldırmaya eğilimli köpekler sokaklarda olmamalı. Bu kaçıncı insan ölüm haberi. İnsanlar kinleniyor, istenmeyen hadiseler olması an meselesi. Allah korusun. Eğer yasa koyucular çözüm bulmazsa herkes kendi adaletini sağlamaya başlar maalesef. Bir de bizim burada gördüm, kangal türü çok büyük köpeklerin büyük şehirlerde ne işi var Allah aşkına? Onlar çoban köpeğidir. Sürüleri korurlar çok güçlüler. Birimize tek bile saldirsalar kurtulma ihtimalimiz yok. Bazı köpekler tek başına bile saldırsa durum vahim. Bir de çete olduklarını düşünmek istemiyorum. Konu sahibi ben kendimi saldırıdan korumak için çakı tarzı birsey birde uzaklaştırıcı düdük alacağım, ne olur ne olmaz. Bir Köpek etimi koparmaya teşebbüs ederse nefsi müdafaa benim hakkımdır. Önce can güvenliğim gelir. Nefsi müdafaa haktır, gereklidir. Önce düdüğü kullanırım baktım işe yaramıyor beni kangal türüne karşı koruyacak bir şey olmalı.Bazıları size çok tepki göstermiş ama ne yapabilirim diye sormuşsunuz. Bu endişeyi taşımanız çok normal.O çocuğu yenmiş babanın videosunu izledim, tansiyonum düştü. O ailenin yerinde olsam nasıl bir ruh halinde olurdum hiç bilmiyorum. O köpekler zaten uyutulacak, insan eti tattılar artık sokakta olamazlar. İnsan eti tadan hiçbir hayvan yaşatılmaz öyle biliyorum. Çünkü insan eti için bir daha saldırırlar. Saldırgan tüm köpekler, kangal cinsi büyük çoban köpekleri büyük şehirlerden sokaklardan alınmalı başka çözüm yok. Can korkusu ile yasamamalıyız. Saldırgan olmayan normal köpekler de barınaklarda muhafaza edilmeli. Pet shoplar kapatılıp isteyenler sokak köpeklerini sahiplenmelidir. Barınak dışında köpekler olmamalı. Onlara da yazık. Karda kışta telef oluyorlar. Mutlaka bir çözüm bulunmalı. Bence herkes cimere yazmalı. Ne kadar çok talep olursa o kadar önce önlem alınmaya başlanır. Hem insanlar ölmez hem de köpekler için istenmeyen olaylar yaşanmaz.
 
Turkiye'de matematiksel zeka oranı düşük. Sebep sonuç ilişkisini kuramıyor. O yüzden hersey ustunkoru ve tek taraflı.

Ben özünde pasifize kişiliklerini "hayvanseverlik" veya "hayvan dusmanligi" ile örtmeye çalıştıklarını düşünüyorum. Bir nevi hayvan 2.kimlik kazandırıyor. O hayvana agizlik takmamak, tasmasını bırakmak, tasmasini uzun tutmak, çocuk parkına götürmek adeta zevk veriyor. Ayni kopek taslama, eziyet etme gibi. Saldirganlik ayni saldirganlik. Biri kopege direk yoneltiyor digeri kopek bahanesi ile insana. Herhangi bir olayda bu denli tek taraflı ve mantık dışı savunuslari bundan.

Geçen gün kafede bir köpek sahibi biz içeri girince köpeği kucağına aldı. Ben hiçbir şey dememiştim. Lütfen rahatsız olmayın. Tasması bağlı dedi. Inanamadim. İlk defa köpeğini salıp birsey olmaz demeyen biri. O kadar çok alışmışım ki hanımefendi siz asıl insanoğlundan korkun zevzekligine.
 
Ses sinyali köpekleri uzaklaştıran cihazı birkaç kişi önermiş, teşekkürler öneri için fakat şu an yazılar arasında bulamıyorum o kişileri. Bu cihazların markası neydi? Bir de köpekler için düdük tavsiyesi tavsiyesi de gördüm ama düz düdük kastedilen değil ki?
 
Şu an piyasada bildiğim en iyisi dazer2. Ama işitme sorunu olan köpeklerde etkisi az oluyor
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…