• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sorun engelli olmak mı?

Buarada sinir zedelenmesi dedin.. bu agri yapiyor mu gun icinde? Tedavisi var mi? Agri kesici vs ise yaramiyor diye biliyorum sinir zedelenmesine.. ilac vs kullsniyo musun?
 
ailesinin beni kabul etmeyeceğini, hastalığımın tekrarlayıp ileride çok daha fazla hasarla hayatıma devam etmek zorunda kalabileceğimi, sorumluluğumu almaması gerektiğini söyledim.
Neden böyle söylediniz ki? Anladım ben. İyi de neden hep ilerisi ilerisi. Elinizde metre mi var hep ilerisi ilerisi. Anı yaşayın kardeşim. İlerde kimin nolacağı belli değil ki? Siz neden bugün de değilsiniz?
Ayrica şimdi bir tek ölüme çare bulamıyorlar. Belki bir operasyonla herşey hallolucak. Neden ikinize de zehir ediyorsunuz hayati?
 
İlk olarak olayı çok dramatize etmişsiniz. Yani aksaklık olabilir, normal aklı fikri olan insansınız. E sevgilinizde bunu önemsemişki sizinle olmuş, evlenmek isteniş. Ama o kadar çok engelliyim, engelliyim, daha kötü olabilir demişsiniz ki fazla naz aşık usandırmış bence.

Adam usanmış usanmasınada karaktersizce ayrılmayı tercih etmesi çok ilginç. Adam gibi “olmuyor, bitsin” dese bile yeterdi. Nişanlanıp engelleyerek ayrılmak nedir ya? “Seninle mi uğraşacağım öbür tarafta? Tabi helal ediyorum hakkımı” deseydiniz. Bi şeyler deseydiniz de içiniz bari soğusaydı.
 
Şimdi şöyle bir problem var sevgili A Asia34 siz engelli olduğunuz için onun sizi istemediğine kesin olarak kendinizi inandırmışsınız, bu nedenle aksi bir ihtimali düşünemiyorsunuz. Bunda da elbette eski ilişkinizde gördüğünüz tavrın etkisi büyük. Hangimiz olsak şüpheye düşebilirdik ve bir özgüvensizlik yaşayabilirdik. Fakat hayatın hep böyle bir güvensizlikle devam etmesi de çok yıpratıcı olur. Bu nedenle önce sizin kendinizle ilgili bu algınızı kırmanız lazım. Tamam birileri istemediğimiz gibi düşünecek ve bize kırıcı davranacak da peki ya biz? Önemli olan biz ne yapacağız? Elbette karşınıza çıkan insanlara dürüst olmanız gerekir bazı konularda ancak ilerde yaşanacak muhtemel sağlık sorunları hangimizde olmayacak ki? Kim veriyor bunun garantisini? Bu anlamda kendinizi biraz rahatlatın ve o eşitliği görmeye çalışın lütfen. Bundan sonra öyle hemen baştan önyargılı olmayın, biliyorum zor ama yapabilirsiniz. Önce kendiniz inanmalısınız, önce kendiniz kendinizi kabul etmelisiniz.
 
İşten atılmış bir erkek. Darbe sonrası dediğinize göre malum sebepten. Belki Türkiye’de önünü kapalı gördü, durumundan dolayı işe giremeyeceğine inandı ve yurtdışından bir aday sunulunca tepmek istemedi. Ben böyle düşündüm şahsen
 
konunun engelinizle alakası yok. adam istemiş ve siz de kesin olarak reddetmişsiniz. bu saatten sonra naptığı sizi neden ilgilendiriyor ki? nasıl hesap sorabiliyorsunuz anlam veremedim. mail atmanız vs çok yersizce olmuş.
 
Sizin canınızı acıtmaya çalışmıyor bence. Kendince, size bir açıklama yapmadan ayrılmasının,her yerden engellemesinin hata olduğunun farkına varmış,(hacı dediniz bu sebeple böyle düşündüm)size söyleyip helallik alıp yine kendince vicdanını rahatlatıyor.
Bunun aksamanizla da ilgisi yok bence, sadece kalbinizi çok kırmış. Gelip olanı biteni anlatıp helallik isteyince herşey düzeldi sanıyor.
Üzülmeyin, vardır bunda da bir hayır.
 
Herhangi bir engeli olmadığı halde su yaşadıklarınizin aynısını yaşayan binlerce kadın var kadınlar kulübünde.
Bence mesele sizinle alakalı değil kesinlikle.
Kendi için mantıklı olabilir yapmış. Çünkü 15 temmuzdan sonra iştem kovulduysa bu saatten sonra güzel bir iş bulması çok da mümkün değil.
Benim de bu şekilde kovulmuş tanıdiklarim var, işe girmek istedikleri çoğu yer (potansiyelinin altında ve asgari ücretli işler bile olsa) düşünmek istemiyor ve ise kabul etmiyorlar. Toplumda da insanlardan kaynaklı bilip bilmeden verilen bir terörist damgası var. Adam ikinci sınıf vatandaş gibi yaşayacağına Hollanda'da kendine yeni bir hayat kurmak istemiş.
Ben onu anlayabiliyorum..
Ha bu yaptıkları kesinlikle ve asla normal değil. Hatta insan değilmiş, bu şekilde sizi terkettiği için.
Ama bu tamamen onun içinde bulunduğu durum ve karaktersizligiyle alakalı. Sizin engelinizle ilgili bir durum değil.
 
Bence kendinize duydugunuz guveni bir gozden gecirin. Ayaginizdaki aksamanin hayatiniza bir engeli oldugunu dusunmuyorum. Evlendikten sonra herhangi bir kadinin yapabilecegi her seyi yapabilirsiniz. Sizin fiziksel aktivitenizden ve kadinliginizdan eksilten bir durum yok. Surekli ihtimaller uzerine karamsar yorumlar yapacaginiza, Kabul etseydiniz ve neler olacagini gorerek yasasaydiniz keske. varsayimlar yuzunden sevdiginiz adami kaybettiniz. Belki her sey cok baska ve guzel olacakti.

2 hafta once doktor kontrolu icin hastaneye gittim, bir kiz cocuklari olan cift gordum. Kadin ikinci cocuguna hamileydi ve cuceydi. Kocasi uzun boylu bir adamdi. Acikcasi karisina gorede guzel bir adamdi. Ama cok mutlu gorunuyorlardi. Fiziksel olarak birbirinden hayli farkli gorunen iki insan ve aile kurmuslar. Sizin durumunuzla mukayase bile edilemeyecek bir farklilik. Ama kadinda sizin gibi ailen beni Kabul etmez deyip, adamida buna inandirsaydi belki hic evlenmeyeceklerdi.

Lutfen kendinizi tanimlarken ayaginizdaki aksakligi vurgulama ihtiyaci hissetmeyin. Siz normal gorun ki insanlarda anormal bir durum olmadigini dusunsun.

Ayrica Ben sirf avrupa'ya gelebilmek icin karisindan bosanan adamlarin hikayelerini biliyorum. Bana sizinle ilgili gibi gelmedi, Hollanda cazip gelmis olmali.
 
Bundan 3 yıl önce biriyle tanıştım. Nişanlısından yeni ayrılmıştı. Benimde ondan önce uzun süreli bir ilişkim olmuştu. Sağlık sebeplerimden ötürü bitmişti. Sağlık sebebinden kastım ben bir engelliyim. Engel deyince aklınıza yatağa ya da tekerlekli sandalyeye bağımlı biri gelmesin. Geçirmiş olduğum tümör ameliyatı sonrasında ayağımda sinir zedelenmesi sonucu aksama mevcut. Ama bu benim hayatta hiçbir şeyime engel olmadı. Ne ailem, ne arkadaşım ne de çevremdeki insanlar asla bana kendimi farklı hissetmemi sağlayacak herhangi bir davranışta bulunmadı. Üniversiteyi ve yükseklisansımı dereceyle bitirdim. Bazen düşünüyorumda keşke başarılarla dolu bir eğitim hayatım olacağına, sağlıklı biri olsaydım fakat takdir-i ilahi... Onunla görüştüğümüz dönemlerde aynı şehirdeydik. Daha sonra darbe zamanı işten çıkartıldı ve ailesinin yanına taşınmak zorunda kaldı. Ailesinin yanına gittikten kısa bir süre sonrada babası vefat etti. Ama iletişimimiz hiç kopmadı. Benimle evlenmek istedi fakat ben bunun olamayacağını, geçmişte yaşadığım ilişkiden de tecrübeyle ailesinin beni kabul etmeyeceğini, hastalığımın tekrarlayıp ileride çok daha fazla hasarla hayatıma devam etmek zorunda kalabileceğimi, sorumluluğumu almaması gerektiğini söyledim. Karşı çıktı çok kez. Bende bir süre sonra onun gerçekten beni sevdiğini hatta ona haksızlık ettiğimi bile düşündüm. Bir gün birden bire tüm sosyal medya hesaplarından ve whatsapptan beni engelledi. Bir anlam veremedim. Hiçbir yanlışım olmamıştı. Daha sonra ablamın hesabından instagram profiline baktığımda profiline tarih atıp "kabul olmuş duamsın" yazmış. Belki o ana kadar bunu kendime bile itiraf edememiştim ama onu sevdiğimi anladım. Birkaç gün sonra aradım telefon numarasının kullanılmamakta olduğunu öğrendim. Biraz öfkeyle, biraz kandırılmış olmanın verdiği üzüntüyle ona uzun uzadıya bir mail attım. Asla hakaret etmedim. Sadece bunca zaman göstermiş olduğu oscarlık performasından dolayı tebrik ettim. Aradan 2,5 ay geçti. Yaşadığım şehre çalışmaya geldi. Benimle görüşmek istediğine dair facebooktan mesaj attı. Hiçbir cevap vermedim. Birkaç kez üst üste yazınca görüşmeyi kabul ettim. Ben aramızdaki sorunları konuşup, yüzleşip düzelebileceğini düşünürken onun görücü usulü Hollanda'dan biriyle nişanlandığını öğrendim. Kandırıldığıma mı yoksa düşürüldüğüm konuma mı üzüldüm o an daha çok bilmiyorum. Konuşurken gözlerini hep kaçırdı yüzüme bakmadı. Beni geçmişte sevmiş olduğunu ve helallik istediğini söyledi (bu arada kendisi hacı). Benden yana bir sorun olmadığını, Allah'a havale ettiğimi söyledim. Tüm yol boyu ağladım salya sümük derler ya hani aynen öyle. Bir hafta boyunca ne doğru düzgün uyudum ne de yemek yedim. Ev-iş arası ruh gibi geldim gittim. Fakat o gün son görüşmemizden sonra eve geldiğimde tüm sosyal medya hesaplarından engelimi kaldırıp, nişandan bir kareyi profil resmi yaptığını gördüm. Size sadece şunu sormak istiyorum. Geçmiş gitmiş, nişanlanmış, anladığım kadarıyla mutluda. Hiçbir yanlışımda olmamışken neden tüm engellerimi kaldırdı? Neden beni üzmeye çalışıyor?
Durumun sizin bedensel engelinizle hiçbir alakası yok. Kişinin şahsiyet engeliyle alakalı. Ama yine de herkesin içini Allah bilir . Günahını almayalım. Gerçekten pişman belki de. Allah bundan sonra iyilerle karşılaştırsın sizi ve cümlemizi inşaallah
 
Pislik, aciz, yalancı, vicdansız, iğrenç bir adam sizi üzüp yoluna, keyfine bakıyor sakın ola böyle biri için tek bir dakikanızi "neden?" diye harcamayin, konu engelinizle ilgili değil adam pislik, zengin yere kapak atmıştır, yurt dışında yaşayacaktir onun hesabındadir, defolmus gitmiş hayatınızdan sizden uzak Mısır'a sultan olsun, yolunuza bakın.
 
Geçmiş olsun öncelikle adam size engelli oldugunuz için terk etmemiş siz diretmissiniz defalarca istemiş siz inatla kendinizi ezmissiniz evet olabilir engelinizki çok büyük bi problem yok neden ısrarla böyle böyle diye diretiyorsunuzki hayatinizdaki insana sorununuzu anlatirsiniz tercih ona kalmış sizin diretmenizin bi anlamı yok hem yapıp hem şimdi niye kendinize aciyorsunuz sorun sizde bence kendinize acimayi bırakın önemli olan kisiliginiz vucuduz değil hem kimsenin saglikli olacaginin bi garantiside yok.Siz ilerde ona sorun olacaginizi düşünürken sizi bişey olmayabilir o bi kaza geçirip yatağa mahkum olabilir.Engelinizi unutup kendinize güvenin lütfen Hayati akışına bırakın ilerde şu olurmu acaba diye düşünüp biseyleri ertelemeyin.
 
Bundan 3 yıl önce biriyle tanıştım. Nişanlısından yeni ayrılmıştı. Benimde ondan önce uzun süreli bir ilişkim olmuştu. Sağlık sebeplerimden ötürü bitmişti. Sağlık sebebinden kastım ben bir engelliyim. Engel deyince aklınıza yatağa ya da tekerlekli sandalyeye bağımlı biri gelmesin. Geçirmiş olduğum tümör ameliyatı sonrasında ayağımda sinir zedelenmesi sonucu aksama mevcut. Ama bu benim hayatta hiçbir şeyime engel olmadı. Ne ailem, ne arkadaşım ne de çevremdeki insanlar asla bana kendimi farklı hissetmemi sağlayacak herhangi bir davranışta bulunmadı. Üniversiteyi ve yükseklisansımı dereceyle bitirdim. Bazen düşünüyorumda keşke başarılarla dolu bir eğitim hayatım olacağına, sağlıklı biri olsaydım fakat takdir-i ilahi... Onunla görüştüğümüz dönemlerde aynı şehirdeydik. Daha sonra darbe zamanı işten çıkartıldı ve ailesinin yanına taşınmak zorunda kaldı. Ailesinin yanına gittikten kısa bir süre sonrada babası vefat etti. Ama iletişimimiz hiç kopmadı. Benimle evlenmek istedi fakat ben bunun olamayacağını, geçmişte yaşadığım ilişkiden de tecrübeyle ailesinin beni kabul etmeyeceğini, hastalığımın tekrarlayıp ileride çok daha fazla hasarla hayatıma devam etmek zorunda kalabileceğimi, sorumluluğumu almaması gerektiğini söyledim. Karşı çıktı çok kez. Bende bir süre sonra onun gerçekten beni sevdiğini hatta ona haksızlık ettiğimi bile düşündüm. Bir gün birden bire tüm sosyal medya hesaplarından ve whatsapptan beni engelledi. Bir anlam veremedim. Hiçbir yanlışım olmamıştı. Daha sonra ablamın hesabından instagram profiline baktığımda profiline tarih atıp "kabul olmuş duamsın" yazmış. Belki o ana kadar bunu kendime bile itiraf edememiştim ama onu sevdiğimi anladım. Birkaç gün sonra aradım telefon numarasının kullanılmamakta olduğunu öğrendim. Biraz öfkeyle, biraz kandırılmış olmanın verdiği üzüntüyle ona uzun uzadıya bir mail attım. Asla hakaret etmedim. Sadece bunca zaman göstermiş olduğu oscarlık performasından dolayı tebrik ettim. Aradan 2,5 ay geçti. Yaşadığım şehre çalışmaya geldi. Benimle görüşmek istediğine dair facebooktan mesaj attı. Hiçbir cevap vermedim. Birkaç kez üst üste yazınca görüşmeyi kabul ettim. Ben aramızdaki sorunları konuşup, yüzleşip düzelebileceğini düşünürken onun görücü usulü Hollanda'dan biriyle nişanlandığını öğrendim. Kandırıldığıma mı yoksa düşürüldüğüm konuma mı üzüldüm o an daha çok bilmiyorum. Konuşurken gözlerini hep kaçırdı yüzüme bakmadı. Beni geçmişte sevmiş olduğunu ve helallik istediğini söyledi (bu arada kendisi hacı). Benden yana bir sorun olmadığını, Allah'a havale ettiğimi söyledim. Tüm yol boyu ağladım salya sümük derler ya hani aynen öyle. Bir hafta boyunca ne doğru düzgün uyudum ne de yemek yedim. Ev-iş arası ruh gibi geldim gittim. Fakat o gün son görüşmemizden sonra eve geldiğimde tüm sosyal medya hesaplarından engelimi kaldırıp, nişandan bir kareyi profil resmi yaptığını gördüm. Size sadece şunu sormak istiyorum. Geçmiş gitmiş, nişanlanmış, anladığım kadarıyla mutluda. Hiçbir yanlışımda olmamışken neden tüm engellerimi kaldırdı? Neden beni üzmeye çalışıyor?
Boşverin. Gurbetçi bir kıza kapak atıp yurt dışında yaşamak için dua etme vizyonsuzluğuna sahip biriyle iyi ki de olmamış.
 
Adam defalarca evlenme teklif etmiş, hastayım demişsiniz önemli değil demiş yine de red etmişsiniz? Kapınızda yatmasını mı bekliyordunuz?

Ailesi kabul etmez diye bir duruma girmişsiniz, onun yerine tamam evlenelim o zaman ama ailene durumu anlat deseniz ilelebet ailesinden saklayacak hali yok ya. Red eden bir kadını neden ailesine anlatsın? bazı erkekler ve aileler için her gün bir gelin adayı olmaz . Ki zaten siz kabul etmediğiniz ve alttan alttan ben hastayım sorumluluğumu alma dediğiniz için ailesi başkasını bulunca bir tarafta ailesi ve mantıklı bir ilişki diğer tarafta hastalığını kabul etmesine rağmen evlenmek istemeyen red eden bir kadın.

Kusura bakmayın ama elinizden gidince değerli olmuş bence.
 
o işler öyle olur zaten
aile baskı yapmıştır
görücü usulüdür
aslında sevmiyordur ama söz verilmiştir vs vs

görüşme derdi de belli olmuş işte "helallik istemek" adam hala kendi nefsinin peşinde. yuh olsun.

engelle filan alakası yok. bazısını neyle besliyorlarsa böyle garip yaratıklar çıkıyor ortaya.
takip etmeyin sosyal medyadan. kendinizi daha da üzmeyin. hacıymış bir de. kimini Rahmanı kimini şeytanı çağırır derler.
 
Benimle evlenmek istedi fakat ben bunun olamayacağını, geçmişte yaşadığım ilişkiden de tecrübeyle ailesinin beni kabul etmeyeceğini, hastalığımın tekrarlayıp ileride çok daha fazla hasarla hayatıma devam etmek zorunda kalabileceğimi, sorumluluğumu almaması gerektiğini söyledim. Karşı çıktı çok kez.


psikoloğa gidin sağlıklı ilişkiler kurabilmeniz için şart. Bu tarz olaylarda psikolojik destek almak önemli uzuv kaybı veya sizin durumunuz gibi. yukardaki cümleleriniz psikolojik destek almanız gerektiğinin en büyük kanıtı
 
Bundan 3 yıl önce biriyle tanıştım. Nişanlısından yeni ayrılmıştı. Benimde ondan önce uzun süreli bir ilişkim olmuştu. Sağlık sebeplerimden ötürü bitmişti. Sağlık sebebinden kastım ben bir engelliyim. Engel deyince aklınıza yatağa ya da tekerlekli sandalyeye bağımlı biri gelmesin. Geçirmiş olduğum tümör ameliyatı sonrasında ayağımda sinir zedelenmesi sonucu aksama mevcut. Ama bu benim hayatta hiçbir şeyime engel olmadı. Ne ailem, ne arkadaşım ne de çevremdeki insanlar asla bana kendimi farklı hissetmemi sağlayacak herhangi bir davranışta bulunmadı. Üniversiteyi ve yükseklisansımı dereceyle bitirdim. Bazen düşünüyorumda keşke başarılarla dolu bir eğitim hayatım olacağına, sağlıklı biri olsaydım fakat takdir-i ilahi... Onunla görüştüğümüz dönemlerde aynı şehirdeydik. Daha sonra darbe zamanı işten çıkartıldı ve ailesinin yanına taşınmak zorunda kaldı. Ailesinin yanına gittikten kısa bir süre sonrada babası vefat etti. Ama iletişimimiz hiç kopmadı. Benimle evlenmek istedi fakat ben bunun olamayacağını, geçmişte yaşadığım ilişkiden de tecrübeyle ailesinin beni kabul etmeyeceğini, hastalığımın tekrarlayıp ileride çok daha fazla hasarla hayatıma devam etmek zorunda kalabileceğimi, sorumluluğumu almaması gerektiğini söyledim. Karşı çıktı çok kez. Bende bir süre sonra onun gerçekten beni sevdiğini hatta ona haksızlık ettiğimi bile düşündüm. Bir gün birden bire tüm sosyal medya hesaplarından ve whatsapptan beni engelledi. Bir anlam veremedim. Hiçbir yanlışım olmamıştı. Daha sonra ablamın hesabından instagram profiline baktığımda profiline tarih atıp "kabul olmuş duamsın" yazmış. Belki o ana kadar bunu kendime bile itiraf edememiştim ama onu sevdiğimi anladım. Birkaç gün sonra aradım telefon numarasının kullanılmamakta olduğunu öğrendim. Biraz öfkeyle, biraz kandırılmış olmanın verdiği üzüntüyle ona uzun uzadıya bir mail attım. Asla hakaret etmedim. Sadece bunca zaman göstermiş olduğu oscarlık performasından dolayı tebrik ettim. Aradan 2,5 ay geçti. Yaşadığım şehre çalışmaya geldi. Benimle görüşmek istediğine dair facebooktan mesaj attı. Hiçbir cevap vermedim. Birkaç kez üst üste yazınca görüşmeyi kabul ettim. Ben aramızdaki sorunları konuşup, yüzleşip düzelebileceğini düşünürken onun görücü usulü Hollanda'dan biriyle nişanlandığını öğrendim. Kandırıldığıma mı yoksa düşürüldüğüm konuma mı üzüldüm o an daha çok bilmiyorum. Konuşurken gözlerini hep kaçırdı yüzüme bakmadı. Beni geçmişte sevmiş olduğunu ve helallik istediğini söyledi (bu arada kendisi hacı). Benden yana bir sorun olmadığını, Allah'a havale ettiğimi söyledim. Tüm yol boyu ağladım salya sümük derler ya hani aynen öyle. Bir hafta boyunca ne doğru düzgün uyudum ne de yemek yedim. Ev-iş arası ruh gibi geldim gittim. Fakat o gün son görüşmemizden sonra eve geldiğimde tüm sosyal medya hesaplarından engelimi kaldırıp, nişandan bir kareyi profil resmi yaptığını gördüm. Size sadece şunu sormak istiyorum. Geçmiş gitmiş, nişanlanmış, anladığım kadarıyla mutluda. Hiçbir yanlışımda olmamışken neden tüm engellerimi kaldırdı? Neden beni üzmeye çalışıyor?
ne diyeceğimi bilemedim....
 
Tanıdığım ikisi aksayarak yürüyen bir de çok ciddi bir hastalığı olan üç kişi çok iyi evlilik yaptılar. Bir fazla kilolu arkadaşım nişanlandı, yakın iki akrabam kanser hastası ve ikisinin de eşi her an yanında gerçek çok iyi bakıyor. Belki de dünya bu kadar pislik değildir de sizin zihniyetiniz pisliktir.
keşke öyle olsa.
beni böyle itham ederken neler yaşadığımı bilmediğinizi de vurgulamak isterim.
ben yalnızca yaşadıklarımı aktardım.
hepsi bu.
insanlar birbirlerinin fikirlerine saygı duymalıdır bence.
 
Back
X