Stresten 9 gündür tek lokma yiyemedim. Ondan nasıl kurtulabilirim?

Illuminae11

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
25 Ağustos 2025
1
0
1
Herkese merhaba, günlerdir kimseye anlatamadığım derdim ile kendi kendimi yerken tesadüfen rastladığım bu sitede birilerinden akıl almaya çok ihtiyacım var. 30 yaşındayım ve inşaat mühendisiyim. Tüm olaylar 21 yaşında stajyer olarak işe başladığım bir şirkette onunla tanışmam ile başladı. Kendisi benden 9 yaş büyük ve çalıştığım şantiyede yüksek inşaat mühendisi olarak görev yapıyordu. Herkesin çok kibar, çalışkan ve düzgün biri olarak anlattığı biriydi ki gerçekten de öyleydi. Bir süre sonra bana olan ilgisini fark ettim ve benim de ona olan ilgim nedeni ile görüşmeye başladık. Ve her şey mükemmeldi. Her konuda çok iyi anlaşıyorduk ve gerçekten harika bir insandı. Ancak bir süre sonra büyük bir anlaşmazlık ile karşılaştık. Ben muhafazakar bir ailenin kızıyım o ise tamamıyla benden zıt yönde yetiştirilmiş biriydi. Cinsel olarak ikimizde birbirimize karşı büyük bir istek besliyorduk ancak ben evlenmeden böyle bir yaklaşımda bulunmayacağımı açık ve net bir şekilde ona belirttiğimde buna ciddi manada şok oldu. Çünkü çevresinde gerçekten böyle düşünen ve böyle bir yaşam süren biri yoktu. Yine de sorun olmayacağını görüşmeye devam etmek istediğini söyledi ancak bu yönde hamleler yapmaktan geri durmadı ve ben de bir süre sonra bu durumdan rahatsız olduğumdan stajımın da sona ermesi ile birlikte görüşmeyi tamamen bitirdim. İlişkimizi bitirmemizin ardından aradan geçen tüm süre içerisinde yılda en az 4-5 kere farklı farklı hesaplardan bana yazmaya (sürekli engellediğim için) hala benimle olmak istediğini söylemeye devam etti. Ama her şans verdiğimde konu dönüp dolaşıp aynı noktaya geldiği için bunu atlatamadık. Beni çok istediğini ve sevdiğini söylemesine rağmen benimle evlenmek gibi bir niyeti de yoktu. Benimde aynı şekilde çünkü ikimizde ailelerimizin bu evliliğe karşı çıkacağını ve yaşam farklılıklarımız nedeniyle bu evliliğin bizi mutsuz edeceğini biliyorduk. Aradan geçen yıllarda görüştüğüm birkaç kişi de oldu ancak kimseye ona hissettiğim gibi bir çekim hissedemedim ve görüşmeyi kabul etmesem bile zaman zaman onu düşünmeye devam ettim. Artık bu bir rutin gibi olmuştu. Yılın belirli zamanlarında o beni yeni açtığı bir hesaptan ekler birbirimize hayatımızın nasıl gittiğini anlatır ve ardından ben onu engelleyerek hayatıma devam ederdim. Ta ki bir gün aniden onu rüyamda benden yardım isterken görene kadar. Hatay depreminin üzerinden çok geçmemişti ve en son görüşmemizde farklı bir şehirdeki şantiyede göreve başlayacağın söylediğinden dayanamadım ve ilk kez tüm bu süreç içerisinde ilk adımı ben atarak ona nasıl olduğunu soran bir mesaj attım. Aldığım ilk yanıt "Ben evlendim." cümlesiydi. Tahminimden çok daha fazla yaraladı bu cümle beni ancak hiç bozuntuya vermeden ona hayatında mutluluklar dileyerek veda ettim. Ve o günden sonra geçen tüm bu zamanda bana ulaşma çabalarının ve mesajlarının hepsini çok sert bir dille reddettim. Ta ki işler tamamıyla karışana kadar...
Çalıştığım şirket farklı bir şehirdeki proje üzerinde çıkan birkaç sorunu halledebilmem için benden bir süreliğine o şehire gitmemi rica etti. Bana da değişiklik olacağı için bu görevi kabul ederken oldukça heyecanlıydım. Ancak işlerin bu duruma geleceğini bilseydim asla bu görevi kabul etmezdim. Çünkü heyecanla gittiğim şantiyede karşılaştığım şef eski sevgilimden başkası değildi. Yaşadığım şoku atlatmam uzun sürdü ve onun benimle konuşmaya çalışma çabaları da bana hiç yardımcı olmadı. Onunla yalnız kalmamak adına resmen saklambaç oynayarak geçirdim günlerimi. Yakaladığı ilk fırsatta ise 9 yıldır beni asla unutamadığını söylemekten utanmadı. Evli olduğunu defalarca hatırlatmama rağmen bunun mantık evliliği olduğunu bana hissettiği duyguları asla kimseye hissedemediğini söyleyip durdu. Değiştirdiğim ve asla vermediğim telefon numaramı iş gerekçesi ile çalışma arkadaşlarımdan alıp yüzlerce mesaj attı. Hala da atmaya devam ediyor. Kimse bir şey fark etmesin diye diken üstünde durmaktan yoruldum. En son otoparkta arabama binecekken bir anda nerden çıktığını anlayamadım ve bana sarıldı. Normalde biri bana bunu söylese tokat at,bağır çağır, tekmele, kaç birçok şey sıralayabilirdim ama o an o şokla vücudumu hareket bile ettiremedim. Ve tüm akşam yaşadığım anlar aklıma gelince istifra edip durdum. O günden beri de tek bir lokma dahi boğazımdan geçmedi. Bu hayatta en iğrendiğim şey aldatmak veya aldatılmakken karısıyla aynı evin içinde utanmadan bana görüşmek istediğine dair mesajlar yazıyor olması midemi bulandırıyor. Sarılma olayından sonra şantiyede tekrar görüşmeye çalıştığında onu yöneticilere ve karısına söylemekle tehdit ettim. Ancak bir saniye bile korkmadı. Bavulumu toplar seninle birlikte geri dönerim dedi. Ne yapacağımı bu durumdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Gerçekten dayanabilecek gücü nasıl bulacağımı da bilmiyorum. Bir kadın olarak nedensizce kendimi eşine karşı suçlu hissediyorum. Görevim nedeniyle en az 2 ay daha burada kalmam gerekiyor ama 2 saat bile daha fazla kalmak istemiyorum.
 
Madem ailesi seni istemiyordu, bence ailesine de ulas ogullarina sahip ciksinlar. Ben olsam karisina da ekran goruntulerini atardim, kocasini artik eve mi zincirler ne yapar senden uzak tutsun bir sekilde.
 
Ya yürüsün gitsin, çok seviyosa evlenseymiş şeyinin peşinde koşmasaymış. Saplantı yapmış ne aşkı? Git polise şikayet et hala kendini romantik film içinde sanıyosun
 
İddia ettiği kadar korkusuz olduğunu sanmıyorum ben. Karısı duyduğu anda " o bana yanaştı, aklımı çeldi, şeytana uydum affet beni" diye yalvaracağına yüzde yüz eminim.
O sebeple korktuğunuzu belli etmeyin yoksa vitesi daha artırır.
Bence de artık polislik olmuş mevzu çünkü istemediğinizi belirttiğiniz halde zorla sarılmalar, izinsiz telefon numaranızı alıp mesaj atmalar falan az buz şeyler değil.
 
Madem ailesi seni istemiyordu, bence ailesine de ulas ogullarina sahip ciksinlar. Ben olsam karisina da ekran goruntulerini atardim, kocasini artik eve mi zincirler ne yapar senden uzak tutsun bir sekilde.
Bunu yapman belki aklını başına getirir konu sahibi ama bunu oradayken yapma. Seni bulup bir şey yapar belki. Sirketinle konuş ne yap ne et hemen geri dönmenin yolunu bul. Döndükten sonra böyle bir şey yaparım ben olsam. Ve numaranı da tekrar değiştir.
 
Attığın mesajları karına okuturum diye tehdit etmekle başlayın. Muhtemelen korkup kaçacaktır.
Kaçmazsa savcılığa gidip taciz şikayetinde bulunun. Kusura bakmayın bu sevgi değil. Adam psikopat.
 
Önce savcılığa git suç duyurusunda bulun. Adam düpedüz tacizci. Sonra tüm msjlarını ss alıp karısına gönder hatta dava dosyasına mutlaka girsin o msjlar. Sen stres olacağına o rahatsız olsun.Pzvnk deyip biber yiyen birinin kulaklarını çınlatıyorum.
 
Ben anlamadım bu adamın derdini, sağlam biri de değil gibi. Ben olsam karısına asla haber vermem, bu adam tacizci ve ne yapacağı belli olmaz. Karşınızda sağlıklı bir adam yok gibi, size zarar verebilir. Bence işiniz biter bitmez telefon numaranızı değişin, zaten başka şehirde yaşıyorsunuz. Devam ederse şikayetçi olacağınızı söyleyin ve devam ederse olun
 
Sizin iyi niyetinizden ve sessiz kalacağınızdan çok emin. O yüzden kendinizi bi şekilde koruma altına almanız gerekiyor. Gerek şikayet, gerek karısına durumu izah etmek, gerek karşı tarafın ailesine bildirmek olsun, bir şekilde durumdan kendinizi kurtarmanız lazım.
Karşı taraf sizin kadar iyi niyetli değil, hem de hiç.. O yüzden bi an önce yaşadıklarınızın etkisinden çıkıp, bundan sonra yaşayacaklarınızın ne kadar tehlikeli olabileceğini düşünerek harekete geçin.
 
Herşeyi kolayca elde edebilen bir insan siz zor ve ulaşılamaz olarak gördüğünden sizi takıntı haline getirmiş. Siz ona istediğini verdiğinizde emin olun peşinizden bir daha koşmayacak amacı çok bariz belli. Kendinizi suçlu hissetmeyin ama bu adama karşı çok dikkatli olun çünkü daha fazlasını yapacak. Gitme İmkanınız varsa gidin ordan
 
Tabiki yetkililere ve adamın eşine haber verin. Hem şikayet edin hem de patronlarına diyin yani onu atsınlar işten ya da bilsinler ne mal olduğunu. Adam resmen taciz etmiş ve devam ediyor.
 
Çok ahlaksız bir adam. Üzerinden 9 yıl geçen bir ilişki ara ara konuşmasanız hatırlanacak bir olay değil. Lütfen kendinizi pişman olacağınız bir durum içerisine sokmayın. Gerekirse müdürlerinize istifa edeceğim beni buradan almazsanız deyip blöf yapın.
 
Hemcinslerimin en çok yanılgıya düştükleri noktadasınız tam olarak, ben hayretle okuyorum hayatınızdan çıkıp giden insanlarla nasıl belli aralıklarla görüşüp konuşabiliyorsunuz neden ve ne sebeple asla anlayamayacağım galiba, ilişki başlatıp bitirmekle alakalı genel bir sorun var çevremdeki kadınlardan da gördüğüm kadarıyla, şu an tam olarak bahsettiğim durumun ceremesini çekiyorsunuz ne yazık ki. Ben bir kadın olarak hemcinslerimin ayrılıklar karşısında da dimdik, net ve güçlü durmasını isterim ama maalesef çoğunlukla öyle olmuyor.

Erkeklerin büyük kısmı korkak ve yalancı o sadece mantık evliliği yaptımlar, senin kadar kimseyi sevmedimler hepsi fasa fiso, o kadar yüz bulmuş ki evli olmasına rağmen sizi düşürebileceğini düşünüyor halâ. Eve gidince eşine sımsıkı sarılıp onu çok sevdiğini söylediğine emin olun. Sonuç olarak olan olmuş artık, size de ömürlük ders olacağını düşünüyorum.

Bir kadın olarak eşiyle paylaşmanızın doğru olacağını düşünüyorum, hiç bir kadın böyle bir omurgasızla yaşamamalı bence.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…