Arkadaşım ablamla konuştum; üzerinde "Ohne Parfumstoffe, Farbstoffe, Konservierungszusatz" yazsın mutlaka dedi. Marka farketmez ama katkı maddesiz, parfümsüz, boyasız olması önemli dedi. Umarım yardımcı olabilmişimdir.
Yumuşatıcının resmini ekliyorum. Sevgiler
Eki Görüntüle 574959
dün de tartışıldı sanırım burda
bebek hastaneden çıkarken nasıl taşınacak diye
oto koltuğu diyen arkadaşlar,bildiğimiz ana kucağından bahsetmiyor değil mi?
ben oto koltuğu almadım
ana kucağı ile taşınır mı?
Canım benim burda kafamı karıştıran bir nokta var.
Biberon konusunda hemfikirim gibi. Hatta biberona alışmasın diye kaşık biberon diye bir tip varmış. İnternetten bakın pompa markası Medela'nın da var..
Ama emzik konusunda farklı görüşler var. Şöyle ki bazı uzmanlar bebeklerin doğal olarak emme güdüleri olduğunu ve bu yüzden emzik vermenin önemli olduğunu söylüyorlar. Yoksa bebek sırf bu güdüsünü tatmin edebilmek amacıyla memede kalıyor, karnı aç olmasa sütü içmese bile meme ile temas etmek istiyor falan.. Tabi bebiş bu tatmini yaşayacak diye meme uçları yara oluyor sonunda. Benim emzik vermem hayatta diyen tüm arkadaşlarım emzik verdiler bebeklerine sonunda.
Bir de, diyelim ki pompa ile çektiğimde daha fazla çıkıyor bebek emerkenden. O zaman ne yapmalıyım? Sonuçta o zaman hem meme hem de biberonla besliyor olmak gerekebilir.
Walla kafam çok karışık bu konuda..
Emzik konusunda bende kesinlikle hayir demiyorum, zaten cocuklarin ilk dönemi Anal dönemidir, yani herseyi agizdan baslar onlar icin, ama bundada asiriya kacmamak sartiyla, o ince noktayi bulmak zordur. Biliyorsun bazi cocuklar kac yasina gelmelerine ragmen hala emzikle dolasirlar, bi nevi bagimli yapar, buda zamaninda iyi emmeyen, memeye doymayan cocuklarda daha cok görülür.
Ama pompa konusunda sunu söyleyebilirim, eyer siz azimli olupta bebegin emme konusunda israrci olursaniz, bebek bi süre sonra ayni pompanin cektigi sütü cekebilecek, buda biraz bebegin azmina bagli.
Benim bi tandigimin bebegi 2 ay hic biberon almadan emdi, sonra hastalandigi icin mama vermek zorunda kaldilar biberonla ve sonra memeyi almak istemedi ama annesi azimle mama vermedi, ac da kalsa memeye israr edince bi süre sonra bebek yine emmeye basladi.
eda canım hiç takma kafana. doktorklar neler neler söylüyor.. zaten diğer doktorda onaylamamış. az kaldı yavrucaklarımıza kavuşmaya, görücez onları inş tüm halleriylee
ablam bana baskı yapıo bı an önce netten bı araba begen ben alıcam doguma gelırken getırcem dıe... kızlar acıkçası max.300 limitim... lütfen yardımcı olun..
ben her gün alıyorum acaba ne gibi zararı var gün aşırımı alsam bundan sonra:26::26:Kızlar magnezyum zaten gün aşırı alınıyor benim doktorum osteocare vardi gün aşırı içiyorum hatta dahiliyeciye söylediğimde dediki neden bu kadar magnezyum alıyorsun bebeğe zararllı dedi.
Ama ben doktorum ne derse yapmak zorundayım işin prof.u o sonuçta
söylediklerine katılıyorum emzik konusunda ancak bazı bebekler parmaklarını çok emebiliyor ve bıraktırması çok güç oluyor hatta kocaman olduklarında bile emebiliyorlar eğer bu tarz aşırı parmak emme durumu olursa kesinlikle emzik kullanılmalı..bunu dr.larda önerir çünkü emzik bırakıılır ama parmak emme bırakılamayabiliyorCanım benim burda kafamı karıştıran bir nokta var.
Biberon konusunda hemfikirim gibi. Hatta biberona alışmasın diye kaşık biberon diye bir tip varmış. İnternetten bakın pompa markası Medela'nın da var..
Ama emzik konusunda farklı görüşler var. Şöyle ki bazı uzmanlar bebeklerin doğal olarak emme güdüleri olduğunu ve bu yüzden emzik vermenin önemli olduğunu söylüyorlar. Yoksa bebek sırf bu güdüsünü tatmin edebilmek amacıyla memede kalıyor, karnı aç olmasa sütü içmese bile meme ile temas etmek istiyor falan.. Tabi bebiş bu tatmini yaşayacak diye meme uçları yara oluyor sonunda. Benim emzik vermem hayatta diyen tüm arkadaşlarım emzik verdiler bebeklerine sonunda.
Bir de, diyelim ki pompa ile çektiğimde daha fazla çıkıyor bebek emerkenden. O zaman ne yapmalıyım? Sonuçta o zaman hem meme hem de biberonla besliyor olmak gerekebilir.
Walla kafam çok karışık bu konuda..
günaydın kızlar,bu sabah keyfim yerinde uyandım.çünkü dün akşam kuzenim doğum hediyesi çalıştığı firmadan ana kucağı,taşıma koltuğu ,baston bebek arabası ve bebek klozet kapağı getirmiş,bana doğum hediyesi:)hiç bilindik bi marka değil ama benim için önemi yok,çok çok mutlu oldum.ablam da dün aradı,kızının bebek odasını enişten yapıcak doğum hediyesi dedi,o da mobilyacı.gel keyfim gel yani,ben doğurmama bakayım:)doğum sonu zaten anneme hemen,izin süresince kocişimle orda kalcaz ve de kızımızla.bebek mevlütünü de onda yapıcaz evi çok büyük benim cücük kadar evime sığmaz kimse.sabah uyandık tam işe çıkıcaz baktım eşim salonda kurduğu ana kucağıyla kızım diye konuşuyo:)çok mutluyuz ya,çok şanslıyız dimi?
Günaydın kızlar,
Umarım tüm anneler ve kuzular iyidir.
Edacım tedbir amaçlı söylediğini düşünüyorum doktorun.İnşallah hiçbir sorun çıkmayacaktır canım.
Havvam kısmetli kuzun desene :) Sağlıkla sevgiyle büyüsün fıstığın :)
Ben dün akşamdan beri migren belasıyla uğraşıyorum.Mide bulantısı ile beraber tahammül edilmez oluyor.İlaç almamak için çabalıyorum hala.
Kızım da bugün pek hareketli değil.Hıçkırığını ve minik poposunu hissediyorum o kadar
günaydın hanımlar iyisiniz inşallah...
emzik ve biberon konusu konuşulmuş sanırım.benim ilk kızım ikisini de kullanmak istemedi biz de ısrar etmedik ilk 8 ay kendim baktım sonra işime döndüm iş yerinde göğüslerim sızladıkça sağıp biriktirdim ertesi gün içsin diye ama bardaktan içti akşamları geceleri falan da kendim emzirdim zaten.tam 2 yıl emdi kızım inşallah bu kızım da o kadar şanslı olur sütüm çok olur ve onu da bu kadar emzirebilirim.emzirmek dünyanın en güzel duygusu benceilk kızım 37 haftalık ve 2830 gr ve 50 cm doğmuştu şu an 13 yaşında ve okul hayatı boyunca sınıfının en uzunu en yapılısı oldu (şişman değil,iri kemikli) benim boyum 155 kızım ise 170 bunları niye söylüyorum?emzirmenin önemini anlatmak için anne sütü önemli ne kadar çok emzirirseniz sütünüz o kadar çok olur unutmayın
Bebeklerde uyku;
Bebeklerin uyku düzeninin sağlanması için son yıllarda oldukça popüler olan ve herkesin bir bilgiçlik edasıyla birbirine tavsiye ettiği yöntem ağlatma metodu.
Buna göre bebeğinizi kendi başına uyumayı öğrenmesi için odasında yatağına bırakıyorsunuz. Bir süre ağlıyor ve ardından susarak uyuyor.
Sağlam sinir gerektiren bu uygulama sonucu ilk günlerde uzun olan ağlama süresinin giderek kısalacağı ve bir süre sonra bebeğinizin kendi başına uykuya dalmayı öğreneceği iddia ediliyor.
Uzun bir süre boyunca bu yöntemin gerekliliği ve yararları savunuldu. Ancak uzmanların yaptıkları son araştırmalar durumun hiç de öyle olmadığı yönünde.
Özellikle, bu yöntemin bebeklerin psikolojik gelişiminde geleceğe dönük olumsuz etkiler bıraktığını araştırmalar ortaya koymakta.
Yapılan son incelemeler bebeklerin odalarında ağlayarak uyumaya bırakılmaları sonucunda uyumayı değil, susmayı öğrendiklerini ortaya koyuyor.
Bu durum ise bireylerin yetişkinlik dönemlerinde ürkek ve ihtiyaçlarını rahatlıkla dile getiremeyen bir ruh yapısında olmalarını tetikliyor.
Bebeğin içine itildiği yalnızlık ve terkedilmişlik duygusu ile birlikte gelen korkular da cabası.
Bebeklerin ilk büyüme dönemlerinde ihtiyaç duydukları en temel gıda kuşkusuz sevgi ve şefkat. Bu noktada annenin ilgisi ve sevgisi bebeğin psikolojik gelişiminde çok temel bir rol oynuyor. Sağlıklı bir psikolojiyle yetişen bireyler de sağlıklı bir toplumsal gelişme için elzem.
Dolayısıyla bebeğin kendi halinde ağlayarak susmayı öğrenmesi ve bu şekilde uyuması anne-baba için işin kolay yöntemine başvurmak oluyor. Ancak bebeğinizin psikolojisi üzerinde yaptığı tahribat ömür boyu onarılamayacak sorunlara yol açabiliyor.
Diğer yandan düzensiz uykular özellikle anneyi en çok zorlayan konulardan birisi. Bütün gün bebeğiyle ilgilenen anne, bebeğin gece uykuları düzensiz olduğu zaman, neredeyse yirmi dört saat boyunca sağlıklı bir dinlenme imkanı bulamıyor.
Peki bebeğinizin uyku düzenini sağlamak için ne yapmak gerekiyor?
Öncelikle uzmanların, bebekler için bir yaşından önce uyku düzeni tutturmaya çalışmanın anne-baba ve bebeği yıpratmaktan öteye faydasının olmayacağını söylediklerini belirtelim.
Aslında yukarıdaki sorunun cevabını da yine bebekler kendileri veriyor. Her bebek için değişmekle birlikte, hepsinin kendiliğinden bir düzen tutturduğu gün geliyor. Kimi bunu çabuk yapıyor, kimi geç. Bazı anne-babaların anlattığı uykuları çok düzensizdi, sonra bir gece yatıp sabaha kadar uyudu, sonraki gün de, ertesi gün de, o gün bugündür uyuyor demesi aslında çok gerçek bir hikayeyi tasvir ediyor.
Anne-babaya düşen yine en zoru oluyor. Bebeğinizin bu uyku dengesini bulmasını beklerken insanüstü bir sabra ihtiyaç duyuluyor.
Özellikle annenin durumu müthiş bir fedakarlık öyküsünü teşkil ediyor.
Ama bebeğiniz için, dünyanın en masum ve sevimli canlısı için değmez mi?
güzel günlerde kullansın miniğin hediyelerini canımmmm, bebiş kısmetiyle gelir derler ama seninki maşallah pek bi kısmetli olacak
Allah şifa versin kuzucum tez zamanda inşallah, migren ve mide bulantısı bizde de geri döndü uzun bi aradan sonraaa... ama azıcık kaldı Allahın izniyle annesi azıcık daha dayanacağız kuzularımız içinnnn
oyyy maşallahhh büyük kızınaaaabizim miniklerimiz de emer inşallah hayırlısıyla sağlıklı büyür tosuncuklarımız amiiiinnnn
uzmanların dediği gibi her bebeğin tepkisi ve düzeni farklı oluyor kesinlikle.. zira ben 28 yaşımdayım ve annem beni 40 ım çıktıktan kısa bir süre sonra kendi odamda uyutmaya başlamış ama tamamen bilinçli bir şekilde,
önce bi süre kucağında kokusunu çeke çeke uyumuşum uyuduktan sonra bırakmış beni beşiğime ve uzun bir süre yanımda beklemiş ki uyanınca onu görüp güvende hissedeyim kendimi..
bi süre sonra kucağındaki süreyi daha kısaltarak uyumadan beşiğime bırakmış ve elimi yüzümü okşaya okşaya ninnilerle uyutmuş ve yine yanımda beklemiş..
buna da alıştıktan sonra hiç kucağında sallamadan beşiğime bırakmış sadece okşayarak uyutmuş..
daha sonra beşiğime yatırdıktan sonra odanın dışından sadece ninnilerle uyutmuş beni ve yanıma, uyandığımda görebileceğim bi yere fotoğrafını bırakmış ki yine uyanınca güvende hissedeyim kendimi diye...
en sonunda da yatağıma yatırdığı gibi odanın dışına çıkarak hiç müdahale etmeden kendi kendime uyuyuşumu izlemiş..
veeee bu şekilde kendi kendime uyumayı ve uyandığımda ağlamadan kendi kendime oyuna başlamayı öğrenmişim
hem bu şekilde annem kendine dinlenme zamanı yaratmış hemde beni ağlatmadan yukarıda bahsedildiği gibi güven duygusundan, şefkatten uzak kalmadan kendi uyku düzenimizi tutturmuşuz...
Allah' a şükür çocukuğumda da büyüme aşamasında da gayet kendine güvenen, özgüveni tam, kendi kendine yetebilen bir birey olarak yetiştim
Allah' ın izniyle bizde oğlumuzda annemin beni büyütürken uyguladığı bu yöntemi uygulayacağız anneannemizin de yardımlarıyla tabiii
Allah kuzucuklarımızı sağlıkla dünyaya getirmemizi ve sağlıkla büyütmemizi nasip etsin inşallah ve Allah annelerimizi ve eşlerimizi başımızdan eksik etmesin inşallah amiiinnnnn
bu arada biz izindeyiz kızlar bugün itibariyle, evde zaman hiç geçmioooooo... 10 gibi uyandık, kahvaltı yaptık tv ye baktık ama hiiiçççç bişi yookkk... şimdi kalkıp akşam yemeğimizi hazırlicaasss... hayırlısıyla hafta sonu odamız gelsin de haftaya da odamızı yerleştirmekle meşgul olsak öyle zaman geçirsek... keşke erkenden izne ayrılmasaymışız diye düşünüyorum şuanda ama işin stresinden ve yolun uzaklığından dolayı kısmen mecburi oldu bizimkisi.. mümkünse siz sonuna kadar dayanbildiğiniz kadar dayanın kızlar zira çalışmaya alışık olunca insan evde sıkılıyooooo... bide bizim apartman hep orta yaş ve üzeri insanlarla dolu genç bir iki komşucuğum olsa hiç diilse onlarla vakit geçirirdik.. tüm arkadaşlarım da çalışıyooo o yüzden hayırlısıyla bi an önce zaman geçse de yavrucuğumuz gelseeeee sağlıkla inşallah amiiinnnn
Kızlar ocak annelerinin paylaşımlarından alıntı yapıyorum.
Kız bebek geliyorsa...
Hamileliğinizin ilk dönemlerinde sabahları mide bulantısı yaşayabilirsiniz.
Bebeğinizin dakikadaki kalp atış hızı 140'dan yüksek olur.
Basen ve kalçadan kilo alırsınız.
Sol göğsünüz sağ göğsünüzden büyüktür.
Saçlarınızın açık renk olan kısımlarında kızıllaşma meydana gelir.
Karnınız yanlara yay›larak büyük.
Çirkinleştiğinizi söyleyenler çıkabilir. Kız bebek annenin güzelliğini alır derler!
Tatlı aşerirsiniz.
Meyve yemek istersiniz.
Canınız daha çok portakal suyu çekebilir.
Hamilelik süresince normalden daha kaprisli ve huysuz olursunuz.
Yüzünüz eskisine nazaran daha şiştir.
Ekmeğin baş tarafını yemek istemezsiniz.
Göğüsleriniz ciddi oranda büyür.
Uyuduğunuzda yastığın yüzü güneye bakar.
İdrarınızın rengi donuk sarıdır.
evlilik yüzüğünüzü bir ipe bağlayıp karnınızın üzerinde tuttuğunuzda, ip iki yana doğru hareket eder.
gebe kaldığınızdaki yaşınız ve yine hamile kaldığınız ayın toplamı tek sayı çıkar.
Küçük erkek çocuklar size ilgi gösterir.
Bebeklerde uyku;
Bebeklerin uyku düzeninin sağlanması için son yıllarda oldukça popüler olan ve herkesin bir bilgiçlik edasıyla birbirine tavsiye ettiği yöntem ağlatma metodu.
Buna göre bebeğinizi kendi başına uyumayı öğrenmesi için odasında yatağına bırakıyorsunuz. Bir süre ağlıyor ve ardından susarak uyuyor.
Sağlam sinir gerektiren bu uygulama sonucu ilk günlerde uzun olan ağlama süresinin giderek kısalacağı ve bir süre sonra bebeğinizin kendi başına uykuya dalmayı öğreneceği iddia ediliyor.
Uzun bir süre boyunca bu yöntemin gerekliliği ve yararları savunuldu. Ancak uzmanların yaptıkları son araştırmalar durumun hiç de öyle olmadığı yönünde.
Özellikle, bu yöntemin bebeklerin psikolojik gelişiminde geleceğe dönük olumsuz etkiler bıraktığını araştırmalar ortaya koymakta.
Yapılan son incelemeler bebeklerin odalarında ağlayarak uyumaya bırakılmaları sonucunda uyumayı değil, susmayı öğrendiklerini ortaya koyuyor.
Bu durum ise bireylerin yetişkinlik dönemlerinde ürkek ve ihtiyaçlarını rahatlıkla dile getiremeyen bir ruh yapısında olmalarını tetikliyor.
Bebeğin içine itildiği yalnızlık ve terkedilmişlik duygusu ile birlikte gelen korkular da cabası.
Bebeklerin ilk büyüme dönemlerinde ihtiyaç duydukları en temel gıda kuşkusuz sevgi ve şefkat. Bu noktada annenin ilgisi ve sevgisi bebeğin psikolojik gelişiminde çok temel bir rol oynuyor. Sağlıklı bir psikolojiyle yetişen bireyler de sağlıklı bir toplumsal gelişme için elzem.
Dolayısıyla bebeğin kendi halinde ağlayarak susmayı öğrenmesi ve bu şekilde uyuması anne-baba için işin kolay yöntemine başvurmak oluyor. Ancak bebeğinizin psikolojisi üzerinde yaptığı tahribat ömür boyu onarılamayacak sorunlara yol açabiliyor.
Diğer yandan düzensiz uykular özellikle anneyi en çok zorlayan konulardan birisi. Bütün gün bebeğiyle ilgilenen anne, bebeğin gece uykuları düzensiz olduğu zaman, neredeyse yirmi dört saat boyunca sağlıklı bir dinlenme imkanı bulamıyor.
Peki bebeğinizin uyku düzenini sağlamak için ne yapmak gerekiyor?
Öncelikle uzmanların, bebekler için bir yaşından önce uyku düzeni tutturmaya çalışmanın anne-baba ve bebeği yıpratmaktan öteye faydasının olmayacağını söylediklerini belirtelim.
Aslında yukarıdaki sorunun cevabını da yine bebekler kendileri veriyor. Her bebek için değişmekle birlikte, hepsinin kendiliğinden bir düzen tutturduğu gün geliyor. Kimi bunu çabuk yapıyor, kimi geç. Bazı anne-babaların anlattığı uykuları çok düzensizdi, sonra bir gece yatıp sabaha kadar uyudu, sonraki gün de, ertesi gün de, o gün bugündür uyuyor demesi aslında çok gerçek bir hikayeyi tasvir ediyor.
Anne-babaya düşen yine en zoru oluyor. Bebeğinizin bu uyku dengesini bulmasını beklerken insanüstü bir sabra ihtiyaç duyuluyor.
Özellikle annenin durumu müthiş bir fedakarlık öyküsünü teşkil ediyor.
Ama bebeğiniz için, dünyanın en masum ve sevimli canlısı için değmez mi?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?