- 12 Mart 2009
- 5.981
- 4.905
- 173
İnandınız mı?Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Ben o ekran görüntüsünden bi nüsha fazla basar, avm deki patronuna giderdim
Önce işyerinden başlayalım 'ahlak' ını göstermeye
Benimde ağzımın açık kaldığı kısım tam olarak bu kısımYani ben açıkcası teknoloji ile takip etme, durup dururken rahat batmış gibi dedektifcilik oynama işine karşıyım .
Hatta şunu söyleyeyim eşim Asla delil bırakacak iz bırakacak şekilde basit hata yapmaz yani Bi halt karıştırırsa benim onu takip etmem Bi halta yaramaz .. Bu kadar kafası çalışan, teknolojiden anlayan biri ..
Beyhude çabalara da girmeye lüzum yok derim kendi adıma..
Ama hep derim ki uzaklaşır bu Adam, kalben uzaklaşır, fiziken uzAklaşır...
Bunlardan ala delil mi olur ?
Ama görüyorum ki artık erkekler ikiyüzlülükte çığır açmış .
Yani çocuk da yok ki bu Ada'm Nasıl oyalamış bu kızı , boşanmama bahanesi ne sunmuş ?
İnsan gibi çık boşan , yok delikanlılık ölmüş
Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
tebrık ederım senı ben olsam varya allahhhKızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Ne diyecekti kiKızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Aynen dusundugumuz gibi arkadasca demis. Su saatten sonra kanitlayamazsin.Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
Kızlar, eşimle dün gece konuştum, dayanamadım. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmayı artık sürdüremedim. Yattık, sana bir şey sorucam dedim, sor dedi. (kızın adına x diyelim) X ile ne zamandır görüşüyorsun dedim, bir an kaldı öyle, bu arada ikimiz de sırtüstü uzanmış tavana bakıyoruz. birkaç saniye sessizlikten sonra, epey bir zamandır dedi. Neden dedim? Arkadaşça dedi. Arkadaşına bebeğim mi diyorsun dedim. O kelimelerin senin düşündüğün tarzda anlamı yok dedi. Rabbim şahidim olsun seni aldatmadım, seninle evlendikten sonra gönlüm kimseye kaymadı hiçbir şekilde dedi.
Kalktım yataktan, seninle aynı değilmişiz biz, bunu şimdi anlıyorum, ahlaki olarak uyuşmuyoruz, bitti dedim. Ve kızlar tüm bunlar olurken rabbim bana öyle bir sükunet verdi ki, asaletimi bozmadan sakin net bir şekilde, ağlamadan, dimdik durdum, bağırıp çağırmadım. Ve devam ettim; bana bağımlı kalmak zorunda değilsin, bana dürüst olup gitmek istesen sana yol veririm, benim arkamdan bunları niye çevirmene gerek yok ve yol veriyorum sana dedim, ne demek yol veriyorum dedi, yani bitti dedim ve kalktım salona gittim. Arkamdan geldi, çok kötü durumda tabi ki. Ben seni çok seviyorum ve bırakmam dedi. Ben de artık sana güvenemem, güvenin kaybolduğu bir evliliği de yürütemem dedim. haklısın güvenini zedeledim ama sana ihanet etmedim dedi. Bana doğruyu söyle, neden o kızla görüşme gereği duydun dedim. kızla yaklaşık bir yıldır görüştüğünü söyledi, kız benim face hesabımı eklemişti ya soru sormak için, ondan sonra eşime ulaşmış birkaç defa soru sormak için. muhabbet de böyle başlamış. şöyle dedi eşim; aslında bir süre sonra kızın niyetinin çok da masum olmadığını anladım ama görüşmeye devam ettim, niye ettim bilmiyorum, galiba gevşeklik gösterdim muhabbet öyle ilerledi ama seni aldatmadım dedi. Ben de o kız %30 hatalıysa sen %70 hatalısın dedim, evet kabul ediyorum ben ona cesaret vermeseydim o da muhabbeti ilerletmezdi dedi. Şu an sen üzgün olduğun için ben çok üzgünüm, hakkım yoktu bunları sana yaşatmaya ama şuna emin olabilirsin, gönlüm senden başkasına hiç kaymadı. her işte bir hayır var, eğer bu ortaya çıkmasaydı, görüşmeye devam edecektim, belki de daha büyük bir günaha girerdim dedi. Bu arada görüşmeleri whatsapp ile sınırlıymış.
bundan sonra görüşmeyeceğine dair yemin etti, bana destek ol bırakma beni, aşacağım bu yaptıklarımı dedi. ben de artık konuşacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, bu şekilde yürütemem, benim de kendime bir saygım var dedim. yakında bir seminer dönemim var kızlar. eşime dedim ki, semineri atlatayım bu işi anlaşmalı olarak halledelim, yargılama süreciyle uğraşmak istemiyorum. Hayır asla dedi, bana destek ol, yaptıklarımı telafi edicem güven noolur dedi. ben söyleyeceğimi söyledim dedim. ben salonda yatıcam dedim, hayır yatağa gel lütfen dedi, hayır dedim, kanepeyi açtım salonda, o da o zaman ben de burada yatarım dedi. hayır dedim, yorganı üstüme örttüm, kanepenin ucuna kıvrıldı, yorgan da yok üstünde. madem sen gitmiyorsun ben giderim dedim ve yatak odasına geçtim. arkamdan geldi, git lütfen, izin ver biraz uyuyayım dedim. bana destek olacağını söyle, beni bırakmayacağını söyle lütfen dedi, hayır dedim. yatıp yorganı üstüme çektim, o zaman kenarda yatayım yorgan da istemiyorum dedi, kenara kıvrıldı, yorganı da vermedim.
sabah işlere dağıldık, durum bu kızlar.
bana destek ol ne yaa,
alkol gibi kadınlara bagımlı yani, yardım et bırakıcam söz.
Dediğim gibi face icat oldu mertlik bozuldu.Beyni seninle olmayan bir eşin bedeni yanınızda olsa ne faydaKadınlardan ne korkacaksın .Erkek aldatmaya meyilliyse Ayşe olmaz Fatma olur.Demek ki neymiş biri de ben olmak üzere eşine çok güvenmeyecekmişiz.Birde bazılarına saçma gelecek ama face kullanmak ta bazen o zemini hazırlıyor gibime geliyor.Konu sahibi nasıl teselli olur bilmiyorum.Bu acını tarifi yok.İnsan rüyada bile aldatıldığını görse ciğeri yanıyor ki gerçeği kimbilir ne kadar acı
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?