• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sürekli takip ediyorum

Ben sanirim kadini rezil ederdim bilmiyorum cok kabullenmek cok zor...
Eşinize basit geliyordur..sizi çok iyi anliyorum..
Hemen hemen ayni takinti durumu bende de var..çok şiddetli ortaya çikmiyor yani daha dogrusu kendi kendine ortaya çikmiyor bendeki..haber aldiğimda biri adiyla onu andiginda oluyor..sag olsunlar arkdaş çevrem ve eşimin akrabalari..agizlarini bi kapamadilar..ve ben once kendimi sonra eşimi yiprattim..bu durumum yaşliligimda yalnizlik korkuma fobilerime baglandi..siz de mutlaka terapi almalisiniz hatta ben nereye gidecegimi biliyorum istanbulda size de oneririm isterseniz..saglam bir yer hipnoz da yapiyorlar..
Neyse..
Sizinki daha agir bir durun ve eşinizde dusunsun vu durumu..siz kendi kendinize boyle olmadiniz..
Bir de o kadinin yaptigi taciZ ve hukuken haklariniz cok ciddi sizin..
Hukuki bir seyler deneyebilirsiniZ..o kadinin oyle bir luksu yok..evli oldgnu biliyordum ama vazgecmedim..diyebilecek kadina ciger yemiş derim ben!
Çok teşekkürler iyi bir doktor buldum yaşadığım yerde. Kadına gelince Allah ıslah etsin onu dedim elimden başka bir şey gelmedi o an ağladım, vurdum, kırdım, sinir krizleri geçirdim ama bu kadar. Olan sadece bana oldu
 
Yazık günah ya. Beş para etmez adamlar için kadınların bu hale gelmesi ne kadar üzücü.

Ablacım arkanda bırakabilsen tamam affet de bırakamamışsın işte. Bir ömür böyle nasıl geçecek?

İlla böyle devam diyorsan terapi al bari.
 
Haklısınız ben de aynen böyle düşünüyorum sanırım yine psikolojik destek alacağım
Psikolog desteği al ilaçlarla kendini uyutma psikiyatriste gidip
Hem de kocan bedelini ödesin kadını ne hale getirdim diye azıcık vicdan yapar belki cebinden çıkacak parayı gördükçe..
 
Psikolog desteği al ilaçlarla kendini uyutma psikiyatriste gidip
Hem de kocan bedelini ödesin kadını ne hale getirdim diye azıcık vicdan yapar belki cebinden çıkacak parayı gördükçe..
Eşim daha çok beni abartmakla suçluyor, ortada bir şey yokken büyüttün diye. Ortadan kadını teselli etmek adına mesajlar var. O zaman ben de bi adamla mesajlaşıyım sonra da sıkıntıları vardı teselli ettim diyim, üstelik adam da bana saplantı aşık olsun diyorum. Eşim duyunca bile deliriyor ama beni anlamıyor
 
Eşim daha çok beni abartmakla suçluyor, ortada bir şey yokken büyüttün diye. Ortadan kadını teselli etmek adına mesajlar var. O zaman ben de bi adamla mesajlaşıyım sonra da sıkıntıları vardı teselli ettim diyim, üstelik adam da bana saplantı aşık olsun diyorum. Eşim duyunca bile deliriyor ama beni anlamıyor
Nasıl anlamaz ki o zaman düzelmemeniz çok normal ..
 
SORUNLARLA BOĞUŞUYOR VE SORUNLARI KENDİNİZE BÜYÜK DERT EDİNİYORSANIZ MUTLAKA OKUMALISINIZ

Profesör, elinde, içi dolu bir bardak tutarak dersine başladı.
“Bu bardağın ağırlığı sizce ne kadardır?” diye sordu.
Öğrenciler, ’50gr!’ …. ’100gr!’ …. ’125gr’ cevabını verdiler.

“Bardağı tartmadıkça gerçekten ben de bilemem” dedi profesör ve devam etti:“
Ama, benim sorum şu:
Bu bardağı böyle birkaç dakikalığına tutsaydım ne olurdu?”
- Hiçbir şey
- Tamam, peki 1 saat boyunca tutsaydım ne olurdu?
- Kolunuz ağrımaya başlardı.
- Haklısın; peki ya 1 gün boyunca tutsam ne olur?
- Kolunuz iyice ağrır, adaleniz spazm yapar, belki de çözüm bulmak için hastaneye gitmek zorunda kalırsınız.

Sorularına cevap alan profesör, can alıcı noktaya temas etti:
- Peki tüm bu sorunlar olurken bardağın ağırlığında bir değişme ortaya çıktı mı?
Öğrenciler bir ağızdan cevapladılar:
“Hayır.”
- Peki o takdirde, zaman içinde kolun ağrımasına ve kas spazmına yol açan olay neydi?

Profesör ikinci bir soru daha sordu:
- Acıdan ve ağrıdan kurtulmak için ne yapmam gerekir bu durumda?
- Bardağı bırakırsanız, rahatlarsınız.
Profesör beklediği cevabı almıştı.
Öğrencilerini kutladı ve bütün bu soruları sormasına sebep olan açıklamayı yaptı:

“Hayatın problemleri de böyle bir şeydir. Onları kafanda birkaç dakika tutarsan, bir sorun yaratmaz. Uzun bir süre düşünürsen, başın ağrımaya başlar. Ama hiç aklından çıkarmazsan, artık başka bir şey düşünemez hale gelirsin; bu seni bitirir. Elbette hayatınızdaki sorunları düşüneceksiniz; halletmeye çalışacaksınız. Ama en önemlisi, onları, her günün sonunda, uyumadan önce yere bırakmaktır. Bu şekilde strese girmez ve sabah taze bir beyinle uyanırsınız.

Taze bir güne, yeni sorunlarla mücadele azmini kazanarak başlamış olursunuz. Bu yüzden arkadaşlarınıza vereceğiniz en önemli tavsiye, ‘Bardağı yere bırak’ olmalıdır.”

Bak bunu okuyunca sen aklıma geldin:))))
 
İçinizdeki bu şüphe ömür boyu devam edecek biliyorsunuz değil mi? O kadını takipten çıkarsanız bile her daim aklımuzınnbir köşesinde acabalar olacak. Sizi ancak güzel bi tedavi kurtarabilir.
 
Aldatılan ve affeden kadınların bu tarz şüpheleri hep taşıyacaklarını düşünüyorum ve bu takip olayı da bana anormal gelmedi.

Ama bak şunu söyleyeyim sana eğer yine aldatacagindan şüphe duyup kanitlayip yine bosanmayacaksan hiç kurcalama canını sıkma ne gerek var.

Git bir psikiyatriste anlat durumu o sana gereken tedaviyi uygular zaten.
 
Back
X