Bunların sizin kırmızı çizgilerinizin neresinde kaldıgı onemli. Mesela ben yapamazdım ama belki sen yapabilirsin. Yüzde yüz hiçbir zaman sağlanamaz ama yüzde kaç, bu önemli. Bunlar benim için mevzuyu yüzde elliye düşürürdü mesela:)
Merhaba kızlar,
Evliliğe doğru giden bir ilişkim var, erkek arkadaşımın söylediklerinden anladığıma ve tahminlerime göre 3-4 ay sonra teklif edecek. Konu ciddiye bindikçe benim kaygılarım tavan yapmaya başladı. Onu seviyorum, arzuluyorum, çoğu özelliğine hayranım. Ancak bazı konularda da tereddütlerim var. Biz daha sevgiliyken bile zaman zaman mutsuz oluyorum bu tereddüt ettiğim konular sebebiyle. Sormak istediğim şey, biriyle evlenmeye karar verebilmek için her şeyi yüzde yüz içimize sinmeli mi?
Konulardan örnek:
- Ben onun tabiriyle çoğu zaman “alfaya çıkmaya çalışıyorum” ama sevgilim daha uysal tarzda olmamı istiyor. Bir anlaşmazlıkta rest çekerim, boyun eğmem çatır çatır laflarımı söylerim gibi ama ona kalsa son sözleri o söylemek istiyor.
- Şikayet ettiğimde “sen beni olduğum gibi kabul etmiyorsun yeterince sevmiyorsun demek ki” kafasına giriyor
- Evde oturmayı çok seviyorBen de evcimenimdir ama evde olmayı abartınca ruhum daralıyor evde. Kaç kere bu yüzden kavga ettik hatta. Ben istiyorum ki sevgilimi alayım başka şehirlere ülkelere gideyim, küçük kaçamaklar yapalım her fırsatta. Dışarıda iki insan görelim havamız değişsin vb. Ama yok :) En son anlaşma yaptık ayda 3 gün dışarıda gezeceğiz diye bakalım nasıl olacak.
- Klasik bir akrep erkeği
Mutlu evliliklere adım atarken kafada böyle sorular olur mu?
Ben biraz yapı gereği kaygılı bir insanım zaten ama yanlış bir karar verip hayatımı karartacağımdan, sonradan “işte belliydi zaten böyle olacağı, ben ne yaptım” diye kahrolmaktan fazlaca korkuyorum.
Teşekkürler cevaplarınız için :)
genelleme yapmak istemiyorum ama %100 katılıyorum buna, evlenene kadar değil de karşısındakinen emin olana kadar diyeyim ayıya dayı der akrep erkeğiAyy akrep erkeği evlenene kadar her şeye tamam der evlendikten sonra bambaşka bir hal alır
Benim gözlemlediğim kadarıyla bu ciddi bir sorun oluyor çiftler arasında. Bir taraf dışarıda sıkılıyor diğeri evde bunalım geçiriyor falan. Şunu da bilin erkeklerin çoğu hele evcimen biriyse evlendikten sonra iyice ev kuşu olur.Sürekli evde oturmak istemesi kırmızı çizgim mi acaba :S aşırı bir mutsuzluk yarattığı kesin. Çürüyormuş gibi hissediyorum. Bazen cinnet getiresim geliyor :) aslında onun yerine arkadaşlarımla da çıkabilirim evde oturma huzursuzluğumu yok eder. Ama ben partnerimn bana böyle anlarda eşlik edebilen bana en yakın kişi olmasını arzuluyorum galiba..
genelleme yapmak istemiyorum ama %100 katılıyorum buna, evlenene kadar değil de karşısındakinen emin olana kadar diyeyim ayıya dayı der akrep erkeğiBoğa kadınıyım hayatımdaki tüm ciddi ilişkiler ve eski eşim de akrep erkeğiydi. Evlendikten sonra düzelir dediğim herşey 100 katı daha kötü hale geldi (kıskançlık,benim dediğim olacak mottosu vs..) Zaten bir akrep erkeğinin evde oturma isteği de %100 kıskançlığıyla alakalı bir durum, yeni insan tanımayı sevmez, sosyal ilişkileri 3-5 kişiyle sınırlıdır, yeni bir erkek sinek bile onun için tehlikedir (yanındaki hatunu çalma potansiyeli vardır onun gözünde). Karşısındakinin asabiyetini sakinlikle karşılar, kaybetmemek için hep alttan alır ( ta ki evlendiğin güne kadar). Sonrasında ise buluttan nem kapıp günlerce tavırlarla triplerle bir hayat sizi bekliyor olur, bir çok zaman karşınızdaki 5 karış suratın nedenini bile bilmezsiniz, ne hata yaptığınızı bile bilmeden (onun hata olarak gördüğü şeyler normal insanlardan çok farklıdır) günlerce trip tavır çekersiniz. akrep erkeği zordur. Ve "BENCE" uzak durulması gereken, asla evlenilmemesi gereken erkektir.
Şu yazdıklarınız es geçilecek şeyler değil yanlız. Aynı evin içinde annesiyle kardeşiyle küsen adam sizinle niye küsmesin?Eyvah :) Ben de Boğayım :)
Ve bana hep “Sen beni yeterince sevmiyorsun” kafasında sanki. O yüzden mi bu anlayışlı halleri acaba? Dediğiniz gibi küsmesi varmış, annesine kız kardeşine günlerce küsüp barışmıyormuş aynı evde, bana da aynısı olur o zaman
Kıskançlığı da var mı yok mu anlamadım diyor “bu kıyafetini sevmedim evlenince giymek yok” “erkek arkadaşlarınla evlenince görüşmek yok” ama bir baskısı tribi olmadığı için öylesine laf ediyor geçiyor diye düşünüyordum ciddiye almıyordum
"sen beni yeterince sevmiyorsun", hatta "çocuğumuz olursa sen onu benden çok seversin" diyince "tabiki çocuğumu senden daha çok severim" dedim diye günlerce trip yemişliğim var. Tabi biz evlenmeden önce 8 yıl beraberdik. Siz ne kadar zamandır birliktesiniz bilmiyorum ama ilk 2-3 yıl birçok şeyi anlamadım ben kıskançlıkla alakalı. Mesela ben arkadaşlarımla eğlenmeye gidince, bana "ben sensiz asla eğlenemem ama sen bensiz eğlenebiliyorsun" gibi cümleler kurup sonra normal davranmaya devam ediyordu hafif bi gönül koyma gibi sadece. Sonra bunların dozu artmaya başladı ve evime kuzenim (kız kuzen) gelip onu 1 saat aramamışım diye sen kuzenini benden çok önemsiyorsun gibi şeylere kadar geldi konu. Kendisi askerdeyken en yakın erkek arkadaşımla çok yakın bir kız arkadaşımın nikah şahitleriydim, annemle birlikte gittim düğüne ve günlerce trip yedim. Ondan 1 ay sonra en yakın kız arkadaşımın düğününe gizli gittim (tabi bunlar artık 7-8 yıl sonra olmaya başladı. Kısacası önce tatlı gönül koymalarla başladı bu kısıtlamalar, 8 yılın sonunda ben bir baktım ki en yakın arkadaşımın düğününe gizli gider oldum falan. Yani bu akrep erkeği o kadar sinsidir ki, sen ne olduğunu anlamadan bi bakarsın demirden bir kafesin içindesin gönüllü. Neyse evlendikten sonra da değişir nasılsa dizinin dibindeyim dersin ama değişmez daha beter olur. Ailenle vakit geçirmeni bile kıskanır olur. Ne suratı biter ne dargınlığı ama bırakmaz da seni. Ve bizim evliliğimiz, 7.ayında bir gün yine saçma bi nedenle ettiğimiz bir kavganın ardından 2 saat telefonları açmadım diye (gündüz), tüm ailemi ayağa kaldırıp, eve gittiğimde beni apartmanın girişinde karşılayıp, sürükleyerek eve götürüp, saatlerce tartaklamasıyla son buldu. Ve beni o gün öldürmediği için hala şükrediyorum.Eyvah :) Ben de Boğayım :)
Ve bana hep “Sen beni yeterince sevmiyorsun” kafasında sanki. O yüzden mi bu anlayışlı halleri acaba? Dediğiniz gibi küsmesi varmış, annesine kız kardeşine günlerce küsüp barışmıyormuş aynı evde, bana da aynısı olur o zaman
Kıskançlığı da var mı yok mu anlamadım diyor “bu kıyafetini sevmedim evlenince giymek yok” “erkek arkadaşlarınla evlenince görüşmek yok” ama bir baskısı tribi olmadığı için öylesine laf ediyor geçiyor diye düşünüyordum ciddiye almıyordum
Merhaba kızlar,
Evliliğe doğru giden bir ilişkim var, erkek arkadaşımın söylediklerinden anladığıma ve tahminlerime göre 3-4 ay sonra teklif edecek. Konu ciddiye bindikçe benim kaygılarım tavan yapmaya başladı. Onu seviyorum, arzuluyorum, çoğu özelliğine hayranım. Ancak bazı konularda da tereddütlerim var. Biz daha sevgiliyken bile zaman zaman mutsuz oluyorum bu tereddüt ettiğim konular sebebiyle. Sormak istediğim şey, biriyle evlenmeye karar verebilmek için her şeyi yüzde yüz içimize sinmeli mi?
Konulardan örnek:
- Ben onun tabiriyle çoğu zaman “alfaya çıkmaya çalışıyorum” ama sevgilim daha uysal tarzda olmamı istiyor. Bir anlaşmazlıkta rest çekerim, boyun eğmem çatır çatır laflarımı söylerim gibi ama ona kalsa son sözleri o söylemek istiyor.
- Şikayet ettiğimde “sen beni olduğum gibi kabul etmiyorsun yeterince sevmiyorsun demek ki” kafasına giriyor
- Evde oturmayı çok seviyorBen de evcimenimdir ama evde olmayı abartınca ruhum daralıyor evde. Kaç kere bu yüzden kavga ettik hatta. Ben istiyorum ki sevgilimi alayım başka şehirlere ülkelere gideyim, küçük kaçamaklar yapalım her fırsatta. Dışarıda iki insan görelim havamız değişsin vb. Ama yok :) En son anlaşma yaptık ayda 3 gün dışarıda gezeceğiz diye bakalım nasıl olacak.
- Klasik bir akrep erkeği
Mutlu evliliklere adım atarken kafada böyle sorular olur mu?
Ben biraz yapı gereği kaygılı bir insanım zaten ama yanlış bir karar verip hayatımı karartacağımdan, sonradan “işte belliydi zaten böyle olacağı, ben ne yaptım” diye kahrolmaktan fazlaca korkuyorum.
Teşekkürler cevaplarınız için :)
Bu tartışmalarda hiç küsmüyoruz ama bir kere alakasız bir konudan o küstü 5 gün bana mısın demedi:)) Mesela bu da düşündürücü.
Akrep erkeği bölümüne kadar evlenmeyin diyecektim, onu okudum ‘aklınızdan bile geçirmeyin’ diyorum.
Gerek yok yani, akrepler kendi başlarına yaşlanmalı.
Hahahah. Mesela?
Benimki şimdiden tamam demiyor :))
Ama mesela şöyle lafları var ciddiye almıyordum almalı mıyım ki?:”Evlendiğimizde erkek arkadaşlarını unut, evlendiğimizde bu kıyafeti giyemezsin, evlendiğimizde erkek arkadaşların varsa dışarı gidemezsin” vbvb
Benim eşim hayatına ben girene kadar öyleymiş, nasıl bir imaj verdiysem adama, sanayiye beni yollar hatta askere bile gönderebilirBunları ciddiye almıyor musunuz??
Bakın akrep erkeği dünyanın en kıskanç erkeğidir. Markete gitmemi kıskanıp, ya kameradan görüp sana aşık olurlarsa demişti en son.
Benim eşim hayatına ben girene kadar öyleymiş, nasıl bir imaj verdiysem adama, sanayiye beni yollar hatta askere bile gönderebilir
Kıskançlık şekli değişiyor zamanla, mesela eve gelen misafiri kıskanır ya da arkadaşlarıma ilgimi.
En basiti ‘oo misafir gelecek diye döktürmüşsün yine biz burada eşeğiz tabi’ der, ama bunu demeye hiç hakkı yoktur özellikle yemek konusunda.
Maksat ilgi beklemek, sürekli kendine acıtasyonla bir gözde yükselde meselesi.
Anasına gider ‘ahh anacım el kızı bakmıyor bana’ der ki annesinin umrunda hiçbir zaman olmamıştır falan
Akrep erkekleri mağdurları bu başlık altında toplanalım
Bir kaç kere haftasonu kaçamağı yaptık bir kere de 8 günlük yaz tatili yaptık. Onlar aşırı güzeldi.
Aynı evde yaşamadık ama sık sık onlardayım, bazen kalıyorum. Az çok biliyorum ev hallerini de ve tam bir odun. :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?