- 2 Eylül 2011
- 937
- 8
- 118
- Konu Sahibi colormatik
-
- #21
O iyilerin 1 tanesi benim himayemde hatunlar
Zimmetime alalı bu ayın 15 inde 9. yıla gireceğiz
Merak etmeyin O'na çok iyi bakıyorum,aşk'la
Selamlar.
Öncelikle 33 yaşındayım, 3 sene kadar önce 3 ay kadar bir nişanlılık yaşadım. Öyle kötüydü ki, "onun gibi biriyle olacağıma sonsuza kadar yapayalnız kalmayı tercih ederim" dedim. İşim gücüm gelirim iyi, ailem iyi, çevremde hep güzel ve alımlı bulundum, etrafımdan hep saygı ve sevgi görürüm. Malumunuz sürekli etrafımda beni birileriyle tanıştırmak isteyen insanlar çıkıyor. Sadece kısa bir sürenin özetini geçeceğim size.Ekim ayından beri sadece yüz yüze 1er kez görüştüğüm 3 kişiden hiç hoşlanmadım. Yüz yüze görüştüğüm bir doktor müsveddesi "üzerine kayıtlı evin var mı, araban var mı, araziniz filan var mı?" gibi enterasan meraklarıyla erkek algıma yeni sıfatlar yükledi. :) Bir tanesi (hiç görüşmediğim ) telefon ile aradı gayet normal konuştuk, "tel numaram bu görüşmek istediğinde beni ararsın" dedi :) aramadım tabii, sildim gitti numarayı.
Bir tanesi (hiç görüşmediğim ) 1 hafta kadar internetten gayet güzel muhabbet ettik, konuştuk, profillerimizi gördük ilk hafta sonu görüşelim filan demesini bekliyorum, pazar akşamı netten yazıyor "1 saat sonra buluşalım mı?" Önemsizmiş gibi davrandığını düşündüm ilk görüşme teklifine bak. "Akşamlar genelde çıkmam." dedim. O da "Ben de genelde gündüzleri çıkmam" dedi. Çok kızdım ama önyargılı olmamak adına biraz daha sebrettim, normal muhabbete devam ettim, 3- 5 gün sonra baktım yine hafta sonu için bir plan yok "Seninle iletişimi kesmeye karar verdim" dedim, sebebimi de söyledim."Yanlış anladın ben şaka yapmıştım, seninle görüşmeyi çok istiyorum ama çekiniyorum" falan dedi. Ama ben çoktan soğumuştum. Kestim iletişimi.
Bu da en son olay. Bir arkadaşım, bir arkadaşının arkadaşı ile beni tanıştırmak istediğini söylüyor,bu anlattıklarımın dışında en az 6-7 kişiye de hiç düşünmeden hiç iletişime geçmeden "hayır " demişim. Hayatımda kimse yokken o kadar huzurlu ve mutluyum ki, çok zor "evet" diyorum. "Tamam" dedim, sırf kendime ket vurmamak adına. pzt akşam arkadaşlık isteğini kabul ettim. Profilini inceledim gayet hoş ve sempatik birine benziyor, ama bana hiç msj filan atmadı. salı günü bekliyorum mesaj filan yok, beklediğim için kızıyorum tabii kendime, sonra "bu sefer gurur yapma, belki çekingen biridir" dedim kendime ben msj attım, havadan sudan 1 saat kadar yazıştık kibar saygılı seviyeli biri gibi. Bu sabah istanbul'a iş gezisine gideceğini söylemişti bana.
Bu akşam yine bekledim mesaj atar mı diye netten, yok, online dı halbuki.Ben de yazmadım. Hem kendime hem ona şans tanımak istiyorum, ama ukala kendini beğenmiş biri olduğunu düşünmeye başladım, benim adım atmamı istiyor sanki, ya da hiç niyeti yok kabalık etmek istemiyor.
Ben gerçekten böyle saçmalıklarla uğraşmak istemiyorum. O eski zamanın dürüst, cesur kendine güvenen erkekleri nerede merak ediyorum. Haksız yanlarım da vardır belki, sizin gözünüzden görüneni görmek istiyorum.
Samimi söylüyorum.
Ben daha erkeğim şimdikilerden
Artık erkeklerde değişti. Onlarda rahat yaşamak istiyorlar. Hayatla mücade etmek istemiyorlar. Herkes için tabi demiyorum ama, nasıl kadınlar zengin koca peşinde ise artık erkeklerde zengin kadın peşinde. Kadının Kendilerinden Zengin Olmasını Gurur meselesi Yapmıyorlar Artık. Çalıştığım Bir iş Yerinde bir Mühendis Vardı. Sırf Zengin Karısı Olsun Diye Çıktığı Kız Arkadaşını Bıraktı, Zengin Olan Kızla Evlenmek Istedi. Yine Eski Işyerimde Bir Erkek Arkadaş Vardı. BIr Abimizinde Kız Kardeşi Vardı. Onları tanıştırdık Evlenmeleri Için. Ama Kız Dediki Bununla Olmaz, Sırtını Dayamaya Alışmış Ben Böyle Erkek Istemiyorum Dedi. Gerçekten De Tespiti Doğru Çıktı. Gel Zaman Git Zaman Bu Çocuk Evlendi. Dubleks Evde Gayet Rahat bir Hayat Sürüyordu. Ama Çok Sık Iş Değiştiriyordu. Dedimki Arkadaşım Artık bir Yerde Kal Bak Evli Barklı Adamsın. Ne Dedi Biliyormusunuz, Bir Kaç Yıl Böyle Idare Edeyimde Kayınpeder Elbet Bir Iş Kurar Bana.... Yorumlar Sizin
Konu sahibi yarama tuz bastın. Senin yazını okurken konuyu eskiden ben mi açmıştım ne dedim bir an kendi kendime. Beni de tanıştırdıkları bir çocuk faceden beni 10 dakika bir cümle için bekleterek yazıyordu ve sonunda öğrendim ki meğerse benim yazdıklarımı millete yollayıp o arada bir iki arkadaşını fotoğrafını beğenip ondan sonra bana yazıyormuş sonra da birden bire hadi ben gidiyorum dedi pat diye çıktı. Sanki asker arkadaşıyla konuşuyor. Ben de hemen bir sonraki gün seninle görüşmek istemiyorum dedim sen neler kaybettiğinin farkında mısın dedi bana üstüne.
Okuldan bir arkadaş da ne zaman araba alıyorsun dedi bana. Yaşını başını almış hocalar yanımızda olmasa sen al ben bineyim diyecektim diyemedim.
Bir doktor benimle tanışmak istedi. Faceboktaki profil resmi transparan beyaz gömlek giymiş, gömleğin üst düğmelerini açmış göğüs kılları çıkıyor oradan, ıtasma kolyelerden takmış, kendi kendini yan profille çekmiş bir resimdi. Görünce şok geçirdim.
Haaa bir de bir aile beni çok sevdikleri bir çocukla tanıştırmak istedi. Onların evinde buluştuk. Çocuk benimle muhabbet edeceğinde televizyonda Hadise'yi izledi.
Gerçekten çok kırıldım artık. Allah'a isyan etmek istemiyorum. Çıkarı artık salavatlar getirip, dua etmekte buldum. Yapacak bir şey yok.
Ah canım her biri ayrı ayrı saçma. Neyse ki hepsinin sınav olduğunu biliyoruz. Geçmişte istemeden de olsa üzdüğüm kişilerin ahıdır belki. Her şey olgunlaşma sürecimizin parçası. Egolarımızdan sıyrılma sınavı. Doğruyu ve güzeli bulduğumuzda onun farkına varma ve sahiplenmeyi öğreniyoruz.Eminim 22 yaşında evlenseydim, ya boşanmış olurdum ya da ne sıkıcı bir hayat bu diye sayıklayıp duruyor olurdum.Sınavları geçmek, olgunluğa ermek ümidi ile...
.Sınavları geçmek, olgunluğa ermek ümidi ile...
Olgunluga ermek...
Fark ettim ki düşmekten değil
uçmaktan korkmuşum hep.
Nefessizlikten değil
yalnızlıktan üşümüşüm.
Olgunlaştıgımı zannederken
giderek küçüldüğümü fark ettim.
Ne kadar ilginç aslında değil mi
var olmayan şeylerin en çok canımızı acıtması...
olgunluğa ermek...
susabilmektir bazen
bazen yaranı sarıp kanı durdurmak
yalnız kalabilmek cesaretinde olmaktır
yalnız kalmak uğruna doğru bildiğini yapmak
olgunluğa ermek...
takılmamaktır sudan sebeplere
kendi hatalarını kabullenirken
karşındakine de şans tanımaktır
canının acıyacağını bilsen de
olgunluğa ermek...
affetmektir
kendini
onu
diğerlerini
gitmektir bazen göze alıp
kalmaktır bazen kabullenip
dönmektir bazen yenilenip
olgunluğa ermek
Allah'a yaklaşmaktır.
yazı puntosunun daha büyüğü yoktu sanırım max budur
konuya gelirsek, bence üzerinde durmaya değecek dert değil
kaderinizde kim varsa bir şekilde olacaktır
siz akışına bırakın
Maşallah, Allah daim etsin canım, koruma altına alınmalı "mutlu aileler", azalıyor nesilleri maalesef.
Aslında iyi insanlar her daim var. Daha bu gün iş yerinden bir arkadaş yeşil ışıklar yakmaya başladı bana.Bir yakınlaşma çabaları, bir eli yüzü kızarmalar.Akşam baktım face'ten davet göndermiş. Gerginken daha güzel mi oluyorum ne :) Şirin, iyi, sempatik, saygılı biri ama boyu benden epey kısa... iş yerinden bir de... olmaz yani
......... Bey. Sizinle arkadaşım ısrar ettiği, çok iyi bir insan olduğunuzu söylediği iletişim kurdum. Ayrıca babanızın şu an hasta olduğunu öğrenmem ve kısa bir süre önce eniştemi böyle sancılı bir süreçten sonra kaybetmemiz, size karşı şefkat duymama neden oldu. Ama 5 gündür gösterdiğiniz tavır nezaketimin gereksiz olduğunu hissettirdi bana, ki çok kırıcı. Şahsınızla değil sadece tavrınızla ilgilidir bu duygum.
Açıklama yapmadan silmeyi kabalık olarak gördüğüm için yazıyorum
Yolunuz açık olsun.
Arkadaşlar gece 00,00 itibari ile bu mesajı atıp ilgili şahsı silmiş bulunuyorum. Ohhh be kuş gibi rahatladım :)) Benden sonra karşısına çıkan kişiye iyilik olsun diye yazdım bunları,umarım azıcık da olsa yontar odun kalmış taraflarını, hadi hayırlısı
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?