Yeşilim'in günlüğü

yeşilim .!.:

İşte benim canım halam....Görmek istiyordunuz, O kendini o kadar genç hissediyor ki " hürmetler ederim efendim " diyor. Kalkıp yer veriyor size saygıdan, tontişim o benim, canım o canım.
Daha başka fotoğraflarını da ilâve ederim bunu biraz titretmişim

Camdankalbim sana teşekkürler tatlım çok teşekkürler ŞenizŞenizŞeniz

Genişletmek için tıkla...

yeşilim .!.:

Ne mutlu püfür püfür bir yerdesiniz tabi ki tatile ihtiyaç yok sevgili İrna..Hele bu gün iyice kaynıyor burası. Balkona çıkmak istedim ne mümkün fırın gibi... Yaladı geçti o pis, sıcak rüzgâr

Eşim bu gün bir kaç günlüğüne bir arkadaşına gitti biraz moral, biraz tatil. Ameliyattan sonra zor toparlandı zaten ... Kısa ama güzel bir tatil yapması iyi gelecek ona.....Umarım.

Ben halamla beraberim. O uyuyunca, bir iki saatliğine denize gidip geliyorum yetiyor bana.

Eve geliyorum, TV yi açıyorum içler acısı haberler. Nedir bu Türkiye’nin başındaki belâlar anlaşılır gibi değil.
Ergenekon soruşturması, kene vakaları, sınırda soğuk savaş, gün yüzüne çıkamayan cinayetler, pahalılık, yoksulluk, işsizlik, birçok şehit, hırsızlık, tecavüz, ahlâksızlık diz boyu

Paylaşılamayan canım memleketim üzerinde ne oyunlar dönen, çözülemeyen birçok


sorun...

Hâl böyle olunca gel bu memlekette çocuk yetiştir. İstediğin gibi uğraş, istediğin hiçbir şey olmasın
Yazık, yazık şu canım memlekete çok yazık.... Maalesef hiçbir şey yapamamak, insanın içini acıtıyor.

Üçüncü, dördüncü, hatta beşinci sınıf o görgüsüz, turistler memleketimizde kral gibi yaşasın, benim halkım şöyle ağız tadıyla bir tatil yapamasın ayıp be ayıp.
O canım tatil köylerine uzaktan bakmakla yetinen, halkım saf temiz halkım.
Biraz daha bilinçlense, bilinçlendirilse...

Yoksulluğun kader olmadığını bir kavrayabilse...:uhm:

Genişletmek için tıkla...

lereenim .!.:

KK dostum yarama dokundun, yazındaki o görgüsüz turistler kadar olamadım ne yazıkki .Çocukluğum hep

Yoksulluk içinde geçti.Memur maaşıyla ne kadar geçinilebilirse

O kadardı geçimimiz .Evimiz kendimizindi ama toprak damlı bir evin içinde ne kadar rahat yaşanır onu ancak

yaşayan bilir herhalde. Kışın karda o tatlı uykundan su damlayan bir çatının altında uyanmak, tuvalet bahçenin içinde

ama eve uzak ve iki taş arasında, içinde cardın denilen mahlukların cirit attığı bir tuvalet .Gece girmeye korkarsın her

an karşılaşma korkusuyla .Yazın akrep ,böcek hatta yılanla içiçe yaşamak.İşte ben böyle bir çocukluk geçirdim .Erken yaştada

evlendim .Eşiminde ekonomik durumu pek parlak değildi .Çocukları büyütme telaşı,arkadan kayınbiraderim ve eşinin arka arkaya ölümü

arkada bıraktıkları iki yetimin bakımı onların ve bizim çocukların okul masrafları derken zaman o kadar hızlı akmışki

bir baktık yaş ilerlemiş ve biz hala o görgüsüz turistlerin yaptığı beş beşlik tatili yapamamışız ne yazıkki.O

canım tatil köylerine ancak televizyondan bakmakla yetindik ve yetiniyoruz hala ....

Neden bizde onların yerinde olmayalım? Sakın yanlış anlaşılmasın durumumdan memnun değilmiyim, memnunum elbet ama

yinede sormadan geçemiyor insan, bizim böyle bir tatil yapmaya hakkımız yokmu diye...

Genişletmek için tıkla...