Varmısın yokmusun?
Bilgi yarışması değil ama sevginin bu kadar iç içe, yalın, riyasız yaşandığı bir başka program yoktur sanırım
Rekabet yok. Kaybedince ağlanıp, kazanınca bu kadar mı sevinilir işte gerçek duygular orada
O gerçek göz yaşları. Zıp zıp zıplamanın o kadar yakışır olması.
Zevkle izliyorum riyasızlığı içime kazıyorum. Başarmak güzel ama o gerçekliği yaşamak çok başka.Başarısız sonuçlarda gördüğüm üzüntüleri gerçekten hissetiriyorlar.ekrana yansıyor bizlere ulaşıyor.
Demek ki istenirse sevgi böyle içten anlatılabilir,hissetirilebilir .Ne kaybederiz ki ?
Biri iyi notlar alıyorsa alkışı, tebrik etmeyi öğrenmeliyiz. Söyleyemiyorsak, desteklemeyi bilmeliyiz. Çocuklarımıza biz öğretmeliyiz. Başkalarından yalan yanlış öğrenmesinler komplekslerinden arınıp güzellikleri paylaşmayı bilsinler.
Biz biz biz öğretebiliriz.
Hepimizin sevdiği,canımız ...Merakla geçen haftalar sonrasında, Delfinimizden gelen haberle sarsıldık.
27 yaşında ve kendi içinde yaşadığı rahatsızlığı, hiç kimse ile paylaşmayan o sessiz, duygusal Delfinimiz'e ancak dualarımızla ulaşabiliriz
Ne kadar güzel, ne kadar içten, tanıyan, tanımadığı halde dualar eden sizlerin yorumları...
Delfinimizi bulmak için elinden geleni yapan site arkadaşlarımız,editörümüz... hepsi hepsi beni çok etkiledi .... İyi ki bu siteyi bulmuş gelmişim.Hepinizi seviyorum
Hepimiz seni seviyoruz Delfin
Bazen insan birini, birilerini nedensiz de sevebiliyor,art niyetsiz,sebepsiz işte
Sevdiklerimiz bir başka taht kurmuş gönlümüzde..Kırılmışlıkları bilmeden yargılamak ı ıh!
Daha önce paylaşmıştım bu yazdığımı ama öyle şeyler oluyor ki, insan hatırlamadan,hatırlatmadan edemiyor
Yıllar önceydi bilmem hangi yıl... Canım sıkkın, kapışmışız en sevdiğim arkadaşımla. Haklıydım kendimce çok haklıydım... Yatıyor, uyuyorum... Gecenin bilmem hangi saatinde, İçimden bir şey öyle dürtüyor ki beni, kalkıyorum ne oluyor diye, dolanıyor, yatıyorum.Uyku yok ertesi gece, daha ertesi...Dürtmeler devam ediyor.Beni rahatsız eden o şey ne diye düşünürken,buluyorum.
Arkadaşımı özlemiştim. Ona karşı haksız mıyım acaba, çözmeliydim bunu...
Gittim uzun uzun, sinirlenmeden derinlere inerek konuştuk. Ben haksızdım, kabul ettim. Yanlış yapmış, yanlış karar vermişim... Çok mutluydum çözümlediğimize, sarıldık. Öyle bir sarıldık ki, kopmamacasına.
Akşam huzur içinde uyudum. Bir el sırtımı sıvazlıyordu.
O gündür bugündür ne zaman yanlış kararlar versem, dürtülerek uyanıyor, ne zaman güzellikler yapsam sıvazlanıyordu sırtım...
Vidandı bu, evet vicdanım. Demek dinlemesem kendimi, duymayacaktım vicdanımın sesini.
Vicdan çok yakınımızda onu bilelim, daima dinleyelim.. Gençlikte çoğu zaman hep haklı görürüz kendimizi. Yanılınca yanıldığımızı, haksızlığımızı kabul edip özür dilemek küçültmez, büyütür bizi...
(Umarım nasihat gibi olmamıştır. nasihati sevmem ya..)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?