Merhaba. Daha önce bu durumla ilgili konu açmıştım aslında. Dönüp dolaşıp aynı yerde buluyorum kendimi.
Diğer konumda daha detaylı anlatmıştım ama alıntı yapamadım. Özet geçmeye çalışıcam ama yine de uzun bir konu olacak sanırım. 30 yaşındayım. Boşanmış ve 8 yaşında erkek çocuğu olan (velayeti de babasında) birisiyle görüşüyorum. Yurtdışında yaşıyorum, iki yıl önce internetten görüşmeye başladık ve memlekete gidince buluştuk. İlk buluşmamızda oğlunu getirdi ve oğluna sarılmadıĝım için ayrılma kararı aldı. Ben tekrar görüşmek istediğim halde kararının kesin olduğunu söyledi. İkinci bi buluşma olmadan ben yaşadığım ülkeye döndüm.
Aradan 1 yıl 3 ay geçti (10 ay önce) ve bana yazdı. Çok pişman olduğunu, o dönemde oğluyla ilgili hassas bir psikolojide olduğu için öyle davrandığını yazdı. Ben artik kesinlikle güvenemediğimi, ailemin de olumlu bakmadığını söyleyip görüşmek istemedim. Bir hafta sonra tekrar yazdı. Güvenmemekte haklı olduğumu ama beni çok sevdiğini, hatasını anladığını, ilerde bu sebeple beni asla üzmeyecegini söyledi.
Biz o günden beri konuşuyoruz. Birkaç gün önce memleketimdeydim. Fırsat buldukça görüştük, zaman geçirdik. Bu sefer ilk görüşmenin aksine sanki oğlu hiç yokmuş gibiydi. Hep ikimiz görüştük. "İlk görüştüğümüz dönemde sadece oğlum için yaşadığımi düşünüyordum, o yüzden öyle saçma davrandım, ama şu an huzurumu hiç bişeyin bozmasına izin vermem" diyor.
Hayata bakış açımız etrafımızdaki insanlardan biraz farklı, ikimiz de inanç konusunda aynı düşünüyoruz. Ona kalsa bir an önce evlenmek istiyor, "ömrümüzün geri kalanını beraber mutlu bir şekilde geçirelim, şu sınırlı hayatta ayrı geçirdiğimiz her gün ziyan oluyor" diyo.
"Ailemden kimseyle görüşmek zorunda değilsin, ister görüşürsün ister görüşmezsin, oğlumu sevmek zorunda değilsin, çalış ya da çalışma demem, kendin bilirsin, benim kazancım bizi başkasına muhtaç etmeden rahat rahat geçindirmeye yeter" diyor. "Bu zamana kadar herşeyi erteledim, seninle dolu dolu güzel bir hayat yaşamak istiyorum, yanında çok huzurluyum, vakit geçirmeyi çok seviyorum" diyor.
Çok uzatıyorum sanırım ama sanki her detayı anlatasım var. Bunları söylemek kolay ama uygulayabilir mi bilmiyorum. Birkaç yıl içinde evlilik rutine dönünce bu dediklerini unutur mu? Yoksa gerçekten hayata bakışı farklı olduğu için sözünde durur mu?
Çok arada kaldım, bitirsem de evlensem de pişman olmaktan korkuyorum. Annem onunla daha hiç görüşmedi ama bu şartlarda kesinlikle mutsuz olacağımı ve evlenirsem pişman olacağımı düşünüyor. 30 yaşındayım ve daha önce kimseyle sevgili olmadım. İlk defa birisiyle buluştum, yemek yedim, zaman geçirdim. İlgisi bana çok iyi hissettirdi. Tekrar birisiyle tanışmak, alışmak gözümde büyüyor ama içimden gele gele de ben bu adamla evlenir mutlu olurum diyemiyorum. Zaten genel anlamda her konuda çok kararsız kalan biriyim. Böyle büyük bi kararda nasıl emin olunur hiç bilmiyorum. Sizce de ilerde mutlu olma ihtimalim hiç mi yok?
Diğer konumda daha detaylı anlatmıştım ama alıntı yapamadım. Özet geçmeye çalışıcam ama yine de uzun bir konu olacak sanırım. 30 yaşındayım. Boşanmış ve 8 yaşında erkek çocuğu olan (velayeti de babasında) birisiyle görüşüyorum. Yurtdışında yaşıyorum, iki yıl önce internetten görüşmeye başladık ve memlekete gidince buluştuk. İlk buluşmamızda oğlunu getirdi ve oğluna sarılmadıĝım için ayrılma kararı aldı. Ben tekrar görüşmek istediğim halde kararının kesin olduğunu söyledi. İkinci bi buluşma olmadan ben yaşadığım ülkeye döndüm.
Aradan 1 yıl 3 ay geçti (10 ay önce) ve bana yazdı. Çok pişman olduğunu, o dönemde oğluyla ilgili hassas bir psikolojide olduğu için öyle davrandığını yazdı. Ben artik kesinlikle güvenemediğimi, ailemin de olumlu bakmadığını söyleyip görüşmek istemedim. Bir hafta sonra tekrar yazdı. Güvenmemekte haklı olduğumu ama beni çok sevdiğini, hatasını anladığını, ilerde bu sebeple beni asla üzmeyecegini söyledi.
Biz o günden beri konuşuyoruz. Birkaç gün önce memleketimdeydim. Fırsat buldukça görüştük, zaman geçirdik. Bu sefer ilk görüşmenin aksine sanki oğlu hiç yokmuş gibiydi. Hep ikimiz görüştük. "İlk görüştüğümüz dönemde sadece oğlum için yaşadığımi düşünüyordum, o yüzden öyle saçma davrandım, ama şu an huzurumu hiç bişeyin bozmasına izin vermem" diyor.
Hayata bakış açımız etrafımızdaki insanlardan biraz farklı, ikimiz de inanç konusunda aynı düşünüyoruz. Ona kalsa bir an önce evlenmek istiyor, "ömrümüzün geri kalanını beraber mutlu bir şekilde geçirelim, şu sınırlı hayatta ayrı geçirdiğimiz her gün ziyan oluyor" diyo.
"Ailemden kimseyle görüşmek zorunda değilsin, ister görüşürsün ister görüşmezsin, oğlumu sevmek zorunda değilsin, çalış ya da çalışma demem, kendin bilirsin, benim kazancım bizi başkasına muhtaç etmeden rahat rahat geçindirmeye yeter" diyor. "Bu zamana kadar herşeyi erteledim, seninle dolu dolu güzel bir hayat yaşamak istiyorum, yanında çok huzurluyum, vakit geçirmeyi çok seviyorum" diyor.
Çok uzatıyorum sanırım ama sanki her detayı anlatasım var. Bunları söylemek kolay ama uygulayabilir mi bilmiyorum. Birkaç yıl içinde evlilik rutine dönünce bu dediklerini unutur mu? Yoksa gerçekten hayata bakışı farklı olduğu için sözünde durur mu?
Çok arada kaldım, bitirsem de evlensem de pişman olmaktan korkuyorum. Annem onunla daha hiç görüşmedi ama bu şartlarda kesinlikle mutsuz olacağımı ve evlenirsem pişman olacağımı düşünüyor. 30 yaşındayım ve daha önce kimseyle sevgili olmadım. İlk defa birisiyle buluştum, yemek yedim, zaman geçirdim. İlgisi bana çok iyi hissettirdi. Tekrar birisiyle tanışmak, alışmak gözümde büyüyor ama içimden gele gele de ben bu adamla evlenir mutlu olurum diyemiyorum. Zaten genel anlamda her konuda çok kararsız kalan biriyim. Böyle büyük bi kararda nasıl emin olunur hiç bilmiyorum. Sizce de ilerde mutlu olma ihtimalim hiç mi yok?