YURTDISINDA YASAYIP YOLUNU BULAMAMAK :( pişmanlıklar

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Çok doğru özetlemişsiniz. Bu arada 1. Grup 2. Grubu hiç sevmiyor, Türkiye’dekiler ikisini de sevmiyor vs vs
 
Mesleği yok işte...Sosyoloji mezunu , uluslararası hatta ulusal bir geçerliligi bile yok okuduğu bölümün, dil bilse n'olacak?
Aslında ABD yi bilmiyorum ama örneğin benim bulunduğum ülkede sosyolojiyi dili ile birleştirip göçmenler üzerine çalışan yapılarda güzel işler bulabilir. Benim konu sahibinde gördüğüm şey harekete geçmek istemiyor, sadece şikayet. Uyumlanmak istemiyor, çocukları da uyumlamıyor
 
Gayet iyi aciklamissiniz. Ikinci grubun bir parcasi olarak yerlestim Hollanda'ya. Dolayisi ile ilk gruptan gelen insanlarla da iletisimim oluyor zaman zaman. Vizyonlarinin bir parcasi degil evet baska ulke gormek, yeni nesillerinde yavas yavas degisiyor gibi bu durum. Ama ben artik Turkiye'ye gelince el ustunde tutulduklarini da sanmiyorum.
Konu sahibi bence arada kalmis bir insan. Iyi bir evlilik yapmis, esi is guc sahibi. Ama kendisi, kendini gelistirmeden bir seyler icin cabalamadan meslek sahibi olma derdinde. O yuzden ogretmen maasi vb. diyor. Kendince memurluk yapmayi, ogretmenligi kolay goruyor. Tr'de olsaydim ne guzel ben de kolay yoldan para kazanirdim diyor. Benim yazdiklarindan cikardigim bu. Ama bilemiyorum belki o hayata sahip olsaydi ondan da sikayetci olacak bir sey bulurdu gibi.
 
Mezun olduğu okulun denkliği yok büyük ihtimalle, küçük bir anadolu üniversitesini bitirmiş, 2 dil biliyorum dediği de büyük muamma zaten, o yüzden o ihtimali elemistim ben. Çocuklarla ilgili de ciddi sıkıntıları var belli ki ama sorunun kaynağının kendisi olduğunu görebilecek durumda değil maalesef, çok haklısınız
 
Aynisini yazmaya gelmistim. Konu sahibi en azindan 2 yilligina bi donsun nasilsa vatandaslik almis. Ayda 100 binle gecinsin ustune BES ne onu da ogrensin is imkanlarini da ogrensin. 3. ayda hangi markette domates daha ucuz onu takip etmeye baslar.
 
gerçek olamaz böyle bir konu. her neyse küçük bir ihtimal de olsa gerçek diyelim, çocuk yapmışsın çocuk. millet çocuk sahibi olamıyor kariyer yapıyor yaşı geçiyor. baştan düşünecektin.
 
Bu konuyu özellikle önemsediğim bir dönemdeyim. Siz evde bozuk aksanınızla o bölgenin dilini konuşsanız ya da kendi dilinizi konuşsanız ama, çocuğu 1.5- 2 yaşındayken kreşe gönderseniz nasıl bir gelişme görürsünüz çocuğun dilinde? Çocuğum yetersiz olsun istemiyorum okulda. Hayırlısıyla doğarsa tabi.
 
Benim 17 aylık oğlum bize önerilen evde tamamen kendi dilimizi konuşmamız, onun kreş ya da okulda native speakerlardan dili öğrenmesi. Gördüğüm kadarıyla çabuk kapıyorlar
 
Benim 17 aylık oğlum bize önerilen evde tamamen kendi dilimizi konuşmamız, onun kreş ya da okulda native speakerlardan dili öğrenmesi. Gördüğüm kadarıyla çabuk kapıyorlar
Çok sevindim yeterliyse.Türk aksanım var. Yine konuşurum onunla ama okulda eksik kalmasına sebep olmak istemem. Aklımda sesli kitap dinletmek vardı benim konuşmamla birlikte. İşe yarar o da değil mi?
 


Ben şöyle söyleyeyim. Eşim de ben de Türküz, ingilizcemiz var işte ODTÜlü Boğaziçili İngilizcesi.
Bu yılı anadili bambaşka olan bir ülkede geçirdik. Oğlum da orada İngilizce eğitim yapan uluslararası bir kreşe gitti, öğretmeninin anadili de İngilizce idi.

Öğretmen bize evde Türkçe konuşmaya devam etmemizi, çocuğu İngilizce konuşması için zorlamamamızı filan söyledi.
Bir okul yılı sonunda nerdeyse sıfır İngilizcesi olan oğlum arkadaşlarıyla iletişim kurup oyun oynayabilecek, öğretmenin komutlarını alıp ona cevap verebilecek seviyeye geldi. Tabi grammar vs öğrenmedi, zaten kreş çocuğu ve okuma yazması da yok. Ama çocuklar maruz kalarak çok rahat öğreniyor.
Okula ilk başladığı dönem evet biraz zorlandı ama çocuğun karakterine de bağlı olarak yetişkinler kadar sıkıntı yaşamiyorlar. Zaten çocukların evrensel dili oyun.

Eğer siz bulunduğunuz ülkenin dilini çok iyi şekilde konuşmuyorsanız anadilinizden devam edin bence evde.
 
Şimdi Türkiye'deyiz. Doğumdan sonra gidicez inşallah. 3 kişi benzer şeyler yazdı. Yaşanmış, denenmiş. Öyle devam edeyim ben de. Teşekkür ederim.
 
Tatil anlayışı çok yok, sadece aile ziyareti çoğunlukla tanıdıklarımın.
 
Burası o açıdan iyi. Kapsamı geniş bir özel sigortayla direkt uzman doktorla görüşebilmek, yakın zamana randevu bulabilmek güzel. Devlet hastaneleri hala zor.
 
Ben bunu inkar ettim mi oy verdim pişman oldum dedim mi defalarca kez yazmanızı da anlamıyorum demek ki seçimin gizli oy seçeceği bu yüzdenmiş demek ki sinsi olmak gerekiyormuş işte sinsilik maalesef bende yok
 
Ben bunu inkar ettim mi oy verdim pişman oldum dedim mi defalarca kez yazmanızı da anlamıyorum demek ki seçimin gizli oy seçeceği bu yüzdenmiş demek ki sinsi olmak gerekiyormuş işte sinsilik maalesef bende yok

sizin ısrarlı şekilde yanlış tespit ve analizlerinizin büyük hayranıyım.
 
Ben bunu inkar ettim mi oy verdim pişman oldum dedim mi defalarca kez yazmanızı da anlamıyorum demek ki seçimin gizli oy seçeceği bu yüzdenmiş demek ki sinsi olmak gerekiyormuş işte sinsilik maalesef bende yok
İyi de iste eleştirdiğiniz bunca berbatlik sizin oylarınızla oldu, dediğiniz göçmen dolu sokaklar sizin oylarınız yüzünden böyle, yazdiginiz tereyağı geç margarin alamayan insanlar sizin oylarınız yüzünden alamıyor, yeşilden çok beton olması da, 4 kişilik ailenin aç kalması da, sikayet ettiğiniz tarım ülkesi olduğumuz halde sebzenin 100 lira olması da...
Hala daha pişman değilim diyip aynı düzene güle oynaya oy veriyorsunuz, sonra da ülke şöyle kötü böyle kötü, yaşanmaz diyip yorumlarda ağlıyorsunuz .
Bu ülke yaşanmaz hale geldiyse hiç mi emeğiniz yok?
 
Konunun hepsinin okumadım, ABD diyince bııraktım çünkü. Avrupaya göç tamamiyle farklı, nitelikli olsanız da iş bulamayabilirsiniz buraya hep yazıyorum 2 taraf da iş bulamayacaksa gitmeyin diye. Öte yandan ABD İŞ DOLU, gerçekten iş kaynıyor, biraz akıllıysan çalışmaya da gönlün varsa zengin olmak gayet mümkün. ABDde yaşayan bir insanın 40.000TLye tamah etmesi de büyük akılsızlık, 1.200 dolar yapıyor sanırsam arkadaş bin arabana pizzat dağıt zaten ayda 5.000 dolar kazanırsın, öğretmenlerin ölesiye çalışıp aldığı 1000 dolara göz dikiyorsan acınacak haldesindir dostum.
 

Pahalı çünkü, benim de elimde ABD doları var yine de son 2 yıldır mağazaya markete ilk gidişimde şaşatım kaldım arkadaşım bir şey almadan çıktım. 1 düz tişört 1000TLden başlıyor, 1 kutu peynir 200 TL civarı bunları dolara vursan da pahalı. Bir kutu peynir 5-6 dolar/euro civarı yapıyor, eee Almanyada 2 euroya en kralından peynir var, 5 dolara ABDde de peynir var ama yıllık kazancın kat kat fazla ... Türkiye lirayla kazanıp dolarla euroyla harcıyor, elimde TL varken ben de mallaşıyorum ne yapayım.
 
Son iki bucuk yılda on vizesiz ülke gezdim. İstisnasız hepsinde (yilbasi falan değilse) geceligi 20-30 euro arasında, şehir merkezinde, banyosu icinde odalar buldum. Hatta içlerinde doldurmali küveti olanlar bile vardı. TL'ye cevirince 700-1000 tl yapıyor. İki kişi için hiçbir şey. Turkiyede de sıralamami ucuzdan pahalıya yapıyoruz ama en dandik, şehir merkezinden bayağı yürüyeceğim oteller bile 1400den başlıyor.
Hatta onu geç, her zaman kamp yaptığım bir yer vardı şile'de. Bu sene kişi başı 500-iki kişi kendi çadırında wcye yürüdüğün, içinde ayağa kalamadıgin, iki metrelik alana 1000 tl ödüyorsun ki başka ülkede o paraya apartman dairesi var günlük.
Geçen haftalarda sınıra yakın güzel ama turistik bir yere tatile gittik. Özel bir gün kutlayacaktik. Erkek arkadaşım dedi ki; "hiç anlayamıyorum oteller 100 eurodan başlıyor. Ama bir otel var, hem balkonlu hem 25 euro, ama biraz uzak" dedim link ver arayayım. O da Bulgaristan'daki çıktı yani aynı muhitte aynı doğaya aynı denize biz gecelik 4000 tl verirken bulgarlar 900 tl veriyor.
Bu artık bambaşka bir şey (özel gün diye soyulmak zorunda değiliz dedim, sahile kamp attik)
Şaka gibi bir ülke cidden.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…