Yurtdışında yeni bir başlangıç

Çok normal. biz de epey uğraştık nerdeyse 1,5 yıl. Farklı farklı pozisyonlara başvurdu eşim farklı kişilerle görüşmeler yaptı o kadar çaba harcamıştık gidebilmek için sonra teklif alınca iş ciddiye binince biz de birden rüyadan uyanır gibi şimdi ne olacak acaba gitmese miydik durumu yaşamıştık. Yani beklediğimizin aksine havalara uçmadık, iş ciddiye binince bir endişe kapladı bizi.

Bak vergi avantajından da faydalanmışsın ne güzel. Babanı ziyaret edersin sık sık. Pandemi sonrası şirketler uzaktan çalışmaya daha açık. Türkiye’de 2 hafta tatil yapıp 2-3 hafta da uzaktan çalışsan zaten 6 ayda bir planlamış olursun. Kalan zamanda belki baban gelir?

Yalnızlık hissedersen aramız max 1,5 saat 😃 benim de kocam işte ben bir süre işsizim atla gel bana
 
eveettt %30 vergi indirimini yapacaklarını söylediler iş sözleşmemi de yolladılar, imzaladım, 1 Kasım’da yolcuyum inşallah ❤️
Merhaba ben de yakında Hollanda'ya göçüyorum. Göçeceğimiz netleşince ben de benzer duygular yaşadım. Çok merak ettim sizi, nasılsınız, memnun musunuz?
 
Avrupa ülkelerinde özellikle de kurumsal şirketlerde ortak dil İngilizce'dir. Batı ve kuzey Avrupa ülkelerinde atıyorum telefon tamircileri bile İngilizce konuşabilir. Adapte olmak isterseniz olursunuz. Kültürlerini, iş ortamında veya özel yaşamlarındaki davranışlarını yadırgayıp bizimkiyle kıyaslamamanız gerekir. Bizde böyle ama orada öyledir.

Bizdeki gibi çok samimi arkadaşlıklar olmaz. Her zaman bir mesafe, kişisel alanları vardır. Bahane bulmazlar direk söylerler. Ismarlama kültürü yoktur. Garson hesabı alırken herkesinkini ayrı ayrı hesaplar ve herkes kendininkini öder. İş ortamında başarınızı takdir ederler. Ayak oyunlarıyla hakkınız yenmez tam tersi daha iyisine teşvik edilirsiniz. Bu yabancı terfi ettirmeyelim yerine işini çok iyi yapıyor aman kaçırmayalım derler. Yıllık izin günü fazladır Yiyecek içecek çok kaliteli ve uygundur. Diğer ülkeler uçakla 1 bilemedin 1,5 saat. Yazın güneş isterseniz vize derdi olmadan güney Avrupa'yı Akdeniz kıyılarını dolaşırsınız.

Madalyonun öbür yüzüne gelirsek; yazın bile bizdeki güneşi bulamazsınız. Mevsim hep ilkbahar ya da sonbahardır. Ben ev tutmadım ama bildiğime göre kiralık ev problemi yaşayabilirsiniz. Mutlaka gitmeden halletmeniz lazım. Son olarak belki linç yerim ama Türk mahallelerinde yaşamayı düşünmeyin. Hatta Türk arkadaşlarınızı çok iyi seçin. Sizin seviyenizde kariyerli işinde gücünde olanlarla görüşün. Yıllardır orada yaşasa da hatta orada doğmuş büyümüş de olsa Türk mahallelerinde acayip cahil insanlar var. Kesinlikle "ya çok iyi insanlar" deyip samimiyet kurmayın. Siz de Türk olduğunuz halde gurbetçiler sizi Türk kendilerini Avrupalı olarak görüyorlar.

Elinize bir fırsat geçmiş değerlendirin derim. Tek başınızayken iyi de birikim yaparsınız. İster geri döner ister dönmezsiniz ama ileride aile kurmak çocuk sahibi olmak isterseniz çok iyi para biriktirebilirsiniz. Kardeşiniz erasmus yaparken onu da sık sık ziyaret edebilirsiniz.
 
Konuyu hortlatan benim 🙈
Suç bende hiç tarihe bakmıyorum 😂
Öyle şaheser insanlar var ki
Dünyası dönüyor insanın
Neymiş yaşanmazmış dışarda ülke cennetmiş
Yahu gel arkadaş zorla mı tutuyorlar
Bunlar birtarafta dursun hakikaten ülkeden kaçan kaçana
 
Suç bende hiç tarihe bakmıyorum 😂
Öyle şaheser insanlar var ki
Dünyası dönüyor insanın
Neymiş yaşanmazmış dışarda ülke cennetmiş
Yahu gel arkadaş zorla mı tutuyorlar
Bunlar birtarafta dursun hakikaten ülkeden kaçan kaçana
Ben de bulduğum her yerde göç edenlerin yorumlarını okuyorum. Kötü yorum da azınsanmayacak derecede olunca kendimi kötü hissediyordum. Bu konunun tamamını okuyunca köyü yorum yazanların profili kafamda netleşti.
 
Ben de bulduğum her yerde göç edenlerin yorumlarını okuyorum. Kötü yorum da azınsanmayacak derecede olunca kendimi kötü hissediyordum. Bu konunun tamamını okuyunca köyü yorum yazanların profili kafamda netleşti.
kötü yorum yapanlar ya yurtdışında zaten ya da tuzları kuru :KK45:
 
Umarım gitmişsinizdir, içinizde kalması daha kötü. Ben yurtdışında doğmuş, büyümüş ve devlet memuru olarak çalışan biri olarak size şunu söyleyebilirim. Avrupanın tüm ülkelerini tanıyorum. Anadilim almanca, ileri seviyede ingilizce biliyorum. Almanya, İsviçre, Avusturya, İtalya, Hollanda, Belçika .. hepsini biliyorum. Heryerde akrabalarım ve arkadaşlarım var dolayısı ile sıkça seyehat ettiğim yerlerdir. İçlerinden birinde de yaşıyorum. Avrupada hiçbir ülkede anadili dışında bir dilde iletişim kuramazsınız! Sadece Fransa değil yani! Bunu size söyleyenler ya expat bir şehirde yaşıyordur (Basel gibi) yada daha 6 aydır orada yaşıyordur. İlk 1 yıl insana müsamma gösterilir sonrasında öğrenemediyseniz anadilini sıkıntı yaşarsınız. Yok ingilizce bilen doktor seçiyoruz ona gidiyoruz gibi tavsiyeler gerçek dışıdır. Doktorların hepsi ingilizce biliyor ama gittiğiniz ülkeye bir adaptasyon süreci vardır, o süreç atlatıldıktan sonra ülke ve insanlar sizden dil öğrenmenizi beklerler bunun için entegrasyon kursları vardır. Ve buna gitmek şartı ile oturum verilir! Benim görümcem geçen yaz isviçreye yerleşti ailesi ile. Elbette kuyruğunu kıstırıp adapte olamadık, zorlanıyoruz demiyor. Mükemmel alıştık, herşey harika diyor ama bir çöküntülük var. Saçlar ağarmış, kilo alınmış, yaşlanmış kadın 1 senede. Her okul tatilinde Türkiyeye gidiyorlar arabayla. Almanya ve İsviçrede 6 haftada bir 2 hafta tatil vardır. Hesaplayın bakalım 1 senede kaç hafta memlekette kalmışlar. 6 hafta önce geldi şuan tekrar 2 haftalığına Türkiyede. Çocuklar isviçrede okula ve anaokuluna gitmek istemiyorlar ve hep ağlıyorlar. Dolayısı ile adaptasyon süreleri git gide uzuyor. Yani birtürlü adaptasyon sürecine giremediler. Sürekli Türkiyeye gittiklerine göre mükemmel alışamadıklarını ve zorlandıklarını da anlayabiliyoruz elbette. Gelirseniz 2 sene durun Türkiyeye asla gitmeyin. Anca ozaman adapte olur ve kesin kararlar vermiş olursunuz. Sürekli tatile giderseniz memleketinize emin olun 3 sene sonra kesin dönüş kararı alırsınız ve tüm emekleriniz boşa gitmiş olur. Fransada ailesi ile yaşayan hanımda adapte olur. Ben müthiş adapte oldum diyenlere inanmayın. Türkiyede bile şehir değiştirince insan zorlanır. Yok ben alıştım, senin niye alışamadığın belli diyenleri bi ziyaret etmek isterdim bakalım nekadar alışmışlar!! Zorlandık elbet ama zamanla oldu çok şükür alıştık dense neyse ne!! Herkesin adaptasyon süreci farklıdır! Kalbinizin sesini dinleyin! Kimse size doğru tavsiye veremez. Kendinizi en iyi tanıyan sizsiniz. Ben seviyorum yaşadığım yeri. Türkiyede tatil yapmak güzel ama daha fazla kalamazdım asla.
 
Son düzenleme:
Umarım gitmişsinizdir, içinizde kalması daha kötü. Ben yurtdışında doğmuş, büyümüş ve devlet memuru olarak çalışan biri olarak size şunu söyleyebilirim. Avrupanın tüm ülkelerini tanıyorum. Anadilim almanca, ileri seviyede ingilizce biliyorum. Almanya, İsviçre, Avusturya, İtalya, Hollanda, Belçika .. hepsini biliyorum. Heryerde akrabalarım ve arkadaşlarım var dolayısı ile sıkça seyehat ettiğim yerlerdir. İçlerinden birinde de yaşıyorum. Avrupada hiçbir ülkede anadili dışında bir dilde iletişim kuramazsınız! Sadece Fransa değil yani! Bunu size söyleyenler ya expat bir şehirde yaşıyordur (Basel gibi) yada daha 6 aydır orada yaşıyordur. İlk 1 yıl insana müsamma gösterilir sonrasında öğrenemediyseniz anadilini sıkıntı yaşarsınız. Yok ingilizce bilen doktor seçiyoruz ona gidiyoruz gibi tavsiyeler gerçek dışıdır. Doktorların hepsi ingilizce biliyor ama gittiğiniz ülkeye bir adaptasyon süreci vardır, o süreç atlatıldıktan sonra ülke ve insanlar sizden dil öğrenmenizi beklerler bunun için entegrasyon kursları vardır. Ve buna gitmek şartı ile oturum verilir! Benim görümcem geçen yaz isviçreye yerleşti ailesi ile. Elbette kuyruğunu kıstırıp adapte olamadık, zorlanıyoruz demiyor. Mükemmel alıştık, herşey harika diyor ama bir çöküntülük var. Saçlar ağarmış, kilo alınmış, yaşlanmış kadın 1 senede. Her okul tatilinde Türkiyeye gidiyorlar arabayla. Almanya ve İsviçrede 6 haftada bir 2 hafta tatil vardır. Hesaplayın bakalım 1 senede kaç hafta memlekette kalmışlar. 6 hafta önce geldi şuan tekrar 2 haftalığına Türkiyede. Çocuklar isviçrede okula ve anaokuluna gitmek istemiyorlar ve hep ağlıyorlar. Dolayısı ile adaptasyon süreleri git gide uzuyor. Yani birtürlü adaptasyon sürecine giremediler. Sürekli Türkiyeye gittiklerine göre mükemmel alışamadıklarını ve zorlandıklarını da anlayabiliyoruz elbette. Gelirseniz 2 sene durun Türkiyeye asla gitmeyin. Anca ozaman adapte olur ve kesin kararlar vermiş olursunuz. Sürekli tatile giderseniz memleketinize emin olun 3 sene sonra kesin dönüş kararı alırsınız ve tüm emekleriniz boşa gitmiş olur. Fransada ailesi ile yaşayan hanımda adapte olur. Ben müthiş adapte oldum diyenlere inanmayın. Türkiyede bile şehir değiştirince insan zorlanır. Yok ben alıştım, senin niye alışamadığın belli diyenleri bi ziyaret etmek isterdim bakalım nekadar alışmışlar!! Zorlandık elbet ama zamanla oldu çok şükür alıştık dense neyse ne!! Herkesin adaptasyon süreci farklıdır! Kalbinizin sesini dinleyin! Kimse size doğru tavsiye veremez. Kendinizi en iyi tanıyan sizsiniz. Ben seviyorum yaşadığım yeri. Türkiyede tatil yapmak güzel ama daha fazla kalamazdım asla.
Merhabalar,

Evet gittim yaklaşık 2 senedir Hollanda’dayım. İyi ki denemişim içimde kalmadı, burada yaşamak güzel, genel olarak memnunum. Artıları da var eksileri de var. Şimdilik buradayım, belli bir süre sonra dönmeyi düşünüyorum, bakalım hayat ne gösterecek. Senede 4-5 kere Türkiye’ye gidiyorum; bunun alışmakla alakası olduğunu düşünmüyorum. Farklı bir ülkeye taşındım diye neden ailemden, yıllarımı verdiğim arkadaşlarımdan, sevdiğim restoranlardan vs. uzak kalayım ki? İznim maddi durumum el verdikçe giderim 😊 Bu arada kimseden dil öğrenmemle ilgili baskı yaşamadım, 7’den 70’e herkesle İngilizce anlaşabiliyorum, burada İngilizce insanların ikinci ana dili gibi.
 
X