sibelcim ömrü boyunca gördüğü göreceği en büyük sağlık problemi bu olsun naz kuzusunun. sonuçta sen de biliyorsun basit bir operasyon olduğunu ama annesin endişelenme desek de boş endişeleneceksin aksi garip olurdu zaten. benim tek söyleyeceğim o endişeni gerginliğini naz'a fazla yansıtmamamaya çalış. ben umut'a doğduğu günden bu yana her şeyi anlatıyorum, aşıya giderken mesela "şurana küçük ya da büyük doğrusu neyse bir iğne batıracaklar biraz acıyabilir ama senin iyiliğin için bunun olması gerekiyor. canın yanarsa veya aynmasa bile ağlamak istersen ağlayabilirsin. hemen bitecek ben seni kucağıma alıp öpüp koklıycam vs vs vs" defalarca ve uzun uzun anlatıyorum, bugüne kadar aşı için en uzun ağladığı 15 saniye oldu inan
şimdi sizi toparlamaya gelince... boğazın için defne yağı kullan sibelcim, gargara yapabilirsin, günde 2-3 kez sıcak suyun içine veya bir kesme şekere 2-3 damla damlatıp içebilirsin. ayrıca nazın yemekleri dahil her yaptığın yemeğe bir defne yaprağı atarsan antiseptik özelliğinden daha fazla faydalanmış olursun. boğazını korumak için bu ara çok sıcak veya soğuk içme hep ılıktan git mümkün olduğunca.
vücut direncini artırmak için de en güzeli çörekotu, seversen ağzına atıp iyice çiğneyerek yiyebilirsin veya yağını kullanabilirsin, çörekotu ve dolayısıyla yağı aynı zamanda anne sütünü de artırır, onu da defne yağı gibi kullanabilirsin.
naz ve kendin için ıhlamur, papatya, ayva yaprağı, çörekotu, kuşburnu, tarçın, zencefil, karanfil (bu son üçünün hepsini aynı anda koyma acılaştırır ve de çok az kat içine hafif kokusu gelse yeterli), elma kabuğu ve çekirdeğini kısa bir süre kaynat altını kapar kapamaz ya küçük boy ya da yarım defne yaprağı da katabilirsin ılık ılık ikiniz de için
tavuk suyuna karabiberli şehriye çorbası içebilirsin onun da garip bir şifası var... başkaaa :44: var bir dolu şey daha da ilk etapta aklıma gelenler bunlar
yarım yamalak göz ucuyla bakabildim seyrettim diyemiyorum ama ben bile şiştim
özgürlük başkasının özgürlüğünü kısıtladığın noktada bitiyor da bilen var mı acaba? o tarz yaklaşım insanların derdini anlatma özgürlüğünü kısıtlıyor neticede
çok tüyler ürpertici bir laftır ama ben çok inanırım "lohusanın mezarının 40 gün açık" olduğuna... hatta bence daha da uzun süredir de 40 demişler gibi gelir o yüzden dayanamıyorum
günaydınnn
günaydınnnn :89: