2011 Haziran Anneleri Paylaşım Alanı

cnmm bebişin iyi yaa önemli olan da o . Sabret dualarımız seninle. Güzelim arada bize haber ver. Allah bebeğini sana bağışlasın


avukatlık burom vardı canım 2006 evlenince mecburen kapatıp ankaraya geldim özel kuruma girdim malum şimdi istifa ve ev.....

vayyy avukat hanım hee.
Olsun bebişten sonra düzenni kurarsın tekrar..
 

canım çok geçmiş olsun bol bol dinlen eğilme uzanma ağır kaldırma yorma kendini dikkat et kendine dularımız seninle
 

Dualarımız seninle canım... Nolur ağlama.. Bol bol dinlen, bi tek tuvalete kalk.. Hiç yerinden kıpırdama. Allah acil şifalar versin
 

Canım seni en iyi anlayacak kişilerden biriyim kayıplara rağmen yılmadan yaptım bu olacak inşaallah seninkide olacak çünkü bebekte kesede sorun olmadıktan sonra kanama dinlenme ile geçiyor bendede plesantada hemetom vardı doktor hemen yatacan dei o kan birikmeleri kılcal damar kanamaları geçti dinlenme tek çözüm kalkma bak hiçbirşeyin kalmaz geçmiş olsun
 

Allah herkese sağlıkla bebeğini kucağına almayı nasip etsinnn
 
Kış aylarında vücut ısımızın düşmesi ve karbonhidratlı besinlerin daha fazla tercih edilmesi nedeni ile bağışıklık sistemimizde zayıflama ve hastalıklara yakalanma riski oldukça yükseliyor. Bu dönemde yaygın olan hastalıklardan korunmanın en doğal ve kolay yolu ise besinler oluyor. Peki, hangi besinler bizi hangi hastalıklardan koruyor?

Kereviz

Vücuttaki kan dolaşımı, hormonal sistem, sindirim sistemi gibi birçok reaksiyonun gerçekleşmesini sağlayan karaciğerin korunmasında en önemli besinlerden biridir. Antioksidan özelliği nedeni ile vücuttaki zararlı maddelerin atılmasını da sağlar.

Ispanak


A ve C vitaminleri soğuk algınlığı engellemede önemli rol oynayan iki vitamindir. Ispanak içerisinde bolca bulunan bu iki vitamin bağışıklık sistemini de önemli ölçüde güçlendirir. Vücutta istenilen düzeyde emilimi olmasa da içeriğinde yüksek miktarda demir bulunur. Ayrıca kan pıhtılaşmasında görevli olan K vitamini de ıspanak içerisinde yüksek oranda mevcut.

Brokoli


En önemli antioksidan kaynaklarından birisi olan brokoli vitamin deposudur. Kansere karşı koruyucu etkisi olan brokoli vücuda zarar veren radikallerin uzaklaştırılmasında önemli bir etkiye sahiptir. Ayrıca kalsiyum içeriğinin yüksek olması nedeni ile özellikle kadınlarda ve çocuklarda düzenli olarak tüketilmesi önerilir.

Pırasa

Potasyum, kalsiyum mineralleri bakımından zengin olan pırasanın içerisinde antioksidan özelliği olan A, C ve E vitaminlerinin tamamı bulunur. Ayrıca kışın hareketsizlik nedeni ile yavaşlayan barsak hareketlerini hızlandırır. Bazı bilimsel çalışmalarda böbrek taşları oluşumunu engelleyici etkisi olduğunu gösterir.

Turp

Havucun popülerliği nedeniyle sofralarda baş tacı edilmeyen turp son derece sağlıklı bir sebzedir. C vitamini ve lif içeriği nedeniyle kış aylarında sofrada yer alması gerekir. Ayrıca içeriğinde bulunan antioksidanın kansere karşı koruyucu etkisi olduğu düşünülüyor. Yemeklere eklenebileceği gibi en sağlıklı tüketim yolu salatalarla birlikte çiğ olarak tüketilmesidir.

Kabak

Prostat kanserine karşı koruyucudur. İyi bir antioksidan kaynağı olan kabak, kalp hastalıkları ve kanser türleriyle savaşır. 100 gramı sadece 22 kalori içeren bu sebze, zayıflamak isteyenlerin sofrasında mutlaka yer almalıdır. Kabak, kabızlık sorununun çözülmesine yardımcı olur ve vücutta yanlış beslenmeden kaynaklı oluşan ödem problemini çözer.

Sarımsak


İçerdiği kükürtlü birleşikler ve özel yağ asitleri, sarımsağın mikrop öldürücü etkisi olduğunu tespit etmiştir. Virüs ve bakterilere bağlı enfeksiyonların oluşmasını engellemeye yardımcı olur. Günde 2 diş sarımsak tüketerek bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Çiğ sarımsak, pişmişine göre daha olumlu etki vermekle birlikte çiğ sarımsak midenizi rahatsız ediyor ise pişmişini de tercih edebilirsiniz.

Bal Kabağı


Lif içeriği çok yüksek olması nedeni ile barsak hareketinin düzenli olarak çalışmasını sağlar. Bir porsiyon bal kabağı tatlısı tükettiğinizde neredeyse 3 gram lif almış olursunuz. Bal kabağı aynı zamanda beta-karoten içeriği açısından da önemlidir. Bal kabağı sadece tatlı olarak değil, çorbalarda ve yemeklerin yanında garnitür olarak da kullanılabilir.

Pazı

A vitamini kaynağı olan beta-karoten, folik asit ve C vitamini içeriği oldukça yüksek olan pazı güçlü bir antioksidandır. Soğuklardan etkilenmenizi engelleyen pazı, demir içeriği nedeni ile kansızlık sıkıntısı yaşayan bireylerin tüketmesi gereken bir besindir.

Havuç

Özellikle A vitamini olmak üzere B ve C vitaminlerini de içerir. Özellikle kalp sağlığı başta olmak üzere kolesterolün düşmesinde etkilidir. Mide ve barsak dostu olan havuç vücudun fabrikası olan karaciğerin daha az yorulmasını sağlar.



Tarhananın Faydalarını Biliyor musunuz?


Türk Mutfağının ve Anadolu’nun tanınmış bir yiyeceği olan tarhana, sabah kahvaltıları dahil her öğün yenebilen, kökeni Doğu Asya`dan gelen Türklere ait bir besindir. Besleyici değeri en yüksek çorbalardan biridir. Nasıl mı?

100 gr toz tarhanada 14,1 gr protein, 58,8 gr karbonhidrat ve 3,9 gr yağ, 78 mg kalsiyum, 0,5 mg demir bulunur. İyi bir protein, kalsiyum, A vitamini, B1 vitamini, B2 vitamini ve likopen kaynağıdır.


Türk mutfağının vazgeçilmez tatlarından olan tarhana çorbası; besleyici, doyurucu ve tamamlayıcı bir besindir. Pişirilirken içine nohut, mercimek, kıyma gibi besinler eklenerek besin değeri daha da yükseltilebilir.

Diyabet, hipertansiyon ve obezitenin tıbbi beslenme tedavisinde glisemik indeksinin beyaz ekmekten düşük olması ve doyurucu özelliğinin fazla olması nedeniyle tavsiye edilen bir besindir.

Yoğurt tüketemeyen kişiler ve bebeklerin beslenmesinde çok iyi bir alternatiftir. Ayrıca tahılların fermentasyonu sonucu oluşan tarhana probiyotik özellikte bir besindir.

Kurutulan besinlerde C vitamini yok denecek kadar azdır bu nedenle tarhana da sofrada salata vb. C vitamininden zengin besinlerle birlikte tüketilirse besleyici değeri artar.
 
Son düzenleme:

Kestirmek iyi geldi sanırım bak kendine gelmişsin
 



Canım sen çok üzülmüşsün herhalde ama sende istemeden de olsa herhalde insanlara saldırmışsın. Bu yazdıklarımı bir abla tavsiyesi olarak almanı rica ederim. Bende burda seni bu kadar hassas döneminde üzmek istemem. Ama ben farklı düşünen insanlara saygılı olduğumu düşünüyorum, beni kastediyorsan eğer.. Ama sende bu yazdıklarınla buradaki herkesi birşeylerle itham etmiş olmuyor musun canım.. Ben ve bir kaç arkadaşım burda diğer hamilelerden yaşça daha büyük ve ikinci bebeklerimiz olduğu için daha tecrübeli. Onun için insanlar bize danışıyor olabilir yada takılıyor olabilir alınmamak lazım. Cehalet deyince kimin cahil olduğunu Allah bilir. Senin bildiğini bilmeyen birisini cahil olarak nitelendiremezsin canım, unutmaki senin de bilmediğini bilen çıkar...

Geçmişi okurken tanık olduğum bazı şeyler vardı biyoloji bilgisi demişsin, evet bizim de biyoloji bilgimiz var ama insan bazen yüreğine bunları dinletemiyor. Tabular demişsin, ben ilk hamilelğimi o kadar rahat geçirdim ki hiç bir tabuya bende takılmadım ama Allah insanı öyle bir tepetaklak ediyor ki anlatamam. Allan kimseye yaşatmasın ama iki yavrumu karnımda kalp atışları durduğu için kaybettim. Allah kimseye bu acıyı yaşatmasın, ama öyle zor ki, insan ne vicdan azapları, ne suçluluk duyguları yaşıyor anlatamam, bunu yaşamayan bilemez. Onun için bende tabulara inanır oldum. Saçımı bile kestiremedim korkumdan ki inan bununla dalga geçerdim. Diğer şeyleri de yasakladık eşimle, zaten ilk üç ay da doktor yasakladı.. Ama bunlar kişisel tercihler insanlar istediklerini yaparlar beni ilgilendirmez..

İki çift lafı bir araya getirememek demişsin canım bu konuda da üstüme alımıyorum fakat burdaki arkadaşlarında gerçek hayatta yazdıkları gibi cümleler kullandıklarını sanmıyorum.. Burda günlük bir dil kullanılıyor zaten, ben normalde imla kurallarına, noktalama işaretlerine çok dikkat eden bir insanım (Bir edebiyat öğretmeni kızı olarak) ama burda canımlar, bacımlar yazıyorum ama bunları gerçek hayatta kullanmıyorum.

Birde şeye takıldım ortalık yerde ibadetten bahsetmek demişsin, burası ortalık bir yer değil biz burda herşeyimizi paylaştık yeri gelid ağladık, yeri geldi güldük, yeri geldi yatak odamızı paylaştık, ibadetlerimizi neden paylaşmayalım..

Umarım seni kırmamışımdır. Maksatım da bu değil zaten.Asla kimseyi kırmak istemem, hatta senin üzülmene de gerçekten çok üzüldüm.. Allah bebeğine sana, sağlık versin. Kendine çok çok iyi bak arkadaşım...

Sevgiler..
 
selam kızlar ben geldim, sütçü teyzem taze taze sağıp süt getirmiş, onu koydum ocağa, yoğurdumu yapayım
 
Selam kızlar tetanos aşımı vuruldum geldim bir ay sonra yine gitcekmişim. Hiç acımadı şu an kolumda ağrı da yok inşallah ta olmaz. Tansiyonum da iyiymiş. Süt içiyoruz kızımla birazdan ders çalışmaya başlarım. Hepiniz öpüldünüzz:78:
 
=)


Amniyotik sıvı: Bebeğin içinde bulunduğu sıvıdır. Büyük kısmı bebeğin idrarından oluşmaktadır. Bebeğinizi rahimdeki ısı değişimlerinden korur ve her üç-dört saatte bir yenilenir.

Koryon: Bebeğinizi koruyan amniyotik su kesesinin dış zarıdır.

Rüyalar: Bazı araştırmacılar bebeklerin uykunun REM aşamasını yaşadıklarını, dolayısıyla rüya gördüklerini savunmakta.


Embriyo: Hamileliğinizin 10. haftasına kadar bebeğiniz embriyo durumundadır.

Fetus (Cenin): Hamileliğin 10. haftasından sonraki bebeğin durumu. Bebeğiniz 2,5 cm uzunluğunda olur, el ve ayak parmakları oluşur, beyin dalgaları ölçülebilir.

Duyma: 8. haftada bebeğinizin kulakları oluşmaya, 18. haftada sizin vücudunuzun seslerini, 25. haftada da sizin sesinizi duymaya başlar.

İmplantasyon: Embriyonun anne rahmine tutunmasıdır. Yumurta tüplerde döllenir ve 2-3 gün içinde anne rahmine ulaşır. Burada da birkaç gün bekledikten sonra genellikle döllenmenin 5. gününde tutunur. Bu esnada bölünerek büyümeye devam eder.

Çene kemiği: 10 haftalıkken oluşur, süt dişlerinin yerleri şimdiden hazırdır.

Tekmeler: Bebeğinizin tekmeleri sizi bazen rahatsız etse de bu küçücük ayakları hissetmek çok güzeldir. Ultrasonda daha gebeliğin 2. ayından itibaren hareket etmeye başladığı gözlenebilir. Hareketlerin anne tarafından hissedilmesi ilk gebeliklerde 20. hafta civarında olur. Daha önce doğum yapanlar 18. haftada fark edebilirler.

Lanugo: Bebeğinizin vücudunu kaplayan ince tüyler.

Mekonyum: Siyah-yeşil renkli yapışkan bu madde bebeğinizin ilk kakası. Doğumdan önce yapılması bebeğin zor durumda olduğunu gösterebilir.

Nöral tüp (Beyin, omurilik sistemi): Döllenmeden 3 hafta sonra oluşmaya başlar, daha sonra bebeğin beynini ve omuriliğini oluşturur. Doğduğunda bebeğinizin beyninde 100 milyar hücre vardır.

Plasenta: Bebeğinizin yaşam destek merkezi, göbek kordonu ile oksijen ve besinler alınırken zararlı maddeler de dışarı verilir.

Surfaktant: Hamileliğin sonlarına doğru bebeğinizin ciğerlerinin salgıladığı ve ciğerlerinin içindeki hava keseciklerini kaplayıp bebeğiniz nefes aldıkça, genişlemelerini sağlayan madde.

Verniks: Bebeğin vücudunu kaplayan beyaz kremsi maddedir.

Zigot: Döllenmiş yumurtaya verilen isim
 
Geçmiş olsun peki herkes kolundan olurken ben neden kalçamdan oldum bu aşıyı
minikmucizem cok geçmıs olsun dınlenmene bak..
 
İkinci 3 Ay

Bu dönem gebeliğin keyfine daha iyi bir şekilde varılabildiği dönemdir. Vücudun gebeliğe adaptasyonu ile birlikte rahatsızlıklar hafifler, bebeğin haraketlerinin hissedilmesi ile birlikte anne ile bebek arasındaki duygusal bağ çok farklı bir boyut kazanır. Bu dönemde iştahta artış olur ve kilo alımı hızlanır. Karbonhidrat açısından zengin olan gıdalar, (ekmek, makarna, hamur işi tatlılar) kilo artışını hızlandırır. Kilo artışını kontrolde tutmak için diyette gerekli bazı düzenlemeler yapmak gerekir. Ancak her gün yarım saatlik hafif tempoda bir yürüyüş veya yüzme, kilo kontrolünü sağladığı gibi kasların da gücünü yitirmemesine yardımcı olur.

Bu dönemde ayak ve bacaklarda sıkça görülen kramplara magnezyum ve kalsiyum takviyesi yapılması şikayetleri azaltır. Gebelik süresince progesteron hormonu, mide ve barsaklardaki düz kaslarda gevşeme, barsak hareketlerinde azalma ve kabızlığa, mide asidinin yemek borusuna kaçması ise yemek borusunda yanmaya neden olur. Yemeklerin uzun süre sindirim sisteminde kalması, daha çok besin maddesinin emilimini sağlayarak bebeğin daha iyi beslenmesini sağlar. Gebeliğin özellikle son dönemlerinde görülen kabızlık sonrası aşırı ıkınmanın, hemoroid oluşmasında rolü vardır. Bu dönemde büyüyen bebeğin ve vücudun hayati organlarının ihtiyacını sağlamak için, annenin kalp atım hızında artış olur ve pompalanan kan artar. Eğer daha önceden kalp hastalığınız varsa gebelik kalbinize ekstra yük olacaktır.

Kanlanmanın artışına bağlı olarak vajinal akıntıda da artış olur. Akıntının kokulu olması ve kaşıntı ile birlikte görülmesi, ilişki sırasında yanma yaşanması, tedavi gerektiren bir enfeksiyon olduğunu düşündürür. Tedavi edilmeyen vajinal enfeksiyonlar düşük ve erken doğuma neden olabilir. 16-18. haftalarda bebeğin anomali testi tekrarlanmaktadır (üçlü test). Daha önce yapılan ikili test (12.-13. haftalarda) veya bu dönemde yapılan üçlü testte anomali riskinde bir artış saptandı ise amniosentez ile bebeğin genetik yapısının değerlendirilmesi gerekir.
 
Fırsat bulan gitsin. konuşmacılar da varmış...

Tarih: 17-20 Şubat
Yer: CNR Yeşilköy
İstanbul Fuar Merkezi
Saat: 10:00 19:30
Yer: 11 Hall no: A-106



Etkinlik Programı


Cuma
Saat: 14:00 16:00 Psikolog Serap Duygulu (Sohbet)

Cumartesi
Saat: 12:00 16:00 Bebek Çocuk Fotoğrafçısı Efsane Sözer Ersan
Fuar Hatırası Fotoğraf Çekimi
Saat: 12:00 13:30 Psikolog Aslı Güler (Sohbet)
Saat: 16:00 17:00 Psikolog Yasemin Meriç Kazdal (Sohbet)

Pazar
Saat: 12:00 16:00 Bebek Çocuk Fotoğrafçıları Burçin Çobanoğlu Şahver Koçulu
Fuar Hatırası Fotoğraf Çekimi
Saat: 12:00 13:30 Beslenme Uzmanı Gizem Tutar (Sohbet)
Saat: 13:00 14:30 Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Kağan Kocatepe
Saat: 14:00 15:30 Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hayri Gözlükgiller (Sohbet)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…