2013 Ocak Anneleri Paylaşım Alanı

Bebişlerimizin Cinsiyetleriii :)

  • Kızımız Olucak

    OY: 169 47,9%
  • Oğlumuz Olucak

    OY: 186 52,7%

  • Ankete Katılan
    353
inş canım seneye de oğluşunla gidersin..ben ne yapayım çalışıp duruyorum işte..işe git gel..aslinda doğum izninden sonra çalışmayı düşünmüyorum son aylarım iş yerinde birazda tadını çıkartmak istiyorum..ne olursa olsun bu sıcaklarda çalışmak çok yorucu..bakalım 18 Eylülde Almanya'ya ailemin yanına gideceğim inş 2 haftalığına..günleri iple çekiyorum..bende orda biraz dinlenme imkanı bulurum inş..
bende hensvik serisini düşünüyorum..tam takım olarak alacağım inş..alt açma ünitesinide alacağım..birde malm serisinden şifonyer düşünüyorum 3 çekmeceli, çok kullanışlı oluyorlar..

inşallahh :)) sende bensin demekki bende kasımı tamamlayıp sonra ev hanımlığına terfi edicem Allah kısmet ederse :)) ama hiç keyifli işe gelemiyorum malesef çünkü 6 da kalkıyorum sabahları yataktan kalkmak ölüm gibi geliyo :(( oyuzden bugünler biranönce bitsin istiyorum :)) ayy cnm yaaa az kalmış ohh süpper bi tatil seni belki annenlerde 4 gözle bekliyolardır senii ayy ne güzell hayırlısyla git gel inşallah :))
ayy seninki kız yaa o hansvik serisinin yanına çok güzel çiçek şeklinde lambalar yapıştırmışlardı harikaydı bilgin olsun :)) cnm alt açma ünitesi okadar basit ve kullnışsızki hiç tavsiye etmiyorum bebeği koysan üzerine kırılcakmış gibi hiç beğenmedim... şifonyer konusunda kararsızım çünkü dolabin içi baya kullnışlı gerek kalmayabilir :)
 
Selam kızlar sız nasıl erkenden kalkıyosunuz ya ben en erken 11de kalkıyorum vala uykuyu cok sevıyoruz oglumla bıde benıde lısteye eklermısınz ben ılk defa hamıle sıtesıne katılıyorum ılk bebegım 20. Haftamdayım oglumun ada ahmet enes olucak ınsallah eklersenız sevınırım
 
ne güzelmiş eskişehir cidden anıalrla doldurulabi,lecek güzelliğie sahip ama :)

Rabbım uzun yıllar mutlu mesut etsın canım :)



canım dualarımzıdasın ve bnalrı atlatıp çok daha mutlu olacagına ıannıyorum sen sağlam karakterli
bi insansın bunalrı gecırıceksın üzülme...sen ve bebegın önemlısınız su an canın nasıl istiyorsa öle yap
ama bizi de habersiz bırakma olur mu kendıne çok iyi bak :16:



kesınlıkle katılıyorum tontrııkcım benım taktıklar bunalr bebek ıcın değil ama diğer tüm işler için uyguluyorum bunu
ve başarılı da oluyorum aynı anlatıgın yoldan işliyorum adamı :) arkadaslara da tavsıye ederım



eklıyorum canım :)



canım tabıı kı şart....

ilk dozu vurunucaksan gunus ataı önemlıd eğil sadece 20. haftadan sonra olmalı
istersen 24. haftada vurun problem yok ama herhangı bı kaza durumundan dolayı ne kadar erken vurunsan
ıo kadar iyi :)

ayşecim beni eklememişin cnm amaa. :) cinsiyet erkek isim kuzey
 
Son düzenleme:
Ben onu bilemiyorum da ayşecim hala wc sıkıntım var sık gidiyorum özellikle akşamları.
Birde ben zaten biraz kilolu bir bayanım. Ama midem çok çıkkın değildi.
Şimdi ise neredeyse göbüşle birleşecek kadar midem çıktı.

anladım canım ben de hala sık sık wc cıkıorm ama karnım daha yukarda gibi bugun us yerınde de

öle sölediler yanı bı de karnımın dahada buyudugunu sölediler...buyuk gıubu gelmıoda yukarıda gelıo :)

aşağıda olmasın zaten de :) bılmem mıdem cıkık mı hıc öle bişi farketmedım

benım de az bucukkıloom vardı ama gmöbek ksımında değil daha cok basen :)
 
Selam hanımlar bugün randevumuz vardı ve sonun da oğlumun bibilisini gördük :1: saldım çayıraydı bu seferki pozisyonu :9: herşey yolunda dedi yanlız beyinde choroid plexus kistine rastlandı bu yüzden ayrıntılı ultrasona biraz erken gireceğiz 2 taneymiş birisi bayağı küçülmüş diğeri de zamanla küçülür dedi doktorum rahattı çok çok önemli olmadığını söyledi çünkü 2li testimizde güzel çıkmıştı. İnternetten de araştırdım bebekte herhangi bir kromozomal bozukluk yoksa herşey normal seyrediyorsa bu kisler tek başına bir risk teşkil etmezlermiş. İçim rahat şuanda rabbimin izniyle sağsağlim alacağım oğluşumu kucağıma :16: Bu arada yazmıyordum bi süredir bebişimin kıpırtılarını hissetmeye başladım çoookkk güzel bir duyguu şuanda bile kuduruyor çok kuduruk benim oğuşum teyzeleri çoookk hiç durmuyor :9::9::9:
slm canim hayirli olsun oglun insallah sagsaglim saglikli sihatli alirsin kucagina mutlulukm iicnde büyüt yavrunu(tüm hamislerimiz insallah aminnnnnn..)darisi benim basima insallah benimde bu persembe ayin 30 da buyuk ultrason cok merak ediyorum insallah sagliklidir bir sorun yoktur ..bizede göstersin kendini insallah allahim herkezin gönlüne göre versin kurban oldugum allahim insallah aminnn..tekrar hayirli olsun...ogluna:nazar::nazar:
 
Selam kızlar sız nasıl erkenden kalkıyosunuz ya ben en erken 11de kalkıyorum vala uykuyu cok sevıyoruz oglumla bıde benıde lısteye eklermısınz ben ılk defa hamıle sıtesıne katılıyorum ılk bebegım 20. Haftamdayım oglumun ada ahmet enes olucak ınsallah eklersenız sevınırım

canım listemı z ılk sayfada tum bılgılerını yazarsan ekleyeyım hoigeldın hayırlı olsun :)

ayşecim beni eklememişin cnm amaa. :) cinsiyet erkek isim kuzey

canım bılgılerın eksık yaş kilo il beklenen doğum tarıhı ama aaa :)

ilk sayfada tablo ınceleyebılırsın
 
Merhaba kızlar....
Ben de aranıza katılmak istiyorum.Allah kısmet ederse ikiz bebeklerim olacak.Doktorum 10 Ocak dedi beklenen doğum tarihine ama ikizlerin işi belli olmazmış.Daha erkende gelebilirlermiş.Bizde durumlar böyle...
 
herkese selam :3:

yoğunluğumdan dolayı pek giremedim,girsemde kısa süreli yazamadan çıktım..umarım tüm annişler ve bebişleri iyidir..

alışverişler nasıl gidiyor ufaktan başladım ben,bi yerden kopyaladığım alışveriş listesi var aldıklarımı çiziyorum,çok zevkli :)
bebeği olan kişilerin bloglarını takip etmeye çalışıyorum baya yardımcı olacak gibi..

böyle işte..bu arada bir yazı buldum okudum okudum ağladım :5: birazdan kopyalayabilirim..ne kadar zor şartlarda bebeklerini büyütenler var halimize şükretmeli..
 
"Eylül 12'den Vurdu " adlı kitaptan ;

Mart ayı gelmişti ama kızım hala okumaya geçmemişti. Ödevlerini yapmamak için bir sürü bahane buluyordu. Elimden geldiğince ilgileniyor, çalışma şevki kazanması için çabalıyordum. Ancak hiçbir gelişme yoktu. Adeta inatla okuma-yazma öğrenmemeye çalışıyor gibiydi. Öğretmenliğin kazandırdığı bütün deneyimlerimi kullanıyor, hiçbirinin işe yaramadığını gördükçe paniğim artıyordu.
Kızımdan bir yaş küçük oğlum ve henüz yedi aylık bebeğim den çalabildiğim her dakikayı kızıma ayırıyor, ancak öğretmeniyle her konuştuğumda büyük bir düş kırıklığı ile eve dönüyordum. 'Kızım acaba geri zekalı mı' diye düşündüğüm oluyor, bu düşünceler yüzünden beynimin zonklamasını geçirmek için iki, üç tane ağrı kesici almak zorunda kalıyordum.
O soğuk mart akşamında, sönmeye yüz tutmuş sobanın yanında, kızıma heceleri söktürebilmek için uğraşırken, onun ilgisizliği kalan son sabrımı da tüketti. Ayların birikimiyle kızı mı omuzlarından tutup, silktim ve minicik yanağına hatırladıkça utandığım' bir tokat attım. Yanağı kıpkırmızı oldu. Şaşkın ama kızgın baktı. Ağlamamak için minik dudaklarını sürekli büküyor, bakışları kalbimin ötelerine doğru ok gibi ilerliyordu.
Sessizliği bozan ben oldum.
"Neden? Nazlıhan neden? Niçin okumayı öğrenmek için gayret göstermiyorsun? Sen aptal değilsin. Neden kendine aptalmışsın gibi davranılmasına izin veriyorsun?"
Bir an durdu, sonra sesinin bütün yırtıcılığı ve kiniyle, "Çünkü ben okumak istemiyorum"diye haykırdı. Kulaklarıma inanamıyordum. Yüksek tahsil yapıp, iyi bir geleceği olacağını düşledim biricik kızım, benim, ben öğretmen Emine Özgenç'in kızı "Okumak istemiyorum" diye bağırıyordu.
Hayal kırıklığı ve şaşkınlık içerisinde "Neden?" diye sorabildim.
"Çünkü ben senin gibi okuyup, öğretmen olup, çocuklarımı evde yalnız bırakıp işe gitmeyeceğim, Çalışmayacağım, Ben sadece anne olacağım."
Kızım konuşmuyor, adeta beni tokatlıyordu. Başım dönüyor, gözüm kararıyor, bu sözlerin gerçekten kızıma mı ait olduğunu anlamaya çalışıyordum. Evet bu sözleri bana yedi yaşındaki kızım söylüyordu. "İnsan şimdi bayılmaz da ne zaman bayılır" di ye düşündüm. Sanki, birden, gözlerimin önünde bir sinema perdesi açıldı ve acı bir film oynamaya başladı. Yozgat'ın Nohutlu Tepesi'nde, o her çıkışımda hiç bitmeyeceğini düşündüğüm yokuşun başındaki bir türlü ısıtamadığım evi hatırladım.
12 Eylül sonrası, eşimin (birçok insana yapıldığı gibi) hiç anlayamadığım bir tarzda ve sebepsizce tutuklanıp cezaevine götürülüşü. Aylarca tutuklu olduğu halde mahkemenin bir türlü başlamayışı. Yıllarca süren ve benim, eşimin neden tutuklandığını beraat ettikten sonra bile anlamadığım mahkemeler. Bakamadığım için dokuz aylık oğlumu Samsun'a, anneme bırakmam. Bakıcı ve anaokulu masraflarını karşılayamadığım için, iki yaşındaki kızımı her gün çalıştığım liseye götürüşüm. Yavrumun öğretmenler odasında koltuklarda uyuyuşu. Uykusunun en derin yerinde çalan teneffüs ziliyle yavrumun fırlayıp koltuklara oturuşu. Sonra müdürün beni çağırıp, "Bak Emine Hanım, biliyorum zor durumdasın ama seni gören herkes çocuğunu okula getirmeye başladı. Burası çocuk yuvası değil ki. Bir daha kızını okula getirme" deyişi. O günden sonra iki buçuk yaşındaki kızımı o koskoca, o sopsoğuk evde, yalnız başına bırakıp, dönene kadar kızımı koruması için Allah'a yalvarışlarım. Acıkır ve susar diye etrafa bıraktığım su bardakları ve yiyecekler. Her akşam eve döndüğümde yavrumu bir köşede battaniyenin altında büzüşmüş buluşum. "Yavrum, iyi misin? Korktun mu?" diye sorunca, "Korktum, ağladım, ağladım, yoruldum, sustum, sonra yine ağladım" diyerek boynuma sarılışı. Bir film şeridi gibi geçiyordu gözlerimin önünden. Bir türlü filmin sonu gelmiyordu.
Nisan sonlarına doğru bir öğle paydosunda eve gelmiş ve zili çalmak zorunda kalmıştım.
O sabah telaşla çıkarken anahtarı evde unutmuştum. Ama çok dert etmemiştim. Nasılsa kızım evdeydi. Kapıyı açardı. Ama açmadı. Açmadığı gibi sesinin bütün gücüyle "Anne" diyerek ağlıyordu. "Kızım, ben annenim, aç kapıyı" dedikçe o "Hayır sen annem değilsin. Sen kurtsun. Beni yiyeceksin" diye feryat ediyordu. Ne söyledimse inandıramadım. Dinlediği bir masaldan etkilenmişti besbelli. Yavrum, minik yavrum korkuyor ve ağlıyordu. Yarım saat uğraşmış, ikna edememiştim.
Yapacağım tek şey vardı. Bir şekilde içeri girmek. Ama nasıl? Kapıyı kıracak gücüm yoktu. Nohutlu Tepesi'nde çilingir ne gezerdi. İçerde yavrum feryat figan ağlıyordu. Neden sonra alt kata inmeyi düşündüm. Kapıyı açan komşuma bir yandan olayları anlatıyor, bir yandan balkona doğru koşuyordum. Bir sandalye bulup balkona yerleştirdim ve üst kattaki evimin balkonuna ulaştım. Ben, 153 santimlik ufak tefek kadın, bir sandalye yardımıyla nasıl olup üç metrelik tırmanışı gerçekleştirerek, üçüncü kattaki evimin balkonuna ulaştım. Hala anlamış değilim. Sanki görünmeyen bir el beni yukarı çekti. Balkonun kapısı pek sağlam olmadığından, kilidi kolayca açıp içeri koştum. Kızım kapının dibine oturmuş, başını bacaklarının arasına sıkıştırmış ağlıyordu. Sarıldım, sarıldım, sarıldım... Göz yaşlarım onunkiyle karıştı. Koynuma büzüldü. Sadece "Annem, anneciğim, kurt beni yiyecekti" diyebiliyordu. O gün öğleden sonraki ilk dersimi kaçırdım. Müdürün ikazına rağmen kızımı sınıfıma götürdüm. Önce müdür muavini, sonra müdür tarafından azarlandım ama hiç cevap vermedim. Sadece göz pınarlarımda iki damla yaş belirdi. Ve o yaşlar müdürün birden susup özür dilemesine sebep oldu.
Evet bu acı film bitecek gibi değil. Kızımın sesiyle irkildim.
"Ben okumayacağım. Anne olacağım diye feryat ediyordu. Feryat etmiyor sanki beni tokatlıyordu. Ona iyi bir anne olamadığımı ve bundan duyduğu rahatsızlığı bu sözlerle haykırıyordu yüzüme. Hayatımın hiçbir anında böylesine bir acı yaşamamıştım. Hiçbir söz yüreğimi ve belleğimi böylesine hırpalamamıştı.
Kızımın kestane rengi saçlarını okşadım. Tokadımla kızaran yanağını öptüm. Başını göğsüme bastırdım. Onun hafızasında yer eden bütün acıları silmek istiyordum. En doğru, en eğitici sözleri bulmalıydım. Ama nasıl?.. Bu allak bullak beyinle nasıl?
Öğlece ne kadar kaldık bilemiyorum. Bir ara konuşacak gücü bulabildim.
"Kızım, her okuyan kadın çalışmak zorunda değildir. Sen iyi bir anne olmak istiyorsun. Ben de iyi bir anne olmanı istiyorum. Ancak, okursan, bilgili olursan, iyi bir anne olabilirsin. Çalışmak zorunda değilsin ki. Sen de evde çocuklarına bakar, onlara okuma yazma öğretirsin" diye devam eden birçok cümle sıraladım peş peşe. Kızım ikna olmuş görünüyordu. Ertesi gün okuldan geldiğinde onu masanın başında Cin Ali kitabını okurken buldum. Kızım, okuyup yazmayı aylar önce öğrenmiş fakat ısrarla herkesten saklamıştı.
Öğretmeni şaşkındı. "Nasıl olur da bir çocuk, bir günde bu kadar ilerleme kaydedebilir?" diye soruyordu. Bu sorunun cevabı öyle uzun ve anlaşılması öyle güçtü ki... O an susmak, en güzel cevaptı çünkü bu sorunun cevabını ancak ben ve Nazlıhan anlayabilirdik. Şimdi kızım, Gazi Üniversitesi'nde işletme okuyor. Anadilini çok iyi okuyup, yazdığı gibi iyi derecede İngilizce de biliyor. En önemlisi bir kadının hangi şartlarda olursa olsun çalışması ve ekonomik özgürlüğünü elde etmesi gerektiğine inanıyor. En güzeli de her fırsatta "Canım annem diye sarılıp yanaklarımdan öpüyor. Ben de onun, daha önce "o utandığım tokatla" kızart tığım yanağından öpmeye özen gösteriyorum.
Emine Özgenç

:43:
 
Canım arkadaşlarımm,

Sanırım bende gebelik zehirlenmesi (Preeklampsi) belirtileri başladı :(

Tansiyonum ufaktan yükselmeye başladı
Ayak bileklerim ve bacaklarım davul gibi şişiyor, parmağımla bastırdığımda çukurlar kalıyor

doktor bende bundan korktuğunu söylemişti, kilolu olduğum için.. magnezyum verdi bana şişliklerim için.
ve bu hastalık ağırlaşırsa, kaçıncı haftada olursa olsun bebeği alıyorlar. çünkü hem bebek hem anne için ölümcül bir durum.
Normalde 20.haftadan sonra ortaya çıkarmış ama, ben daha 18deyim ve bebeğim çok küçük :(

doktora gidicem 1 hafta sonra ama bu konuda bilgisi olan var mı ? :(
cnm bence sen albümin olmuşsun.albümin hastalığı hamilelerde tuz tüketimiyle meydana gelir.çok tuz tüketmemeye çalış bence.anlattığın rahatsızlık bana albüm hastalığı gibi geldi.bi tanıdığımız olmuştu çünkü.ama sen yinede doktora danış cnm

Ben sağlık ocağına hiç gitmedim bugüne kadar, ne olacak ?
cnm sağlık ocağına hamileliğini bildirmen iyi bişey.hem doğumdan önce hem doğumdan sonra seninle bebişinle ilgili ilgilenicekleri çok şey var.doğumdan sonra çoğu işlemler sağlık ocağında gerçekleşicek hep..aşılar vs. bunlar önemli tatlım

canım listemı z ılk sayfada tum bılgılerını yazarsan ekleyeyım hoigeldın hayırlı olsun :)



canım bılgılerın eksık yaş kilo il beklenen doğum tarıhı ama aaa :)

ilk sayfada tablo ınceleyebılırsın
:)) temem ozman :) yaş:25 , kilo : 63, il:balıkesir, b.doğum tarihi: 28 ocak 2013,cinsiyet erkek,isim:kuzey
 
Son düzenleme:
cnm bence sen albüm olmuşsun.albüm hastalığı hamilelerde tuz tüketimiyle meydana gelir.çok tuz tüketmemeye çalış bence.anlattığın rahatsızlık bana albüm hastalığı gibi geldi.bi tanıdığımız olmuştu çünkü.ama sen yinede doktora danış cnm
Albüm mü ? hemen okuyayım netten ?
Tanıdığının ve bebeğinin akıbeti ne oldu peki ?
 
cnm bence sen albüm olmuşsun.albüm hastalığı hamilelerde tuz tüketimiyle meydana gelir.çok tuz tüketmemeye çalış bence.anlattığın rahatsızlık bana albüm hastalığı gibi geldi.bi tanıdığımız olmuştu çünkü.ama sen yinede doktora danış cnm
Albüm mü ? hemen okuyayım netten ?
Tanıdığının ve bebeğinin akıbeti ne oldu peki ?
ay cnm şimdi düzelttim albümin hastalığı..bebeğine bişey olmadı doğdu sağsalim ama kadının bacakları elleri davul gibi şişiyodu zorlanıyodu yürürken,çoğu hamilelerde olur bu zaten doktorlar bilir genelde. .aynı anlatıtığın gibi bastırınca içine çöküyodu şişlikleri..
 
ay cnm şimdi düzelttim albümin hastalığı..bebeğine bişey olmadı doğdu sağsalim ama kadının bacakları elleri davul gibi şişiyodu zorlanıyodu yürürken,çoğu hamilelerde olur bu zaten doktorlar bilir genelde. .aynı anlatıtığın gibi bastırınca içine çöküyodu şişlikleri..

ben doktora bi görünsem iyi olacak ...
 
"Eylül 12'den Vurdu " adlı kitaptan ;

Mart ayı gelmişti ama kızım hala okumaya geçmemişti. Ödevlerini yapmamak için bir sürü bahane buluyordu. Elimden geldiğince ilgileniyor, çalışma şevki kazanması için çabalıyordum. Ancak hiçbir gelişme yoktu. Adeta inatla okuma-yazma öğrenmemeye çalışıyor gibiydi. Öğretmenliğin kazandırdığı bütün deneyimlerimi kullanıyor, hiçbirinin işe yaramadığını gördükçe paniğim artıyordu.
Kızımdan bir yaş küçük oğlum ve henüz yedi aylık bebeğim den çalabildiğim her dakikayı kızıma ayırıyor, ancak öğretmeniyle her konuştuğumda büyük bir düş kırıklığı ile eve dönüyordum. 'Kızım acaba geri zekalı mı' diye düşündüğüm oluyor, bu düşünceler yüzünden beynimin zonklamasını geçirmek için iki, üç tane ağrı kesici almak zorunda kalıyordum.
O soğuk mart akşamında, sönmeye yüz tutmuş sobanın yanında, kızıma heceleri söktürebilmek için uğraşırken, onun ilgisizliği kalan son sabrımı da tüketti. Ayların birikimiyle kızı mı omuzlarından tutup, silktim ve minicik yanağına hatırladıkça utandığım' bir tokat attım. Yanağı kıpkırmızı oldu. Şaşkın ama kızgın baktı. Ağlamamak için minik dudaklarını sürekli büküyor, bakışları kalbimin ötelerine doğru ok gibi ilerliyordu.
Sessizliği bozan ben oldum.
"Neden? Nazlıhan neden? Niçin okumayı öğrenmek için gayret göstermiyorsun? Sen aptal değilsin. Neden kendine aptalmışsın gibi davranılmasına izin veriyorsun?"
Bir an durdu, sonra sesinin bütün yırtıcılığı ve kiniyle, "Çünkü ben okumak istemiyorum"diye haykırdı. Kulaklarıma inanamıyordum. Yüksek tahsil yapıp, iyi bir geleceği olacağını düşledim biricik kızım, benim, ben öğretmen Emine Özgenç'in kızı "Okumak istemiyorum" diye bağırıyordu.
Hayal kırıklığı ve şaşkınlık içerisinde "Neden?" diye sorabildim.
"Çünkü ben senin gibi okuyup, öğretmen olup, çocuklarımı evde yalnız bırakıp işe gitmeyeceğim, Çalışmayacağım, Ben sadece anne olacağım."
Kızım konuşmuyor, adeta beni tokatlıyordu. Başım dönüyor, gözüm kararıyor, bu sözlerin gerçekten kızıma mı ait olduğunu anlamaya çalışıyordum. Evet bu sözleri bana yedi yaşındaki kızım söylüyordu. "İnsan şimdi bayılmaz da ne zaman bayılır" di ye düşündüm. Sanki, birden, gözlerimin önünde bir sinema perdesi açıldı ve acı bir film oynamaya başladı. Yozgat'ın Nohutlu Tepesi'nde, o her çıkışımda hiç bitmeyeceğini düşündüğüm yokuşun başındaki bir türlü ısıtamadığım evi hatırladım.
12 Eylül sonrası, eşimin (birçok insana yapıldığı gibi) hiç anlayamadığım bir tarzda ve sebepsizce tutuklanıp cezaevine götürülüşü. Aylarca tutuklu olduğu halde mahkemenin bir türlü başlamayışı. Yıllarca süren ve benim, eşimin neden tutuklandığını beraat ettikten sonra bile anlamadığım mahkemeler. Bakamadığım için dokuz aylık oğlumu Samsun'a, anneme bırakmam. Bakıcı ve anaokulu masraflarını karşılayamadığım için, iki yaşındaki kızımı her gün çalıştığım liseye götürüşüm. Yavrumun öğretmenler odasında koltuklarda uyuyuşu. Uykusunun en derin yerinde çalan teneffüs ziliyle yavrumun fırlayıp koltuklara oturuşu. Sonra müdürün beni çağırıp, "Bak Emine Hanım, biliyorum zor durumdasın ama seni gören herkes çocuğunu okula getirmeye başladı. Burası çocuk yuvası değil ki. Bir daha kızını okula getirme" deyişi. O günden sonra iki buçuk yaşındaki kızımı o koskoca, o sopsoğuk evde, yalnız başına bırakıp, dönene kadar kızımı koruması için Allah'a yalvarışlarım. Acıkır ve susar diye etrafa bıraktığım su bardakları ve yiyecekler. Her akşam eve döndüğümde yavrumu bir köşede battaniyenin altında büzüşmüş buluşum. "Yavrum, iyi misin? Korktun mu?" diye sorunca, "Korktum, ağladım, ağladım, yoruldum, sustum, sonra yine ağladım" diyerek boynuma sarılışı. Bir film şeridi gibi geçiyordu gözlerimin önünden. Bir türlü filmin sonu gelmiyordu.
Nisan sonlarına doğru bir öğle paydosunda eve gelmiş ve zili çalmak zorunda kalmıştım.
O sabah telaşla çıkarken anahtarı evde unutmuştum. Ama çok dert etmemiştim. Nasılsa kızım evdeydi. Kapıyı açardı. Ama açmadı. Açmadığı gibi sesinin bütün gücüyle "Anne" diyerek ağlıyordu. "Kızım, ben annenim, aç kapıyı" dedikçe o "Hayır sen annem değilsin. Sen kurtsun. Beni yiyeceksin" diye feryat ediyordu. Ne söyledimse inandıramadım. Dinlediği bir masaldan etkilenmişti besbelli. Yavrum, minik yavrum korkuyor ve ağlıyordu. Yarım saat uğraşmış, ikna edememiştim.
Yapacağım tek şey vardı. Bir şekilde içeri girmek. Ama nasıl? Kapıyı kıracak gücüm yoktu. Nohutlu Tepesi'nde çilingir ne gezerdi. İçerde yavrum feryat figan ağlıyordu. Neden sonra alt kata inmeyi düşündüm. Kapıyı açan komşuma bir yandan olayları anlatıyor, bir yandan balkona doğru koşuyordum. Bir sandalye bulup balkona yerleştirdim ve üst kattaki evimin balkonuna ulaştım. Ben, 153 santimlik ufak tefek kadın, bir sandalye yardımıyla nasıl olup üç metrelik tırmanışı gerçekleştirerek, üçüncü kattaki evimin balkonuna ulaştım. Hala anlamış değilim. Sanki görünmeyen bir el beni yukarı çekti. Balkonun kapısı pek sağlam olmadığından, kilidi kolayca açıp içeri koştum. Kızım kapının dibine oturmuş, başını bacaklarının arasına sıkıştırmış ağlıyordu. Sarıldım, sarıldım, sarıldım... Göz yaşlarım onunkiyle karıştı. Koynuma büzüldü. Sadece "Annem, anneciğim, kurt beni yiyecekti" diyebiliyordu. O gün öğleden sonraki ilk dersimi kaçırdım. Müdürün ikazına rağmen kızımı sınıfıma götürdüm. Önce müdür muavini, sonra müdür tarafından azarlandım ama hiç cevap vermedim. Sadece göz pınarlarımda iki damla yaş belirdi. Ve o yaşlar müdürün birden susup özür dilemesine sebep oldu.
Evet bu acı film bitecek gibi değil. Kızımın sesiyle irkildim.
"Ben okumayacağım. Anne olacağım diye feryat ediyordu. Feryat etmiyor sanki beni tokatlıyordu. Ona iyi bir anne olamadığımı ve bundan duyduğu rahatsızlığı bu sözlerle haykırıyordu yüzüme. Hayatımın hiçbir anında böylesine bir acı yaşamamıştım. Hiçbir söz yüreğimi ve belleğimi böylesine hırpalamamıştı.
Kızımın kestane rengi saçlarını okşadım. Tokadımla kızaran yanağını öptüm. Başını göğsüme bastırdım. Onun hafızasında yer eden bütün acıları silmek istiyordum. En doğru, en eğitici sözleri bulmalıydım. Ama nasıl?.. Bu allak bullak beyinle nasıl?
Öğlece ne kadar kaldık bilemiyorum. Bir ara konuşacak gücü bulabildim.
"Kızım, her okuyan kadın çalışmak zorunda değildir. Sen iyi bir anne olmak istiyorsun. Ben de iyi bir anne olmanı istiyorum. Ancak, okursan, bilgili olursan, iyi bir anne olabilirsin. Çalışmak zorunda değilsin ki. Sen de evde çocuklarına bakar, onlara okuma yazma öğretirsin" diye devam eden birçok cümle sıraladım peş peşe. Kızım ikna olmuş görünüyordu. Ertesi gün okuldan geldiğinde onu masanın başında Cin Ali kitabını okurken buldum. Kızım, okuyup yazmayı aylar önce öğrenmiş fakat ısrarla herkesten saklamıştı.
Öğretmeni şaşkındı. "Nasıl olur da bir çocuk, bir günde bu kadar ilerleme kaydedebilir?" diye soruyordu. Bu sorunun cevabı öyle uzun ve anlaşılması öyle güçtü ki... O an susmak, en güzel cevaptı çünkü bu sorunun cevabını ancak ben ve Nazlıhan anlayabilirdik. Şimdi kızım, Gazi Üniversitesi'nde işletme okuyor. Anadilini çok iyi okuyup, yazdığı gibi iyi derecede İngilizce de biliyor. En önemlisi bir kadının hangi şartlarda olursa olsun çalışması ve ekonomik özgürlüğünü elde etmesi gerektiğine inanıyor. En güzeli de her fırsatta "Canım annem diye sarılıp yanaklarımdan öpüyor. Ben de onun, daha önce "o utandığım tokatla" kızart tığım yanağından öpmeye özen gösteriyorum.
Emine Özgenç

:43:
cok ama cokkkkkk güzel ekledigin icin cok tesekkür ederim cok duygulandimm....:43:
 
off sinirlerim cok bozuk
kizim yine hasta zaten ne zaman duzeldiki ya daha ctesi goturduk hersey temiz dedi dr
simdi yine sesi kisik burnu akiyor hapsiriyor
biktim yildim usandim artik
dr a benim kadar sik giden kimse yoktur ayni seyleri yasamaktan sabrim tahmmulum kalmadi
verem desem verem degil vebali desen degil ama yok iyi olmuyor bu cocuk
anne sutu icirdim bide. bosmus yani hic anlami yokmus bagisiklik sistemi diye bir sey yok bu cocukta fonustami
yasaticam anlamadimki yemesine icmesine cok dikkat ediyorum sebzesidir mevyesidir etidir sutudur surekli veriyorum
meyve yemiyor gun asiri taze sikiyorum birkac meyveyi 1 su bardagi iciyor balik dersen onuda haftada en az bir-iki kere yiyor
cook yedigi soylenemez ama mutlaka yiyor vitamin takviyesi veriyorum
ama yok bizim kiz multeci kamplarinda buyuyormus gibi davraniyor evdeyken temizlik yapmiyorum toza alerjisi var diye
babasiyla parka yolluyorum yada o okuldayken temizlik yapiyorum.
daha ne yapayim. carsaflari surekli degistiriyorum yastik kiliflari max 2 gece kullaniyor on yikamali prog kullaniyorum
yani daha bittim ben yapacak birseyim yok
su alerji asisi varmis yemedigim b.k kalmadi gidip bide onu yaptiricam bezdim artik canimdan ya 2 yildir
bulundugum sehirde gitmedigim dr kalmadi. tr de hic hasta olmadi en sonunda birakicam burayi artik
bu ulkenin havasimi yaramiyordur nedir 2 ay tr de kaldim ilk gittigimde birkere ishal oldu gecti ve biz hastaneye gitmedik
offf sgara icicem bebek olmasa beynim uyustu sinirden sabah sabah ya :ssz::ssz::ssz::ssz::ssz::ssz::ssz::ssz::ssz:

gecmiş olsun.neyi var kızının soguk algınlıgı filanmı?benimki 2 yaşına kadar doya doya emdi maşallah
kışlarıda immuzinc bagışıklık kuvvetlendirici ,balık yagı ve çinko veriyorum.maşallah hastalıksız geciriyoruz .
birde ben terleme olayına cok dikkat ediyorum ,devamlı sırtını kontrol ederim nemlendiginde hemen penye bez koyarım
inşallah önemli bi sorunu yoktur kızının.


kızlarr günaydınn
vee sonunda muhteşem tatilde bitti :(( işe devam 3 ay daha :(( şuan için herşey yolunda Allaha şükür süper bi tatil geçirdim gittiğim her yerde el üstünde tutuldum ohh ne güzel bişimiş hamilelik :)) umarım burdada herşey yolundadır 1 eylülde randevumuz var bakalım kuzucuk nasıl bu arada ara ara az az hissetmeye başladım kuzumu o kıpırdadıkça daha bi mutlu oluyorum :)) Allahımisteyen herkeze tattırsın inşallah bu duyguyu :))


kesınlıkle katılıyorum tontrııkcım benım taktıklar bunalr bebek ıcın değil ama diğer tüm işler için uyguluyorum bunu
ve başarılı da oluyorum aynı anlatıgın yoldan işliyorum adamı :) arkadaslara da tavsıye ederım

ayşe ve tugba hoşgeldiniz kızlar.yoklugunuz hissediliyorr
 
Selam kızlar sız nasıl erkenden kalkıyosunuz ya ben en erken 11de kalkıyorum vala uykuyu cok sevıyoruz oglumla bıde benıde lısteye eklermısınz ben ılk defa hamıle sıtesıne katılıyorum ılk bebegım 20. Haftamdayım oglumun ada ahmet enes olucak ınsallah eklersenız sevınırım

slm canim bebegin hayirli ugurlu olsun ismide hayirli olsun saglikla al insallah kucagina...:nazar::nazar:
 
selam herkese
sorumu sorayım hemen:1:
ben elevitten çok midem bulanıyor
illa içmek şartmı
ben 2 günder bir içiyorum
nihayetinde vitamin mineral
güzel besleniyorsak bir sorun olmaz diye düşünüyorum ama yanılıyormuyum bilmiyorum
boğazımdan geçmiyor valla kocaman bi hap bi de yapışıyor midemi bulandırıyor
cnm beni elevit diilde kan hapı mahvediyo :( bi doktorunla konuş istersen ama elevit çok faydalı bütün vitaminler var içinde dışardan alamadıklarını o takviye ediyo bi sor bakalım ne dicek ...
haftaya randevum var bakalım ne diyecek
bir de kimler kaç kilo aldı merak ettim yaaa şu zamana kadar :1:
sağ baştan bi sayıverin bi zahmet:1:
gebelik hesaplayıcısına baktım az önce netten de
benim haftama göre 3 ila 5 kilo arası kilo alınıyormuş :1:
haftaya 4 ila 5 arası diyor
bakalım doktorda kaç çıkacağım :1:
yaaa benim tartım bozulduuu :(( hemen yeni tartı edinmem lazımm :(( ama ben bayaa aldım galibaaa :((
kızlar benım karnım daha aşağıda idi yükseldi sanki

ya siz de öle bişi farkettınız mı ???

bebek daha yukarıda sanki...

yaa sanki benimkide yukarı çıkmaya başladı göbekime geldi gibi :))
 
Merhaba kızlar....
Ben de aranıza katılmak istiyorum.Allah kısmet ederse ikiz bebeklerim olacak.Doktorum 10 Ocak dedi beklenen doğum tarihine ama ikizlerin işi belli olmazmış.Daha erkende gelebilirlermiş.Bizde durumlar böyle...
slm canim hosgeldin aramiza hayirli olsun ikizlerin sagflikla sihatle al insallah kucagina ..ne güzel masallah hep özenmissimdir ikiz olan annelere allahim tamamini erdirsin insallah kendine cok iyi bak bebislerinede ne güzel ya ikiz icim gitti valla ..benimde 10 ocak dedi dogum tarihine daha cinsiyeti belli degil ama belki persembe ögreniirim buyuk ultrasonum var ayin 30 da gün sayiiyorum 3 günüm var ..tekrar hosgeldin ve hayirli olsun bebislerin...:nazar::nazar::emir_bebek::emir_bebek::nazar::nazar:
 
günaydın anişler ve zuzuları :16:

tontirikçim kenzul arşı biliyodum güya ama hiç türkçe mealiyle okumamışım sen ogün yazmışsın bi int araştırdım canım ya çok sağol nasıl güzel bi dua kardeşim arapça biliyo onu aradım oku bize diye oda dedi nasıl atlamışız çok sağol canım ve fıstıklar sadece bebişler için değil herşey için okunacak çok anlamlı ve kapsamlı bi dua bi bakın sizde :16:

cnm bende ilk kez o duanın anlamını okudugumda salya sümük aglaıştım.cok etkilenmiştimm
kendin okursan cok daha iyi olur.birde ezan okunurken aziz Allah deyip salavat getir duanı et sonra tekrar salavat getir.bu da cok etkili
birde netten ismi azam dualarını bulup okuyabilirisn


bebeğimin cinsiyeti belli olduktan sonra hayırlı olsun diyen iki arkadaşım
ikinize de teşekkür ederim..
kimin cinsiyeti belli olduysa bu güne kadar iletişimim olsun olmasın hayırlı dileklerimi yürekten hep ilettim..
karşılık beklediğimden değil ama insan bir hayırlı olsun bekliyor
yine de canınız saolsun kızlar..
hayırlı olsun diye yazamasakta begen butonuna basıyoruz genelde.
madem dile getirdin hayırlı olsun oglun ,saglıcakla al kucagına inş.
 
haftaya randevum var bakalım ne diyecek
bir de kimler kaç kilo aldı merak ettim yaaa şu zamana kadar :1:
sağ baştan bi sayıverin bi zahmet:1:
gebelik hesaplayıcısına baktım az önce netten de
benim haftama göre 3 ila 5 kilo arası kilo alınıyormuş :1:
haftaya 4 ila 5 arası diyor
bakalım doktorda kaç çıkacağım :1:
ben 1 kilo aldım

kızlar benım karnım daha aşağıda idi yükseldi sanki

ya siz de öle bişi farkettınız mı ???

bebek daha yukarıda sanki...
cnm benimde tam aksine altta karnım şimdilik.bebek kasıklarıma cok baskıyor birde ,şimdiden 9 aylıkkenki gibi cok zor yürüyorum.


Merhaba kızlar....
Ben de aranıza katılmak istiyorum.Allah kısmet ederse ikiz bebeklerim olacak.Doktorum 10 Ocak dedi beklenen doğum tarihine ama ikizlerin işi belli olmazmış.Daha erkende gelebilirlermiş.Bizde durumlar böyle...
hoşgeldin .cinsiyetleri belli oldumu
 
Back
X