- 16 Ekim 2015
- 2.860
- 2.429
- 133
- 44
- Konu Sahibi mermaid2608
-
- #161
Dile getirmiyorum. İki farklı şehir maddi olarak yıpratıyor dolayısıyla öyle gidip 5 yıldızlı otellerde konaklama şansımız olmuyor.
Dile getirmiyorum. İki farklı şehir maddi olarak yıpratıyor dolayısıyla öyle gidip 5 yıldızlı otellerde konaklama şansımız olmuyor.Dünya malının sizin için zerre değeri yoksa eşinizin ailesine yaptığınız 1 maaşlık masrafı niye dile getiriyorsunuz ki..
Ev almak istemiyoruz. Birikim yapmak da. Bizim için önemli olan etrafımızda kime faydamız dokunursa onlara harcamalk.sokak hayvanları, ihtiyaç sahibi öğrenci. Benim zaten Eskişehir de bir evim var. Tek çocuğum. Gerisi bence gereksizdirİyi hoş çocuk yok gezmek tozmak elbette güzel ama ikimizinde çalıştığı para kazandığı çocuğunda olmadığı ortamda sırf ailemin de parasını alacağım diye eşimi ailemle 10 ay aynı ortamda oturtmazdım kaldı ki hala kiradasınız başınızın altına bir ev bile almak zahmetinde bulunmamışsınız ki bunun yaşlılığı da var birikim o zaman lazım şimdi gezip tozuyorsunuz o zaman ne yapacaksınız. bir yaz tatili de eşimle başbaşa tatile bile gidecek param yoksa ne yapayım öyle çalışmayı o zamanda eşinizin 1 ay ailesiyle kalmasına sesiniz çıkamaz. Alıp bir ev ailenizi de işin içine katmasaydınız şartlar eşit olurdu.
Evet var. Abisi. O işi dolayısıyla ve çok uzak olduğu için senede bir 15 güngerçekten zormuş ama 15 yıl da iyi dayanmışsınız
işte eşiniz ne yapsın nasıl bir çözüm bulsun ama
oraya gitmese nasıl görecek anne babasını ee gidince de mecbur masraf diyorsunuz
ama gitmesi de lazım değil mi
eşinizin başka kardeşi yok mu? onlar nasıl yapıyor
evli mi eltiniz de gider mi mesela?Evet var. Abisi. O işi dolayısıyla ve çok uzak olduğu için senede bir 15 gün
İhtiyaç sahiplerine yada sokak hayvanlarına yardım etmeniz çok saygıdeğer bir davranış ama sene içinde buralardan biraz kısıp kendi tatiliniz için her ay bir miktar ayırsanız çokta güzel tatil yaparsınız bu da sizin bir ihtiyacınız sonuçta.5 yıldızlı olmazda 4 yıldızlı olur uygun fiyatlarada çok nezih yerler bulunabiliyor.. yada en güzeli eşinizin ailesinin olabildiğince yakınına tayin isteyin.. sene içinde de sıkça görsün ailesini sizde yazın uzun süre yanlarında kalmak zorunda kalmazsınız.. sizin aileniz nasılsa siz nereye gidiyorsanız ordaymış..Dile getirmiyorum. İki farklı şehir maddi olarak yıpratıyor dolayısıyla öyle gidip 5 yıldızlı otellerde konaklama şansımız olmuyor.
Şöyle özetliyorum. Benim memleketime gitmeyi eşim benden çok istiyor. Biz gittiğimizde orada kimse olmuyor. Ben eşime sen gelme desem bile saçmala der. Zaten kimse yok orada. Tek başıma ne yapayım. Ben oranın sokaklarını, evlerini, simitlerini, havasının kokusunu özlüyorum. Gurbette olmayana saçma gelir ama 11,5 ay bu özlemle çalışıyorum. Bazen oturup ağlıyorum. Orası benim çocukluğum, gençliğim, anılarım. Gitme demesi kolay.
Benim ailemi, yanımıza çağıran eşim. Maddi olarak bizden fazla harcıyorlar. Sokakta beslenme yaptığım kedilere bile mama alır babam.
Evimiz kira, yaylaya ikinci bir ev şansı yok..
Yaylada, su tesisatını içeri almak yasak. Tek çeşme, insanlar inekler. Herkes evin içine su tesisatı çekse küçük parmağım kadar bile akmaz
Bu iki memlekete gidiş geliş, yakıt paraları, özellikle yaylaya giderken alışveriş maddi olarak çok yıpratıyor. Benim memleketimde, bizim evimiz. Herşey var zaten. Normal ev. Ama yayla öyle değil. Benim giderken yaptığım alışveriş en az 1000 TL. Orada ilçeden yada yaylaya haftada bir çıkan dükkan arabasından hariç. Evinizde etrafınıza bakın, günlük kullandığınız herşeyi her yıl alıyorum. Zeytin, reçel, yumurta, deterjan, kuru bakliyat, sıvı yağ, meyve sebze, makarna, pirinç, wc kağıt,peçete, kahve, Eşimin anne babası alışmışlar azla yaşamaya. İneklerden gelen peynir var. Onlara özel. Sabah onu eritiyorlar. Çay, eritme peynir, ekmek. Öyle klasik bir kahvaltı yok. Zeytin, reçel ağızlarına sürmezler. Sonra ahır temizliği. İnekleri çıkar. Akşama kadar inek otlatır annesi. Babası çayır biçer. Onlara özgü mısır ekmekleri var. Sert.onu yapar annesi. Üç gün yeter. Yoğurdun yada sütün içine doğrarlar. O da akşam öğünü.Bi de kışlık kuru peynirleri var. Çay, kuru peynir, ekmek. Annesi hayatında bisküvi, çikolata, dondurma, pasta, baklava ağzına sürmez. Şehriye yemez, salçalı yemek yemez, makarna yemez. Ben yaparım orada yemek. Eşim yer, babası yer. Annesi süt ısıtır, içine ekmek doğrsr yer. Hatta ben üç çeşit yemek yaparım. Eşimin önünden alır, burda çorba, yemek yenmez der. Tasla süt koyar, içine mısır ekmeği koyar, onu yedirir.
2 kişi olduğunuzu okuyunca daha çok şaşırdım. nasıl bi memleket aşkı bu hiç tatile gitme hevesiniz yok. önceki yorumumdada yazdım 1 ay yaylada kalın, diğer ayın maasını tatilinize ayırın. yaylaya gitmek zorundasınız tamamda, eskişehire gitme zorunluluğu yok sizi bekleyen insanlar yok. memleketimde memleketim. 15 gün boyunca benim çocukluğumm burda geçti deyip taş toprakla, 4 duvarla özlemmi gideriyosun nedir yani. bu mantığı gerçekten anlayamadım15 gün kendi ailemin yanına gidiyorum demedim. Memleketime gidiyorum dedim. Yani annemler olmuyor. Onlar bizim evde kalıyorlar o sırada. Biz eşimle ikimiz gidiyoruz. Hatta bende çok eşim keyif alıyor.
Dile getirmiyorum. İki farklı şehir maddi olarak yıpratıyor dolayısıyla öyle gidip 5 yıldızlı otellerde konaklama şansımız olmuyor.
Eşim de ben de öğretmeniz. İkimizin de memleketi farklı. Benim memleketime 820, onunkine 500 km uzaktayız. Benim anne ve babam, yaklaşık 10 ay yanımızda kalıyor. Onun anne ve babası, hayvancılık yaptıkları için bize gelme şansları yok. 15 tatil ve 2 ay yaz tatilimiz var. 15 tatilde onun memleketine gidiyoruz. Bayram tatilinde de onun memleketine gittik. Yaz tatilinde 15 gün benim memleketime gideceğiz önce, sonra 1 ay onunkine. Yazın onun anne ve babasının yanına gittiğimiz yer yayla evi. Yani 2500 metre yükseklikte, ahşap, içinde su tesisatı olmayan, banyo vs bulunmayan yayla evi. 15 senedir her yaz bir ay kalıyoruz mecbur. Annesini ve babasını sadece biz gidersek görüyor. Ama ben çok mutsuzum. Yaz tatili benim için mutsuzluk 15 yıldır. Çok sıkılıyorum. İstersen gelme diyor ama bu defa da 1 ay yalnız çok sıkılıyorum. Bunun orta yolunu bulamadım. Benim anne ve babam 10 ay yanımda.Tuzum kuru gibi yani. O annesini yazın bir ay görüyor. İçimde iki farklı düşünce gidip geliyor. Ben memleketimi özlüyorum. 15 gün yetmiyor. Eşime söyleyince sen memleketini özlüyorsun sadece, anne baban yanında, ben anne babamı görmeye gidiyorum diyor. Bu tatil işi canımı sıkıyor gerçekten
Ben 16, eşim 18 yıllık öğretmen. Tek çocuğum. Eskişehirde evimiz var. İkimizde başka bir birikim, ev almak gibi bir düşünceye sahip değiliz. Herhangi bir birikim yapmıyoruz. Dünya malının bizim için zerre değeri yok. Onun yerine sokak hayvanlarının beslenme, sağlık vb ihtiyaçlarına paramızı harcıyoruz.
Eşimin annesi, gençken il merkezine gitmek istemiş. Ancak o zaman dede, inekler var diye eşimin anne ve babasının merkeze yerleşmesine engel olmuş. Fakat eşimin amcanın aynı talebine karşı çıkmamış. Eşimin annesine o gün yemin etmiş. Madem inekler yüzünden ben bu köyde kaldım, ölene kadar hayvan bakacağım diye. Kesinlikle satmıyor. İlçeye de gitmiyor. Köyden de çıkmıyor. Kadın çok yalvarmış o zaman. Biz de şehre gidelim, çocukların okulu işi oldun diye ama dede kabul etmemiş. Eşim en küçük çocuk, diğer 3 büyük kardeş köyde sadece ilkokul okumuş. Dolayısıyla abisi hala düzgün iş sahibi değil. Eşimin annesinin de bu konuda yemini var.
Aylık kabaca 7000-8000 lira maaş, çocuk yok, kredi yok, birikim derdi yok
Ama senelik 1 haftalık 5 yıldızlı tatil masrafı çıkmıyor.
5 yıldızlı her şey dahil tatiller 1 haftalık 7-8 bin yani koca 12 ayda bu kadar para ayıramamanız garip geldi.
Ben sırf annem babam başka memleket görsün diye Antalya’da pansiyon ayarladım 4500 liraya , hem kredi ödüyorum hem de tek başıma ev geçindiriyorum , insanlar cidden garipDaha uyguna bile var. Biz bir hafta her şey dahil tatile erken rezarvasyonla 6 bine gideceğiz. Ki karta taksit yapıldı 900 900 ödedik tüm sene, tatile borcu bitmiş olacak.
İki maaş öğretmen olup bir hafta şuna para ayırılamaz mı insan hayret ediyor.
Gençlikte yaşayamayıp sersefil olduktan sonra çalışmanın da paranın da anlamı yok. Kendilerine yazık ediyorlar.Ben sırf annem babam başka memleket görsün diye Antalya’da pansiyon ayarladım 4500 liraya , hem kredi ödüyorum hem de tek başıma ev geçindiriyorum , insanlar cidden garip
konudaki asıl adaletsizlik bu bence yaşamayı bilmiyolar. kendi hayatlarına hiç adil degiller ellerinde bunca imkan varkenGençlikte yaşayamayıp sersefil olduktan sonra çalışmanın da paranın da anlamı yok. Kendilerine yazık ediyorlar.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?