- 14 Mart 2013
- 7.936
- 3.989
- 448
- Konu Sahibi Ensefalitis
-
- #201
Bir sonraki nickini ve konunu merak ediyorum.Kurban olduğum Allah beni sevdiklerime sadık olasım diye yaratmış ben de sadığım...
ama düştüğüm durumlar da bu, illa ben de mi kötü olayım, ben de mi eşimi dövüp aldatayım.... bunu mu istiyorsunuz yani?
canım benim senin bunun gibi bi hayvanla yaşamayı nasıl düşünebilirsin yaÖncelikle konuyu yöneticilerden izin alarak açıyorum...
konuya nereden başlayacağımı da bilmiyorum açıkçası, zıpzıp sormadan yaşlardan başlamak istiyorum. ben 33 eşim 35 yaşında ve 8 yıldır evliyiz. Aslında bu ikinci evliliğim, ilk eşimi bir trafik kazasında kaybettim ve bu kazaya da ben sebep olduğum için de vicdan azabı çekiyorum zira eğer o gün arabayı biraz daha süratli kullansaydım köy yolundan ana yola çıkan kamyonla hiç karşılaşmayacaktık ve kamyon da eşimin oturduğu tarafa hiç çarpmayacaktı ya da keşke arabayı eşim kullanmak istediğinde hayır deyip geri çevirmeseydim...
her neyse konumuz bu değil, yeni eşim...
eşim yıllardır bana şiddet gösteriyordu belki düzelir falan diyordum ama dün gece zıvanadan çıkıp hastane için yanımıza gelen annemi de dövmüş…
şimdiki eşimle arkadaş ortamında tanışarak evlendik...
utanarak yazıyorum ve itiraf ediyorum, evet "eşim beni dövüyor". hem de yıllardır bu böyle... aslında özünde çok iyi biri ve fakat öfke kontrol probleminden mütevellit hergün şiddete başvuruyor.
aslında dayak flört dönemimizde başladı, şakayla karışık mıncıklayıp çimdikliyor ara sırada iman tahtamı derede çamaşır döven kadınlar gibi dövüyordu... ne yalan söyleyeyim evlenmeden önce bu halleri hoşuma gitse de evlendikten sonra kabusum oldu diyebilirim...
bu arada eşim çalışmıyor ben kurumda hizmetli olarak çalışıyorum, çay falan demliyorum sil süpür işleri işte... Eşim boyca da benden uzun, iri yapılı biri, kemikleri de ağır bense zayıf, çelimsiz bir yapıdayım.
mesela geçen gün eve gelirken iki ekmek, yarım kilo zeytin, kendime samsun 216 eşime de kısa winston light aldım (ben ne kadar tutumlu davransam da o keyfinden vazgrçmiyor). neyse eve gittim gitmez olaydım...
sabah evden çıkarken anahtarımı almayı unutmuşum elim zile gidiyor ama basamıyorum zira eşimin beni zil mevzusu yüzünden dövdüğü çok olmuştu... neymiş "esra erol evlen benimle"yi izliyormuş da ben zile bastığım için konsantresi bozuluyormuş...
neyse zile basayım mı basmayayım mı diye kararsızken zile basmayıp sağ elimin orta parmak boğumuyla hafifçe kapıyı tıkırdattım, birkaç denemeden sonra eşim kapıyı açtı, benim yüzüm yerede, zile basmanın verdiği mahçubiyetle ayakkabılarımı çıkarmaya yeltendim, tekini çıkarıp ikincisini çıkarmaya çalışırken eşim "hem gerizekalısın hem de uyuşuk" diyerekten montuma çentik ataraktan beni kapıdan içeri çekti, ayağımda ayakkabı olan ayağımı kaldırayım da ev kirlenmesin dedim ama ne yazık ki muvaffak olamadım ve yere düştüm... yüzü koyun yerdeyim...
bir tarafta elimde ekmek poşeti, onu düşürüp günaha girmeyeyim diye sağ elimle onu havada tutuyorum, bir taraftan da ayakkabıyla parkeye basmayayım diye sol ayağımı havada tutuyorum... eşim kapı eşiğinde çıkardığım ayakkabıyı eline alarak kapıdan hıncını alırcasına ayağıyla kapattı, kapıdan çıkan o ses dayak yiyeceğimin habercisiydi zaten...
tamam dayak yiyeceğim belki ama ekmeği kurtarayım diyerekten eşime ekmek poşetini uzattım, kısık sesle de "nimettir" dedim, "nimet çarpsın sana aptal mahlukat" diyerek sol batın boşluğuma tekmeyi atarak elimdeki poşeti alarak mutfağa gitti...
ben de o sırada hem ağrıyan yerimi tutuyorum hem de ayağımdaki ayakkabıyı çıkarmaya çalışıyorum tam o sırada eşimi mutfaktan çıkarken gördüm, bir elimde kevgir, bir elinde de ayakkabıyla bana doğru geliyordu... ayağımdaki ayakkabıyı tam çıkaramadan tekrar yüzü koyun pozisyona geçerek ellerimle kafama kalkan yaptım, sağ ayağımdaki ayakkabı ayağımdan düşmez mi? eyvah eyvah diyorum kendimce...
eşime de parmaklarımın arasından bakıyorum tabii, hışımla bana doğru geliyordu, ona baktığımı görüp de sinirlenmesin diye başımı da parkeye gömdüm gömmemle önce başımı saran ellerimde sonra da burun ucumda fecii bir ağrı hissettim sonra da trank sesi, eşim kevgiri kafama geçirmişti...
özür dilerim desem de nafile, eşimin siniri bir türlü dinmiyor ve öfkesini kontrol edemiyordu tabii, bir taraftan kevgirle baş tarafıma bir taraftan da ayakkabıyla sırt bölgeme buday öğütür gibi indiriyordu... tabi bu arada onurumla, şerefimi dişlerinin arasına çekirdek yapıp kabuklarını da yüzüme tükürüyordu... o gece öyle geçti, yemek yememe de müsade etmedi, o uyuduktan sonra bir parça ekmekle birkaç zeytini mideme zulalayarak karnımı doyurdum...
tabii bu tür olaylar her gün olmasa da iki günde bir mutlaka bir posta dayak yiyorum...
ben hep düzelir, etraf duymasın rezil olmayalım diye sustum ama bu gece yaptığı şeyden sonra boşanmaya karar verdim ama acaba düzelir mi diye de düşünüyorum...
şimdi cuma günü annem bize gelmişti, dün işten izin alarak onu hastaneye götürdüm ki annemin bize geliş amacıy da buydu zaten, anadoluda yaşıyor... 3 ay önce hastalanmıştı, bugün yarın derken ben dayanamayarak anneme gel dedim o da geldi işte falan burayı kısa geçiyorum...
sabah annemin ilaçlarını kendi ellerimle verdim ve işe gittim, akşam eve döndüğümde annemi apartmanın giriş katında merdivenlerde ağlarken gördüm...
Anne ne oldu diyorum, annem ağlıyor, ne oldu anne diyorum ağlıyor kadıncağız...
belli ki eşim annemi üzmüş annem de hava almak için dışarı çıkmış da ne ağlıyor diye de düşünüyorum... annemin koluna girip kalk anneciğim eve gidelim dedim, annem kalk diyorum, o ağlıyor... başındaki yazmasının yarısı düşmüş, annem diyorum kalk... kalkmıyor, yazmasıyla gözyaşlarını siliyor...
ne oldu anne diyorum, susuyor...
o susunca ben de koluna girip annemi kaldırmaya yeltendim ama o da kolumu çekerek bırak dedi...
bırak, kovulduğum eve gitmem bir daha dedi…
kovulmak mı?
kim kovdu anne seni, diyorum. susuyor, kim olacak ki eşim tabii ki...
ben de yanına oturup başımı iki elimin arasına alıp düşündüm, ne yapacağım ki şimdi?
annemi nereye götüreceğim, ne oldu anne dedim...
başladı anlatmaya, annem alaturka tuvlete alışkın olduğu için klozete pek alışkın değil, klozetin kapağını da açık bırakmış, unutmuş garibim... eşim de bunu fark etmiş, annem namaz kılarken başında vicdan azabı gibi dikilmiş, annem namazı kıldıktan sonra hayırdır kızım demiş o da almış kadını saçından sürüklediği gibi banyoya kadar bu tuvaletin hali ne böyle diyerekten başlamış kalaylamaya sonra da kapı dışarı etmiş...
ne zaman oldu anne dedim, öğlen namazında diyor, ilaçlarını aldın mı diyorum, yok diyor...
dayanamıyorum artık...
benim ilkokuldaki sıra arkadaşım dalyan abiyi çağırdım, korsan taksicilik yapıyor, o geldi bizi aldı, evine götürdü... akşam onunla dışarı çıktık, bizim mahalledki ismail abinin kahvesine gittik, muhsin de oradaydı o da yanımıza geldi, herkese özelimizi anlattım ve dayak yediğimi onlara da itiraf ettim... ismail abi sustu, dalyan'la muhsin ise sırtımı sıvazlayarak ayrılmam gerektiğini ve böyle bir evliliğinin sürdürülemeyeceğini salık verdiler ve fakat ben hem ayrılmak istemiyorum hem de anneme bunu yaptığı için ayrılmak istiyorum...
siz kadın ruhundan anlarsınız, sizce eşim neden böyle davranıyor? ne yapayım da onun öfkesini konkontrol etmesine yardımcı olayım, lütfen bana yardım edin...
Kurban olduğum Allah beni sevdiklerime sadık olasım diye yaratmış ben de sadığım...
ama düştüğüm durumlar da bu, illa ben de mi kötü olayım, ben de mi eşimi dövüp aldatayım.... bunu mu istiyorsunuz yani?
zaten itiraf oldu. tanıştırayım sadık abi.Ahahahakonu başlığı gerçekten merak ettirici insan bakmadan duramıyor ama bana pek inandırıcı gelmedi açıkcası çok senaryo tadın da olmuş katılıyorum arkadaşlara bir de yukarıda bir arkadaşım yazmış gerçekten üşenmiyor musunuz yeni mail yeni üyelik şifresi yeni bilgiler vs vs vallahi ben bunları yazarken üşeniyorum pes doğrusu
Komşuya göndermiş KK ya alışacak ben DemişSadıka nerde hacı
Yok sadece buralara uğramamanı istıyoruz bunu neden bize çok goruyorsunkiKurban olduğum Allah beni sevdiklerime sadık olasım diye yaratmış ben de sadığım...
ama düştüğüm durumlar da bu, illa ben de mi kötü olayım, ben de mi eşimi dövüp aldatayım.... bunu mu istiyorsunuz yani?
Kurban olduğum Allah beni sevdiklerime sadık olasım diye yaratmış ben de sadığım...
ama düştüğüm durumlar da bu, illa ben de mi kötü olayım, ben de mi eşimi dövüp aldatayım.... bunu mu istiyorsunuz yani?
Aynı yer dikkatimi çekmişti ordan itibaren hikayeleşme ivmeside artarak sonsuza yukseliyoooYa ufak bir detay var kadin namazi selamlayinca soruyor ne oldu kizim ne yaptim yani dayak yiyen es erkek ayrica su ara vize ve final donemi oturda ders calis
ayyyyy günaaaahhh (nurellaGünahhhh sana günahhhhhh
konu sahte canım, konu sahibi erkek, adı da sadık, tanıştırayımcanım benim senin bunun gibi bi hayvanla yaşamayı nasıl düşünebilirsin ya
bundan bi kaç ay önce eşimde ailecek kahvaltıdaydık annem kardeşlerim teyzem falan eşimde kızı kardeşime kızarak burası müstakil ev değil burası benim eim düzgün konuşun deyip defolup gitti evden ki eniştem erkek kardeşim herkes bizde birbirimize baktık çünkü orda isim belirtmeden ortaya söyledi haklı olarak da herkes üstüne alındı ben bu sebepten bile ayrılmayı düşündüm sen kimsin benim ailemi kovuyorsun terbiyesiz ki senin anneni hatta hasta anneni dışarı atmış ya ........ edetim böyle evliliğin boşanmak istemiyormuşsun ya nasıl bunu diyebiliyorsun ay çok sinirlendim açıkçası sana
O kimliğini acıklamadan once degıl miydifoto koyacaktın ne oldu sadıkkk
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?