Alman erkek arkadaş deneyimi olan?

Evet bu da garip yani böyle bir şeyi ben yaşasam derdim demek niyeti ciddi bak beni tanımak için yaklaşıyor yoksa bu kadar zahmete değer mi vs.. Şimdi o nedenle kimseye güvenemiyorum en başta
ciddiden kastiniz ne?
bir insanin internette arkadaşlık sitesinden buldugu, daha bir kere bile görmediği bir kisiyle niyeti ne kadar ciddi olabilir ki?
bence tanimadan etmeden ciddi dusunecek bir insan ariyorsaniz gocmenlerle takilin, Türkler - araplar - balkan tarafindan göçenler falan tanimadan etmeden ciddi dusunebilecek insanlardir. ama soguk bati toplumundan böyle seyler beklemeyin.
ya da turkiyeden insanlarla arkadaslik kurun - almanyada oturumunuzun isinizin oldugunu öğrenince daha gormeden bile size karşi cook ciddi hisleri olan kisiler bulabilirsiniz aşk yaşayacak.
 
Siz de biliyorsunuz ki kimi insanlar sadece takılmak, tek gecelik ilişki için sadece size yanaşırlar. Siz ne kadar iyi olırsanız olun , emek verirseniz verin onların bu niyetini değiştiremezsiniz. Bazıları da evet en baştan bilemezsiniz akışına bırakır yolda belli olur nereye evrileceği. Dolayısıyla ben bu kişiyi işte, okulda tanımadım o nedenle kendimi korumak durumundayım herhangi bir kandırılmaya, kötü niyete, samimiyetsizliğe karşı.. Karşımdaki insan bana beni tanımak için sorular sormasın, benimle bir yemek bile yemek istemesin an basiti ama öpmek istemesi hiç samimi bir yaklaşım gelmedi. Herkrsin bakış açısına saygım var elbet ama bana böylesi çok güven vermiyor. Eğer derseniz ki batılılar hep böyşe önce fiziksel yakınlık ister o zaman evet bana göre değiller diyip ona göre önüme bakatım zaten
 
Aynı zamanda benim gözlemim evet batılılar bizden çok farklı ve çok eşliler çoğunluğu. Çok az bir kesim tek eşli gibi en azından görünüyor. Yani gün sonunda bana güven vermiyoröar ne yazık ki her ne kadar karakter olarak dışardan çok saygılı, iyi, olgun dursalar da..
 
Benim gördüğümde aldatma olayları sanki bizde daha çok gibi geldi. Çok eşliler derken açık ilişki gibi mi?
 
benim tanidigim kadarıyla çok esli degiller, pek cok insan hayat arkadasiyla siradan kendi küçük dunyasinda yasiyor. ama ciddi iliski kavrami bizimkinden cok cok daha farkli.
yani yatıp kalkarken utanmayan cekinmeyen ama seni seviyorum derken soguk terler bosananlarin diyari.
tek almanya için de degil, bos zamanlarimda gönüllü turist gezdiriyorum, kendim de seyahat ederken evini ucretsiz sekilde bana acan insanlarin evinde konakliyorum. dunyanin cok yerinden arkadasim var ve konu neredeyse hep ikili iliskilere geliyor. cidden avrupa insani ile bizim kafamız bambaska calisiyor.
mesela bizde - ben kendimi de dahil ediyorum buna- "8 yildir sevgiliyiz" diyene "sacmalama 8 yillik sevgili mi olunur" deriz. sacmadir 8 yillik sevgililik 8 yillik sevgiliysen evlenmelisin ya da adam seni oyaliyordur bir sure sonra zaten baskasiyla evlenir :)
bizim kültürümüz bu yani.
ya da evli olmadigin halde cocuk yapmak imkansıza yakin bir sey. ya aldirirsin, ya adamla zorla evlenirsin, ya ailenle dram filmi cekersin büyük kavgalardan sonra kabul ederler ama disarinin dedikodusu da bitmez. sor turkiyede yasayan yüz Türk kadinina 99u "evlenmeden cocuk sahibi olmak istemem" der.
ama iste batinin kafasi bizden farkli. onlarda 9 yillik sevgili olmak, hamile kaldigin adamla evlenmemek, 2 cocuk yapip ayni evde yasayip hala vergi indiriminden yararlanmak icin bile evlenmemek cooook doğal seyler.
sevgilimin is nedeniyle tanidigi Alman bir kiz var. 7 yildir Türk biriyle sevgili. simdi kizin vizesi probleme girdi (bu aralar cok pis bir vize krizi var turkiyede) memlekete gitti, ayarlamaya calisiyor ama vize redleri aliyor. Mesela bu cifte sevgilim "ah cok yazik, gelemiyor vs vs" diyor. ben de diyorum ki "bu durumda bile evlenmeyi düşünmüyorsa bu adamdan zaten bir b.k olmaz. turkiyede bir erkek bunca senenin sonunda - bunca kaybetme riskine karsi evlenmiyorsa bu hic normal degil. sevmiyordur"
bu kadar basit benim için. çünkü bir türküm ve beynim böyle çalışıyor. ki bence dogrusu da bu :) ama bu olayi 10 almana sor, 9u "vah vah vize problemi var sevenler kavuşamiyor" der
mantalitemiz komple farkli
 

"Alman usulü" lafı sadece türkiyede olan bir laf yalnız
ingilizcede o hollanda usulü, going dutch -genel geçer dünyada kabul edilen terim de budur.

mısırda ingiliz usulü
başka kültürlerde de başka milletlere atfedilen bir özelliktir muhtemelen, herkes sevmediği millete demiş aslında ama biz gerçekten gözlemlemiş de demişiz

biz Almanlara demişiz zira bizim en çok etkileşimimiz olan millet onlar olmuş.
70lerde işçi olarak giden eniştem de şey anlatırdı :

öğlen molada baba-oğul birlikte mola veriyormuş (iş arkadaşı bunların hepsi) babasından 1 dal sigara alıyormuş oğlu, parasını (o zamanlar 25 cent fila sanırım) veriyormuş babasına.eniştem hayretler ederdi. hala anlatır 50 sene olmuş. sadece sevgiliye hesap ödememe değil bu. mentalite.

bu adamların kültürü böyle, evet. avrupada akdeniz ve balkanlar hariç genelde olan bir şey aslında. kolay kolay ikram etmezler. kolay kolay hesabı ödemezler. ama sürekli türk-arap-italyan ailelerle kaynaşan karma yerlerde erkekler daha farklı davranabiliyor, bu da dikkat edilmesi gereken başka bir husus. avrupada bazı kentler çooook izole. bazı kentlerde aşırı göçmen var.

ben gastromomide çok çalıştım almanyada
kuraldır, müşteri bariz şekilde aile bile olsa sorardık beraber mi ödüyorsunuz ayrı mı diye, ve çok efendi, eğitimli filan diyeceğiniz çiftlerde de ayrı ayrı ödüyor olabiliyorlardı. senelerdir birlikte yaşayıp aynı restauranta her hafta gelip yine ayrı ödüyor olabiliyorlar. bilemiyorsun yani. birlikte ödeyenler kilise grupları bak. onlarda aile olarak ödeniyor bu da şaşmıyordu.

arnavut
rus
italyan
arap
yunan

erkek bunlardan biriyse erkek öder, kesin, o da şaşmıyor. Türkse Kürtse zaten erkek öder o Allah'ın emri.
 

ah bu kültürel kodlar…
couchsurf mu yapıyosunuz acaba merak ettim
 
şaşırdım. biraz sanki sapla samanı karıştırıyorsunuz gibi geldi.

bence Türkler daha yalancı ve fırıldak ilişkilerde, yani anlamazsınız aldattığını. çok eşli değil mi yani şimdi bizimkiler? bizimkiler aldatıyor. bu daha fena. bir kısmı da hele artık daha çok bir kesim de "evet ilişkimiz olsun ama takılalım benden bişey bekleme" diyor mesela, burada da sık sık eleştiriliyor. oysa bence aslında net, dürüst olan bu. ay ben ölüyorum bitiyorum diy ilişkiye başlamak sonra 3 günde posasını çıkarıp bırakmak çok mu normal?

batılı çok eşlidir ama aldatmıyordur, biliyordur yani herkes herkesi. ben buna OK'im, herkese uyuyorsa, kendi bilecekleri şey neticede.
 
Yani aynı anda başkalarıyla da flört etme, bunu gayet normal karşılama iki taraf açısından da. Ya da bazıları her kadınla flört ediyor ama sevgili olmuyor.

Aynen oyle, garip kafalar var kesinlikle yabanci diye insanlara minnos gelebilir uzaktan ama ciddi iliski niyeti varsa iyice bakmak gerekiyor.
 
Yani aynı anda başkalarıyla da flört etme, bunu gayet normal karşılama iki taraf açısından da. Ya da bazıları her kadınla flört ediyor ama sevgili olmuyor.
birisi icin “exclusive” olmadıgın sürece insanlar baskalarıyla da date yapıyolar. iliskilerde bizdeki gibi net kalıpları yok bence. cok esli demek icin bi iliski olması lazım. cogu kisinin yasadıgı ise situationship :) ya da fb fwb
 
ben de bir alamanci videosunda sey izlemistim, küçükken alman arkadaşlarının evine gittiginde yemek saatinde arkadasinin annesi "yemek saati geldi, ailen merak eder, sen git" diye onu evine yollamis. yorumlarda hep " evet ben de aynisini yasadim / arkadasim yemege asagi inmisti ben odada beklemiştim" yorumlari falan vardi.
cok mantiksiz ve aşiri uç gelmisti çünkü biz yalvaririz misafire yesin diye.
ona videoyu gösterdim "bu cidden oluyor mu" diye, sevgilim anlayamadi videoda yanlis olan seyin ne oldugunu ona göre gayet normal bir videoydu. ona göre tabii ki yemek saatinde diger cocuk evine gitmeli:))
aldigim cevaba sasirdim "sen olsan evine git mi derdin cocuga" dedim, "cocuklarin cok alerjisi oluyor. alerji gecmisini bilmediğim cocuga yemek ikram etmek istemezdim ama bildigim biriyse tabii ki yemege davet ederdim" dedi. Ama o zamanlar insanlarin bunu düşündüğünü zannetmiyorum. bence savas görmekten - fukaralik cekmekten gelmis bu kültür onlara. Duvarin dogu tarafindalar onlar da. dedigin gibi hic gocmeni olmayan, kendi halinde bir köy.

alman usulunu merak ettim arastirdim şunları buldum;
- İngilizce Konuşulan Ülkeler (ABD, Birleşik Krallık):
Bu uygulama genellikle "going Dutch" olarak adlandırılır. Bu ifade, herkesin kendi payını ödediği anlamına gelir ve yaygın olarak kullanılır.
- Fransa:
"Faire moitié-moitié" veya günlük kullanımda "faire moit'-moit'" ifadeleri kullanılır.
- İtalya:
"Pagare alla romana" (Roma usulü ödemek) terimi kullanılır.
- İspanya:
"Pagar a la catalana" (Katalan usulü ödemek) ifadesi kullanılır.
- Mısır:
"Englizy" (İngiliz tarzı) terimi kullanılır.
- Latin Amerika:
Bazı ülkelerde "pagar a la americana" (Amerikan tarzı ödemek) ifadesi kullanılır.
- Japonya:
"Warikan" terimi kullanılır.
- Güney Kore:
"Dutch pay" ifadesi kullanılır.
- Hindistan:
Bazı bölgelerde "TTMM" (tu tera, main mera) ifadesi kullanılır. Bu, "senin senin, benim benim" anlamına gelir ve herkesin kendi payını ödediğini ifade eder.

tum dunya daha mutabika erememis kim daha pinti
ama bizim olmadigimiz kesin..bizim gibi ulkelerde ikram etmek bir kültürdür, "misafir 10 kısmetle gelir birini yer dokuzunu bırakır"dır, berekettir.
 
Ben de erasmus zamanı bi cesaret öyle gezmistim 10 ülke :) ama şimdi kaygılarım agır basıyor dünyanın bin bir türlü hali var filan diyerek hahaha
yok beee dünya ayni dunya:) bol referansli insanlarin evinde kal yeter. ya da evlerinde kalma seni gezdirsinler:) git taniş ol, konus, kultur paylaşımında bulun, romansa gec.
bakma bizim ulkemiz her gun biraz daha yozlasiyor , rengi canlılığı gidiyor ama dünyanın geri kalani ayni tempodan devam
 
ben doğu almanyada 2.5 sene yaşadım

enişteyle alakalı anlattıklarından çıkarımsayabiliyorum
az-çok tahmin ettim yani.
çünkü nasıl burada doğuda (ama hanzo olarak değil temiz olarak) yetişmiş bazı gençler vardır, (hala var mı emin değilim de biz çocukken vardı) bi' fesatlıkları yoktur, çok iyiniyetli ve gayretlidir, ama biraz böyle "düz"dür, oranın yerlisi genel olarak öyle, özellikle de küçük yerlerde kendi çevresiyle yetişmiş olanlar.

benim yaşadığım şehirdi, köy değildi o ayrı ama mesela doğu bloku gibiydi çoğu şeye bakışları, alman gibi de değiller yani aslında tam. (almanlar bile doğudan gelenleri tam alman saymıyor zaten)

bu çocuğa ikram etmeme olayının artık haritalarını filan görüyorum iskandinav ülkelerinde asla kimse yemeğe almıyormuş çocukları
hep de alerji filan bahane
höh ama artık okulda hergün yemek yiyor bu çocuklar beraber, bi alerjisi olan olsa sanki bilmeyeckesin. üstelik sen alman/isveçli filansın, yiyeceğin ekmek üstü peynir, en fazla makarna, patates filan yani, evde ne pişirmiş olabilirsin yerfıstığı ezmesiyle kaplı istridye mi?
 
Evet dogru aslında insanlıga olan inancı kaybetmemek lazım.
bir de facebook’ta host a sister grubu var kız kıza. Son gezilerimde orayı daha cok kullandım, güzel arkadaslıklarım oldu. tavsiye ederim duymadıysanız
 
dunyanin kalan genclerinin hala facebook kullanmasi bana cok ilginc geliyor . 8 sene önce ilk akrabami ekledigim gün bitti facebook benim için
 
Ben sanırım güneyde yaşadığım için yukarıda yazılan bazı şeyler burada biraz daha değişik. Biraz daha tutucu olduklari için de olabilir ama öyle 10 sene sevgili kaldım, çocuk yaptım ama evlenmedim işi burada çok yaygın değil. Çevremde çok görmüyorum. Yemek saati çocukları gönderme işini sorduğumda da yok yav gibi tepkiler aldım kuzeyi ve doğusu bambaşka bir de tabi.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…