Anaokulu öğretmeni Ceza

Bu konuda kitaplar varr okumanız gerekir resimden psikoloji analizi ayrıca eğitim almanız gerekiyobelki yanlış bi cümleydi sinirle sarfettim

Bilemiyorum tabi ama bana siyah baskın bir renk olduğu için
çocukların dikkatini çekiyor gibi geliyor.
Buradan yola çıkarak çocukların ruhsal dünyalarında karamsarlık olduğunu düşünmek,
yada annenin ilgisizliğine bağlamak fazla zorlama gibi.
Neyse teşekkürler.
 
Keske en basta sorsaydim. Durum anlasildi. Egitimini almadigi işi yapiyor. Bu kadar olur.
 
Ben de ciddi ciddi arkadaşına falan vurursa vs konularda önce aileyle konuşuyorum mutlaka bi sorun oluyo davranış kötü olunca sonra gaza getiriyorum mesela bakın Ali ne kadar güzel davranıyor gibi. Çok çok kötü davranış olursa bi 5 dk otur düşün diyorum öle öle düzelmiyor bazen ama işimiz zor gerçekten Allah kolaylık versin
 
Çocuklar okulda birşeyler öğrensin her açıdan gelişsin istiyoruz ama öğretmene bu konuda hiç yetki verilmiyor. Sevgi Şevkat konuşma vs. Bir yara kadar etkili oluyor. Mutlaka etkili ama bir yere kadar. Bu tam olarak ceza değildir sevdiği bir şeyden mahrum etmektir ki istenen danışını sergiletebilmek adına yapılır. Çocuk orada topluluk kuralarina uymuyorsa sonuçlarına da katlanmak zorunda. Yemek yememe örneğinden yola çıkarsak. Yemek yemek orda bir kuraldır ve istisnai durumlar hariç herkes uymalı. Öğrencilerin biri bile uymasa ve bunun sonucunda bir yaptırım uygulanmasa zamanla bu diğer çocuklarda da görülmeye başlar
 
Biz yurtdisindayiz burdada öyle eger cocuk cezaliysa bir sonraki etkingile alınmıyor kenarda oturuyor cezası bitene kadar
 
Öğretmenlerin öğrenciler üzerinde otorite sahibi olması gerektiğini düşünüyorum aksi takdirde sınıfta düzen ve sukünet sağlanması mümkün değil.

Şiddet uygulayarak değil asla ama illa ki bir ceza mekanizması geliştirmesi gerekiyor öğretmenin.

Günlük hayattan örnek vermek gerekirse çalıştığımız işyerlerinde amirlerimizin yaptırım gücü olmazsa işe vaktinde gelmeyen, aksatan, çalışmayan insanlardan geçilmez.


Öğrenciler de aynı şekilde öğretmenden müdürden çekinmezlerse ne ders dinlerler ne okul kurallarına uyarlar.

Öğretmenin verdiği her cezayı eleştirmeyi doğru bulmuyorum, eminim ki öğrencileri önce uyarıyorlardır sonrasında ceza..

Derste yerine oturmayan , ses çıkaran, dersi sabote eden bir öğrenci düşünün: Bu öğrencinin zararı sadece kendine değil, diğer öğrencilerinde eğitim hakkına engel oluyor.

Kuzenimin 9 yaşında bir oğlu var, elde avuçta durmayan, asla söz dinlemeyen bir çocuk. Bzaen 1-2 saatliğine bize bırakırlar canımızı çıkartır, hep derim Allah öğretmenine yardım etsin diye

Biz 1 tane hiperaktif çocuğa söz dinletemezken öğretmenler onlarcası ile aynı anda nasıl başediyor?
 
İlk konunuzu da biliyorum.
Sadece burada çocuğa üzgün yüz verilmesini haklı bulanlara soruyorum.
2 ihtimal var kötü boyama meselesinde.
Ya becerisi yetmemiştir/ki bunu cezalandırmak bana göre facia,
Ya da özensiz davranmıştır.
Canı istememiştir, baştan savma yapmıştır.
(Renk konusuna girmiyorum. Çocukken sadece turuncu ve yeşil ile resim yapardım, keyfim bilir, kimse kusura bakmasın)
Kendime dönüp bakıyorum, 2 gün önce yemekte hünkar beğendi vardı. Bugün makarna-çorba.
Ben makina değilim nihayetinde.
Günümde değilim, Yorgunum.
Bugün yemek tabaklarına üzgün surat yapıştırmak ister misiniz?

İkinci olayda da konu sahibi çoçuğun ifadesiyle hocaya bilenmeyin.
Önce ne olduğunu anlayın. Bir bakın bakalım o etkinlikten mahrum bırakılan çocuklar, veliler sorun etmiş mi?
He bu da yine kişiye göre değişir.
Benim eğitim anlayışımda konuşmanın cezası olmaz. Yemek yerken konuşmayı tercih ediyorsa kendi bilir. Demekki ona daha çok ihtiyacı var.
Eğitimci değilim. Ama çocuğun dışlanmış gibi bir kenarda durması beni buruyor.
Bu hissim dolayısı ile kendi adıma bu yöntemi benimsemiyorum.

Bence siz de kendinize uygun bir yer bulun. @Lut_ran belli ki eğitimcinin ve sizin anlayışlarınız birbirinizden farklı. Ortak noktalarınızın daha çok olduğu biri ile daha rahat edersiniz.
 
Bana göre kurallara uymayorsa sonuçlarına katlanmayı böylece sorumluluk almayı ve hayata daha gerçekçi bakmayı öğrenmeli. Kastettiğim şey en ufak bişeyde çok büyük cezalar vermek değil. Öncesinde sözlü olarak uyarmak, olumlu davranış gösteren çocukları övmek vs. Gibi yöntemler mutlaka mutlaka olmalı. Ama bunlar etki etmedigi takdirde ortama sevmediği bir şeyi katarak ceza vermek değil ama sevdiği bir şeyi ortamdan çıkarak ceza uygulanabilir
 
Katılıyorum size. Sürekli prens prenses modunda yetiştirerek çocuklarına iyilik yaptıklarını sanıyorlar ama aslında ileriye dönük çok büyük zararlar veriyorlar
 
Benim gördüğüm bütün çocuklar melek ama ters bir şey yapan bütün öğretmenler kötü kaka :) Ya bırakın şunu alt tarafı etkinlik yaptırmamış dövmüş gibi anlatıyorsunuz. Bu bir tür cezadır sevdiği şeyden mahrum bırakmış hoca hanım. Ne yapacak bağırmasın kızmasın sürekli iyi olsun o sınıfta Allah bilir kaç çocuk var . Eğer öğretmen otorite olduğunu çocuğa hissettirmezse o çocuk öğretmeni sayar mı yahu. Bırakın artık çocuklarınızı pamuklara sarmayı dış dünya öyle bir yer değil . Çocuğu dövmüş olsa amenna ama alt tarafı ufak bir ceza vermiş. Siz yeri geliyor 1 çocukla baş edemiyor bağırıyorsunuz sınıfında 25 tane 4 -5 yaş çocuğu olan öğretmen ne yapsın. Çok iyi olursa çocuk onu arkadaşı gibi görmeye başlıyor ve öğretmeni sallamamaya başlıyor. Sizde öğretmen ne yaparsa bana şikayet et mantığından vazgeçin artık. Sizin aileniz sizi eti senin kemiği benim diye teslim etti öğretmeninize bu ne memnuniyetsizlik. Azıcık öğretmenlere güvenin artık. Zaman geliyor sizden daha çok düşünüyor öğretmenler çocuklarınızı. Sonra çocuk büyüyor öğretmenini tersleyen saygı duymayan bir nesil geliyor liselere. Bırakın artık böyle şeyleri
 
Bir kendi uyeliginle yazsana :)
Okadar konuş konuş meydan oku paravan arkasından olmuyor öyle
 
Eki Görüntüle 2084657
Öğretmenlere ve bütün ebeveynlere bu kitabı tavsiye ediyorum. Ceza ile kimseyi eğitemezsiniz.

Lütfen bu adamin kitaplarini okumayin. Gecenlerde tesadüfen instagramda bir yazisini okudum.
Ne diyor biliyor musun? Sadece anne bebegin bakimindan sorumlu olmaliymis. Yani bez degistirme, yikama felan hepsi sadece anne yapacakmis. Baba eger yapsa yapsa sadece haftada 1 defa bez degistirebilirmis. Nedeni ise ancak bu sekilde bebek anneye baglaniyormus. Yani bu adamin zihniyeti bozuk ve pedagog felan degil yani.

Ayrica ben sahsen ceza ve ödül sistemini cok uygun buluyorum. Ceza ille bagir cagir felan bisey degil. Yani hafif sesini yükseltmen bile ceza olabilir. Cocuklar yaptiklarin sonuclarini oldugunu ögrenmeli.
 
Napsın öğretmen yani...Oraya sırf eğlensin diye mi gönderiyosunuz?orda doğal olarak eğitim de var ve bi yerden bi şekilde eğitime de başlanmalı.Onun yaşına uygun ceza bu demek ki bu insanlar pedagoji alıyolar bırakın insanlar işlerini yapsınlar dışardaki eğitimi beğenmiyosanız evinizde kendiniz bakın çocuğunuza.Artık öğretmenler napsa suç oldu valla.
 
Hayır Adem beyin orda anlatmak istediği çok farklı. Güvenli bağlanma kitabını okursanız anlarsınız. Sadece anne derken, anne varken ama en baştan beri baba değiştiriyorsa sadece baba değiştirmeli ya da bakıcı vs. Çünkü bebek 2 yaşına kadar bir kişiye bağlı olmalı. Sürekli farklı Kişiler değiştirirse tam bağlanma yaşayamıyor. Bu da geceleri korkmasına vs sebep oluyor. Kendisi uzman pedagog. Bence diye bir şey olamaz. Bu konuda eğitim almış insanları dinliyorum ben. Onlardan daha iyi bilseydim ben de pedagog olurdum.
Ayrıca çocuklar cezadan anlamaz. Ben çocuğuma ceza vermeyi düşünmüyorum. Çünkü çocuk doğru ve yanlışı yaparak ve sizden görerek öğrenecek.
 
Onu arkadaslarindan dışlar bir sekilde ceza degil de bireysel ceza verseymis dicem ama ceza sebebi çok saçma.
 
Tam tersi sınıfta daha fazla görev verip onları daha fazla katması lazım. Ki çocuk enerjisini pozitif yönde harcasın.
Öğretmenim bu arada. Hiç bir yaş grubuna özellikle okul öncesi gruba ceza ile yaklaşmak çözüm getirmez.
 
Son düzenleme:

O halde milyonlarca cocuk hic annelerine baglanmadilar! Ben genelde senin yorumlarini begeniyorum fakat bu senin mantigina uyuyor mu? Iki kisi bir cocuga baktiginda, o cocukta niye sorun olsun? Niye baglanma olmasin? O zaman her calisan annenin cocugu hic annesine baglanmis olmazdi.

Hadi onlari gectim. Anneye baglanmak kadar babaya baglanmak önemli degilmi? Baba figürü ancak 2 yasindan sonra mi ortaya cikacak? Madem baglanma Günes beyin dedigi gibi oluyor, o zaman o bebek hic babaya baglanmamis olur!

Ben bu konuda egitim aldim. Ve güvenli baglanma dedikleri sey cok yalnis anlatiliyor burda. Bir cocuk daima ebeveynlerine baglanir zaten. Ister calissinlar, ister ikiside bebege baksinlar. Güvenli baglanmak tam tersi mesela ebeveyni asiri baglanmis cocugu ele aliyor. O cocuk mesela güvenli baglanmadi, neden? Cünkü dünya'yi kesf edemiyor. Sürekli ebeveynin yanina gitmek istiyor mesela. Bu baglanma teorisi konusunda Bowlby ve Ainsworth'u arastirabilirsin.

Adem Günes bilimsel teorileri yarim yamalak kendi kisisisel muhafazakar ajandasi icin kullanan birisidir.
 
3 yasinda oglum var. o kadar yaramaz ve o kadar cok konusuyor ki uyusun diye dort gozle bekliyoru.. Vallahi bazen ben tahammul edemiyorum. Ogretmen nasil dayansin o da insan neticede.
 
bence gayet uygun bir ceza
çocuğa kötü bir ceza verip bağırmaktansa sevdiği bir şeyden mahrum ediyor
 
Herkesin anlayışı farklı demekki. Ben yanlış hiçbir şey görmedim. Görsem okumazdım. Babaya bağlanmasın demiyor. İşte kitaplarını okumadan anlayamadığınız için ben de anlatamam. Bir şey hakkında kesin konuşabilmemiz için kitaplarını okumamız gerekir diye düşünüyorum.
Sevgiler.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…