Anlatmak sadece anlatmak...

elkelle

Üye
Kayıtlı Üye
13 Kasım 2013
610
109
18
35
Amasya
Sadece içimi dökmek için yazmak istedim...
Evlilik ne kadar değişikmiş meğer, ben annesinin kuzusu babasının prensesi. Aslında sevdiğim için birazda çevre baskısı, biraz da aşka aç olduğum ve de evliliği çook güzel bişey sandığım için hiç düşünmeden evet dedim. Eskiden memnun etmeye çalıştığım kimse yoktu. Annem babamı da kendim isteyerek memnun ediyordum zaten. Sorumluluğum yoktu, derdim yoktu. İzin aldığım bi merci yoktu. Bazı sözlerinde bakışlarında içime işleyen beni mahveden biri yoktu. Çok sevdiğim için sineye çektiğim bi durumda yoktu. Kendi işim kendi param vardı, güzel de bi arkadaş çevresinee sahiptim. Özgürdüm ! Çok özgürdüm hemde...
Peki ya şimdi ?
Düşüncelerden beynimi alamıyorum, çok yorulduğumu hissediyorum oysaki daha 4 ay olmadı. Eşime olan sevgime güvencime lafım yok. Ama aileler, akrabalar, süzmeler, izlemeler, laf almaya çalışan çıkarcı sinsi insanlar. Baba evinde olmadığımı artık bir "gelin" olduğumu sürekli hatırlatan gereksiz laflar. Hep benden bir şeyler beklemeler, hep dolan gözlerim, baba evine özlemim ama artık oranında bana göre olmadığını görüşüm, karakterimin insanların istediği şekile geliyor olmasını son anda farkedişim. Kendim olamayışım
Çok doluyum kızlar, çook... Bağıra bağıra ağlamak geliyor içimden. Derseniz ki ana sorun ne diye? İnanın ki bir çok şey var ve aslında hiçbir şey yok. Bir bunalım sanırım benimkisi. Alışkın olmadığım bir hayat, alışkın olmadığım insanlar, laflar, sözler. Gerekli gereksiz tanımadığım etmediğim misafirler. Herkesin baştan aşağı beni süzmesi. Acaba nasıl biri diye sorgulaması. Laf alma çabaları. Yordu beni. Kafamı taşıyamadığımı hissediyorum bazen. Eşimin oturmamış karakteri de cabası. Çok sevdiğim için ne kadar görmezden gelsem de beni yeterince anlayamıyor olması çok üzüyor beni. Oysa ki benim eşim olmalıydı beni en çok anlayan insan. İstediğim, umduğum şeyleri bulamadım. Ama insanların istediği, umduğu herşeyi vermek için zorluyorum kendimi. Başarabiliyor muyum bilmem, ama bu mücadele beni çok yormaya başladı...

Bunları anlatacağım arkadaşlarımın yüz ifadelerinde o çaresizliği görmemek için buraya yazdım birazda olsa rahatlarım diye...
 
Eşinizle çok ciddi problemleriniz yoksa,neden çevrenizdekileri bu kadar kafanıza takıyorsunuz?
Süzsünler,laf almaya çalışsanlar,izlesinler,sizi birey olarak değil de gelin olarak görsünler..Ne kaybedersiniz?
Bunlar sadece onlara kaybettirir.
 
Belki çok hassas bir dönemden geçiyorum, her gün sanki bir yara açılıyor içime. Her yaptığımı sorgular oldum, acaba doğru mu yapıyorum? acaba yanlış düşünürler mi hakkımda diye? Eşimle de tartışınca iyice çekilmez oluyor hayat.
 
Eşinize olan sevginiz ve güvenceniz de bi problem yok ise , evliliğinizden ve hayatınızdan keyif almaya bakın derim..

Gerisini boşverin..
 
kımsenın ıstedıgı gbı bırı olmak zorunda degılsınız,
bu yuzden uzulmenıze dusunup bunalmanıza gerek yok ınanın
ınsanları ne kadar memnun etmeye calısırsanız sızden o kdr cok beklentılerı olur
oldugunuz gbı davranın herkes sızı oyle kabul etsın
 
Başkaları için mükemmel olmaya çalışmayın bence. Mükemmel bir gelin olmak zorunda da değilsiniz mükemmel bir eşte. Bırakın kim ne düşünürse düşünsün, kimsenin sizi istemediğiniz kalıplara sokmaya çalışmasına izin vermeyin.

Ancak bence asıl sorun sizi anlamayan eş, işte buna ne yapılır onu bilemiyorum.
 
İstiyorum ki sıkıntılarımı sadece ona anlatayım, o dinlesin, bana yol göstersin. Hemen konuyu kapattırıyor, boşver konuşmayalım diyor. Bu kez ben farklı düşüncelere dalıyorum. Sadece o sırdaşım olsun isterdim. Beni anlasın şöyle yap desin. Yok o beni konuşturmuyor bile.
 



derler y derdin de derdi varmış aynen oyle..bak arkadasım sen bıraz evlılık sendromu yasıyorsun boyle cok mutsuz olursun yanı genel tutumun evlılık ıle ılgılı gelen gıden aıleler mı akrabalar mı_? Bunlar gecıcı bende yoruldum çalşıyorum üstelık okuyorumda her hafta sonu bırılerını ağrladık eşimle geldi gecti. Nıye eleştirilesin boyle düşünme lütfen, sen ıkınızın mutluluğu ıcın caba göster ıyı gelin olmak ıcın değil, saygıda kusur etme yeterli. Evlılığının keyfını ve tadını çıkar
 
Ewliilikk hayatına alışamamışsınız siz..
Kendinizz dediniz özgürdüm ben çok özgürdüm hemde diye..
Kimseyi memnun etme çaban yoktu..
Kendi halinde takılıyordunn...
Şimdii ewlilik adı üstünde sorumluluk..
Eşinin oturmamış karekteri ne anlamda söyledinizz merak ettim..
Sizi hangi konuda anlamıyor..
 

ayy bu ne sanki kapana kısılmış gibi yazmışsınız.şöyle bir bismillah deyin.gemi nasıl olsa gidiyor, güverteye bırakın sırtınızdaki yükleri.

nedir size herkesi bu kadar önemseten? biraz kendinize güvenin.yuva kurmuşsunuz nasip olmuş şükretmeli.mutlu olmalı.bahar da geliyor, açın pencereleri
 

Daha çok yeni evli olduğunuz için gelip gitmeler,akraba ziyaretleri sık olacaktır.
sonrasında bu gelip gitmeler azalıcak sizde rahatlayacaksınız biraz.
Sizi o kadar iyi anlıyorum ki,
ben hala yıllar geçti, insanların kafasındaki o gelin moduna giremedim.
dediğim gibi bu ziyaretler azaldıkça düzelirsiniz.
 
bunları yasamayan yoktur herhalde..
ınsan bu dönemde buyuyor bence..
başkalarını memnun etmek ıcın sen olmaktan çıkıp,şekılden sekıle gırıyorsun..
an oluyor,bu yuku,ıkıyuzlu görunmeyı kabul edemeyip,öfke patlamaların oluyor..

zamanla ınsanlar senı tanıyor,ıncelemeler bıtmesede aza ınıyor..
sende mıllete göre yasamayı bırakıp,sadece kocan ve varsa çocuğuna odaklanıyorsun..

yanı hepsı bı süreç..
 
Aslında onu yanlış kullandım, karakteri oturmamış değil de, nasıl desem bir şeylerimi paylaştığımda ortak olmuyor, yani rahatsız olduğum şeyde yardım etmiyor, mutlu olduğuma da benle mutlu olmuyor bazen...


Kendime o kadar güvenen bi insandım ki evlenmeden önce, inanın ki aynalara bayılırdım. Ama şimdi ne görünüş olarak ne karakter olarak kendime o güvenim kalmadı...
 
Eşinle aranda sorun yoksa çevreni fazla takma canım. Ayrıca densizlik edene saygı çerçevesinde haddini bildirmen yeterli. Zamanla oturacaktır.
 

Kendime o kadar güvenen bi insandım ki evlenmeden önce, inanın ki aynalara bayılırdım. Ama şimdi ne görünüş olarak ne karakter olarak kendime o güvenim kalmadı...

bunun tek sebebinin etraftaki insanlar oldugundan emin misin?

sanki aşirete gelin gitmişsin gibi bir izlenim edndim.farklı çevre, farklı kültür olayı da varsa bu derece yorulman çok normal.
 
bende çoğu zaman sizin gibi hissediyorum. böyle düşündüğümde yalnız olmadığım için rahatladım biraz. işiniz ne acaba?
 
Yazdığın şeylerin hemen hemen bir çoğuna bende katılıyorum ne yazık ki.

Eşimle gerçekten çok isteyerek ve severek evlendim. Maddi zorluklarımızın olacağını biliyordum ama bunlarla başetmenin bukadar zor olacağını bilmiyordum.

Evlilikle ilgili uç olmayan ama çok güzel hayallerim vardı. Hiçbirini bulamadım desem yeridir.

Çok seviliyorum, bunu iliklerime kadar hissediyorum ama herşey sevgi demek değilmiş.

Evlilik çok zor ve sonu olmayan bir yolmuş. Hele benim gibi kılı kırk yaran, takıntılı, detaycı biri için çok daha ağır bir sorumlulukmuş.

Hep iyi tarafından bakmaya çalışıyorum, ama aynen seninde dediğin gibi yoruluyorum.

Bide üstelik ben ne evli gibi, nede bekar gibi yaşıyorum... Eşimin iş saatleri dolayısıyla bekar gibi, ma sorumluluklar evli gibi...

Umarım seninki evliliğin ilk aylarındaki alışma sürecinden kaynaklanan bi duygu değişimidir.
 
ayyy yeni gelin sendromu bu... Hepimiz geçiyoruz, geçtik bu dönemden. Ben bu etrafın süzmeleri faslını hiç misairliğe gitmeyerek ve misafir çağırmayarak atlattım..

Eşim de ilk zamanlarda başbaşa olmak istiyorum ne misafir gelsin ne biz gidelim dedi. Düğünden 1 ay sonra bayramdı,o vesile ile herkesi 5 dk ziyaret ettik tamam hepi topu bu. Bu süreçte yeni gelin de eskimiş oldu :)

Falaz görüşmeyin çalışıyorsun zaten, çok rahat bahane bulursun
 
Son düzenleyen: Moderatör:
canım benim senin evlilikten önce anlattıgın gibi bir hayatım vardı sadece eksigim beni seven eşti onu buldum çok şükür senin yaşadıkları yaşadım bende üstelik üç sene aynı evde yaşadım eşimin ailesiyle hemen sorunlar başladı ama okadar seviyodum ki eşimi hayat çok güzel geliyodu bana şimdi ayrı eve geçtik inanırmısın sorunlar giderek çogaldı demekki sorun aynı evde yaşamak degilmiş ama artık takmıyorum kimseyi mutlu etmeye çalışmıyorum benim için etkisiz elamanlar neye acıyorum biliyomusun evliligimin ilk yıllarını boşuna heba etmişim çok kafama takmışım çok boşaymış sana söylüyebilecegim tek şey yanlız degilsin sana kafana takma demiyorum zamanla ögrenicen kime nasıl davranman gerektigini zamanla canın daha az acıcak alışacaksın ama düzelmez benimki düzelmedi ama savunma mekanızmam gelişti sadece BOŞ VER ONU BUNU EŞİNLE BU GÜNLERİN TADINI ÇIKAR Ben anlatsam roman olur
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…