- 12 Ekim 2008
- 7.030
- En iyi cevaplar
- 2
- 16.142
- 773
İçime yine öküz oturdu.
çocukluğumdan beri annem tarafından hep arka plandaydım. Bakın ikinci bile diyemiyorum. İlk sıra hep erkek kardeşimindi. Bu hiç değişmedi. Çok irdelemeyeceğim geçmişi.
günümüze gelirsem hem kardeşimin eşi hem ben hamileyiz. Gelinimiz ekim ayında ben şubatta doğum yapacağız kısmetse.
Ben dünyanın öbür ucunda yaşıyorum. bu dördüncü hamileliğim. 2 gebelik kaybettim. İkisi de 10 haftayı geçmişlerdi. Bu gebeliklerimde hiç anneme bel bağlamadım, doğuma gelir diye düşünmedim, hatta ona hamile oldugumu bile söylemedim (yılbaşı süprizi yapacaktım güya ama kısmet değilmiş). Vize başvurusunda bulunmadım.
Bugun anneme vize başvurunu yapalım dedim. Ben gelmem doğuma, burada gelinin bana ihtiyacı var dedi. Gelinin bebeği 3aydan büyük olacak benim doğum zamanımda. Ama önceliği gelini ve oğlundan olacak torunu. Evde 5 yaşında bir kızım var. Burada doğum yapılan gece hastanede kalınıyor bir refakatçi ile. Buraya gelse hiç değilse biz hastanedeyken evde kızımla kalır, ben bunun için çözüm üretirim ama çok koyuyor böyle sevilmemek.
bu hamilelikte korktuğum bir hamilelikti, cvs oldum. 14-15 haftalık olduktan sonra sevdiğimiz insanlara söylemeye başladım. Ben hamilelik haberimi verip bebeğin fotosunu gösterdikten sonra daha insanlar benim için sevinçten ağlarken kardeşimin bebeğinin fotosunu gösterip “bu da benim fındık” dedi. 2 farklı zamanda yaptı bunu. Ne demek benim fındık, diğer fındık de, büyük fındık de, gelinin fındık de. Ne demek benim. Ben b.k oluyorum bu durumda.
artık bunun kavgasını çıkartacağım. Sizden de akıl almaya geldim. Hiç kavgacı, lafı gediğine koyabilen bir insan değilim o nedenle öğretim bana. Hanımlığın, sakinliğin bir faydasını görmedim. Yılda bir görüştüğümüz halde hiç hasretti, kıymetti görmüyorum.
çocukluğumdan beri annem tarafından hep arka plandaydım. Bakın ikinci bile diyemiyorum. İlk sıra hep erkek kardeşimindi. Bu hiç değişmedi. Çok irdelemeyeceğim geçmişi.
günümüze gelirsem hem kardeşimin eşi hem ben hamileyiz. Gelinimiz ekim ayında ben şubatta doğum yapacağız kısmetse.
Ben dünyanın öbür ucunda yaşıyorum. bu dördüncü hamileliğim. 2 gebelik kaybettim. İkisi de 10 haftayı geçmişlerdi. Bu gebeliklerimde hiç anneme bel bağlamadım, doğuma gelir diye düşünmedim, hatta ona hamile oldugumu bile söylemedim (yılbaşı süprizi yapacaktım güya ama kısmet değilmiş). Vize başvurusunda bulunmadım.
Bugun anneme vize başvurunu yapalım dedim. Ben gelmem doğuma, burada gelinin bana ihtiyacı var dedi. Gelinin bebeği 3aydan büyük olacak benim doğum zamanımda. Ama önceliği gelini ve oğlundan olacak torunu. Evde 5 yaşında bir kızım var. Burada doğum yapılan gece hastanede kalınıyor bir refakatçi ile. Buraya gelse hiç değilse biz hastanedeyken evde kızımla kalır, ben bunun için çözüm üretirim ama çok koyuyor böyle sevilmemek.
bu hamilelikte korktuğum bir hamilelikti, cvs oldum. 14-15 haftalık olduktan sonra sevdiğimiz insanlara söylemeye başladım. Ben hamilelik haberimi verip bebeğin fotosunu gösterdikten sonra daha insanlar benim için sevinçten ağlarken kardeşimin bebeğinin fotosunu gösterip “bu da benim fındık” dedi. 2 farklı zamanda yaptı bunu. Ne demek benim fındık, diğer fındık de, büyük fındık de, gelinin fındık de. Ne demek benim. Ben b.k oluyorum bu durumda.
artık bunun kavgasını çıkartacağım. Sizden de akıl almaya geldim. Hiç kavgacı, lafı gediğine koyabilen bir insan değilim o nedenle öğretim bana. Hanımlığın, sakinliğin bir faydasını görmedim. Yılda bir görüştüğümüz halde hiç hasretti, kıymetti görmüyorum.