6 yıllık asker eşiyim, 1 kere bile çaya/çorbaya gitmedim. oyna derler oynarsın gibi şeyler yazılmış gülsem mi ağlasam mı bilemedim. 6 yılda bir kaç kere yemeğe katıldık, o kadar. gitmemek gibi bir diretmemiz yok ama bazen canın istemiyor giyinip kuşanıp süslenmeyi, bazen hasta oluyorsun, bazen başka yerde olup ucu ucuna yetişecek oluyorsun.
eşinizle aynı rütbede olmuyorsunuz, bayanlarınki eşinin rütbesinden 1 sonraki sayılıyor, ha bayan rütbesi nedir dersen, eşinin statüsünden başka elinde hiç bir şey bulunmayan kadınların taktığı bir şey.
çalışmayan bayanlar, komutan eşleri kendi aralarında gün yapıyorlar evet. katılmak zorunda değilsin. ilk 2 sene evdeydim ben, 1 dönem katıldım, hiç bir şey kazandırmadığını ve yapılan muhabbetlerin çok sığ, çok yapmacık olduğunu anlayınca bir daha katılmadım.
büyük ihtimal lojmanda oturacaksınız, sanırım bu yüzden çekinceleri var sevgilinizin. askeri iş ortamından çıkıp, askeri ev ortamına geliyorlar, yorucu ve bunaltıcı onlar için.
açıkça söylüyorum, ilk görüşmede, evinize ilk geldiklerinde (hoş geldine gelirler çünkü) renginizi belli etmezseniz işiniz zor. işiniz zor kısmı tabi ki komutan eşinin huyuna suyuna da bağlı.
lojmana çıkmak istemedik biz, sonra eşim sürekli servis kaçırdığı için lojmana geçtik, köpeğimizde var. geldiler bizim evimize. köpeğimizi başka odaya koymamızı istediler, korkan yok, çekinen yok köpekten. tek sebep sevmeyişleriydi. o isteklerine amenna deseydim, gerisi de gelecekti. tavrımı belli ettim ve tabiri caizse kolay lokma olmadığımı anladılar, sınırılarını korudular.
nacizane tavsiyem, altını ezmeyeceksin üstüne saygısızlık etmeyeceksin ama kendi kişiliğini de ezdirmeyeceksin.
çok dedikodumuzu yaptılar lojmanda erlere pasta börek yapıp gönderiyoruz diye, erlerle şakalaşıyoruz diye. kulağınızı tıkayacaksınız.
1 kere bile lojmanın kuaförüne gitmedim ben. 3 kişi dedikodu yapar, senin üstüne kalır. komutanın karısı gelir, herkes gibi sırasını beklemeyi kendine yediremez, senin sıranı almaya kendinde hak görür. benim gibi haksızlığa gelemeyen biriyseniz "sıranızı bekleyin" dersiniz, koltuğa oturursunuz, siz daha evde dönmeden komutan eşinizi aramış olur.
güzellikleri yok mu derseniz, olmaz mı... en iyi arkadaşlarımdan bir tanesini lojmanda tanıdım. ayrı şehirlerdeyiz, hala buluşup görüşürüz, birbirimizde kalırız. aynı dönem aynı kampı yazar, hep beraber tatilimizi yaparız.
ha bir de şöyle kötü tarafı var, ankarada olay olur, izmirdeki duyar, istanbuldaki duyar, malatyadaki duyar, herkes duyar er ya da geç.
tüm yapılanlara rağmen inatla saygısını koruyabilen bir meslek. kimse bana karışmasın diyorsanız lojman yazmazsınız olur biter.