Ben mi hatalıyım eşim mi?

Beni alıntıladığımız için cevap vereyim. İnsan ilişkilerinde daha hassas, daha kibar olmak lazım. Herkes sizin kadar rahat olmayabilir.

İnsan komşusunu bile bırakır tabii geç saatte. Hastaneye bırakır, başka saatte otobüs bulamadıysa otogara bırakır vs. Zaruri bir durum varsa kırk yılın başında değil daha sık da bırakır. Ne olacak, insanlık öldü mü. Veya durumdan haberi olursa, içinden gelir, kendi teklif eder. Ona teklif edilince, bırakmak istemiyorum demek zor, o yüzden ona bırakır mısın diye sormak bir nevi emrivaki yapmak demek.

Ayrıca yapılacak iş geç saatte bırakmak değil ki. Erken saatte evinden çıkıyor, onların evine gidiyor, onları alıp düğün yerine götürüyor, sonra bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Canı daha fazla sıkılmasın diye kendine oyalanacak bir aktivite buluyor.

O gün Cumartesi gecesi evinde ayaklarını uzatıp, karısıyla film izleyeceğine veya onunla ve arkadaşlarıyla dışarı çıkıp eğleneceğine, baldızının ve kayınvalidesinin düğünde göbek atmalarını bekliyor. Ondan sonra onları düğün yerinden alıp evlerine götürüyor. Sonra kendi evine dönüyor.

Belki evinden hiç çıkmayacaktı. Ama şimdi 7 kapı yapıyor. Kendi evinden çıkış-onların evi-düğün yeri-oyalanacak yer-düğün yeri-onların evi-kendi evi.

Sizin içinize siniyorsa ileride gelininiz veya damadınız da siz düğündeylen sizi bekler. Büyük konuşmayayım ama, beni beklemez, öyle bir durum olursa da ne kadar zahmet verdim, ben oynayacağım diye sen bekledim, çok üzüldüm modunda olup, bir şekilde de telafi etmeye çalışırım.

Aramızdaki fark sizin gelininiz, damadınız yüzünüze hiçbir şey belli etmeyip, yüzünüze gülüp, içinden size gıcık olabilir. Kızınız veya oğlunuz konu sahibi gibi gelip konu açabilir, eşimle aram bozuldu diye. İnsanların hassaslık dereceleri birbirinden farklıdır. O yüzden maksimum derecede hassas, kibar, düşünceli olmak lazım ki karşıdakinin “ne düşüncesizlik, ben böyle bir şeyi karşımdakine yaptırmazdım” diyeceği bir şeyi ona yaptırmayalım.

Karar sizin. Konuyu gördünüz, yorumları okudunuz. Yeryüzünde konu sahibinin eşi gibi durumdan rahatsız olabilecek insanlar olduğunu biliyorsunuz. İster daha düşünceli, daha hassas olun, ister olmayıp, rahat davranın, insanları gıcık edebilecek, eşleriyle araların bozabilecek, ama bundan sizin haberinizin bile olmayacağı, yüzünüze mecburen gülmeye devam edecekleri şeyler yapın.

Maalesef hala çok abarttığınızı düşünüyorum. Sandığınız gibi rahat ve görgüsüz biri değilim şükür. Ama bazen insanlar sevdikleri, tanıdıkları veya herhangi bir sebepten ötürü olabilir küçük fedakarlıklar yapabilir. Detaylı detaylı yazdığınız kadar hassas meseleler değil bunlar. İş emri vakiye dönerse ve süreklilik arz ederse yazdıklarınız geçerli olur. Yoksa bir cumartesi günü insan eşinin annesi için yarım saatini çok keyfi bir sebepten ayırabilir hatta ayırmalıdır da. Kimseye bir şey olmaz merak etmeyin.

Eşimin ailesi için yeri geldi haftasonumu harcadım yeri geldi hiç tarzım olmayan ortamlara girdim evet içimden hoşnut olmadım eşim de keza öyle ama kavga etmedim sorun etmedik zira evliyiz artık aileyiz, zaman zaman tabii ki birbirimiz için fedakarlık yapacağız . Benim yaşlı annemi otobüsle eve gönderen adam benim eşim olamaz. Bu kadar netim aynı şekilde bende asla yarım saatlik keyfimden dolayı öyle bir şey yapmam.
 
Maalesef hala çok abarttığınızı düşünüyorum. Sandığınız gibi rahat ve görgüsüz biri değilim şükür. Ama bazen insanlar sevdikleri, tanıdıkları veya herhangi bir sebepten ötürü olabilir küçük fedakarlıklar yapabilir. Detaylı detaylı yazdığınız kadar hassas meseleler değil bunlar. İş emri vakiye dönerse ve süreklilik arz ederse yazdıklarınız geçerli olur. Yoksa bir cumartesi günü insan eşinin annesi için yarım saatini çok keyfi bir sebepten ayırabilir hatta ayırmalıdır da. Kimseye bir şey olmaz merak etmeyin

Yarım saatlik iş diyorsunuz hala.

Erken saatte evinden çıkıyor, onların evine gidiyor, onları alıp düğün yerine götürüyor, sonra bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Canı daha fazla sıkılmasın diye kendine oyalanacak bir aktivite buluyor. Baldızının ve kayınvalidesinin düğünde göbek atmalarını bekliyor. Düğün bitince gece geç vakitte onları düğün yerinden alıp evlerine götürüyor. Sonra kendi evine dönüyor.

Siz buna “eşinin annesi için yarım saatini ayırması” diyorsunuz da siz dediniz diye olay yarım saat olmuyor.

Dediğim gibi siz konu sahibinin annesi gibi yapın, karı kocanın arasını bozma riski alan siz olursunuz.
 
Tüm sayfaları okumadım, fakat konuda ve özet olarak göz gezdirirken göremedim, neden eşiniz ailenizi düğüne bırakırken siz yanında değildiniz?

Eşinizin zoruna bu gitmiş olamaz mı?
 
Yarım saatlik iş diyorsunuz hala.

Erken saatte evinden çıkıyor, onların evine gidiyor, onları alıp düğün yerine götürüyor, sonra bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Canı daha fazla sıkılmasın diye kendine oyalanacak bir aktivite buluyor. Baldızının ve kayınvalidesinin düğünde göbek atmalarını bekliyor. Düğün bitince gece geç vakitte onları düğün yerinden alıp evlerine götürüyor. Sonra kendi evine dönüyor.

Siz buna “eşinin annesi için yarım saatini ayırması” diyorsunuz da siz dediniz diye olay yarım saat olmuyor.

Dediğim gibi siz konu sahibinin annesi gibi yapın, karı kocanın arasını bozma riski alan siz olursunuz.
Ya yazmadan duramadım ama düğünde onlar göbek atacak adamda bekleyecek filan yazmışsınızda ne göbek atmasından bahsediyorsunuz insanlar davet edilmiş davete icabet etmemezlik olmaz diye 2 saat görünüp geldiler. Kaldıki göbekde atabilirler.
Karı koca olmak demek iyi günde kötü günde bir olmak demek. Herhangi bir sebepten tartışırız iki saat sonra özür diler barışırız. Allah ömür verirse bir ömür birbirimizin nazını çekeceğiz.

Mesele götürüp getirmek değil. Anlamamışsınız. Soru sorup durmasına patladım, o da ne alakası var ben götürmem mi diyorum diye sinirlendi. Yani Onu götürmek istememekle ithan ettim diye. Zaten sonrada gönlümü aldı beni yanlış anladın diye:KK66:
 
Tüm sayfaları okumadım, fakat konuda ve özet olarak göz gezdirirken göremedim, neden eşiniz ailenizi düğüne bırakırken siz yanında değildiniz?

Eşinizin zoruna bu gitmiş olamaz mı?
Açıkladım salgından dolayı çocuklar hasta. Ben yinede beraber gitmeyi planlıyordum. Parka filan gideriz çocuklarda temiz havz alır diye düşünüyordum. Ama erken uyudular. Gidemedik
 
Herkes annesine kiymet verir rahat ettirmek ister ama birseyleri zorla kavga döğüş yaptirmanin da bi manasi yok. adam kendi teklif etse ayri ama siz ona bi gorev vermissiniz resmen madem için rahat etmedi eşin sadece düğüne biraksaydi onlarda planladiklari gibi taksiyle dönselerdi orada beklemesi biraz tuhaf olmuş.ayrica anlamadigim şu var insanlar cebinden taksi parasi cikmasin diye birilerinin arabasi ile gidip gelmek istemeleri bana saçma geliyor sonuç da o arabada bedava gitmiyor.evlat olarak için anne rahat etsin istemis ama inan karşinda isteksiz bi adam varsa bu sana zarar verir ha kendin arabayi surersin goturur getirirsin ayri ama elin ogluna maalesef bu kadar sözün gecer
 
Ya yazmadan duramadım ama düğünde onlar göbek atacak adamda bekleyecek filan yazmışsınızda ne göbek atmasından bahsediyorsunuz insanlar davet edilmiş davete icabet etmemezlik olmaz diye 2 saat görünüp geldiler. Kaldıki göbekde atabilirler.
Karı koca olmak demek iyi günde kötü günde bir olmak demek. Herhangi bir sebepten tartışırız iki saat sonra özür diler barışırız. Allah ömür verirse bir ömür birbirimizin nazını çekeceğiz.

Mesele götürüp getirmek değil. Anlamamışsınız. Soru sorup durmasına patladım, o da ne alakası var ben götürmem mi diyorum diye sinirlendi. Yani Onu götürmek istememekle ithan ettim diye. Zaten sonrada gönlümü aldı beni yanlış anladın diye:KK66:

Bence siz yine de böyle fazla getir götür yaptırmayın eşinize. Siz götürür müsün diye sorunca hayır diyememiş. Sonrasında sorduğu soruları da aslında götürmek istemediği için sormuş. Yoksa neden “baban niye götürmüyor?
Baban abinin arabasıyla getirseymiş annemleri” desin ki? Ama götürmek istemeyen insan pozisyonuna düşmek de istememiş.

İnanmıyorsanız eşinize böyle birkaç kez daha birkaç saatini alacak, onu arada bekletecek yerlere getir götür yapar mı diye sorun ve genel sinirlilik seviyesini gözlemleyin.
 
Herkes annesine kiymet verir rahat ettirmek ister ama birseyleri zorla kavga döğüş yaptirmanin da bi manasi yok. adam kendi teklif etse ayri ama siz ona bi gorev vermissiniz resmen madem için rahat etmedi eşin sadece düğüne biraksaydi onlarda planladiklari gibi taksiyle dönselerdi orada beklemesi biraz tuhaf olmuş.ayrica anlamadigim şu var insanlar cebinden taksi parasi cikmasin diye birilerinin arabasi ile gidip gelmek istemeleri bana saçma geliyor sonuç da o arabada bedava gitmiyor.evlat olarak için anne rahat etsin istemis ama inan karşinda isteksiz bi adam varsa bu sana zarar verir ha kendin arabayi surersin goturur getirirsin ayri ama elin ogluna maalesef bu kadar sözün gecer
Zaten annemlerde otobüsle gidip taksiyle dönme planı yapıyorlardı. Yani hiç eşim götürsün filan demediler. Ben eşime sordum sen götürür müsün diye. 10 dk lık yol. O da tamam dedi, sonrasında ysşandı olaylar.
 
Bence siz yine de böyle fazla getir götür yaptırmayın eşinize. Siz götürür müsün diye sorunca hayır diyememiş. Sonrasında sorduğu soruları da aslında götürmek istemediği için sormuş. Yoksa neden “baban niye götürmüyor?
Baban abinin arabasıyla getirseymiş annemleri” desin ki? Ama götürmek istemeyen insan pozisyonuna düşmek de istememiş.

İnanmıyorsanız eşinize böyle birkaç kez daha birkaç saatini alacak, onu arada bekletecek yerlere getir götür yapar mı diye sorun ve genel sinirlilik seviyesini gözlemleyin.
Şimdiye kadar gerektiği zaman heryere götürdü inan. Gece yarıları hava alanından aldı geldi defalarca( babam sen yorulma biz taksiye biner geliriz dediği halde). Ve güler yüzünü de eksik etmedi. Sadece benim ailemede değil. Kendi ailesinede aynı şekilde. Diğer kardeşlerinden daha çok anne babasını bir yerlere götütürür, çünkü çalışma saatleri esnek, işi rahat.
O günkü olay ilk defa yaşandı.
Ayrıca ailemden hoşlanmadığını varsaysak bile( yok böyle bir şey ) benim hatrım için bile böyle jestler yapmalı. Ki ben de onun için yapmalıyım. Hala sözümün arkasındayım.
 
Zaten annemlerde otobüsle gidip taksiyle dönme planı yapıyorlardı. Yani hiç eşim götürsün filan demediler. Ben eşime sordum sen götürür müsün diye. 10 dk lık yol. O da tamam dedi, sonrasında ysşandı olaylar.
Esinden bir teklif yoksa siz teklif de bulunmayin o zaman.eger esinin icinden gelseydi o teklif ederdi.burda esinizin icten yapip yapmamasi sizin umrunuzda degil anlasilan.adam sagolsun getirdi goturdu istedigim oldu diyorsunuz.esim gonullu gonulsuz olmus cok onemli degil diyorsunuz.insanlar otobuse de binebilir taksiye de..yollarda rezil olmasinlar falan yanlis dusunce.
 
Beni alıntıladığımız için cevap vereyim. İnsan ilişkilerinde daha hassas, daha kibar olmak lazım. Herkes sizin kadar rahat olmayabilir.

İnsan komşusunu bile bırakır tabii geç saatte. Hastaneye bırakır, başka saatte otobüs bulamadıysa otogara bırakır vs. Zaruri bir durum varsa kırk yılın başında değil daha sık da bırakır. Ne olacak, insanlık öldü mü. Veya durumdan haberi olursa, içinden gelir, kendi teklif eder. Ona teklif edilince, bırakmak istemiyorum demek zor, o yüzden ona bırakır mısın diye sormak bir nevi emrivaki yapmak demek.

Ayrıca yapılacak iş geç saatte bırakmak değil ki. Erken saatte evinden çıkıyor, onların evine gidiyor, onları alıp düğün yerine götürüyor, sonra bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Bekliyor. Canı daha fazla sıkılmasın diye kendine oyalanacak bir aktivite buluyor.

O gün Cumartesi gecesi evinde ayaklarını uzatıp, karısıyla film izleyeceğine veya onunla ve arkadaşlarıyla dışarı çıkıp eğleneceğine, baldızının ve kayınvalidesinin düğünde göbek atmalarını bekliyor. Ondan sonra onları düğün yerinden alıp evlerine götürüyor. Sonra kendi evine dönüyor.

Belki evinden hiç çıkmayacaktı. Ama şimdi 7 kapı yapıyor. Kendi evinden çıkış-onların evi-düğün yeri-oyalanacak yer-düğün yeri-onların evi-kendi evi.

Sizin içinize siniyorsa ileride gelininiz veya damadınız da siz düğündeylen sizi bekler. Büyük konuşmayayım ama, beni beklemez, öyle bir durum olursa da ne kadar zahmet verdim, ben oynayacağım diye sen bekledim, çok üzüldüm modunda olup, bir şekilde de telafi etmeye çalışırım.

Aramızdaki fark sizin gelininiz, damadınız yüzünüze hiçbir şey belli etmeyip, yüzünüze gülüp, içinden size gıcık olabilir. Kızınız veya oğlunuz konu sahibi gibi gelip konu açabilir, eşimle aram bozuldu diye. İnsanların hassaslık dereceleri birbirinden farklıdır. O yüzden maksimum derecede hassas, kibar, düşünceli olmak lazım ki karşıdakinin “ne düşüncesizlik, ben böyle bir şeyi karşımdakine yaptırmazdım” diyeceği bir şeyi ona yaptırmayalım.

Karar sizin. Konuyu gördünüz, yorumları okudunuz. Yeryüzünde konu sahibinin eşi gibi durumdan rahatsız olabilecek insanlar olduğunu biliyorsunuz. İster daha düşünceli, daha hassas olun, ister olmayıp, rahat davranın, insanları gıcık edebilecek, eşleriyle araların bozabilecek, ama bundan sizin haberinizin bile olmayacağı, yüzünüze mecburen gülmeye devam edecekleri şeyler yapın.
Baldızla kayınvalide her cumartesi eğlencelere gidiyor alemlere akıyor olsa haklısınız da bir düğüne de götürmeyecekse bu damat, biz niye verdik kızımızı... kırk yılda bir nazımız geçsin
 
Esinden bir teklif yoksa siz teklif de bulunmayin o zaman.eger esinin icinden gelseydi o teklif ederdi.burda esinizin icten yapip yapmamasi sizin umrunuzda degil anlasilan.adam sagolsun getirdi goturdu istedigim oldu diyorsunuz.esim gonullu gonulsuz olmus cok onemli degil diyorsunuz.insanlar otobuse de binebilir taksiye de..yollarda rezil olmasinlar falan yanlis dusunce.
Annemlerin o saatte taksiye otobüse binmesini eşim kesinlikle hoş karşılamazdı.Niye bana söylemediler derdi. Bunu bildiğim içinde ben teklif ettim.
 
Direksiyonumu geliştirene kadar mecbur böyle. Ama arabayı iyi kullanayım dediğiniz gibi hiç tenezzül etmem.

Hazır araba varken üstüne düşüp kullanmaya başlayın.
Ben özellikle çocuktan sonra ne büyük özgürlük olduğunu anladım. Ama arabamız eski model olduğu için geliştiremiyorum.
Eşim her yere söylenmeden götürse de sürekli ondan rica etmek çok gıcık bir durum..
 
Baldızla kayınvalide her cumartesi eğlencelere gidiyor alemlere akıyor olsa haklısınız da bir düğüne de götürmeyecekse bu damat, biz niye verdik kızımızı... kırk yılda bir nazımız geçsin

Tabii, siz öyle tercih ediyorsanız öyle yapın. Bu örnekte gördüğümüz gibi karı koca arasında huzursuzluğa sebep olabilir. Bu örnekte olduğu gibi damat “Baban niye götürmüyor” “Baban abinin arabasıyla getirseymiş” diyebilir. Ben kimseyi böyle cümleler kurdurtacak şekilde hissettirmek istemem. Tercih sizin.
 
Tabii, siz öyle tercih ediyorsanız öyle yapın. Bu örnekte gördüğümüz gibi karı koca arasında huzursuzluğa sebep olabilir, bu örnekte olduğu gibi damat “Baban niye götürmüyor” “Baban abinin arabasıyla getirseymiş” diyebilir. Ben kimseyi böyle cümleler kurdurtacak şekilde hissettirmek istemem. Tercih sizin.
Bu örnek derken örnekteki damat ayıp ediyorsa biz de ayıp edene göre mi hareket edeceğiz? Bu damat da bu gelinden kendi ailesi için hiçbir şey istemeyecek o zaman. Başarabiliyor mudur bunu?
 
Back
X